|
|
Ebu
Ubeyde anlatıyor: "Temim Kabilesi'nden Akra' bin Habis ile kardeşi Firas
-ki, her ikisine Akra'an (iki Akra') denirdi-, kendi kabilelerinden
Mücaşa'oğullarıyla birlikte Bekr bin Vail Kabilesi'ne baskın yapmak niyetiyle
çıkmışlardı. Bu sırada yanlarında Ebu Cu'l-Beruk da bulunuyordu. Bistam bin
Kays eş-Şeybani ile İmran bin Murre, Bekr bin Vailoğullarıyla birlikte onları
''Zübale'' denilen yerde karşıladılar ve çok şiddetli bir savaşa tutuştular.
Neticede Bekr bin Vailoğulları galip geldi, Temimliler ise hezimete uğrayıp mağlup
oldular. Bu arada iki Akra', yani Akra' bin Habis ile kardeşi Firas, Ebu Cu'l
ve pek çok kişi esir edildi. İki Akra', kendi şahısları adına Bistam'a fidye
vermeyi teklif ettiler ve fidyeleri göndermek üzere onunla anlaştılar; bunun
üzerine Bistam onları serbest bıraktı, fakat Bistam'ın yanından ayrılıp
uzaklaştıktan sonra hiç bir şey göndermediler. "
"Esirlerin
arasında Yerbu'oğullarından birisi vardı; gece yarısı Bistam
bin
Kays onun şu mealdeki mısraları söylediğini işitti:
''Bana
şefkat gösteren anneme canım feda olsun! Belki de o, şu anda ayağa kalkamayacak
durumda hastadır. Keşke annem benim ihsanı bol bir yiğidin yanına düştüğümü
bilseydi de, gönlündeki sıkıntılar gidip rahatlasaydı. Annemin umduğu şey ise,
eli açık, cömert ve adeti atılganlık olan ihsan sahibi Bistam'ın yanına gece
vakti düşen ben oğlunun tekrar yanına geri dönmesidir.''"
"Bistam
bin Kays, onun söylediği bu mısraları işitince O'na: ''Baban hakkı için
söylüyorum, senin haberini annene, senden başkası götürüp ulaştıramaz.'' dedi ve
serbest bıraktı."
"İbn
Rumayd el-Anzi şu mealdeki mısraları söylemiştir: ''Rahman'dan bize hediyeler
geldi ve bu hediyeleri getiren develer Bistam'ın evlerinin yanına çöktürüldü.
Hüzeyl'in ordusu ile iki Akra 'nın ordusu beraberdi; at ve deve sürüleri ise
başlarını göstermişlerdi. Bistam'ın atı boşanmıştı, at sürüsü halinde
süvarileri ise Hemmam'ı zülüfleri yanlarına sarkmış olan çocuklarının
üzerlerine saldırıyorlardı.'' "
"Evs
bin Hacer de şu mealdeki beyitleri söylemiştir:
''Sabahleyin
bizi uzun sürecek olan öyle utanç verici bir ayıp yakaladı ki, ufukta yıldız
parladıkça biz bu ayıpla yerilip sövüleceğiz. Ben ne böylesine ağlayanı çok
olan bir gün gördüm, ne de hüzün ve kederin uzaklaştığı bir yüz gördüm. Kahren
Beruk ve Habis'i öldürdüler. Onlar için dümdüz çölde çok çetin bir gün olmuştu.
Kahramanlar yan çizdikleri zaman, Ebu's-Sahba savaşın en hareketli yerinde
sanki tecrübeli bir aslandı.''"
Ebü's-Sahbadan
maksat Bistam bin Kays'dir. Bir çok şair Bistam bin
Kays'i
medhederek bu gün (savaş) hakkında pek çok şiir söylemişlerdir. Fakat biz sözü
uzatmamak için onları burada zikretmedik.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA