|
|
Hz.
İbrahim Nemrud'la ve oğlunu kurban etmek suretiyle imtihan edilmesinden sonra
Allah (C.C.) O'nu tekrar imtihana tabi tuttu ve: ''Rabb'i İbrahim'i bir takım
kelimelerle imtihan etti, İbrahim de bu kelimeleri tamamen yerine getirdi ...
'' (Bakara suresi, ayet 124) buyurdu.
Bu
ümmetin ilk dönemde gelen alimleri, bu ''kelimeler'' konusunda ihtilafa düşüp
farklı görüşler ileri sürdüler.
ikrime'nin
rivayet ettiğine göre İbn Abbas, ''Rabb'i İbrahim'i bir takım kelimelerle
imtihan etti..'' ayetini açıklarken şöyle diyor: "Bu din ile imtihan
edilen İbrahim'den başka hiçbir kimse bu dini ayakta tutamadı. Bu hususta Allah
O'nun hakkında: ''İbrahim, aldığı emirleri tastamam yerine getirdi.'' (Necm,
37) buyurur."
Bu
kelimeler (emirler) otuz tanedir. Bunların ilk onu Tevbe (Beraet), ikinci onu
Ahzab, üçüncü onu ise Mü'minun surelerinde geçmektedir.
Tevbe
suresinde geçen on kelime hakkında Allah (C.C.) şöyle buyurur: ''Tevbe edenler,
ibadet edenler, hamd edenler, seyahat edenler (oruç tutanlar veya cihad
edenler), rüku edenler, secde edenler, iyiliği emredenler, kötülüğü
nehyedenler, Allah'ın sınırlarını koruyanlar. Sen o müminlere (cenneti)
müjdele.'' (Tevbe suresi, ayet 112).
Ahzab
suresinde geçen ikinci on kelime hakkında Allah şöyle buyurur: ''Şüphesiz ki
(Allah'a) ram olup boyun eğen erkeklerle (Allah'a) ram olup boyun eğen
kadınlar, iman eden erkeklerle iman eden kadınlar, taat ve ibadete devam eden
erkeklerle taat ve ibadete devam eden kadınlar, sadık erkeklerle sadık
kadınlar, sabreden erkeklerle sabreden kadınlar, mütevazi olan erkeklerle
mütevazi olan kadınlar, sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, oruç
tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar, avret yerlerini (haramdan) koruyan
erkeklerle avret yerlerini (haramdan) koruyan kadınlar, Allah'ı çok zikreden
erkeklerle Allah'ı çok zikreden kadınlar, (işte) bunlar için Allah mağfiret ve
büyük mükafat hazırlamıştır.'' (Ahzab suresi, ayet 35).
Müminun
suresinde geçen üçüncü on kelime hakkında ise Allah şöyle buyurur:
''Namazlarında huşu gösteren, boş (faydasız) şeylerden yüz çeviren, zekatlarını
veren, ırz (namus)larını koruyan, -ancak karılarına ve cariyelerine
yaklaşmaları kınanmayarak bundan istisna edilmiştir. O halde kim bunların
ötesine aşmak isterse, şüphe yok ki onlar haddi aşanlardır- emanetlerine ve
ahidlerine riayet eden ve namazlarına devam eden müminler muhakkak felah
bulmuşlardır.'' (Müminun suresi, ayet 1-9) .
Diğer
alimler ise bu kelimelerin on hasletten ibaret olduğunu söylüyorlar. Tavus ve
diğerlerinin İbn Abbas'tan rivayetine göre o şöyle diyor: "Kelimeler on
hasletten ibarettir. Bunların beşi başta, diğer beşi de gövdede bulunur. Başta
bulunanlar, bıyıkları kısaltmak, ağza su alıp çalkalamak, buruna su çekmek,
misvak kullanmak ve saçları ayırarak taramaktır. Gövdede bulunanlar ise tırnakları
kesmek, kasık kıllarını tıraş etmek, koltuk altı kıllarını yolmak, sünnet olmak
ve büyük abdest bozduktan sonra def-i hacet mahallini yıkamaktır."
Ebu
Salih ile Mücahid'in de içerisinde bulunduğu diğer alimler, bu kelimelerin, hac
menasiki ile Allah'ın: ''...Ben seni insanlara imam yapacağım ... '' (Bakara
suresi, ayet 124) buyruğundan ibaret olduğunu söylüyorlar.
Diğer
bir grup alim ise bu kelimelerin yıldızlar, güneş, ay, ateş, hicret ve sünnet
olmak gibi altı nesneden ibaret olduğunu söylemişlerdir.
el-Hasen
bu hususta şunları söylüyor: "Allah, İbrahim (A.S.)'i yıldız, güneş ve ay
ile imtihan edince, O, Rabb'inin ebedi ve daim olduğunu öğrendi de yeri ve
gökleri yaratan Allah'a yöneldi, sonra vatanını terk edip hicret etti, oğlunu
kurban etmek istedi ve kendisini kendi eliyle sünnet etti. "
Bu
hususta başka rivayet ve görüşler de vardır; fakat bunun gibi muhtasar tarih
kitaplarında bunlara yer vermeğe ihtiyaç yoktur. Biz, bu kadarını ise kitabın
fasılları arasında bir boşluk kalmasın diye zikredip alıyoruz.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA
ALLAH'IN DÜŞMANI
NEMRUD ve ONUN HELAK OLMASI