NAFİLE NAMAZ / CEMAAT’İN
SÜNNET OLMADIĞI |
B. VİTİR NAMAZI
Cemaatle kılınması
sünnet olmayan namazlardan biri de vitir namazıdır.
Vitir kelimesi vetir
diye de okunur.
A. HÜKMÜ
B. VİTİR NAMAZININ
REKAT SAYISI
C. BİR REKATTAN FAZLA
OLAN VİTİR NAMAZINI SELAMLA BÖLMEK
D. VİTİR NAMAZININ
VAKTİ
E. VİTİR NAMAZINDA
KUNUT OKUMAK
A. HÜKMÜ
Vitir namazı farz [veya
vacip] değildir. Ancak kılınmasının istendiği konusunda icma vardır. (İcma, 4)
[*] - Ayrıca Nebi
(s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Ey Kur'an ehli! Vitir namazı kılın; çünkü Allah
tektir teki [tek sayıdaki rekatlı vitir namazını] sever: (Ebu Davud, salat,
1416; Tirmizi, Ebvabü's-salat, 453)
Bu hadisi Ebu Davud rivayet
etmiş, Tirmizi de sahih olduğunu söylemiştir.
[Soru]: Bu bir emirdir
ve emir -normalde- emredilen şeyin farz [vacip] olmasını gerektirir. Bu durumda
vitir namazının, Ebu Hanife'nin dediği gibi vacip olması gerekirdi.
[Cevap]: Bu hadisteki
emir "pekiştirme" amaçlıdır. Şu deliller bunu göstermektedir:
[*] - Nebi (s.a.v.)
kendisine ibadetler hakkında soru soran kişiye farzları saymışt!. Bedevi
"üzerime başka bir farz var mıdır?" diye sorduğunda Nebi (s.a.v.)
şöyle buyurmuştur: Hayır yoktur. Ancak kendiliğinden [nafile olarak]
yapabilirsin (Buhari, Eyman, 46; Müslim, Iman, 100)
[*] - Buhari ve Müslim'
de Muaz'ın rivayet ettiği şu hadis de bunu gösterir: Alllah bir gün ve gecede
size beş vakit namaz farz kılmıştır. (Buhari, Zekat, 1395; Müslim, iman, 121)
Er-Ravda ve aslında
belirtildiğine ve el-Muharrer'in ibaresinden anlaşıldığına göre vitir namazı
revatib sünnetlerden bir kısımdır. Ancak Nevevi'nin el-Minhac'daki ifadesinden
vitir namazının revatib sünnetlerden değil, revatib sünnetlerin de dahilolduğu
"cemaatle kılınması sünnet olmayan namazların" türlerinden biridir.
Nevevi "minhu" değil de "minha" deseydi, vitir namazının
revatib sünnetlerden olduğunu ifade edecek ve daha ye•rinde olacaktı.
B. VİTİR NAMAZININ
REKAT SAYISI
Vitirin en azı bir
rekattır.
[*] - Çünkü Müslim, İbn
Ömer ve İbn Abbas aracılığıyla şu hadisi rivayet etmiştir: Vitir, gecenin
sonunda bir rekat olarak kılınır. (Müslim, Salatü'l-müsafirin, 1756)
El-Kifaye'de
Ebu't-Tayyib'ten nakledildiğine göre bir rekat vitir namazı kılmak mekruhtur.
Bu, itiraza açıktır;
çünkü bununla ilgili bir yasak yoktur.
[*] - Ebu Davud ve diğer
hadisçiler Ebu Eyyüb'ten şunu rivayet etmişlerdir: Bir rekat vitir kılmak
isteyen kılsın. (Ebu Davud, salat, 1422; Nesai, Kıyamü'I-leyl, 1710; ibn Mace,
İkametü's-salat, 1190)
[*] - İbn Hibban,
sahihinde İbn Abbas'ın bir rekat vitir namazı kıldığını rivayet etmiştir. (İbn
Hibban, salat, 2424)
Kemalin en azı üçtür.
Bundan sonra sıra ile beş, yedi, dokuz ve on-
bir gelir. Kemalin en
üst noktası budur. Nitekim Nevevi şöyle demiştir:
En çoğu on bir rekattır.
Bu konuda sahih
rivayetler vardır.
[*] - Bunlardan biri Hz.
Aişe'nin şu rivayetidir: Allah Resulü (s.a.v.) ne ramazanda ne de başka bir zamanda
on bir rekattan fazla kılmazdı.(Buhari, Teheccüd, 1147; Müslim,
Salatü'l-müsafirin, 1720. )
Şu halde diğer rev2\İib
sünnetleri arttırmak sahih olmadığı gibi vitir namazı da onbir rekatın üzerine
çıkarılmaz.
Kişi on bir rekatlık
vitir namazını tek bir başlama tekbiri ile kılarsa bu sahih olmaz. Her iki
rekatta bir selam vererek kılarsa altıncı ihram hariç diğerleri sahih olur;
altıncısı vitir olarak sahih olmaz. Kişi bunun yasaklandığını bildiği halde
kasten yaparsa kıyasa göre namazının batı! olması gerekir. Kasten yapmazsa
altıncı ihram nafileye dönüşür. Bu, yanılarak farz namaza vaktinden önce
başlamaya benzer.
[Zayıf] bir görüşe göre
ise on üç rekattır.
Bu konuda sahih
rivayetler vardır. Alimlerin çoğunluğu bu rivayetleri "on üç rekat içindeki
iki rekatın yatsının son sünneti olduğu"nu söyleyerek yorumlamışlardır.
Nevevi "bu, zayıf
ve rivayetlere uzak bir yorumdur" demiştir. Subki şöyle demiştir:
Ben bu şekilde [on üç
rekat] vitir namazı kılmanın helal olduğunu ve kılınması halinde namazın sahih
alacağın! kesin olarak kabul ediyorum. Ancak on bir rekat veya daha az kılmayı
daha güzel buluyorum. Çünkü Nebi {s.a.v.}'in çoğunlukla yaptığı buydu.
Vitir namazını üç rekat
kılan kişinin birinci rekatta fatiha' dan sonra I\la suresini, ikinci rekatta
Kafirun suresini, üçüncü rekatta ihlasfelak-nas surelerini okuması sünnettir.
Üç rekattan fazla vitir
namazı kılınırsa son üç rekatında yukarıdaki surelerin okunması uygun olur.
C. BİR REKATTAN FAZLA
OLAN VİTİR NAMAZINI SELAMLA BÖLMEK
Bir rekattan fazla kılan
kimse namazı [selamla] ayırabileceği gibi -ki bu daha faziletli d ir- bir
teşehhüdle veya son iki re katta iki teşehhüdle birleştirerek de kılabilir.
Bir rekattan fazla vitir
namazı kılan kişinin rekatlar arasını selamla O ayırması, mesela iki rekatı
kılarken de vitire niyet etmesi mümkündür.
[*] - Çünkü İbn Hibban
şunu rivayet etmiştir: Nebi {s.a.v.} çift rekat ile tek rekatı ayırırdı. (İbn
Hibban, salat, 3433)
Bir rekattan fazla vitir
kılarken arayı selamla ayırmak daha faziletlidir. Çünkü el-Mecmu'da
belirtildiğine göre buna dair hadisler daha çoktur. Ayrıca Nebi {s.a.v.} ve
diğerleri bir rekattan fazla kıldığı için bu daha çok uygulanmıştır.
Zayıf bir görüşe göre
"Ebu Hanife ile aramızdaki görüş ayrılığından kurtulmak için selam
vermeksizin kılmak daha faziletlidir." Çünkü Ebu Hanife vitir namazının
selamla bölünerek kılınmasını sahih görmemektedir.
İlk görüşte olanlar
şöyle demiştir: İmam Şafiı bir harama veya mekruha yol açmadığı sürece görüş
ayrılığından kurtulmayı dikkate alır. Oysa burada böyle bir durum söz
konusudur. Çünkü -İbn Hayran'ın da tek görüş olarak belirttiği gibi- vitir
namazının üç rekat olarak arada selam verilmeksizin kılınması mekruhtur.
Kaffal "üç re katlı
vitirin selam verilmeksizin birleştirilerek kılınması sahih değildir"
demiştir. Kadı Hüseyin de bu yönde fetva vermiştir. Bunların delili şu
hadistir: Vitir namazını üç rekat kılıp da akşam namazına benzetmeyin.
(Darekutni, Cuma, II, 25; Hakim, Vitir, i, 304; Beyhaki, salat, III, 31)
[Zayıf] bir görüşe göre
ayırarak kılmak imam için değil tek başına namaz kılan için daha faziletlidir.
Çünkü Hanefi bir kimse imama uyabilir.
Ruyani ise Şafii'nin
kabul ettiği görüş hem de delili sabit olduğu halde zayıf gibi düşünülmesine
yol açmamak için tek başına kılanın birleştirerek imamın ise ayırarak
kılmasının daha faziletli olduğunu söylemiştir.
Şayet kişi üç re kattan
fazla kılacaksa o zaman et-Tahkik'te tek görüş olarak belirtildiğine göre
ayırarak kılmak kesinlikle daha faziletlidir.
Birleştirerek kılınan üç
rekat ve yukansı, öncesinde nafile namaz kılınmamış tek rekattan daha
faziletlidir.
Vitir namazını bir
rekattan fazla kılacak olan kişi son re karta bir teşehhüd ile veya son iki
rekatta iki teşehhüd ile namaz kılabilir. Bunu Müslim rivayet etmiştir.
(Müslim, Salatü'l-müsafinn, 1714)
Bundan başka türlü
yapılamaz. Kişinin yalnızca bu ikisi dışındaki rekatlarda veya bu ikisi ile
birlikte veya birisi ile birlikte teşehhüd yapması caiz değildir. Çünkü bu Nebi
{s.a.v.}'den nakledilen uygulamaya aykırıdır.
Nevevl'nin ibaresinden
bir teşehhüd ile iki teşehhüdün fazilet bakımından aynı olduğu anlaşılmaktadır.
Bu, mezhep içindeki görüşlerden biridir. Rafii "alimlerin çoğunluğunun
görüşlerinden bu sonuç çıkmaktadır" demiştir. Ancak et-Tahkik'te
belirtildiği üzere en sahih görüş bir teşehhüdle vasletmek, iki teşehhüdle
vasletmekten daha faziletlidir. Böylece akşam namazı ile arası ayırt edilmiş
olur. Çünkü vitir namazını akşam namazına benzetmek yasaklanmıştır.
D. VİTİR NAMAZININ
VAKTİ
Vitir namazının vakti
yatsı namazı ile fecrin doğuşu arasıdır.
Daha önce geçen haberde
yer aldığına göre vitir namazının vakti yatsı namazı ile ikinci fecrin doğuşu
arasındadır. Bu ötedenberi bu şekilde aktarılmıştır.
[*] - Ebu Davud ve
diğerleri şu hadisi rivayet etmiştir: Allah size kızıl tüylü develerden daha
hayırlı bir namazia yardımda bulunmuştur. Bu namaz vitirdir. Allah bu namazı
sizin için yatsı ile fecrin doğuşu arasznda kılmıştır. (Ebu Davud, salat, 1418;
Tirmizi, Ebvabü's-salat, 452)
Mehamili şöyle demiştir:
Vitir namazının vakti gece yarısına kadardır. Kalan vakit, kılmanın dlİz olduğu
vakittir.
Bulkini'nin dediğine
göre teheccüd kılmak istemeyen kimse için böyle yapılması güzel bir harekettir.
Nevevl'nin sözünden şu
çıkar: "Kişi yatsı namazı ile akşamı cem-i takdim şeklinde cem ederek
kılsa yatsının vakti girmemiş olsa bile vitir namazı kılar." Bu, doğrudur.
[Zayıf] bir görüşe göre
bir rekatlık vitir kılmanın şartı, yatsıdan sonra nafile namaz kılmış olmaktır.
Bu görüşe göre vitir
namazını bir rekat kılmak için yatsıdan sonra onun sünnetlerinden olsun veya
olmasın nafile namaz kılmış olmak şarttır. Çünkü vitir namazı kendisinden önce
nafile namazı tek sayıya tamamlar.
Daha doğru görüşe göre
bu şart değildir. Vitir namazının tek rekat olması veya kendisinden önceki farz
veya sünnet namazı tek sayıya tamamlaması yeterlidir.
Vitir namazını gecenin
son namazı olarak kılmak sünnettir.
Kişi vitirden önce
uyumuş olsa bile bunu gecenin son namazı olarak kılması sünnettir.
[*] - Çünkü Buhari ve
Müslim'de şu hadis bulunmaktadır: Geceleyin son kıldığınız namaz vitir olsun.
(Buhari, Vilir, 998; Müslim, Salatü'l-müsafirin, 1752)
Şayet teheccüd namazı
kılıyorsa vitiri teheccüd kılıncaya kadar erteler. Teheccüd namazı kılmayan
birisi ise yatsı namazının farz ve sünnetinden sonra vitir namazını kılar. Bu,
er-Ravda ve onun aslında belirtilmiştir. El-Mecmu'da bu "kişi gecenin
sonunda kalkacağına güvenmiyarsa" diye kayıtlanmıştır. Aksi takdirde vitir
namazını ertelemek daha iyidir.
[*] - Çünkü Müslim'de
şöyle bir hadis bulunmaktadır: Gecenin sonunda kalkamamaktan korkan kimse vitir
namazını gecenin başında kılsın. Gecenin sonunda kalkmayı ümit edenler vitir
namazını gecenin sonunda kılsın; çünkü gecenin sonunda kılınan namaza şahit
olunur. (Müslim, Salatü'l-müsafirın, 1763)
Bu daha faziletlidir.
Nitekim "vitir namazını acele ederek sabah'tan önce kılın" hadisi de
bu şekilde anlaşılır. (Müslim, Salatü'l-müsafirin, 1750; Ebu Davud, Saiat,
1436)
[*] - Ebu Hureyre'nin şu
sözüne gelince; Dostum [Nebi (s.a.v.] bana üç şeyi tavsiye etti: Her ayda n üç
gün oruç tutmayı, iki rekat kuşluk namazı kılmayı ve uyumadan önce vitir namazı
kılmayı. (Buhari, Teheccüd, 1178; Müslim, Salatü'l-müsafirin, 1669)
Bu hadis, "gecenin
sonunda uyanacağına güvenemeyen" kimselerle ilgili olarak yorumlanır.
Böylece farklı rivayetler birleştirilmiş olur.
Bazıları hadisi şöyle
yorumlamışlardır: Buradaki uyku gecenin sonundaki ikinci uykudur. Nitekim şu
hadis de bunu göstermektedir: En faziletli kıyam [gece namazı] Davud'unkidir. O
gecenin yarısında uyur, üçte birinde namaz kılar, altzda birinde uyurdu.
(Buhari, Teheccüd, 1131; Müslim, Sıyam, 2731)
Kişi vitİr namazı
kıldıktan sonra teheccüd namazı kılarsa vitİri tekrar kılmaz.
Kişi vitir namazı
kıldıktan sonra teheccüd namazı kılsa vitiri ikinci defa kılmaz. Teheccüd
kılmasa da böyledir. Yani bu kişinin vitir namazını tekrar kılması sünnet
değildir.
[*] - Çünkü Nebi
(s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Bir gecede iki vitir olmaz. (Ebu Davud, Salat,
1439; Tirmizi, Ebvabü's-salat, 470)
Namaz konusunda temel
prensip kılınması istenmeyen namazın [şayet kılınırsa] başlamamış
sayllmasıdır.(Genel kural)
Buna göre kişi ikinci
defa vitir kılarsa bu sahih olmaz.
Bir görüşe göre ise
[daha önce kıldığı] vitire bir rekat daha ekler, daha sonra bunu iade eder.
Bu görüşe göre kişi bir
rekat daha kılarak vitir namazını çift sayıya çevirir, daha sonra teheccüd
namazı kılar. Sonra vitir namazını tekrar kılar. Nitekim İbn Ömer ve başkaları
bunu yapmıştır. Böylece vitir namazı gecenin son kılınan namazı olmuş olur. Bu
işleme "vitri bozmak" denir. İhya'da vitri bozmanın yasaklanması
görüşü doğru bulunmuştur.
Vitir namazı uykudan
sonra uyanıp kılınırsa teheccüd namazı olur, aksi takdirde teheccüd değil
vitirdir. Rafii ve Nevevl'nin ifadelerindeki farklılık da bu şekilde
yorumlanır.
Vitir namazından sonra
teheccüd kılmak mekruh değildir, ancak bunun kasten yapılması müstehap olmaz.
Kişi vitir namazını
kıldıktan sonra uyumadan önce namaz kılmaya karar verse bunu biraz
ertelemelidir. Buveytı' de bu Şafii'nin ifadesi olarak aktarılmıştır. Nevevi
el-Mecmu'da bunun sünnet olduğuna inananlara tepki göstererek "bu çirkin
bidatlardan biridir" demiştir. El-Ubdb'ta şöyle denilmiştir: "Kişinin
vitirden sonra nafile namaz kılmaması menduptur. Nebi {s.a.v.)'in vitirden
sonra oturarak kıldığı iki rekat bunun caiz olduğunu göstermek için
yapılmıştır."
E. VİTİR NAMAZINDA
KUNUT OKUMAK
1. Kunutun Hükmü
[Vitir namazında kunut
okumak konusunda mezhep içinde iki görüş vardır]
[Birinci görüş]: Kişi
ister üç rekat ister daha fazla vitir kılsın, isterse -Nevevi'nin sözünden aksi
anlaşılsa bile- tek rekat kılmış olsun Ramazan ayının ikinci yarısında vitir
namazının sonunda kunut okumak menduptur.
[*] - Ebu Davud'un rivayet
ettiğine göre Hz. Ömer insanları Ubey b. Kab'ın imamlığında teravih namazı
kılma konusunda uygulama başlattığında Ubey b. Kab bu şekilde kunut okumuştur.
[İkinci görüş]: [Zayıf]
bir görüşe göre senenin tümünde böyle yapmak sünnettir.
Çünkü sabah namazındaki
kunut konusunda zikredilen ifadeler geneldir. Nevevi bazı kitaplarında bu
görüşü tercih etmiştir.
İlk görüşe göre kişi
Ramazan'ın ikinci yarısı dışında vitir namazında kunut okursa [bakılır:]
[a] - Kunut okuma
sebebiyle rüku'dan sonraki doğrulmanın [itidalin] süresi uzamamış olursa bu
mekruh olur ve sehiv secdesi yapar.
[b] - Şayet bunun süresi
uzarsa; haram olduğunu bilerek ve kasten yapmışsa namaz bozulur, aksi takdirde
namaz bozulmaz, sehiv secdesi yapar.
2. Kunutun Şekli
Vitir namazında oku na
cak kunut, sabah namazının kunutu gibidir.
Vitir namazında okunacak
kunut; lafzı, namaz içinde okunacak zamanı, sesli okunması, terki halinde
secdenin gerekmesi gibi konularda sabah namazının kunutu gibidir. EI-Muharrer
ve diğer eserlerde bu açık olarak ifade edilmiştir.
Bir görüşe göre vitir
namazında kunut rüku'dan önce yapılır; böylelikle farz namazia nafile namaz
birbirinden ayrılmış olur.
Namazın uzun kılınmasına
razı olan sınırlı sayıda cemaat dışında ~ bir cemaate imamlık yapan kişinin
yalnızca bu kunutla yetinmesi sünnettir. Bunun dışındaki kimselere gelince;
Bunun öncesinde şu duayı sonuna kadar okur: Allahümme inno nesteinüke ve
nestağfiruke ...
Bu duanın tamamı şu
şekildedir:
> Allahümme inna
nesteinuke ve nestağfiruke ve nestehdike ve nü'minü bike ve netevekkelü aleyke
ve nüsni aleyke'l-hayra küllehu. Neşküruke ve la nekfuruk. Ve nahle'u ve
netruku men yefcuruk. (= Allah'ım senden yardım, bağışlanma ve hidayet dileriz.
Sana iman eder, sana tevekkül eder, her türlü hayır sebebiyle seni överiz. Sana
şükrederiz, nankörlük etmeyiz. Sana isyan edenleri alaşağı eder ve terk
ederiz.)
> Allahümme iyyake
na'budu ve leke nusalli ve nescüdü ve ileyke nes'a ve nahfid. Nercu rahmeteke
ve nahşa azabek. İnne azabeke'l-cidde bil küffari mülhık. (= Allah'ım yalnız
sana kulluk eder, sana namaz kılar ve secde ederiz. Sana koşarız. Rahmetini
umar, azabından korkarız; çünkü senin hak olan azabın kafirlere ulaşacaktır)
> Allahümme azzib
keferete ehli'l-kitabi'llezine yesuddune an sebilike ve yükezzibune rusuleke ve
yukatilune evliyaek. (= Allah'ım insanları senin yolundan çeviren,
peygamberlerini yalanlayan ve senin dostlarınla savaşan ehli kitabın
inkarcılarına azap et)
> Allahümmeğfir lil
mü'minine ve'l-mü'minat ve'l-müslimine ve'l-müslimat ve eslih zate beynihim ve
ellif beyne kulubihim. Vec'al fi kulubihimü'l-imane ve'l-hikmete ve sebbithüm
ala milleti rasulik ve evzi'hum en yufu bi ahdike'llezi ahettehum aleyhi
verisurhum ala aduvvike ve aduvvihim. ilahe'l-hak vec'alna minhum. (= Allah'ım
mümin erkek ve mümin kadınları, Müslüman erkek ve Müslüman kadınları bağışla.
Onların aralarını düzelt, .kalplerini bir araya getir. Kalplerine iman ve
hikmeti yerleştir, onları resulünün milleti üzerinde sabit kıL. Onlara
kendileri ile yaptığın ahde bağlı kalmalarını ilham et. Seninve onların
düşmanlarına karşı onlara yardım et. Ey Hak olan İlahi Bizleri de onlardan kıl)
Er-Ravda'da şöyle
denilmiştir: Duadaki "Allahümme azzib keferete ehli'l-kitab" ifadesi
yerine "Allahümme azzibi'l-keferate" [Allah'ım kafidere azap et]
demek daha uygun olur, böylece dua daha kapsamlı olmuş olur.
İbnü'l-Kass'ın dediği ve
Ruyani tarafından da güzel görülen görüşe göre kişi kunutun sonunda Bakara
suresinin sonundaki "Rabbena la tuahizna ... " kısmından surenin
sonuna kadar okur. EI-Mecmu'da "kıyam dışında Kur'an okumak
mekruhtur" hükmünden hareketle bu görüş zayıf bulunmuştur.
Ben [Nevevi] derim ki:
Daha doğru görüşe göre bunu daha sonra okur.
Yani vitir namazında bu
duayı sabah namazında da okunan kunut duasından sonra okur. Çünkü Nebi
(s.a.v.)'in vitirde onu okuduğu sabit olduğundan onun önce okunması daha iyi
olur.
Teravih namazından sonra
vitir namazının cemaatle kılınması menduptur. Allah daha iyi bilir.
Ramazan ayının bütünü
süresince, teravih namazı kılınmış olsun ya da olmasın, namaz tek başına
kılınsın-kılınmasın, vitiri teravihin hemen ardından kılmış olsunlar ya da
olmasınlar her nasılolursa olsun teravih namazından sonra vitir namazının
cemaatle kılınması menduptur.
Metindeki "teravih
namazından sonra" ifadesi ihtirazı bir kayıt olmayıp genel durumu ifade
etmek üzere zikredilmiştir, bundan mefhum-ı muhalif yoluyla hüküm çıkarılamaz.
Kişinin vitir namazından
sonra üç kere Sübhane'I-Meliki'I-Kuddus [Her türlü kusurdan arınmış, her şeyin
meliki / idarecisi olan Allah'ı tenzih ederim] demesi sünnettir. Bunu Ebu Davud
sahih bir senetle rivayet etmiştir.(Ebu Davud, Salat, 1430)
Ahmed b. Hanbel ve
Nesal'nin rivayetine göre Nebi (s.a.v.) bunu üçüncü defa söylerken sesini
yükseltirdi. Bundan sonra da şunu söylemek sünnettir: Allahümme inni euzu bi
ridake min sahatik ve bi muafatike min ukubetik ve euzu bike mink. La uhsi
senaen aleyk, ente kema esneyte ala nefsik. (= Allah'ım öfkenden rızana,
cezandan affına, senden sana sığınırım. Ben sana övgüler düzmeyi beceremem. Sen
kendini nasıl övdüysen öylesin. )
BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN
AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN