HÜMEZE
SÜRESİ
Keremli
Mekkede inmiştir. Dokuz âyettir. Yüce Allah şöyle
buyurmuştur:
"Arkadan çekiştirmeyi, yüze karşı (el-kaş-göz
İşaretleriyle) eğlenmeyi ve ayıplamayı âdet edinen her kişinin vay hâline"
"Veyl" Cehennemde bir dere adıdır ki bizzat cehennem
onun azabından Allah'a sığınır. "Hümeze":
Bir kişiyi yüzüne karşı ayıplamaya denir. Bu kelimenin lugat-sözlük
anlamında "kırmak" ve "dürtmek" mânalannadır.
Karşımızdakinİ üzmektir. "Lümeze"
ise: Kişiyi gıyabında o görmezken kaş, göz ve başka hareketlerle kötülemek
demektir. Bir de "nemmamlık ederek" (Laf
götürüp getirerek) iki dost arasını açmaya yarayan faaliyete denir.
Bu
âyet-i kerîme Velîd b. Mugîre
hakkında inmiştir. Bu herif, bu mendebur adam Rasûlullah
(s.a.v)1 i gıyabında kötüler, yüzüne karşı da ona üzücü hareketler
yapardı. Bununla beraber hükmü geneldir. Bu vasıfta olan herkesi kapsar.
Yüce
Allah şöyle buyurmuştur:
"Ki o, malı yığıp tekrar tekrar
onu sayandır. Malı gerçekten kendisine (dünyâda) ebedi hayat verdiğini sanır
o."
Veyl
deresinde azaba müstahak olan boyuna mal yığandır. Bunun
472 Hümeze Sûresi
(Cüz. 30 Âyet: 4-9)
kendisini
dünyâda ebedîleştireceğini sanandır. Böylece etrafında âdeta bir kral gibi
hareket eden kişidir. Despotluk bu kişinin en bariz vasfıdır.
Yüce
Allah şöyle buyurmuştur:
"Hayır. O, andolsun Hutame'ye atılacak. O HutamenJn
ne olduğunu sana bildiren ne?"
O,
âhireti reddeden ve malının kendisini dünyâda
ebedileştireceğinî sanan kişi "Hutame"
denen "İnsan yutmada çok obur yere" atılacak. Malına mağrur bu adam
yüksek yüksek gökdelenler yaptınr.
Bu evleri de her yönden süsler. İzzetim ve Celâlim hakkı için bu mendeburu ve
yoldaşlarını (Hutame) ye atacağım. Onun sânı yüce ve
işi acâib olduğu için Hak Teâlâ
buyurdu: "Yâ Muhammedi O Hutame
ne nesnedir? Onu sana bildiren nedir?'
Yüce
Allah şöyle buyurmuştur:
"O,
Allah'ın tutuşturulmuş bir ateşidir.
Tırmanıp yüreklerin tâ üstüne çıkacaktır o."
O Hutame Hak Teâlâ'nın yaratmış
olduğu bir ateştir. İnsanın da en nâzik yeri "kaip"tir.
Ateşin oraya çıkışından bahsedilmesi enteresandır. Çünkü kâfirin azap sebebi
"kalbindeki küfür"dür Ateşin de orayı da kap-sıyacağı vurgulanıyor.
Onun için onun azabı tatması ilahî adalet gerçeğidir. Yüce Allah dünyada mü'minlere elleriyle, güçleriyle ve dilleriyle-ka-lemleriyle eziyet eden bu
kişilere misilleme yapacak. Bu işkencenin merkezi kalp olduğu İçin ateş onu da
saracak. Yandıkça uzuvları tekrar canlandırılacak. Azap böylece bitmez-tükenmez
halde sürüp gidecek. Allah korusun.
Yüce
Allah şöyle buyurmuştun
"Bu (ateşin kapıları da) onların üzerine kapatılmıştır.
(Kendileri) uzatılmış sütunlarda (bağlı olarak),"
Dünya
ateşlerinin çok üstünde bir "tutuşturulmuş ateş" yanacak.
(Cüz:
30 Âyet: 9) Hümeze Sûresi 473
Rivayete
göre dünyâ ateşi cehennem ateşinin söndürülmüş şekline denir. Bir de ateşin
ateşten kapılarını düşünün. Bu kapılar sıkı sıkıya üzerlerine kapatılacak. Ne
onlar dışarı çıkabilecekler, ne de dışardan bir kişi girebilecek. Üstelik
ateşten direklere de baj/anacakfar.
Gerçekten dayanı/maz bir ateş! Allah bizi, neslimizi
korusun. Bizleri îman devletinden "bir an bile" ayırmasın.