FIRAT NEHRİ :
Fırat nehri Erzincan, Tunceli, Elazığ, Malatya, Diyarbakır,
Adıyaman ve Gaziantep il sınırını belirledikten sonra Suriye, daha sonra Irak
topraklarına girer. Irak'ta denize uzak olmayan bir noktada Dicle Nehri ile
birleşerek Şatt'ül-Arab'ı oluşturur ve Basra Körfezi'ne dökülür. Nehrin en
önemli kolları Murat, Karasu, Tohma, Peri, Çaltı ve Munzur Çayları'dır.
Toplam uzunluğu 2.800 km ile Türkiye sınırları içinde kalan
bölümün uzunluğu ise 1263 km'dir. 720.000 km² su toplama havzasına sahiptir.
Fırat Nehri'nin rejimi Türkiye'deki diğer akarsulara göre daha düzenlidir. Mart
ile Haziran ayları arasında yavaş yavaş kabarır, Temmuz ile Ocak ayları
arasında çekilmiş olmasına rağmen yine de bol su akışı olur.
Fırat nehri'nin en önemli kollarından olan Akarsu Sivas
Kösedağ'dan doğmaktadır.
Nehir üzerine Türkiye’nin en büyük barajları inşa edilmiştir. Bu
barajlardan Keban Barajı (Elazığ), Karakaya Barajı (Malatya-Elazığ), Atatürk
Barajı (Adıyaman-Şanlıurfa), Birecik Barajı (Birecik) ve Karkamış Barajı
(Kargamış) Barajları tamamlanmıştır. Ayrıca Fırat'ın suyu inşa edilen 2 adet
Şanlıurfa tüneli de Harran Ovası ve çevresine yıllardan beri suya hasret
topraklara suyu ulaştırmıştır.
Fırat nehrinin Türkiye de en hızlı aktığı yer olan Erzincan'a her
yıl yüzlerce turist rafting yapmak için buraya akın ediyor. Henüz rafting
Türkiye de pek benimsenmese de özellikle Avrupalılar tarafından çok sevilen bir
spordur ve aynı zamanda spor yapmak için Türkiye ye geldikleri dallardan en
önemlisidir.
Fırat isminin kökeni Batı
dillerinde Fırat nehri, Euphrates olarak geçer. Euphrates adı Yunanca'dan gelen
bir sözcüktür. İsmin asıl kaynağı konusunda çeşitli görüşler bulunmaktadır:
Eski Farsça'daki Ufratu ve Akad dilindeki Purattu 'dur. Eski
Farsça'daki sözcüğün Avesta Farsça'sında geçen huperethuua(geçmesi kolay)
olduğu tahmin edilmektedir.
Arapça tasasızlık, rahatlık anlamına gelen "ferahat"
kelimesinden gelmektedir.
Fırat; Akadcada Pu-rat-tu, Sümercede Buranun olarak geçmektedir.
Kelimenin Hint-Avrupa kökenli olmadığı, Akadca ve Sümerceden kaynaklandığı,
Eski Farsça ve Farsça aracılığıyla diğer dillere geçtiği görüşü ağırlık
kazanmaktadır. Eski asur dillerinde de fonetik olarak fırat sözcüğüne yakın
olan pratru kelimesi de ilk gelene ait olan anlamında kullanılmıştır.
Kaynak [değiştir]Fırat
Üniversitesi