NAMAZ / 5 VAKİT FARZ |
C. AKŞAM NAMAZININ VAKTİ
Akşam namazının vakti
güneşin batması ile girer.
Şafii'nin eski görüşüne
göre kırmızı şafak kayboluncaya kadar devam eder.
Şafii'nin yeni görüşüne göre;
abdest alma, avret yerini örtme, ezan okuma, kamet getirme, beş re kat namaz
kılmaya yetecek kadar zaman geçince sona erer.
Kişi vakit içinde namaza
başlasa ve kırmızı şafak kayboluncaya kadar namazı uzatsa bu caiz olur.
Ben [NevevI] derim ki:
Şafii'nin eski görüşü daha güçlüdür. Allah (celle ce[a[ühü) daha iyi bilir.
A. AKŞAM NAMAZININ
BAŞLAMA VAKTİ
B. AKŞAM NAMAZININ
BİTİŞ VAKTİ
C. AKŞAM NAMAZINA
İLİŞKİN VAKİTLER
A. AKŞAM NAMAZININ
BAŞLAMA VAKTİ
Akşam namazının vaktigüneşin
batması ile girer. Bunun delili yukarıda geçen Cibril hadisidir.
Güneşin batmasından
[gunlb] sonra kılındı ği için bu namaza "salatü'l-mağrib"
denilmiştir. "Gurlib" sözcüğü aslında uzaklaşma anlamına gelir.
Bununla kastedilen güneşin batışının tamamlanmasıdır.
Şehirlerde güneşin
batması, dağ başlarından güneş ışığının kaybolması ve doğu tarafından
karanlığın gelmesi ile bilinir.
B. AKŞAM NAMAZININ
BİTİŞ VAKTİ
1. Şafii'nin eski görüşü
Şafii'nin eski görüşüne
göre [akşam namazının vakti] kırmızı şafak kayboluncaya kadar devam eder.
[*] - Bunun delili
Müslim'in rivayet ettiği hadisteki şu ifadedir: Akşam namazının vakti şafak
kaybolmadıkça devam eder. (Müslim, Mesacid, 1387)
Bunun doğru görüş olduğu
ileride gelecektir.
"Kırmızı" ifadesi
ile "sarı" ve "beyaz" şafak dışarıda bırakılmıştır.
EI-Muharrer'de
"kırmızı" sözcüğü belirtilmemiştir, çünkü sözlükte şafak denildiğinde
bundan zaten kızıl şafak anlaşılır. Cevheri, Ezheri ve diğer alimler böyle
söylemişlerdir. İsnevi de "bu sebeple hadislerin çoğunda şafağın kırmızı
olmasına temas edilmemiştir" demiştir.
2. Şafii'nin yeni görüşü
Şafii'nin yeni görüşüne
göre [akşam namazının vakti] abdest alma, avret yerini örtme, ezan okuma, kamet
getirme, beş rekat namaz kılmaya yetecek kadar zaman geçince sona erer.
Bunun delili şudur:
Cibril diğer namazlardan farklı olarak akşam namazını her iki günde aynı
vakitte kıldırmıştır. Alimlerimizin çoğunluğu da bunu delil getirmiştir.
Bu delile şu şekilde
itiraz edilmiştir: "Cibril tercih edilen vakti açıklamıştır" Buna
fazilet vakti de denir. Bu hadiste tartışma konusu olan "akşam namazını
kılmanın caiz olduğu vakit" konusuna temas edilmemiştir.
Yukarıdaki fiilleri
yapacak kadar süre zorunluluk sebebiyle istisna edilmiştir.
Beş rekattan kasıt akşam
namazının farzı ve farzdan sonra kılınan iki rekat sünnettir.
İmam [Cüveynl] yedi
rekatı zikretmiş ve önceki beş rekata, farzdan önce kılınan iki rekat sünnet
namazı da eklemiştir. Nevevi'nin aslında bu görüşü tercih etmesi gerekirdi;
çünkü el-Minhac'da akşamdan önce iki rekat sünnet namaz kılınmasını müstehap
görmüştür.
Ebu Bekir el-Beydavi
akşam namazından sonra dört rekat sünnet namazı müstehap görmüştür. Bu görüşe
göre dokuz rekatlık zaman dikkate alınır.
Zikredilen görüşlerin
tümünde ortalama namaz kılma süresi esas alınır. Rafii de bunu mutlak / genel
olarak ifade etmiştir.
Kaffal ise "her bir
insanın kendi ortalama namaz kılma süresi alınır" demiştir. Çünkü insanlar
arasında bu konuda fark vardır. Rafii'nin sözü de bu şekilde anlaşılabilir.
Şerhü'l-kebir,
Şerhu's-sağir ve er-Ravda'da belirtildiğine göre kişinin açlığını bastıracağı
birkaç lokma yemek yemesi de süreye eklenir. Nevevi et-Tenkih ve diğer
eserlerinde kişinin doyacak kadar yemek yemesini esas almıştır.
[*] - Bunun delili
Buhari ve Müslim' de geçen şu hadistir: [Akşam namazı vaktinde] akşam yemeği
hazırlanmışsa akşam namazından önce yemeği yiyin. Yemeği bırakıp da acele
olarak namaz kılmayın. (Buhari, Ezan, 672; Müslim, Mesacid, 1242. )
Nevevi'nin sözü "dinen
tok sayılacak kadar yemek" şeklinde anlaşılmıştır. Bu da kişinin açlığını
gidereceği kadar birkaç lokma yemesidir. Hadiste geçen akşam yemeği de bu
şekilde anlaşılır.
Selef alimlerinden biri
"bu hadiste sizin habis akşam yemeğinizin kastedildiğini mi
zannediyorsunuz! Onların [sahabenin] yiyeceği yalnızca birkaç lokma idi"
demiştir.
Nevevi "abdest
almak" ifadesi yerine "taharet" ifadesini kullansaydı gusül,
teyemmüm ve necasetin giderilmesini de kapsayacağından daha yerinde olurdu.
Bir grup alim "avret
yerin örtülmesi" yerine "elbise giymek" ifadesini
kullanmışlardır. İsnevı bunu yerinde bulmuştur. Çünkü bu; sarık sarma, gömlek
giyme, rida giyme vb. fiilleri de kaplar, zira namaz için bunları giymek de
müstehaptır.
[Soru]: Şafii'nin yeni
görüşüne göre akşam ve yatsı namazının akşam ın vaktinde [cem-i takdim
şeklinde] kılınması caizdir. Cem ederek kılmanın sahih olması için iki namazın
birincinin vaktinde kılınması şarttır. Şu halde akşam namazının vakti nasıl
yalnızca yukarıda belirtilen vakitle sınırlı olur?
[Cevap]: Yukarıda
zikredilen vakit, özellikle de vakit içinde şartlar bir arada bulunursa her iki
namaz için yeterli olur. Şayet namaz için yapılan hazırlıklar sebebiyle vaktin
yetmemesi söz konusu olursa namazlar cem edilmez.
Kişi vakit içinde namaza
başlasa ve kırmızı şafak kayboluncaya kadar namazı uzatsa bu caiz olur.
Şafii'nin yeni görüşüne
göre kişi vakit içinde akşam namazına başlasa ve kırmızı şafak kayboluncaya
kadar namazı uzatsa [namazın caiz olup olmayacağı konusunda iki görüş vardır]:
[Birinci görüş]: Doğru
olan görüşe göre bu caiz olur.
Daha doğru görüşe göre
diğer namazlarda da kişi namazı uzatabilir.
[*] - Çünkü Hz. Ebu
Bekir (r.a.) bir defasında sabah namazını uzatmış, ona "neredeyse güneş
doğacaktı!" denilince "güneş doğmuş olsaydı bizi gafil iken
bulmazdı" demiştir. Ancak el-Mecmu'da belirtildiği üzere bu "daha iyi
olan davranışa" aykırıdır.
[*] - Ayrıca Nebi
(s.a.v.) akşam namazının farzının iki rekatında A'raf suresini okurdu.
Bu hadisi Hakim rivayet
etmiş ve Buhar! ve Müslim'in şartlarına göre sahih olduğunu söylemiştir.
(Müstedrek, Salat, 1,237. )
[*] - Buhari'de buna
benzer bir hadis vardır. (Buhari, Ezan, 764)
Nebi, Kur'an'ı manasını
düşünerek okuduğundan (s.a.v.) A'raf suresini okuması, şafağın kaybolmasına
kadar sürer.
[İkinci görüş]: Bu caiz
değildir; çünkü namazın bir kısmı vaktin dışında kılınmış olmaktadır. Namazın
bir kısmı vaktin dışına çıktığında tamamı veya bir kısmı kaza olmuş olur.
İsnevı şöyle demiştir:
Namazı uzatmanın caiz olduğu görüşünü kabul edersek namazın bir rekatının aslı
vaktinde kılınmış olması yerinde olur.
Alimlerimizin
görüşlerinin zahirinden bunun bir rekatının aslı vaktinde olması ile olmaması
arasında fark yoktur. Yerinde olan görüş budur. Ancak bu namaza "eda"
denilebilmesi için bir rekatının vakit içinde olması şarttır, aksi takdirde
kaza olur. Ancak kaza olması durumunda günah söz konusu olmaz. Kişi namaz için
yeterli olmayacak kadar az bir süre kaldığında namaza başlarsa günaha girer.
Nevevİ'nin "namazının bir kısmı vakit içinde yer alan kişi"den
bahsederken bu mesele gelecektir.
3. Nevevi'nin Tercihi
Ben [NevevI] derim ki:
Şafii'nin eski görüşü daha güçlüdür. Allah (celle celalühü) daha iyi bilir.
Nevevİ el-Mecmu'da şöyle
demiştir: Şafil'nin yeni görüşü de eski görüşü gibidir. Çünkü İmam Şafil
(r.a.), yeni eserlerinden olan el-imla'da hükmü bu konu ile ilgili hadisin
sahih olmasına bağlamıştır. Bunun sahih olduğuna dair ise Müslim'de hadisler
bulunmaktadır. Bunlardan biri daha önce geçen hadistir. Cibril'in iki günde
aynı vakitte akşam namazı kıldırmasına gelince bu -daha önce geçtiği
üzerenamazın kılınması tercih edilen vakit [vakt-i ihtiyar] şeklinde anlaşılır.
Ayrıca Müslim' deki hadis ondan daha önce gelir. Çünkü Müslim'deki hadis daha
geç dönem olan Medine'de yaşandığı halde Cibril hadisi daha önceki Mekke
dönemine aittir. Ayrıca Müslim'deki hadisin ravileri daha çok ve senedi
diğerinden daha sağlamdır.
C. AKŞAM NAMAZINA
İLİŞKİN VAKİTLER
Akşam namazının üç vakti
vardır:
1. Fazilet ve ihtiyar
vakti: Vaktin başıdır.
2. Cevaz vakti: Kırmızı
şafağın kaybolmasına kadar devam eden süredir.
3. Özür vakti: Akşam ile
yatsıyı cem edecek olanlar için yatsının vaktidir.
İsnevi, Tirmizi' den
şöyle demiştir: Bir de kerahet vakti vardır ki bu da Şafii'nin yeni görüşünde
belirtilenden daha geç vakte kadar namazı ertelemektir.
Bunun anlamı açıktır. Bu
görüşün dayanağı "vaktin çıkması" konusundaki görüş ayrılığından
kurtulmaktır.
Akşam namazının bir de
"zaruret vakti", "haram vakti" ,. "eda vakti"
vardır. Eda vakti, vaktin sonunda yalnızca bir re kat kılabilecek kadar kalan
zamandır.
İlk görüşe göre akşam
namazının vakitleri; fazilet ve ihtiyar vakti, özür vakti, zaruret vakti ve
haram vakittir.
BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN
AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN