ŞAFİİ el-UMM

HAC

 

TAVAF'A NEREDEN BAŞLAR?

 

[1131] Bize er-Rebi' haber verip dedi ki: Bize Şafii haber verip dedi ki: Bize Süfyan b. Uyeyne, Mansur'dan haber verdi. O, Ebu Ali'den, o Mesruk'tan, o Abdullah b. Mesud'dan rivayet ettiğine göre, Mesruk, Abdullah b. Mesud'un önce Hacer-i esvedi istilam ile başladığını, sonra sağı takip ederek tavafın ilk üç şavtında remel yaptığını, geri kalan (şavtın) dördünde yürüdüğünü sonra Makam-ı İbrahim'e gelerek arkasında iki rekat namaz kıldığını gördüm.

 

[1132] Bize Süfyan, İbn Ebu Necih'ten haber verdi. 0, Mücahid'den o, İbn Abbas'tan şöyle dediğini rivayet etti: Umre yapan kişi Hacer-i evsedi istilam ederek yahut da istilam etmeden tavafa başlayıncaya kadar telbiye getirmeye devam eder.

 

Şafii (Allah ondan razı olsun) dedi ki: Tavafa girişin sınırının Hacer-i evsed rüknünden (köşesinden) başladığında ve tavafın tamamlanmasının da ona varmakla gerçekleşeceğinde görüş ayrılığı yoktur.

 

Tavafa başlayan kişinin işe Hacer-i evsedi istilam ile başlamasını müstehab görmekteyim. Eğer rüknün (Hacer-i evsedin bulunduğu köşenin) hizasına gelmeden herhangi bir yerde tavafa girerse, o tavaf (o başladığı yer) sayılmaz. Eğer rüknün hizasına gelmediği bir yerden eliyle rüknü istilam ederse, hiçbir durumda o tavaf sayılmaz. Çünkü tavaf, bedenin tamamının yükümlülüğüdür. Bedenin bir kısmı dışında diğer kısmı için değildir. Bedeninin tamamı ile rüknün bir bölümünün hizasına gelirse, o tavaf sayılır. Aynı şekilde yedinci tavafın da (tavafın yedinci şavtında) rüknün bir kısmının hizasına gelirse, tavafı tamamlamış olur. Eğer rüknün herhangi bir kısmının hizasına gelmeden tavafı bitirirse, rüknü istil am etmiş olsa dahi o tavafı tamamlamamış olur.

 

Sonraki için tıkla:

 

RÜKNÜN iSTİLAMI SIRASINDA NE SÖYLENİR?