بســـم الله الرحمن الرحيم

 

Fakr ve İhtiyacın Tefsiri Ve Dereceleri

 

"İkinci derece ise; Allah'ü Teâlânın fazl'ü keremini düşünmekle öne geçmektir. Bu ise; kendi amellerini görmekten kurtulmayı netice verir, güzel durumlarını müşahede etmeyi keser ve -maddi manevi-makamları düşünmelerinden İnsanı arındırır" şeklindeki ifadesine gelince;

- Biz deriz ki;- Bu derece birincisinden daha iyi ve yücedir. Birincisi bunun vesilesi konumundadır. Çünkü birinci makamdaki fakr'ü ihtiyacıyla; hak mevlasının dışındaki bir şeyi ilah edinmekten, nefeslerini O'nun razı olacağı işler dışında tüketmekten, O'nun sevdiği şeylerden başkasına önem / değer vermekten ve herhangi bir durumda başkasını O'na tercih etmekten uzaklaşır.

Bu ahlakı ve davranışı; onun kulluğunu saflaştırır, onunla Rabbinin arasını düzeltir ve sevgisini ihlaslı yapar. Artık Rabbinden başka hiçbir gayesi olmadan sabahlar ve akşamlar. Rabbine olan sevgisi başka şeylere olan sevgiyi silip ortadan kaldırır.

Allah sübha'nehu ve teâlâ, bir kişinin içinde iki kalp yaratmamıştır. Bir kişinin kalbine, -bir şeye -değer verme, sevme ve istemenin girdiği nisbette onun karşısında olan-bir şeye-değer verme, sevme ve arzulama onun kalbinden çıkar.

O kişinin kalbi bir kaptır ve onu doldurabilecek bir çok içecek mevcuttur. Hangi içecek onu doldurursa başka bir içeceğin onda yeri kalmaz. Bu kab ancak, en yüce ve değerli içecekle şayet boş olursa dolar. Şayet başkasıyla doluysa o başkası ondan çıkmadan bu değerli içecek ona asla girmez.

İkinci derece sahibinin fakr'ü ihtiyacı ise: onun kabını, marifetullah ve muhabbetullah içeceklerinden başka her türlü içecekten uzak ve boş tutmasıdır. Çünkü kaçınılmaz olarak bunun dışındaki tüm içecekler sarhoş edicidir. Çoğu sarhoş edici olan bir şeyin ise acı azı da haram olur. Dünya ve nefsin arzularının sarhoşluğu yanında içkinin sarhoşluğu az kalır. Şayet bu sarhoşluk kalbten ayrılsaydı, o zaman kalp; Allah'a ve ahiret diyarına iştiyakla uçacaktı. Ancak bu miskin, aşağı olana razı olup Allah'a yakın olma, O'nu tanıma ve O'nun ikramına mazhar olma hususundaki payını en düşük bir değerle aldanarak sattı. Sevenlerin kurtuluşa ereceği ve batıla zarar edecekleri zaman, bu miskin de ne kadar değerli bir payı kaçırdığını anlayacaktır.

 

İÇİNDEKİLER

1. Bölüm