|
|
|
HİCRİ 22.YIL
Hz.
Ömer, Ammar bin Yasir'i Küfe Valiliği'nden azledip yerine Ebü Musa'yı tayin
etmişti. Ammar bin Yasir'in valilikten azledilmesinin sebebi şu idi: Kufe halkı
O'nu Hz. Ömer'e şikayet etmiş, içinde bulunduğu durumu değerlendirmediğini ve
emin olmadığını, hırslı olduğunu, söylemişlerdi. Bunun üzerine Hz. Ömer,
Ammar'ı Medine'ye çağırmış, Ammarla birlikte kendisine en çok muhalefet
edenlerden bir grup da Medine'ye çıkıp gelmiş ve Hz. Ömer'e şunları söylemişti:
"O öyle bir görev için tam yetenekli ve yeterli değildir. Getirdiğin
makama ve verdiğin emirlere tam riayet eden ve bu konuda yönetimde ve siyasette
tam bir bilgiye sahip olan bir kişi de değildir." Bu gelenler arasında
Muhtar'ın amcası olan Sa'ad bin Mes'ud es-Sakafi ve Cerir bin Abdullah da
bulunuyordu. Bunlar da aynı şekilde Ammar bin Yasir'in aleyhinde idiler. Bundan
dolayı Hz. Ömer O'nu azledip de: "Azledilmen seni üzdü mü?" diye
sorunca Ammar: "Tayin edildiğim zaman kesinlikle sevinmemiştim, fakat
azledilince biraz üzüldüm" diye cevap verdi. Bunun üzerine Hz. Ömer:
"Senin bu işin ehli olmadığını anlamıştım, fakat yine de iyi niyetle
davrandın" diye karşılık verdi.
''Yeryüzünde
mustaz'af olan kimselere lütfedelim diye arzu ettik.
Onları
önderler yapalım, onları (ötekilerin mülküne) mirasçı kılalım.'' (Kasas suresi,
5)
Bu
olaylardan sonra Hz. Ömer Küfe'ye varıp onlara: "Ne istiyorsunuz?"
diye sormuştu. Kufeliler de Ebu Mlisa'yı istiyoruz," deyince, Hz. Ömer Ebu
Mlisa'yı Ammar'dan sonra buraya vali olarak tayin etmişti. Ebu Musa burada bir
yıla yakın görev yapmış bulunuyordu. Bir ara kölesi bir miktar yem satınca,
Velid bin Abdu Şems ile birlikte bir cemaat onu şikayet ederek: "Ebu
Musa'nın kölesi bizim bölgemizde ticaret yapıyor," diye söylemişlerdi.
Bunun üzerine Hz. Ömer O'nu görevinden azledip Basra'ya göndermiş ve ayrıca,
İbn Süraka'yı da el-Cezıre'ye tayin etmişti.
Hz.
Ömer bir gün mescidin bir köşesine çekilmiş, orada uyuyuvermişti.
Bu
arada, Muğıre bin Şu'be gelip O'nun yanıbaşında uyanıncaya kadar beklemiş ve Halife
uyandığında: "Ey emirü'l-mü'millin! Bunu sırf tazim için yaptım"
demiş, Hz. Ömer de: "Yüz bin dirhemden daha büyük bir şeyolabilir mi? Hala
ne para ne de emir beğeniyorlar? Ve onlardan da bir emir razı olmuyor"
diye karşılık vermişti. Kufe o sırada yüz bin savaşçıyı ihtiva etmekteydi. Bu
arada arkadaşları gelip: "Neyin var?" diye sormuşlar, O da:
"Küfe'liler beni bir hayli müşkül bir duruma soktular" diye cevap
vermiş ve onlara kimi vali tayin etmesi gerektiği konusunda istişare etmişti:
"Ne dersiniz? Oraya zayıf bir Müslüman mı yoksa güçlü kuvvetli ve olaylara
el koyabilecek bir adam mı tayin edelim?" Muğire bin Şu'be O'na:
"Müslüman, muttaki bir kimsenin Müslümanlığı ve takvası kendisinedir,
fakat zayıflığı ve getireceği idare yükü de senin sırtınadır. Fakat güçlü bir
kimsenin yönetimi kendisinin ve bu güçlü yönetimi de Müslümanların
malıdır," deyince, Hz. Ömer, Muğire bin Şu'be'yi Kufe'ye vali olarak tayin
etmiş, Hz. Ömer'in vefatına kadar Muğire burada kalmıştı. Hz. Ömer Muğire'yi
Kufe'ye tayin edince O'na: "Ey Muğire! İyiler seni aldatmasın, kötüler de
seni korkutmasın" diye tavsiyede bulunmuştu. Hz. Ömer (r.a.) Muğire'nin
yaptıklarını kontrol etmek üzere oraya Sa'ad bin Ebi Vakkas'ı göndermek
istemiş, fakat o sırada şehit edilince, bu görevin yerine getirilmesi için
vasiyette bulunmuştu.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA