KUREYŞ SURESİ 2

Takdim.. 2

Edebî Sanatlar. 2

Bir Uyarı 2

 


KUREYŞ SURESİ

 

Mekke'de inmiştir, 4 âyettir.

 

Takdim

 

Bu mübarek sûre, Yüce Allah'ın Mekke halkına verdiği büyük nimet­lerden bahseder. Şöyle ki: Onların, ticaret için kışın Yemen'e, yazın Suri­ye'ye olmak üzere iki seferleri vardı. Yüce Allah Kureyş'e, birçok nimeti arasında iki büyük nimet ihsan etmişti: Bunlar emniyet ve istikrar ile zen­ginlik ve bolluk nimetleri idi: "Kendilerini açlıktan doyuran ve her türlü korkudan emin kılan bu evin Rabbine kulluk etsinler." [1]

 

Bismillâhirrahmânirrahîm

1, 2, 3, 4. Kureyş'e sevdirilmiş olmasından, yani kış ve yaz seyahatleri onlara sevimli kılınmasından ötürü, onlar, kendilerini açlıktan doyuran ve her çeşit korkudan emîn kılan bu evin Rabbine kulluk etsinler.

 

mânâsı bulunduğu için, fiilinin başında ci gelmiştir. Yüce Allah san­ki şöyle buyuruyor: Diğer nimetlerinden dolayı O'na ibadet etmiyorlarsa da hiç olmazsa, onları bu iki yolculuğa alıştırdığı için ibadet etsinler. Bu yol­culuklar, Allah'ın onlara lütfettiği en açık nimetlerdendir. Çünkü onlar hiç çiftçilik ve hayvancılık yapılamayan bir beldede yaşıyorlardı. Bunun içindir ki Yüce Allah daha sonra şöyle buyurdu:

 

4. İşte bu İlah, öyle bir ilahtır ki, on­ları şiddetli açlıktan doyurmuş ve şiddetli korkudan emin kılmıştır. Ku-reyşliler huzur ve güven içinde yolculuk yapar, hiç kimse onlara saldırmaz-. Ne sefer halinde ne hazar halinde, hiç kimse onlara saldırıda bulunmaz­dı. Nitekim Yüce Allah meâlen, "Çevrelerinde insanlar kapılıp götürülür­ken bizim orayı güvenli ve mukaddes bir yer yaptığımızı görmediler mi?"[2] buyurmuştur. Bu, dedeleri İbrahim (a.s.)'irı duası bereketiyle olmuştur. Zira o, meâlen, "Ey Rabbim! Bu şehri emin bir şehir yap"[3] diye dua etmişti. Yi-ne o,"Onlara meyvelerden rızık ver"[4] demişti. Şu halde Kureyş'in, sadece kendilerini açlıktan doyuran ve korkudan emin kılan bu İlâha ibadet etme­leri îcâb etmez mi? [5]

 

Edebî Sanatlar

 

Bu mübarek sûre birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda özetliyoruz:

1. âyetinde  arasında ve âyetinde  ile arasında tıbâk vardır.

2. "Bu evin sahibi" âyetinde, "ev"in "Rabbe" izafeti, onu şereflendirmek ve değerli kılmak içindir.

3. Hakkı  daha  sonra  söylenmek  olan, terkibi  öne alınmıştır. Aslı şöyledir: Yüce Allah, nimeti   hatırlatmak için öne almıştır.

4. kelimelerinin nekre olarak getirilmesi bunların şiddetli olduğunu açıklamak içindir. Yani "şiddetli bir açlıktan" ve "büyük bir kor­kudan" demektir. [6]

 

Bir Uyarı

 

Fahreddin Râzî şöyle der: Bil ki, nimet ihsanı iki kısımdır. Biri, bir zararı savmaktır. Bu, Yüce Allah'ın Fîl Sûresi'nde anlattığı olaydır. İkinci-

si, yarar sağlamaktır. Bu da Yüce Allah'ın bu sûrede anlattığı olaydır. Yüce Allah onlardan zararı savıp menfaat sağlayınca ki bunlar iki büyük nimettir onlara kulluk etmelerini ve şükürde bulunmalarını emretti: "Bu Beyt'in Rabbine kulluk etsinler..."

Yüce Allah'ın yardımı ile "Kureyş Sûresi"nin tefsiri bitti. [7]



[1] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 7/435.

[2] Ankebût sûresi, 29/67

[3] Bakara sûresi, 2/126

[4] İbrâhîm sûresi, 14/37

[5] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 7/437.

[6] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 7/437.

[7] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 7/437-438.