|
|
HİCRİ 22.YIL
Nuaym
bin Mukarrin, yanında bulunan askerlerle birlikte Hemedan'a varmış, el-Ka'ka'
bin Amr ile birlikte burayı fethetmişlerdi. Bu iki Müslüman komutan Hemedan'ı
fethedip geri döndükten sonra buranın ahalisi Hüsrev Şünum'la birlikte isyan
etmişlerdi. Nuaym bin el-Mukarrin'in görevlendirme emri Hz. Ömer'den gelince
Huzeyfe'ye veda edip Hemedan'a doğru yola çıkmış, Huzeyfe ise Kufe'ye dönmüştü.
Nuaym bin Mukarrin yanında bulunan askerlerle birlikte Hemedan'a varmış, şehri
ve etrafında bulunan diğer yerleşim merkezlerini tamamen kuşatmıştı. Hemedan
halkı bu durumu görünce hemen barış talebinde bulunmuşlar, Nuaym bin Mukarrin
de bu isteklerini kabul ederek cizye almak üzere onlarla barış yapmıştı. Başka
bir rivayette şöyle kaydedilir: Hemedan Hz. Ömer'in şehit edilmesinden altı ay
sonra, H. 24. (M. 644-645) yılda fethedilmiştir.
Nuaym
bin Mukarrin yanında bulunan on iki bin kişilik bir kuvvetle Hemedan'da
bulunduğu sırada Deylemliler Rey ve Azerbaycan halkıyla mektuplaşarak onlarla
bir araya gelmiş ve Nuaym bin Mukarrin'e karşı savaşmayı kararlaştırmışlardı.
Deylemliler'den bir grup asker çıkıp Vac Ruz'a gelip konaklamıştı. Rey
halkından ez-Zeynebi Ebu'l-Perrahan isminde birisi bu tarafa doğru gelirken
Azerbaycan halkından Rüstem'in kardeşi İsfendiyar komutasında bir ordu da aynı
yere ulaşmış bulunuyordu. Böylece büyük bir cephe oluşturmuşlardı. Buradaki
serhadlerde bulunan Müslümanlar onlara karşı kendilerini korumaya çalışmış ve
durumu Nuaym'a bildirmişlerdi. Nuaym, Hemedan'da Yezid bin Kays el-Hemedani'yi
vekil bırakarak bu düşman ordusuna karşı savaşmak üzere yola çıkmış ve Vac
Ruz'a ulaşarak büyük bir savaşa tutuşmuştu. Buradaki savaş gayet büyük bir
savaş olup Nihavend savaşına yakın çarpışmalar meydana gelmişti. Fakat sonunda
İranlılar büyük bir hezimete uğramış ve onlardan sayılamayacak kadar çokça
asker öldürülmüştü. Bu zaferi elde eden Müslümanlar Hz. Ömer'e bir müjdeci
göndermişlerdi. Hz. Ömer de hemen Nuaym'a bir mektup göndererek Rey üzerine
gidip orada bulunanlarla savaşmasını, fethedip Rey'de ikamet etmesini
emretmişti. Başka bir rivayette ise, Küfe Valisi bulunan Muğıre bin Şu'be,
Cerir bin Abdullah'ı Hemedan'a göndermiş, Hemedan halkı Cerir'le çarpışmış, bu
çarpışma sırasında Cerir'in gözüne bir ok isabet etmişti. Bunun üzerine Cerir
bin Abdullah: "Benim yüzümü süsleyen ve arzu ettiği şekilde bana ihsanda
bulunan Rabbimden bunu bir mükafat olarak kabul ettim. Beni bu yola çıkardı ve
bu şehrin fethi uğruna bu hale getirdi." demiş ve şehri fethedip Nihavend
ile yapılan sulh gibi onlarla bir barış anlaşması akdetmiş, Hemedan'ın
arazilerine de zorla sahip olmuştu. Başka bir rivayette ise, Hemedan'ın bizzat
Muğıre bin Şu'be tarafından fethedildiği ve bu fetih sırasında Cerir'in
öncülerin komutanı olduğu kaydedilir. Diğer bir rivayette ise Karza bin Ka'ab
el-Ensari'nin burayı fethettiği ifade edilir.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA