|
|
Ermeniye
(Armenia) ve Azerbaycan'ın bir kısmı Rum (Bizanslı) lara, diğer kısmı ise
Hazarlara aitti. Kubad, bu taraflardan gelebilecek bir tehlikeyi önlemek için
bir sur inşa ettirdi. Kubad ölüp yerine oğlu Enüşirvan hükümdar olunca,
durumunu kuvvetlendirip Pergane ile Bürcan'da savaşıp geri döndü ve sonra
Şaberan, Maskat, Bab ve Ebvab şehirlerini kurdu. Ebvab şehri dağ yolu üzerinde
kurulduğu için kendisine bu ad verildi. Enuşirvan, adı geçen bu şehirlere
''Seyascin'' (?) adını verdiği bir kavmi yerleştirdi. Ayrıca bunlardan başka
şehirler de kurdu. Diğer taraftan kurduğu her şehrin giriş kapısına bir köşk
yaptırdI. Bu arada Cürzan topraklarında Suğdbil şehrini kurdu ve buraya
Suğ-dlular ile Fars asıllı kimseleri yerleştirdi. Kisra Enuşirvan, Babü'l-Lan'ı
inşa ettirdi ve Ermeniyye'nin Ruınların elinde bulunan kısmını tamamen fethedip
ele geçirdi. Ayrıca Erdebil şehri ile bir kısım kaleleri tamir edip düzeltti.
Bundan sonra Türk hükümdarına bir mektup yazarak sulh ve ittifak anlaşması
yapmak istediğini bildirdi ve sıhri akrabalık kurmak arzusunda olduğunu
zikredip kızını kendisine vermesini talep etti. Böylece iki hükümdar
birbirlerinin kızlarıyla evlendiler.
Kisra
Enuşirvan Türk hükümdarı Hakan'a, kendi kızı olduğunu söyleyerek hanımlarından
birisinin evlatlık edindiği bir kızı, Türk hükümdarı ise ona kendi öz kızını
gönderdi. Nihayet iki hükümdar bir araya geldiklerinde Enuşirvan güvendiği
adamlarından bir gruba Türk askerlerinin bulunduğu tarafa geçip yangın
çıkarmalarını emretti, onlar da Enuşirvan'ın emrine uyarak yangın çıkardılar.
Ertesi gün olunca Türk hükümdarı bu durumu Enuşirvan'a şikayet etti, fakat o
bilmezlikten gelerek böyle bir durumdan haberdar olmadığını söyledi. Enuşirvan
bir kaç gece geçince adamlarına tekrar aynı şekilde hareket etmelerini emretti.
Türk hükümdarı bağırıp çağırmağa başlayınca, Enuşirvan ona yumuşak davrandı ve
özür diledi. Bu defa Enuşirvan kendi askerlerinin bulunduğu taraftaki ot
vesaireden yapılmış olan kulübeleri ateşe vermelerini emretti. Ertesi gün sabah
olunca bu defa Enuşirvan Türk hükümdarı Hakan'a şikayette bulunarak: "Bana
töhmete töhmetle mukabelede bulundun. " dedi. Bunun üzerine Türk hükümdarı
yemin edip bundan hiç haberi olmadığını söyledi. Bundan sonra Enuşirvan O'na:
"Her ikimizin de askerleri bahşiş ve yağmalarla elde edecekleri şeyleri
kaybederiz korkusuyla sulh yapmamızı istemiyorlar. Ayrıca onların aramızı açıp
tekrar düşman olmamıza sebebiyet verecek bir hadise çıkarıp
çıkarmayacaklarından da emin değilim. En iyisi, bana müsaade et, sınırlarımızın
arasına kapıları olan bir sur yaptırayım; böylece senin istediklerin senin
tarafına, benim istediklerim de benim tarafıma geçebilsin." dedi. Türk
hükümdarı Hakan onun bu teklifIni kabul etti.
Nihayet
Enuşirvan, denizden itibaren başlayıp dağların tepesine kadar uzanacak şekilde
bu suru inşa ettirdi. Ayrıca sur için demir kapılar yaptırdı ve suru korumak
için muhafızlar tayin etti. Bu sırada Türk hükümdarı Hakan'a: "Enuşirvan
seni kandırıp kızı olmayan biriyle evlendirdi, sur yaptırmak suretiyle
kendisini muhafaza altına aldı, dolayısıyla sen onun için bir kurnazlık
düşünemedin." denildi.
Enuşirvan
sonra civar bölgelere derecelerine göre bölge hükümdarları (valileri) tayin
etti. Mesela, es-Serir valisi ve Filan-Şah bunlardandır. Lekz (Dağıstan) ve
Maskat gibi yerler de bu hükümdarların tayin edildikleri yerlerden iki
tanesidir. Ermeniye İslam'ın zuhuruna kadar Farsların elinde kalmıştır. Bu
arada Seyacinlerden pek çok kimse kalelerini ve şehirlerini terk ettikleri için
buraları harap olmuş, sonra bu yerleri Hazarlar ve Rumlar istila etmişlerdir.
İslamiyet geldiği zaman bu yerler Hazarlar ve Rumların ellerinde bulunuyordu.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA