MUĞNİ’L-MUHTAC

FITIR SADAKASI

 

1. FITIR SADAKASININ VAKTİ

 

Daha güçlü görüşe göre fıtır sadakası Ramazan bayramı gecesinin ilk anı ile birlikte farz olur.

 

Bayram sabahı güneş doğduktan sonra ölen kimse için fıtır sadakası verilir, bu vakitte doğan kimsenin fıtır sadakası farz olmaz.

 

Fıtır sadakasının bayram namazından sonraya geciktirilmemesi sünnettir. Bayram gününden sonraya geciktirilmesi haramdır.

 

A. FARZ OLMA VAKTİ

B. RAMAZANIN SON GÜNÜ BİTTİKTEN SONRA VEFAT EDEN VEYA DOĞAN KİŞİNİN FITIR SADAKASI

C. FITIR SADAKASININ [FİTRENİN] BAYRAM NAMAZINDAN SONRAYA BIRAKILMAMASI

D. FİTRENİN BAYRAM GÜNÜNDEN SONRA VERİLMESİ

 

A. FARZ OLMA VAKTİ

 

[Fıtır sadakasının kişi üzerine hangi vakitte farz olduğu konusunda İmam Şafil (r.a.)'ye ait üç görüş bulunmaktadır:]

 

[Birinci görüş]

 

Daha güçlü görüşe göre bayram gecesinin ilk anı ile birlikte farz olur; çünkü fıtır sadakası yukarıda geçen iki hadiste de yer aldığı üzere Ramazan ayı orucunun sona ermesi ne izafe edilmektedir.

 

[İkinci görüş]

 

Diğer görüşe göre bayram günü güneşin doğması ile birlikte farz olur; çünkü nasıl ki kurban ibadeti bayrama bağlı olup bayramdan önce yapılmıyorsa bu da bayrama bağlı olup bayramdan önce yapılamayan bir ibadettir. Rafii gerekçeyi bu şekilde belirtmiştir. Bu görüşe şu şekilde itiraz edilmiştir: "Kurban kesmenin vakti fecirden sonra değil güneş doğduktan ve iki rekat namaz, iki kısa süreli hutbe okuma süresi geçtikten sonradır."

 

[Üçüncü görüş]

 

Fıtır sadakası hem orucun bitişine hem de bayrama aynı anda bağlandığından iki vaktin toplamı ile birlikte farz olur.

 

İlk görüşe göre farz olma için zikredilen vakitle birlikte kişinin ramazanın bir bölümüne yetişmiş olması şarttır.

 

İsnevi şöyle demiştir: Bunun etkisi şu olayda görülür: "Kişi kölesine sen bayram gecesinin ilk anı ile birlikte hürsün veya sen ramazanın son anı ile birlikte hürsün dese veya karısını bu ifadelerle boşasa hüküm ne olacaktır?"

 

[Bunun etkisi şu durumlarda da görülür:]

 

> İki kişi bir köleyi bir gün ve bir gecelik sürelerle sırayla [muhayee usulüyle] kullanıyor olsa [ve köle bayram gecesinde birinde sabahında diğerinin yanında bulunsa],

 

> Bir yakının nafakasını iki kişi ortaklaşa karşılıyor olsa [bu kişi bayram gecesi birinin yanında bayram sabahı diğerinin yanında bulunsa],

 

Bu iki durumda fıtır sadakası bu iki kişinin üzerine gerekli olur; çünkü fıtır sadakasının farz olduğu vakit her ikisinin nöbeti esnasında olmuştur.

 

Nevevi'nin sözünden anlaşıldığına göre kişi kölesinin fıtır sadakasını ramazanın son günü güneş batmadan önce verse sonra fitreyi veren kişi ölse, köle de onun mirasçılarına intikal etse fitreyi yeniden vermek gerekir. Ezra! "bu, mezhepte esas alınan görüştür" demiştir.

 

 

B. RAMAZANIN SON GÜNÜ BİTTİKTEN SONRA VEFAT EDEN VEYA DOĞAN KİŞİNİN FITIR SADAKASI

 

[Ramazanın son günü güneş battıktan sonra vefat eden kişinin fıtır sadakasını vermek farz mıdır? Bu konuda İmam Şafii (r.a.)'ye ait üç görüş bulunmaktadır:]

 

[Birinci görüş]

 

Daha güçlü görüşe göre kişinin nafakasını vermekle yükümlü olduğu karısı, kölesi, akrabası [Ramazanın son günü] güneş battıktan sonra ölse kişi bunların fıtır sadakasını verir; çünkü fıtır sadakasını gerektiren sebep ölen kişi hayatta iken gerçekleşmiştir.

 

Yine kişinin azat etme veya boşama sebebiyle üzerinde mülkiyetinin kalmadığı kimselerin fitrelerini vermesi de gerekir.

 

Yine bu vakitten sonra kişinin bakmakla yükümlü olduğu akrabası zenginleşse de kişi onun fitresini vermekle yükümlü olur.

 

Yerine başkasının fitre vereceği kişi fitrenin farz olduğu vakitten sonra henüz fitreyi ödeme imkanı bulunmadan önce ölse -el-Mecmu'da daha güçlü olarak belirtilen görüşe göre- onun fitresi ortadan kalkmaz. Zekatta malın ödeme gerçekleşmeden önce telef olması durumu bundan farklıdır. Arada şu fark olduğu belirtilmiştir: Zekat bizzat mal üzerinde gerçekleştiği halde fitre kişinin zimmetine yönelik bir borçtur.

 

Ramazanın son günü güneş battıktan sonra doğan kişi, bu vakitten sonra yeniden nikahlanılan kadın veya bu vakitten sonra elde edilen köle, yahut güneş battıktan sonra müslüman olan kişiler için ise fitre yoktur; çünkü fitreyi gerektiren vakte yetişme söz konusu değildir.

 

[İkinci görüş]

 

Bu görüşe göre hüküm yukarıdaki görüşün tam zıddıdır.

 

[Üçüncü görüş]

 

Her iki durumda da fitre farz olmaz.

 

 

C. FITIR SADAKASININ [FİTRENİN] BAYRAM NAMAZINDAN SONRAYA BIRAKILMAMASI

 

Fitrenin bayram namazından sonraya geciktirilmemesi sünnettir; çünkü Buhari ve Müs!im' de kişinin bayram namazına çıkmadan önce fitreyi vermesi emredilmiştir.

 

Yaygın duruma göre bayram namazı gündüzün başlangıcında kılınır. Şayet bu vakitten sonra kılınacak olursa fitrede hak sahibi olanların imkanını genişletmek amacıyla fitrenin namazdan önce verilmesi müstehap olur. İsnevı şöyle demiştir: "Malın zekat! konusundaki hükme kıyasla, bir yakını veya komşuyu beklemek gibi bir durum söz konusu ise bayram namazı çıkmadıkça fitreyi geciktirmek müstehap olur." Bu, güzel bir görüştür.

 

Not:  Nevevi, et-Yenbih adlı eserde olduğu gibi "fitrenin bayram namazı öncesinde verilmesi sünnettir" dese daha iyi olurdu; çünkü Nevevi'nin ifadesinden fitrenin namazdan önce verilmesinin mendup olduğu anlaşılmamaktadır. Hatta onun ifadesi fitrenin namazIa aynı anda verilebileceği de anlaşılmaktadır; oysa hadisten ilk anda anlaşılan anlam bunu reddetmektedir. Yine Nevevi'nin ifadesinden fitrenin bayram gününden önce değil bizzat bayram günü verilmesinin sünnet olduğu da açık bir şekilde anlaşılmamaktadır. Kadı Ebu't-Tayyib ve başka alimler fitrenin bayramın birinci günü verilmesinin en faziletli davranış olduğunu, bayram namazından sonraya bırakmanın mekruh olduğunu açık olarak ifade etmişlerdir.

 

 

D. FİTRENİN BAYRAM GÜNÜNDEN SONRA VERİLMESİ

 

Kişinin malının yanında olmaması veya fitreye hak sahibi olan kimselerin orada bulunmaması vb. gibi bir özür durumu söz konusu olmaksızın fitrenin bayram gününden sonraya bırakılması haramdır; çünkü fitre verilmesinin amacı ortadan kalkmış olmaktadır. Bu amaç, mutluluk günü olan bayramda insanları başkalarından bir şey istemeyecek bir duruma kavuşturmaktır.

 

Kişi bir özür bulunmaksızın fitreyi bayram gününden sonraya geciktirirse günaha girmiş olur, özürsüz gecikmesi durumda ise bunu derhal kaza etmesi gerekir.

 

Nevevi el-Mecmu'da şöyle demiştir: Alimlerin ifadelerinin zahirinden "ödeme imkanı elde edildikten sonra ödenmesi geciktirilen zekatın eda olduğu" anlaşılmaktadır.

 

Zekat ile fitre arasında bu konuda şu fark vardır: Fitrenin [eda edilmesinin] -tıpkı namaz gibi- sınırları belirli bir zamanı vardır. [Zekatın edasının ise sınırları belirli bir zamanı yoktur.]

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

2. FITIR SADAKASI KİMLERE FARZ DEĞİLDİR?