Yabanc
Kltr Etkileri Karsnda slm Akaidi
AKAD
LMNN LK MMESSLLERNDEN BAZILARI
Kainat
Hakkinda Yanl Telkkiler
Akl,
Gzeli Ve irkini Bilebilir Mi?
Hariclerin
Ve Mutezilenin Grleri
mann
Sahih Ve Makbul Olmasnn artlar
Tasdik
Ve nkr Bakmndan nsanlar
nanan
Kimse, man Hakknda Ne Demelidir?
Din
Hkmler Kendisine Ulamam Kimsenin Durumu
Kerramye
Ve Mebbihe'nln Grleri
Ahirette
Allah' Grmenin Nakl Delilleri
Peygamberimiz
Mirata Allah' Nasl Grd?
Allah
(C.C), Ve Kullarn Fiilleri
4.
Filozoflarn Ve mam'l-Haremeyn'in Gr:
6.
Kad Ebu BekriI-Baklln'nin Gr:
E'ar
Ve Mtrid'nin ttifak Noktalar :
E'ar
Ve Mtrd'nin htilf Noktalar:
(Fillerin
Yaplmasnda Gerekli G)
Sahabeye
Kar Nasl Bir His Duyulur?
Kabir
Azab Kabirde Nimetlenmk Kabir Suali
Gnahkr
Mmin Cehennemde Ebed Kalmaz
Kaza
Ve Kaderin Kuranda Kullanl
Matridilere
Gre Kaza Ve Kaderin stlah Manalar
Kaza
Ve Kader Hakknda Ehli Snnetin Gr
1.
Shhatli Bir tikat (Tahkiki man) :
2.
Allah'n Kullar le Gzel Geinmek:
Mucize
le Harikalar Arasndaki Umumi Farklar
Mucize
le Keramet Arasndaki Fark
Keramet
le stidrac Arasndaki Fark
Vel,
Kendisinin Vel Olduunu Bilebilir Mi?
Evliyann,
slm Prensiplerine Bal Kalmas arttr
Mira
Hadisesinin Mekke'deki Akisleri
Resulllah'n
Mi'radaki Binitleri
Peygamberimize
Mirada Verilen hsanlar
Mi'ra
Ruh le Mi, Beden le Mi Olmutur?
Bu kitap, mam mer Nesefi hazretlerinin akaid kitab esas alnmak suretiyle, yaynevimiz taralndan hazrlanmtr. Kitabn metni bayn Keyid Ahsen"e tercme ettirilmi, bu tercme, gzden geirilmi, dili lashl cemmi, metinde, bugnn muslmamnn anlamakta glk ekecei ve derinletirilmesi gerekli blmler, iaret edilerek, metin erh ettirilmitir.
Kitabn daha iyi anlalmas ve ihtiyaca cevap vermesi iin kitabn pfan metin aynen kalmak kaydyla, ilaveler sureliyle gelitirilmitir. Metnin ayrca verilmesiyle, kitap metni le, yaplan ilaveler, dzenlemeler ve yorumlarn kanamasna itina edilmitir.
Akaid, slam inanlarnn temeli olarak, kesinlikle anlalmal ve slama inanc salamaya vesile olmalyd. Bu maksatla akaidin nemini aklamal slmm zuhurundan bu gne ehli snnet inancnn tarihi seyri gsterilmeli, insann kurtuluu iin Allahn Resul ve ashab ile byk imamlarmz vastasyla bugnlere intikl eden kurtulu kaynana ynelen ve hala zihinleri megul eden saldrlarn mahiyeti ve kayna gsterilmeli, mukayeseler yoluyla, insanln ve insanlarmzn kurtuluu iin slama temiz bir inanla balanmalar iin, bir davet olmalyd. Bunu yapmaya altk.
Dileriz ki, bu hizmetimizde baarl olalm ve slama susam insanlarmza, slm ilimlerinin bu hazinesinden istifade etme imknn salayabilelim. Gnllerde ve fikirlerde slm iin sevgi tohumlan ekebildiyse, slmm hayati nemini kavratabidyse, inan hatalarndan sakndrp, Al'ahn raz olduu inan ve dnceye gtrebildiyse mutluyuz.
IHI tn dikkatimizle abaladk, titizlikle en ince teferruata kadar daldk ve hata etmemeye altk. Ama kim ha-tndan snlim olduunu iddia edebilir.
Kitaba emei geenleri zikrederken, kardeimiz Meh-net vetin'e rahmet vesilesi otur umuduyla, onun isteimiz zere szlk ksmn hazrladm ve kitab tina ile daktilo ettiini belirtiyoruz.
Saysz hamd ve sena
Allah'a, salt ve selm Resulnedr.
Bayrak Yaynlar[1]
Bilindii gibi, kaid, slm dininin temelidir. Mutlulua giri, kurtulua ermek iin zaruri art, diliyle ahadet kelimesini sylemek, kalbiyle de sylediklerini dorulamaktr. Fakir, zengin, gen-ihtiyar, lim, mmi, salkh-hasta btn akl sahipleri iin, dnyada slm dairesine girme, nin, hirette cehennem azabndan kurtuluun ilk ve vazgeilmez art bu mbarek hakikati dil ile sylemek, kalb ile ikrar etmek demektir. Bu ilk temel hakikat zerine, bu hakikatten kan man konusunun ayrntlar da man edilmesi gerekli hakikatleri bir silsile, bir btn haline getirir.
slm bizi man etmee, gzel amellerde bulunmaa ve gzel ahlka aryor. Gzel ameller ameli saliha gzel ahlk, hakikat dnce, mutlu bir yaay ancak sa-lih bir mana dayanr. nk byle bir mana dayanmayan eylemin, ahlkn, dnce veya dzenin kymeti ve faydas bulunmaz.
Zamanmzda dikkatli bir aratrma, lkemizi ve slm lemini etkisi altna alan moda dnce tarzlarnn, ahlk sistemlerinin, ekonomi ve sosyal sistemlerinin v.b. dayand temellerin gayri insan, gayri ahlk olduklar gibi, sm man ve bak tarz ile de kavga halinde olduunu ortaya karr.
lkenin bir buuk asrdan beri yaad kimlik bunalm, medeniyetler kavgas, medeniyetimizin kendi kltr kkleri ile kopan, unutulan balan tesis etmek son derece hayati hale getiriyor. Bu yzden itikadda mezhebimiz mam Maturudi Hazretlerinin talebesi mer Nesefi'nin slm imanm zet halinde veren bu kitab yaynlayarak ok nemli bir grevi yerine getirdiimiz inancndayz. Ayrca eser Teftazani'nin erhleriyle zenginletirilmi, ou problemlerine, Akaid ilmi asndan cevaplar verilmitir. Akad alannda, slm Kltrii'nn dier alanlarnda z klasiklerimizin Trk Kltr'ne kazandrlma almalarnda ilklerden olmu ve benzeri yaynlarn mjdecisi olmutur. Eseri, mslman Trk halkna, mill rnesansn olumasnda katkda bulunmas dileiyle sunuyoruz.[2]
nsanlar ahsiyet halinde birletiren sosyal realitelerden bilisi, millet gereidir. Millet ise biyolojik bir realite oluundan tede, bir. ideolojik birliktir. Millet realitesinin madd bnyesi ve ideolojik yaps, millet vakasnn iki grnnden ibarettir. Bir millein. tarihin karanlna gmlmesi ve hayat sahnesinden ekilmesi, ideolojik yapnn tahribi ile balar ve tedbirleri alnmazsa, kat' bir yokok-a sonulanr. Tarihin klasik tasnifi kabul edilecek olursa; ilk alarda yaam kavimlerden hemen hi biri bri mstesna, zamanmza kadar gelebilmi deildir. Ltilerin, bir devirler yaadn, sadece tarih kitaplarndan ve braktklar eserlerden anlyoruz. Bu milletler ise. nce nsanlar mill ahsiyetleri etrafnda toplayan, gzle grlmez ve fakat akt iin zaruri hayat temcilerini terketmi ve yok olua giden karanlk yula ynelmilerdir. le, insanlar bir ahsiyet haline getiren ideallerin fk rd hayat pnar kurursa; millet hayat yava yava kaybolur, yerinde baka biimde bir cemiyet ortaya kar.
u halde, millellcrin hayat z, mi IH kltrdr. Ve dmanlarn uzun vadeli almalarla ykmaa uraaca temel, bu temcidir, yani kltrdr. Zira, insanlar hareketlerinde, mnsebetlerinde, uurlarnn ve uur tesinin tesiri altndadrlar. nsnn snrlm tesiri altnda tutan deflerler ise ferdin bal bulunduu cemiyetin tarihi, an'ancsi. dyusu ve inanlarnn tmnden ibarettir insanlar ve cemiyetleri br yok olua srklemenin messir yolu. milletlerin hayat z olan ideolojinin fkird mill kltr pnarn kurutmaktan barettir,
Mill varlmz yok etmek steyen dman glerin bu sinsi savana; milli kltr yceltmek, yaatmak ve zenginletirmekle cevap verebiliriz, ite bu maksatla, milletimizin kltrn korumak, zenginletirmek ve yceltmek hareketine, islm nanctnin Temelleri diyebileceimiz, mill kltrn ana kaynaklarndan birisi iie balyoruz. Bu, Akaiddir.
Milletimizin siyas, ahlk, iktisad ve asker btn problemlerini iyice bilmek; milletimizin ve milletlerin inan, dnce, hareket temelleri hakknda ak bir fikir edinmekle mmkndr.
Asrmzda bir mnevverin, Japon san'ahndan, Hint felsefesinden bahis ama mecburiyeti (!) yannda, kendi z kltryle pek alakadar olmay, ne derin bir kltr buhranna dtmz gstermez mi?
Mill kltr serisine; Trk milletinin, urunda dereler gibi kann aktt mukaddes dinimizin temeli olan Akaid ile balyoruz. Mill kltrn ana mefhumlar, Milli Kltr Serisi ad altnda nakledilecektir. Ota Yaynevi 1971[3]
Alemlerin Rabbi, Rahman, Rahm, Din Gn'nn sahibi ve mutasarrf olan Allah'a hamd olsun. (Ey Rabbimiz) Yalnz Sana ibadet ederiz, yalnz Senden yardm isteriz. Bizi doru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba urayanlannkine, sapklannkine deil.
Yaratlmlarn en hayrls. Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.)e, line, ashabna, zevcelerine, zrriyeti-ne ve btn ehl-i beytine de salt ve selm olsun.[4]
Muhterem okuyucumuz, size sunulan bu kitapla, yaynevimiz sadece slm bir hizmet yapm olmuyor. Ayn zamanda sosyal ve ferd bir fayday da salyor.
slm dininin inan temellerini btn akl ile ortaya koyan bu slm klasiinin din, ilm ve tarih kymeti zerinde durmaa blla gerek yok. Hemen hemen slm tedris ocaklarnda okunan en muteber, en uzun mrl slm klasikleri arasnda yer almtr, elinizdeki kitap.
Dier taraftan Akaid, bir insann neye inanmas gerektiini bildiriyor. Dncenin zihnini aydnlatan her insann mukadder sonucu, Ben neyim?, Ben nereden geliyorum?, Nereye gideceim? sorusudur. Bu sorular bir tek konu altnda toplamak kabildir, herhalde. Zaman ve dnya inde insann yerini aramas... Bu insann tok hayat sorusu ve konusu...
slm'n asrlar tesinden gelen ve btn insanla sunulan saadet verici daveti, dnya ve hiret saadetini bir kelimede zetlemitir; Mslman ol!
te bu kitabn if etmee alt grsv budur. Ayrca kitabn konusu olan Akaid bize sadece ferd-ahs bir fayda alamaz. Kltr sosyolojisinin bugn ortaya koyduu gerek, her toplumun dayand kltr temellerinin niha tahlilde, byk apta, benimsenmi din deerlerden ibaret olduudur.
Kk bir rnek verelim. Bat medeniyeti ve toplumunun temellerini tekil eden Kitab- Mukaddes, Roma Hukuk anlay, va Yunan Felsefesi lsnden, birini kaldracak olursak, ne Bat medeniyeti, ne de Bat toplumunun varlndan bahsetmek imkn kalmaz.
Mslman milletler iin de ayn kaide caridir. slm inancn, kltr deerlerini ve messeselerini toplum d hale getirdiimiz zaman; hedefsiz, nizamsz, btnlkten uzak bir yn kalacaktr.
Bir toplumda, din deerlerin itibar kazanmas, unutulmas, dejenerasyonu veya hakim bir deer haline gelmesi toplum i ve toplum d etkilemelerin sonucu olarak ortaya kar.
Ancak, bugn asla inkr edilemeyecek bir gerek vardr. O da, toplumumuzdaki kriz belirtilerinin banda gelen din deerlerin dejenerasyonu ve rtlmesi olaynda bir ka asrdan beri sosyal ve kltrel basksn hissettiimiz Bat toplumlarnn menfi etkisinin balca sebep durumunda bulunduudur.
Denilebilir ki, u bir ka asr boyunca, zaman zaman iddetlenerek esen Bat kltr frtnas, toplumumuzda hakikaten byk yaralar amtr. Belki de kltr planndaki zayiatmz, asker, siyas, ekonomik ve teknik alandaki zayiatmzdan fazla olmutur...
u gnlerde, Trkiye kendisini kurtarma abasndadr. Zihinlerde, gnllerde meydana gelen sarsntya son vermek, mill kltr hamlemizin lk hedefi olmaktadr. te bu kltr uyan ve hamlesinde, Aknid gibi klasiklerimiz, bizler amaz lleri, dorular ve gerekleri gsterecektir. [5]
Trkler, tarih boyunca, slm'n gc olmulardr. slmiyet, Trklerin kabiliyetlerini en yksek seviysye kartmtr. slmiyet, Trklerin kurtulular iin daima bir hayat ideolojisi olmutur.
Bu ideolojiden mahrum olan Trk boylar, Trklklerini kaybetmilerdir. Bulgarlarn, Macarlarn ve Finlern bugnk durumu, bu hkmn doruluuna ahadet eder.
Gerek bir milletsever iin slmiyet, millet hayatnn vazgsilmez temelidir.
1400 seneden beri, milyonlarca insann gayesi olmu, ve zamanmzda dnyann drtte birini tesir sahasnda tutmakta olan slm' bilmekten, kimse mstani kalamaz.
Bugn, slm' tetkik ve bilmek, milletini seven herkes iin bir mecburiyet olmutur. [6]
Akde; insann inanmas Icabeden eylerin tmdr. slm kltr .ve medeniyetinin temelleri, ite bu akideye dayanr.
Akde, kinat Ve hayat hakkndaki bilginin temelidir. slm kltr ve hayat ekilleri slm akidesinin mahsuleridir.
Yklmak stenen slm medeniyetinin, nce akidesi sarslm ve buna bal olarak da hayat telkkisi ve medeniyeti tahribe uratmstr.
Akaitf se; kelime olarak, akidenin oulu olup Akideler martnna gelir. Fakat slm stlahnda, ttfftm bir ilmin zel temi olarak kullanlr, ve slm Akaidi veya Akald lmin denilir. [7]
slm'da, lk defa sapk Kadcriyye Mezhebi' ni Mabed bn Haidi'l-Chsn balatmtr. Mak-rlz'ye gre; bu sapk mezhebi Mabed'e telkin eden, tranl Ebu Yunus Sensuye'dir.
Allah (C.C.)'in sfatlarn inkr eden ilk ahs da, Ca'd bn Dirhem'dir. lk defa, Kur'an mahlktur iddiasn ortaya atan, Kelm sfat, Allah (C.C.) ile kaim deildir, ve Allah (C.C.), bir vech le grlmez diyen, Mirac inkr eden ahs da budur
Ca'd son Emev Halifesi Mervan'm hoassr. tbn Asakir'e gre; Ca'd, bu sapk akideleri. Beyari tbn Sem'an'dan almtr. Beyan, Gulat- ia (Mfrit iiler) dandr. Hull'e vs bahiye'ye inanr. Bilhare peygamberlik iddia etmitir. Fikirlerini, damad Taalt'dan; Taalt da bu akideleri, Peygamber (S.A.V.)'e sihir yapan Yemenli bir Yahudi (Lebid)'den almtr.[8]
stitat (kula verilen g) ve insann hrriyeti meselelerinde Geyln- Dmek, am'da faaliyette bulundu. Bu da, Ma'bed'in sapk mezhebi Kaderiyyecili ilerletti. Kader, hayr ve er, hepsi kulun eseridir derdi.
Allah'a (C.C.) gerek zat, gerek fiil sfatlar snadnn tevhid akidesini ihll edecei iddiasn geniletip her eyin faili Allah (C.C.)'tr, ve fiiller zatnn eseridir diyerek nsan iradesini inkr ile Cebr Mezhebi'n ilk tesis eden de Cchm bn Savan'dr.
bn Kesr, Cchm'in Tirmizli, Scmerkanth, hatta Hazerli olduunu kaydedenler varda der.[9]
bn'n-Nedm ise, Hazarlarn branice yaz kullandklarn syler. [10]Bizans'da, VIII. asrda yaplan tazyikler dolaysyle Yahudiler, Hazar lkesine snmlar ve byleca Hakan ile etraf, Musevlii kabul etmitir. Ve Hazarlar, Mslmanlara kar Yahudileri himaye etmilerdir.
Cehm'in, muhtemelen Hazarl olmas ve yukarda zikredildii gibi, Hazarlarn, Yahudi kltrnn tesirinde kalmalar ve Cebriyye'nin esaslarnn gayri slm oluu hususlar zerinde ibretle dnlmee deer.
Mcessime ve Kerramiyye'nin esaslarn hazrlayan ise, Cehm ile dsvaml mubahase eden Mukatil bn Sleyman'dr.
Vsl bn Ata ile enitesi Amr bn Ubeyd, Hasan Basr'den ayrlp; kfr ile man ve Cennet ile Cehennem arasnda br menzile bulunu-'unn ileri srerek Mutezile Mezhebini meydana getirmilerdir.
Vsl bn Ata, Medine'de doup Basra'da yerlemi ve itizal kelimesi, ilk defa bunun hakknda kullanlmtr.
Amr bn Ubeyd'in dedesi Rebap ise, Hind byklorindendi. Bir rivayets gre; dedesinin ad Sbn; dier rivayete gre Keysan'dr. Sahabeye ovenlerdendir. Tebbet Sresini inkr eder.[11]
Mtezile'nin faaliyeti, devlet tarafndan himaye grm ve Abbasi Halifesi Me'mun zamannda, her taraftan insanlar ve kitaplar getirtilerek Beyt'l - Hikme (Bilgi Okulu) kurulmutur. Bu kurulu, Mutezile fikriyatn daha da gelitirmi ve sistemletirmitir.
Bu okulun mensi tetkik edilince grlr ki;
Mehur Katolik Rahibi Timotheos, Hristiyan misyonerlerinin faaliyeti esnasnda in'e kadar gitmi, sonra kendi mas ile Abbasi Halifelerinin yannda kalm, ondan sonra da, ok canl felsef tetkiklere, kendini vermitir.
Sskizinci asrn,ikinci yarsnda isa, eski ran Tp Mektebi olan uonde apur okulu byk bir hret kazand.
Bu medrese, beinci asrda Hkmdar Hsrev Enuirevan zamannda, Pristiyan limlerinin hcumu ile ilk defa canl bir devir yaamt.
Bu sefer, bu ilim muhitine Sryan, ranl ve Yunanl limler gliyor ve bu vasta ile Hindistan'la temas ediyorlard.
Emev Halifeleri zamannda Gnde apur yksek medresesinin, o kadar kuvvetli bir faaliyeti vard ki; baka hi bir tp medresesinin meydana kmasna imkn ve lzum kalmam ve yalnz oradan baz hekimi ar tek balarna Arabistan ve Suriye'ye kadar gitmilerdi.
lk defa, birinci Abbasi Halifeleri devrinde onlar, merkezlerini Badad'a naklettikleri zaman bu mektep, btn slm leminde ok fazla alka uyandrd.
II. Halife El-Mansur, 765 .nesinde Gnde apur hastahanesinin bahekimi olan Gewargis bar Bohtio (Corces bar Bahtiu) ile mavere etti, onu Badad'a davet etti. Bahtiu ailesi, Badad'-da asr kadar kald. Halifeler, kendi hekimliklerini ve husus ktipliklerini bunlara tevdi ettiler.
Gnde apur mektebinde bu aileden baka, tp ve felsefe ile megul olan ve tercmanlk yapan, daha pek ok aile vardr. Bunlardan iyi tandmz, dokuzuncu asr balarnda Badad'a mu-hacsret etmi olan Johana bar Masavih olup orada bir Jastahane tesis etmi ve Halife Me'mun'un emriyle bir de, mtercimler mektebi olan Bey-t'l-Hikmey kurmutur.
Halife Mtevekkil, bu mektebi slah etmi, ye-niletirmi ve Huneyn'i onun reisliine tayin etmitir.
te bu mektep, o devirde, yabanc kltr stilsnn da merkezi oldu. Yunanca, Hinte; ve tb-ranica'den, itikad ypratc ne kadar eser varsa tercme edildi. Bunlarn tesiriyle de Mutezile, Mrcie, Kaderiyye, brahiyye, Batniyye gibi sapk telakkiler kuvvetlendi ve yayld.
te, bu yabanc kltrlerin slm' ykma gayretleri karsnda, slm'n tertemiz inan temellerini ortaya koymak lzumu hissedilmi, ve Akaid lmi domutur. [12]
Ebu Hanfe Nu'man bn Sabit, H. 80 (m. 699) senesinde Kfe'de domu; tahsilini Medine, Basra ve Kfe'da Ebu Amr mir e-a'b (720) ve sonra Hammad bn Sleyman'n (737) yanlarnda yapmtr.
Fkh ilminden evvel kendini Akaid bahislerine ve kelm mcadelelerine vermi, mbehaselerda temayz etmiti.
Kendi ifadesine gre, yirmi defadan fazla Basra'ya gidip gelmi, orada Hariclerin badiyye, Sufriyye ve dier ubelerine mensup sapklarla ve Haeviyye mmessilleriyle mnakaalarda bulunmutur.[13]
Ebu Hanfe, Fkh'da; ibadet, muamelt, hukuk ve ceza sistemlerinde Haneflerin imamdr. Amelde mezhep sahibi drt byk imamdan birincisidir ve bu yzden mam Azam unvann almtr.
Ebu Hanfs Akaid'de de Ehl-i Snnetin ilk mamdr. Sonraki Akaid limlerinden pek ou, Akaid'de mezhep sahibi olan mam Mtrd ve mam Tahav dahi onun yolunu takip etmilerdir.
Mverannehr ulemas ve bunlardan bilhassa Ebu Mansur Mtrid, onun Akad'dek yolunu daha ilerletmi ve yaymlardr. Mtrd, onun koyduu esaslar ve mdafaa usuln sistemi etirmi olduu in Haneflere, itikadda Mtrd denilmektedir.
imam Azam, btn itihatlarnda ok dikkatli ve keskin gr sahibidir. Delillerinde, ekseriya kitab'a (Kur'an) dayanr.
slm leminde, yukarda temas edibn, sapk fikirlerin ileri srld sradadr ki; Ebu Hanfe, btn bu muhtelif mezhep erbabna kar Ehl-i Snnet'i mdafaa ve bilhassa Kadenyye ve Ceh-miyye'i red ve slm Akaidi'nln esaslarn iln ve izah in El-Fkhu'1-Ekber adh eserini yazmtr. Onun, Akaid bahsinde gtt yolu en iyi gsteren eseri, bu Fkh- Ekber risalesidir.
Yine; istitat (insan gc), insann fiili ile beraberdir fikrini savunmak ,hayr ve er, kaza vs kader meselelerini aklamak iin El-Fikhu'l-Ebsat risalesini; man ve kfr, irca' ve vad meselelerini izah iin Osman- Bstye risalesini; Akaid ve feraizi hudutlaryla beyan iin Vasiyet- Nkirrfi risalesini; ve halk arasnda kan muhtelif meseleler hakknda Ehl-i Snnst akidesini gstermek iin de, soru cevap eklinde El-Alim ve'1-Mtiteallim risalesini yazmtr.
Ebu Hanfe, slm esaslarna smsk bal rey ve kanaatleri dolaysyla slm dmanlarnn hcumuna uramtr. Bu hcumlar karsnda o, sa-decs slm'n esaslarna sadk kalm ve din dmanlaryla Allah (C.C.)'m rzasna uygun bir mcadele vapmstr.
nsanlar Hakka davet eden byk mcahit-, ler, nce evrelerinin anlayszlna, sonra Hak ve din dmanlarnn fikr ve fiil tecavzlerine maruz kalrlar. Hakk ikame etmek vazifesi olan devletin de Hak dmanlar tarafndan ele geirildii hallerde, devlet, zulmn bir leti olur. Tarihte bunun saysz misalleri mevcuttur.
mam Azam Ebu Hanife de, dini urunda, eziyetlerin en iddetlisine maruz kalmtr.
Allah (C,C.) ondan raz olsun. [14]
Muhteem slm binasnn temelbrine her trl taarruzun yapld bir devirde slm' Allah' (C.C,) m emrettii ekilde iln ve izah eden mstesna ve mcahid limlerdendir.
mam Mtrdnin almalar, slm'a yabanc, kfirne telkkilerin dina sokulmak istendii bir devirde olmutur. slm'a kar kfirlerin taarruzlar eitli ekillerde olmutur. slm hayat dzeninin ve telkkilerinin temelini tekil eden slm Akidesi, har devirde kfirlerin taarruzuna uramtr. Bu ^taarruzlar, kendilerini ilm, ahlk, felsef ve mistik perdeler arkasna saklamlardr. Fakat, tarih boyunca bu taarruzlarn gayesi, sadece, slmiyeti yok etmek olmutur. Mslmanlar arasnda ayrlmalara sebep olan iti-kad frkalar da, kfirlerin psikolojik vs kltrel tecavzlerinin bir ekildir.
mam Mtrd'nin almalar ve eserleri, bu tecavzlerin tam bir cevabdr.
mam Mtrd, Semerkant'da M^rd denilen bir mahallede dnyaya gelmi, H. 333 (M. 944) tarihinde yine Semerkant'da vefat etmitir.
Hocalar; Ebu Bekr Ahmed el-Crcan, Ebu Nasr el-yaz'dr.
lmindeki genilik ve kudretle, lm- Tevhid'-deki dirayet ve faziletiyle temayz etmi, btn Ehl-i Snnet'in itimadn kazanm Ve Iman'l-Mtckcllimn (Kelmclrm mam) unvann hakkyla almtr.
Allah (C.C.) ondan raz olsun. [15]
Akaid'de, mam Mtrd'nin yolunu takip edenlerin en mehurlarndan birisi, bn Muham-med Ebu Haf.s Ncemddin mer En-Nesef'dir. mer Nesef, Hicr 461 tarihinde Nessfde domu, 537 tarihimle Somerkant'da vefat etmitir.
mer Nesef, ok mehur bir Hanefi fakhidir. Tefsir, Hadis, Kelm, Fkh Usul Fkh, Belagat ve Tarih ilimerinds byk bir ihtisas vard. Fkh ilmini Eb'l Yiter Muhammed Pezdev'den okumutur. Malmatnn okluundan ve ilminin her tarafa yaylmacndan dolay, mer Nesef'ye, KMft'r.-S'Jtalcyn (ns ve Cnnin mftisi) unvan verilmitir.
Rivayete gre, yze yakn eseri vardr. Eser-Urinden bazlar unlardr: Et-Tcysr fi't-Tcfsir, ICI-Mimzinc; hadise ve fkha dairdir. Kitab'l-McvAkt, Tlbct't-Talo.bc; fkh stlahlarna dairdir. Tarih-u Buhara, Kitabu'1-Kand f ule-ni .Sctnerknnd ve yirmi ciltlik El-'r bi'l-Muhtari mine'l-E'r.
Eserlerinin en mehurlanndan birisi de Aka-!d risalesidir. Bu eser, slm kltr messeselerinin mstesna bir metni olmutur. Osmanl medreselerinde ve slm leminin muhtelif yerlerinde d rs kitab olarak okutulmu, gerek bir slm klasiidir. Halen El-Ezher niversitesinde Ilm Kelm kitab olarak okutulmaktadr.
incelememizin esasm, mer Nesefi'nin bu Akaid risalesi tekil etmektedir. Risale, yeni bir tertibe konulmu, Nesef'nin risalesinden alnan ksmlar italik harflerle yazlarak dier erh ve zahlardan ayrlmtr. Teftazn'nin erhinden de ksmen istifade edilmekle beraber, ou erh ve izahlar, slm kltrnn dier muteber kaynaklarna mracaat edilerek yeniden yaplmtr. [16]
slm'a gre, eyann varh br realitedir. Ve ilim, bu eya realitesine nfuz eder.
Bu hkm, beer aklm daima msgul eden u iki ana meseleyi hallediyor:
A) inde yaadmz u dnya ve eya, gerekten var mdr? Kinatn varl, bir hakikat mdr? Dnin temel akidesi olan, Allah'n varl prensibi, gaybe inan demektir. nancmz; gzmzle grmediimiz gereklerin varln kabul esasna dayanmaktadr. Allah, Melek, Ahiret inanlar, gzle grlmeyen gereklerin kabul demektir. Bu inan; maddeyi, kinat ve hayat normal olarak tetkik eden insann kabuldr. Kur'-an'da bunun misallerini grrz. Hz. brahim'in; gnein, ayn vs yldzlarn hareketlerine bakp, her birinin gzden kaybolduunu grnce; rol an, kaybolan ve Fonu olan eylerin yaratc olmayp, yaradk olduklarn idrak etmesi ve. ezel, ebed, kinatn yaratcs olan Allah'a iman etmesi, kinat gereinden mana vasl oluun ak rnntidr. slm'n tavpiy? ettii iman: kinat varlnn tetkiki ve mahedesi neticesinde fertte hasl olan imandr.
phesiz, pklerin ve yerin yaratlnda, gece ile gndzn birbiri ardnca geliinde, insanlara yarar eyleri denizde aktp tay)an o gemilerde Allahn yukardan indirip onunla yer yzn, lmnden sonra-diriltii suda, deprenen her hayvan orada retip yaymasnda, gkle yer arasnda (Hakkn emrine) boyun emi olan rzgrlar ve buluar evirip evirmesinde, akl ile dnen bir kavm iin nice yet (ve almet) ler vardr. [17]
De ki: Gklerde ve yerde neler var, bakn. t Fakat) bunca yetler (ibretler), inzarfar, iman etmeyecekler gruhuna fayda vermez.[18]
Mahede edilen ve edilmeyen ksmlar ile, kinatn varl, bir nizam iinde devam eder. nsan, ilk bakta, etrafn evreleyen canl varlk ve madde dnyasnda baz tesbitlerde bulunur. Gne, gne sisteminin kuruluundan beri ayn hareketi tekrar etmektedir. Daima gndzleri geceler takip etmekte ve bu hal aksamadan devam etmektedir. Mevsimler, ayn intizam iinde birbirlerini kovalamaktadr. Her mevsim, kendine marb sus. artlan da beraberinde getirmektedir.
Kinat ve insan, deimeyen bir kanuna tabidirler ki, bu kanun; yaratlma, devam etme ve yokolm;} kanunudur.
Canl varlklardan insan; ideolojik bir yapya da sahip olduu iin, biyolojik hayatnn bitmesine ramen yeni bir hayatn namzedidir. Bu hayat, biyolojik hayatn devam esnasnda yaplan davranlarn tam bir muhakemesinin yaplmasndan sonra kat' eklini alr.
u hald?, madde ve canl varlk insan biyolojik yaps dahil yaratlma, devam etme ve yok edilme geitlerinden geer. Maddenin ve canl varln uyduu iik kanun budur.
Ayrca insan, canl varlk ve madde leminde de bir intizam grr. Gece, gndz takip etmektedir. Mevsimler birbirini kovalamaktadr. Dnya ve gnein kendilerine mahsus hareketleri, durmakszn devam etmektedir. Canl varlk iin hayat bitince, canlnn organizmasn tekil eden vartan cansz varlk domaktadr. Madde ise, ilmin izah edemedii bir ekilde, canl varln dokusunu tekil etmektedir. Bylece, canl varlktan maddeye, maddeden canl varla gidi ve dnlsr, tam bir intizam iinde tekrarlantp durmaktadr.
Madde ve canl varlk, hareketlerinde tam bir intizam gstermektedir. Gndz ve gece, dnyann, kendi etrafnda dnnn neticeleri olarak vcut bulmaktadr. Mevsimler, dnyann, gne etrafnda dnmesinin sonucu olmaktadr. Dnya, binlerce seneden beri gnee, intizaml bir ekilde yaklayor ve uzaklayor; gne sistemini meydana getiren dier gezegenler de ayn hareketleri yapyorlar. Kendilerinin ve sistemlerinin merkezi etrafnda dnyorlar. Bu dnler, baz kreler zerinde yaayan canllarda hayat tesirler meydana getiriyor.
Hlsa; kinatta seyyarelerin haraketi, canl varln maddeye; maddenin canl varla dnmesi, kinatn byk bir ntizam iinde hareket ettiini gsterir.[19]
mana vasl olu, hayat ve kinat gereini tetkik etmee baldr. Eer kinat bir gerek deildir denirse; imana vasl oluun birinci ve temel basama kaybolur. Grnen realiteyi kabul etmeyen dn, mahede edilemeyen gerei kabul edemez. lmin mevzuu olan eya inkr edilirse, ilim inkr edilir; ilim inkr edilince de iman yklr.
Eya realitesinin inkr, Yunan Felssfesinds temellerini bulur:
Heraklit, eyann varlk eklindeki tasavvurunu yanl addeder. Zenon'a gre ise, hi bir ey yoktur. Eya gereinin inkr, eski Yunan'dan zamanmza kadar intikal etmitir.
Birinci mesele ise, eya gereinin insan tarafndan bilinip bilinemeyeceidir.
Eyann var olduunu veya mevcut olmadn anlayamayz diyenler, Septiklerdir. Bunlar, eyann mevcudiyetinin, insan tarafndan idrak edilemiyeceini iddia ederler. Bir ksm, eyann varl, insann tasavvuruna baldr derken; dier ksm, eya realitesini ne tasdik, ne .de inkr ederler.
Dnya tarihinin balangcndan beri, insanlar, kinat izaha teebbs etmilerdir.
Kinat rasyonel izahn ilk denemeleri, Y-nan'da balar. Hind, ran ve Msr telkkileri, Yunan felsef dncesine deiik nisbette tesir eder ve Yunan'da kinat izah denemesi balar. Yunan felsefesi, kinatn izahnda, bir lk Sebep aramaya koyulur. Bylece, kinatn ilk sebebi olarak de, Madde, rade gibi mefhumlar gsterilir. Bu durum, btn felsef mnakaalarn temelini tekil eder. Felsefe, kinattan ayr bir varla malik, kadir ve fail olan Allah telkkisini reddederek, kinat bir ilk prensiple izaha alr. Bu izah, monist bir karakter alnca, kinat fikir veya madde ile izahn garipliklerine dlr.
Felsefe sahasndaki btn kavgalar, bu noktada dmlenir. Kinat birusebebe irca temayl, materyalistler ve ruhular arasnda kavga haline gelir.
Ruhu gr, kinatn madd varln bir hayal olarak kabul eder. Grlsn ve var olan kinat, de'nin glgesi diye vehmeder. Ruhu gr, realiteyi hayal olarak vasflandrr.
Sistemli fadesini Platon'da bulan bu gr, orta alarda Yeni Eflatunculuk eklinde yaar. Onsekizinci asrdan zamanmza kadar baz filozoflarda, bu gr ihya gayreti grlr.
Ayn gr, slm leminde de ihtilflara yol aan bir skil alr. Ruhu Panteizm, Batn telkkilerin kinat gr eklinde belirir. Yeni Efltuncu grler Farab, bn Sna, bn Rd ka-naliyle, Aristo'nun erhleri ve Kabbala'mn tesirlerini muhtevi olarak etkilerini artrr.
Bu telkkiler, baka bir kanaldan da messir olmakta devam edsrler. Bu saha, mistisizmedir. Baz mistiklere izafe edilen eserlerde, dealist veya Materyalist Panteizm, en sarih eklini alr. By-
lece, slmi bir maske altnda saklanan falsefe telkkileri, tahribatlarna devam ederler.
Bu tahribata kar, slm leminin muhtelif yerlerinde, devir devir reaksiyonlar zuhur eder. islm'n bulandrlmadan yaanmasn temin gayesini gdsn bu cereyanlar, Ehl-i Snnet reaksiyonlardr.
Kinatn de ile izahnn karsnda, felsefe sahasnda, materyalizm boy gsterir. Materyalizm, kinat vcuda getiren ilk sebebin, madde olduu kanaatindedir. Madde, kendi kendine vcut vermektedir derler. Bu hal ise ak bir hatadr.
Akl, bir eserin, kendi dnda bir sebep neticesinde doduunu kabul eder. Bir netice, kendini douran bir sebebin mahsul olabilir. Bir sebebin, kendi kendini dourmas mmkn deildir. Yani yamur, kendiliinden yamaz. Gne, kendiliinden k vermez. Organizma kendiliinden hareket etmez. Cisim, kendiliinden harekete gemez.
Fiziin ilk prensiplerinden biri, bir cismin harekete gemesi iin, bu cisme dtan bir kuvvetin tatbik edilmesi gerektiidir. Kinat ise, ok kk ve ok byk paracklar ile, tam ahenkli bir hareket iindedir. Bu duruma gre; bir canl varln veya maddenin hayatn temin eden hareket, kinat manzumesinin dnda bir kuvvete zarur olarak muhtatr. Bu kuvvet, madde veya onun trevleri olamaz. Zira madde, hareket iin, kendi dnda bir kuvvete muhtatr. Kuvvet mev-zuunun, kuvvetin ilk kayna olmas muhaldir.
u hale gre; hareket iin kendi dnda bir kuvvete muhta olan madde, kinatn ilk prensibi olamaz. Kinat, kuvvetin tatbik edildii ve tahrik edildii muazzam bir makineye benzer. Kinat harekete geiren ve onu bir arada tutan dnda bir kuvvete muhtatr.
Madde, ne kendini yaratmaya, ne de yok etmeye muktedir deildir. Maddenin, tahayyl tesi kk paracklarn bir arada tutan ve hareketlendiren kudrete, madde boyun emitir.
Materyalistler, maddeyi tam bir tahlile tbi tutmadklarndan, onu kinatn ilk sebebi zannettiler. Materyalizmin tarihi, unu isbat!ar: Materyalizm, ilmin deil; vehmin eseridir. Madde hakknda tam bir bilginin hasl olmasna imkn olmayan devirlerden beri materyalizm vardr. En basit mahede ve deney usullerinin bilinebildii ilk alarda materyalizm, hi bir ilm temele dayanmyordu. Materyalizm, sadece, materyalist filozoflarn zihin arpklklarnn va insan zaafnn bir mticesi olarak mevcut olabildi.
Avrupa'da, Hristiyanln kurduu ve dayand ruhuluk yklnca; rnhuluun ikiz ve negatif kardei olan materyalizm hortlad. Ve bir ilim klna girmeyi becerebildi.
limlerin metodu olan,, kinat ve hayat kanunlar hakknda toplu ve sistemli bir fikir demek olan felsefede ruhuluk yklnca; Avrupa'da baka br sistem bulunmadndan, materyalizm liderlie geti. Bylece, ilimlerin metodu, hayat ve kinatn izah materyalistleti.
slm dnyasnda ise; saadet zamannn slm dnce ve hayat, uzun darbslerin sonunda kuvvetten dmt. Hristiyan, Yahudi ve mrik kuvvetlerin, asrlardan beri yaptklar din, fikr ve asker hcumlarn aracl le kmeye balayan slm dncesi; ilimlere metod, kinat ve Imyafc izah, insanla fikr ve manev lidsrlik vasflarnda durgunluk ve hareketsizlik ana gelmiti. Bu sebepten, ne kendisini ne Avrupa'y, ne de dnyay kurtarmak hizmetini deruhte edemeyecek halde bulunuyordu.
Hulhukf, elde tahriften zde bir kitap bulunuyordu. nsanln kurtulu yolunun tek orijini dlan bu kitabn, yeniden hayat yorumlamas bekleniyordu. Ne yazk ki, Osmanl Devlet Tekilt ile b^abor btn kitr messeseleri, bunu baarabilecek takatten dmlerdi.
Gaye ynnden vuzuhunu kaybeden tefekkrmz, vastalar bakmndan da eksikti. Kinat ve hayat iznha, kinatn kuvvetlerini ulv gayesine vn.stn yapmaya-ynelmesi gereken dnce, hedefini kaybetmiti.
Ayrca, mcerret aklclk, dier ilim kaynak ve mo'ollnrn tasfiye etmiti.
Bu artlar altnda, Osmanl deoojisPnin, Avrupa'ya ve dnyaya rehherlik etmek imkn kalmiyordu. Burum neticeni olarak; kinat ve hayat innh v? nnu zaptetmek ihtiras ila dolu Avrupa kuvvetleri tarafndan yutulmas mukadderdi. nk. Osmanl deolojisi kmt.
Felsefenin kskac altnda, ruhuluk ve maddecilik ifratlar arasnda, dinva bocalamaktadr. Bu iki fikrin ortak hatas, kinat ilk sebebe irca etmek gafletidir. Kinat Yoktan var Men, onu dsvam ettiren ve yok edecek onn kudretin Allah olduunu drak etmemekMr. Btn bir dnvay zindan haline getiren, iste bu iki sakat akdedir. te, bu sapk telkkiler karsnda slm bilgi esas eyann var ve onun mevcudiyetinin insanlar in bedahet dereessinde bilinen bir husus olduunu ifade ediyor. [20]
lem, btn ktsmlaryla sonradan yaratlmtr. lem, yoktan varedilmitir ve zaman gelince yok olacaktr.,
Kinatn, kendi kendine var olduuna inanmak, yani maddenin ncesiz ve sonrasz olarak var olduuna inanmak, kfrdr- Bu telkki, maddey Allahlk sfatlarn yaktrmaktr. Eski Yunan ve zamanmz materyalistleri bu kanaattedirler.
Kinatn ezel ve ebed bir varlk olduunu iddia eden bu materyalist grler, hakikatle atma halindedir ve gerek ilim tarafnda n yalanlanmaktadr.
islm'a gre; kinat, ne sbjektif ide (yani ferdin hayali); ne de objektif de (yani sandan nce mevcut olan ideler lemi) deildir. Kinat, objektif olarak varolan, snrl bir varlktr. nsan beyninin icat ettii bir varlk deildir. nsandan evvel ve nsandan mstakil olarak vardr.
Kinatta grlsn sonsuz intizam ve ahenk, ancak, sonsuz bir iradenin kudretiyle mmkndr. Kinatn devam iin gerekli olan bu kudret, bir an verilmezse kinat binas yklr. Azametle duran dalar, talar, atlm pamuk gibi olur. Gne, ln veremez olur. Sema, kt paras gibi drlr. Bu, kinatn sonudur. Bu akbet, bizim bilemediimiz bir zamanda kinatn yaratcs olan Allah'n kudratiyle gerekleecektir.
u halde; kinat, Allah (C.C.) tarafndan ve yoktan varedilmitir. Yine, Allah (C.C. ) tarafndan tayin edilmi bir vakte kadar devam edecektir. Zaman gelince kinat binas yklacaktr.
O halde lem ayan ve arazdr.
Ayan; zatyla kaim olan eydir. Ya mrekkep olur ki, cisimdir. Yahut, cevher gibi, gayri mrekkep olur ki, blnmez en kk paradr.
Araz; renkler, (kmldama, durma, birleme ve ayrlmadan ibaret olan) kevnler, tadlar, kokular gibi kendi zatyla kaim olmayan; cisimlerde ve cevherlerde sonradan olan eydir. [21]
Yaratklar iin ilim kaynaklar tr :
1 Selim Hisler (Be duyu): Bunlar; iitmek, grmek, koklamak, tatmak dokunmaktr. Bu be duyu, fonksiyonlarnn icabettirdil hissi duyarlar.
Hiss-i selim, bilginin kaynaklarndan biri olarak zikredilmitir. Bu husus, islm Bilgi Eanlamnn, tecrbe ve mahedeyi bir metod olarak kabul ettiini gsterir. Btn ilim dallarnda, be duyu vastasyla kavranan gerek, ilmin mevzuudur.
nsann ilk bilgi vastas, elbette duygu va-hayat bu vastalarla bilebiliriz. Ancak, duygu vastalarmzn duyarl, kinatta normal yaamamz temin edecek ekilde ayarlanmtr.
Gzlerimiz, muayyen dalga boyundaki k demetini alabilmekte ve dnya, bize berrak haliyle grlmektedir. Eer bu ayar bozulmu olsayd, mesel enfraruj nlarn alabilseydik, dnya acap bir bombelik inde gzkecekti.
Kulamz da, muayyen frekanstaki sesleri alabilir. Bu hududun alt ve stndeki sesleri du-yamayz.
Duygu vastalarmzdan olan cildimiz iin de ayn eyleri syleyebiliriz. Beyaz vcudumuz hissedebilmekte, fakat kozmik ualar vcudu batan baa getikleri halde onlan hissedememekte-yiz.
Mislleri oaltmak mmkndr. u halde, duygu organlarmzn duyarlk derecesi mahduttur. Tpk bir makinenin tayabilecei ykn, bir telin geirebilecei elektrik yknn mahdut olduu gibi.
Buna gre, duygu organlarmzla alnabilecek bilgiler de mahdut, ciacaktr. [22]
2 Akl: Akl ile ilk bakta hasl elan bgi zarur bilgidir. Bir eyin tamamnn, parasndan byk olduunu bilmek gibi. stidllen sabit olan ilim ise, Iktisabdir.
Akl, insan teki canl varlklardan ayran zellikbrin en nemlilerinden birisidir. Akim mahiyetini bilemsyiz. Ancak, onun yaaymzdaki tesirlerini bilebiliriz. Bu bakmdan, akln tarifi konusunda ihtilflar vardr:
Filozoflara gre, akl latif bir cevherdir. Bilgilerimizin doru veya yanl clduklan, bu cevherle ayirdedilir. Fakat, bu tarif doru deildir. nk; eer akl cevher olsa idi, onun kendi bana ve akim sahibi olan insan mevcut olmadan da, var olmas gerekirdi. Bylece bir durum ise, batldr.
Bazlar da; Akim mns ilimdir. Aralarnda fark yoktur. Mesel; V.u ey biliniyor' demekle,
u ey akla uygundur demek ayndr demilerdir.
Hakikatte, bu fikir de yanltr. Zira Allah (C.C.), ilim ile vasflanabilir, ama Allah'a akl sfat verilemez. Yani, Allah'a, lim denilebilir; fakat kil denilemez. Baz kereler akln ilim mnsnda kullanlmas umuma temil edilemez.
Baz alimler de, akl yle tarif etmilerdir:
Akl, insanda bulunmas gerekli olan bir kuvvettir, nsan bu kudretle eyay idrak eder. Kendisinde bu kuvvet mevcut olduu iin de, dinin emir ve yasaklarn yerine getirmek, insan zerine bir vazife olur.
eyh Pezdev, mam Bakllan, ems'1-Eim-mc ve bilumum E'ar limlerinin, akl hakkndaki grleri se udur:
Akl bir nurdur. Bu nur le, hakikate varmann yolu, din ve dnya meseleleri aydnla kavuur. Gz, nasl, grlen eyleri k sayesinde idrak edebiliyorsa; insann kalbi de, akln nuru ile idrak eder.
Bir insanda akln mevcut olup olmad, iyi ve kt olan eylerden birini semesi ile belli olur. yle ki: nsan neticesi iyi olacak bir ii yapar; sonu ktye varacak bir ii de terkeder. Bir ii yn-pmak veya terketmek ise, iki maksatla olur. Cnyc. ya hayr, menfaat ve iyi netice elde etmektir; yahut da, hayvanlarda olduu gibi, herhangi hakl bir sebep yoktur. Akl ise, hayr, faydal olan ve iyi akbeti seer. Buradan karacamz netice udur ki; yaplan iin hayr ve iyi netic? zerine bina edilmi olmas, bu ii yapan kimsede akln mevcut olduunu gsterir.
Akl, insann yaratlnda bilfiil mevcut deildir. Yeni doan ocuk, mutlak mnda akla sahip olmad gibi, akll hareketlerde de bulunmaz. Nitekim u yet-i kerims bu hkm dorulamaktadr:
Allah, sizi analarnzn karnndan, kendiniz hi bir ey bilmiyorken kard. Size kredesiniz diye kulaklar, gzler, gnller verdi. T ki kredesiniz.[23]
Fakat, ocukta akln mevcudiyetine istidat vardr. Bu istidada lilkvve akl, veya tabi akl denir. Akl insanda azar azar ve yava yava ortaya karak mkemmel hale gelir. Buna da mstefd, yani kmil akl ad verilir. nsandaki akl, kemal derecesin kmazdan evvel, eksiktir. Nitekim, ocuklardaki akl byledir. Akl, zamanla geliir ve meydana kar. Akl, herkeste eit seviyede olmayp, kiminde az, kiminde se biraz daha fazla olarak yaratlmtr. Zamanla ge-i:n bu akln blmlerinin, nasl ve ne zaman mkemmel hale geldiini bilebilmek zordur. nsanolunun bilgisi, bunu anlamaya kfi gelmez. Akln hakikatini ve kemal derecesini ancak Allah (C.C.) bilir. Cenb-i Hak, bizim bu husustaki bilgimizi kolaylatrmak iin, akim zahir sebebi olan bul ana gelmeyi, akln mkemmel hale geldiinin areti olarak bildirmitir. Dinin emir ve yasaklarna uyma mecburiyeti de, kl-bll olanlar iin konulmutur. Gerekten de, akln gelimesi bul anda olmaktadr. nk, nefsin kuvvetleri ve bu arada akl, insan bnye-r.inin olgunlamas ile beraber mkemmel hale gelirler. [24]
Aktn nerede bulunduu meselesinde de eitli fikirler ortaya atlmtr:
limlerden bazlarna gre; akl, dimada; akln nuru ise kalptedir. Gzle grlemeyen eyleri idrak eden, ite bu akln nurudur. Kamil akt, sahibini, dnyada buhran ve rezillikten, ahirette ise pimanlktan kurtarr.
Bir ksm bilginler de; Akl, ruhlarn; ruhlar da bedenlerin hayatdr derler.
Hz. Ali (R.A.), kendisine akim mahalli sorulduunda, filozoflarn tslakkilerinin tam aksine olarak yle demitir: Akim yeri kalptir. Ziyas se dimadadr. slm limlerine gre, doru olan da budur.
u da bilinmelidir ki; Allah Tel, meleklere yalnzca akl vermi, ehvet vermemitir. Hayvanlara da ehvet vermi, akl vermemitir. nsanlara ise hem akl, hem de ehvet vermitir. Bu sebeple, akl ehvetine hkim olan kimse,- meleklerden daha stndr. ehveti aklna hkim olan nsan ise, hayvanlar mertebesinde, hatta onlardan daha aadr. [25]
Dinin emrsttll eylerde bir gzellik; yasak ettii eylerde de bir irkinlik sfatnn bulunmas gerekir. Aksini dnmek, Allah'n sfatlarna aykrdr. Zira, din hkmlerde emredici ve yasaklayc olan, bizzat Allah Tldr. Allah'n, irkini emretmesi, gzeli de yasak etmesi gibi bir durum dnlemez.
Bir eyin gzel veya irkin olduu hkm, sebepten dolay verilebilir:
1. Bir ey, insann yaratlna uygun ve ho gelir., yahut insana nefret verir. Sevin ve keder, ac ve tatl, byledirler.
2. Bir ey, ya mkemmeldir; veya noksandr, lim ve cehalet gibi.
3. Bir ey, ya dnyada takdir ile karlanr ve ahirette sevap kazandrr, yahut da dnyada k' grlr ve ahirette de azaba sebep olur. ba-det etmek ve gnah ilemek, byledir.
Birinci ve ikinci blmlerde zikredilen gzel ve irkin olan eyler, akl olup hilfsz akl le bi-Hn:bilirler. nc ksmn akl tarafndan bilinip bilinemeyecei konusu ise akaid mezhepleri arasnda tartma sebebi olmutur. Bu husustaki grler unlardr: [26]
Mutezileye gre, iyilik ve ktle, hkim olan, akldr. Bir eyin iyi mi, yoksa kt m olduu, akl ila bilinir. Bunun iin nakle, yani kitap ve snnet gibi din delillere lzum yoktur. Allah'n, iyilii yaratmas, aklen arttr. Akln yapt ey gzel; terkettii ey de kt demektir. Akhn gzel grd eyler farz; irkin grd eyler ise haramdr. Mesel akl; Allah (C.C.)' lh, nefsini de kul olarak bilmeyi; ihsanda bulunan kimseye teekkr etmeyi; suda boulmakta veya atete yanmakta olan bir kimseyi kurtarmay gzel grd iin btn bu fiiller farzdr. Bunlarn zdd ise, aklen kt olduklar iin haramdrlar.
Bu raszhebe gre, din delillerin, bir eyi farz klma veya haram etme kudreti yoktur. Farz veya haram olma meselesinde, din deliller sadece birer emaredirler. nk, din delillere nesh (hkmden kaldrma) ve tebdil (hkmn deitirme) arz olabilir. Akl ise, bizzat ve her eyi farz veya haran klar. Akln koyduu hkmlerde nech vs tebdil olamaz. Binaenaleyh, din deliller, farz ve haram olan eyleri bildirmemi olsalar bile akl, noterin farz ve nelerin de haram olacana hkmederdi. Bir eyin farz veya haram olma keyfiyeti, din delillers dayanmaz. Farz klma ve haram etme hususunda akl, erl delillerden stndr.
Yine Mutezile; akhn idrak edemedii, hakknda iyi veya kt hkm veremedii konularda bi3 din delillerin hkm vermesini kabul etmezler. Bu sebepten, ahirette Allah Tel'nm grlecei meselesini inkr ederler. Halbuki, ahirette Allah'n grlecei hususunda yst ve nadirler vardr. Fakat akl, Allah Tel'y grmeyi kabul etmedii iin Mutezile de, Allah grlemez demektedir. Bu hususta ileri srdkleri akl delil ds udur:
Grlen bir eyin bir ynde ve bir meknda, br cisim ve ekil olarak g/kmcs lzmdr. Bunlar ise. Aliah'm vasflarna aykrdr. Dolayisiyle akl, Allah'n grlecei meselesini kabul etmez.
Mutezile, gnah ve kfr gibi evlerin. Allah'n iradesi le olacan da kabul etmez. Bu gibi irkinlikleri Allah'm radesine izafe etmenin akll kimselerce kt grlecsini; dolays ile her eyin Allah'n .iradesi ile olaca hakknda yet, hadis ve din hkm bulunmayacan iddia ederler.
Ayn zamanda bunlar; bir nsann iman etmeye ve dinin hkmlerine uymaya mecbur olabilmesi in, -sadece akll olmasn art koarlar. Yani: Fertle bu vazifeleri ykleyen, yalnz ba-na, fertte bulunan aklda-. Akl, er' delillerden stndr: man ve teklif, akl sahibi olanlara tevecch eder. Buna gre; bir kimse, byk olsun, kk olsun, eer akll ise man etmesi lzmdr. Bu hususta hi bir mazeret kahul edilmez. Akll olan ocuun da iman etmesi farzdr. Bir dan banda yetimi, kendisine davet ulaamam ve dinin sesini duymam olan bir kimse, ak-' olduu halde, iman etmeden lrse cehenneme gider. nk bu kimsede, iman etmesini zorunlu klacak olan akl mevcuttur. derler.
Akl bal bana bir delil, emir ve yasaklarn mucip sebebi olarak kabul sren Mutezile, iddialarna delil olarak, Hz. brahim'in, babasna ve kavmine kar sylediklerini belirten u yet-i kerimeyi gsterir:
Bir zaman brahim, atas Azere 'Sen putlar Tanr m ediniyorsun? Dorusu ben seni de, kavmini de apak br sapkhk iinde gryorum' demiti.[27]
Bu sz henz Hz. brahim'e vahiy gelmeden sylenmiti. Akl bir delil olmasa idi; nsanlar Allah' bllmrmekte mazur saylrlar ve sapk olmazlard. Nitekim, yine Hz. brahim (A.S.), daha kendisine vahiy gelmeden Rabbm buldu ve bildi.
Bir baka, yette de; Onlar, Allah'n gklerde ve yerdeki o muazzam mlk saltanatna, Allah'n yaratt herhangi br eye, belki ecellerinin yaklam olduuna da hi bakmadlar m?[28]
diye kfirler azarlanmaktadr. Halbuki onlar, Allah' bilme meselesinde mazur olsalard; Allah'n mlk saltanatna dikkat etmediklerinden dolay azarlatmazlard, tarznda fikir tayan ederler. [29]
Eyann gzel ve kt olduu, dinin delilleri ile bilinir. Bir ey, emredildil iin gzel; ve yasak edildii iin- irkindir. Bu meselede, akln hi bir mdahalesi ve itibar yoktur. Yani gzellii Ve irkinlii bilmede, dinn delilleri olmadan, akl hi bir ie yaramaz. Eyann farz veya haram klnmasnn mucip sebebi sadece er' delillerdir, akl deil.
E'arere gre; kentlisine dinin daveti ulamayan bir kimse, iman etmeden is mazurdur. Yalnz, irke inanm olan, mazur olmaz. Esarlerin, bu hususta delil olarak leri srdkleri yet, udur:
...Biz. br resmi
gonderinceye kadar (hi br kimseye ve kavme)
aznp ediciler deliliz. [30]
Bu yette, bir kavme peygamber gnderilmeden azap edilmeyecei bildiriliyor. zerlerinden azap kalkan insanlardan, kfrn hkm de kalkar. O irrnnlar, ftratlar olan slam zere baki kalrlar. Kfir deildirler.
Baka bir yette ise, Allah Tel yle buyurmaktadr:
Biz peygamberleri rahmet mjdeciler! ve azap habercileri olarak gnderdik. T ki. peygamberlerden. sonra, insanlarn Allah'a kar (zr diye ileri srebilecekleri) bir bahaneleri olmasn.[31]
Bu yette de, insanlarn, resuller gelmazden nce, iman etmedikleri takdirde mazur saylabilecekleri haber veriliyor. Eer, Allah'a imann mucip sebebi akl olsayd, peygamb2rler gnderilmeden nce de inanmayan insanlar, Allah, mesut tutard. [32]
Mtrdlere gre; akl, dinin emir ve yasaklarna muhatap olma ehliyetini isbat iin, muteberdir. Zira, akl olmadan dinin hkmleri anlalamaz. Dinin emir ve yasaklar akla hitap eder.
Akl, insana Verilmi olan nimetlerin en bydr. nsan, bu zellii sebebiyle hayvanlardan ayrlr. Akl, btn mkevvenatn yaratcs Allah Tel'y, din ve dnya meselelerini bilmek iin bir vastadr. Allah' bilmak ise, bir m'min iin nimetlerin en bydr.
nsanlarn akllar, Mtezile'nin dedii gibi, herkese eit olarak deil de, muhtelif olarak verilmitir.
Eyann bir ksmnn gzel, bir ksmnn irkin olmas, ve fiillerin bir krmimn fara, bir ksmnn da haram olmas, aki vastasyla bilinir. Mutezilenin iddia ettii gibi, bunlarn farz v?ya haram olmasn icabettiren ey, ak deiidir. Akl ancak, iyi-kt, haram-helli bilmek iin bir vastadr. Eyay gzel ve irkin, fiilleri farz ve haram klan, Allah'dr.
Akl, insanda bal bana hkim deildir. Bu sebeple, akll ve kk bir ocuk, iman etmek-mkellcf olamaz. B'akat, iman edecek olursa, imam muteberdir.
Akl, ne tamamen muteberdir ve ne de tamamen itibarszdr. Nitekim, akll fakat kk olan bir ocuk, sadece akl sebebiyle dinin emir ve yasaklarna uymak zorunda deildir. Ama ayn ocuk, slm'a veya kfre inansa, bu inanc sahih ve muteber olur.
mam Azam Ebu Hanfe ile mam Mtrd, Allah' bilme hususunda akl delil kabul ederler:
Hi bir kimce,yaratann bilmemede mazur saylann?. Zira yerler, gkler, dier yaratklar ve insann yaratl gibi deliller; yaratc, kadir ve lim bir var-Imm vcuduna dellet etmekledir. Fakat bu kimse, din meseleleri bilmemekle mazurdur. nk, dn meseleleri bilmek, Allahu Tel'nm bildirmesine baldr.
Akl ile nakil karlatnda akl tercih ctl-lir ve nakil tc'vl edilir sz, nakil, mtebi-hat- zanniyeden olduu zamandir. Aksi haleb akl, nakil zerine tercih edilemez. [33]
Dnya ve ahiret ilerinin selmetle yrmedi, cemiyetin nizam ve intizamnn en gzel ekilde muhafaza-edilebilmesi iin, u bs eye dikkat edilmelidir:
1 Nefsi muhafaza.
2 Nesli muhafaza.
3 Mal muhafaza.
4 Dni muhafaza.
5 Akl muhafaza.
mm nazarnda akl, dinin temeli, yaratl hikmetinin asldr. slm Dini, akl- selimin neticesinden baka bir ey deildir. Bu hususta Hazreti _Ali, (R.A.), yle buyurmutur:
Din akldr; akl da dindir. Eer, akl, dini anlamaktan ciz kalrsa; akl deildir. Eger din, aki- selim dairesinden uzakliirsa; din deildir.
deolojik yapmzn esaslarndan olan aklmz, hakikati bulmak ve deerlendirmeler yapmak iin mkemmel bir vastadr. Ancak, sadece akl ile, kinat ve hayat tam izah imkn mevcut deildir.
Akl, ideolojik yapnn en mhim unsurlarndandr. Binlerce yldan beri gelien ilim ve felsefe, kinat izahta tamamca aresiz kalmlardr.
lim, eya ve insans fenomenlerini formle etmee gayret eder. Her ilim, kendi sahasndaki muazzam ilerlemelerine ramen, kinat izah vazifesini felsefeye brakmtr. lim imdi, eya ve hayatm uyduu kanunlar bulmaa almaktadr.
Felsefe ise, hayat ve eyann izahn uzun zamandan beri yapma gayretindedir. Fakat felsefe almalar, kinat ve eyay izah hususunda, b'rhrlnl nakzeden binlerce nazariye arasnda bocalamaktadr.
Mahede vo muhakemenin en verimli alimalar, nsan aklnn bu uurda harcanmas, kinat ve hnyat izah hususunda insana hi mit vermemitir.
Eger, felsefe ekolleri, kinatn izahnda birleebilselerdi bu, akim da eksikliinin bir iareti olurdu. nsan muhakemesinin yksek vs fakat zayf ekilleri olan felsef kanaatler, birbirini yalanlamakta ykmaktadr. Bu hal ise; akim, tpk duygularmz gibi, mahdut kabiliyetleri olduunu ortaya karmaktadr. Akl, bilgi kayna olmak bakmndan mahede vastalarmza nazaran byk kinat ve hayatn doru izah meselesi nnde ise kk kalmaktadr.
Eer, ideolojik yapmz, duygularmz ve aklmzda iktifa ederse, vehimlerden kurtulamaz. Zira ideolojik yapnn en mhim unsuru olan iman, kinat ve hayatn tam izah demektir. Bu izah ise, sadece duygularmz ve aklla yaplmaya allrsa; vehim vehmi takip eder, vs ideolojik yap karanlklar iinde kalr,
nsan, btn ideolojik ve tabi yapsn kurtaracak bir aydnla muhtatr. Be duyumuzun ve aklmzn eksiklikleri karsnda bunalan varlmz, Allah'n gnderecei habere muhtatr. Bu haber ise; insanlar arasndan seilmi, insan tabiatnda ve fakat, Allah'n haberini almaya istidatl olarak yaratlm bir insan vastasyla verilir. Bu ferdin, insanla tebli ettii emirler, yasaklar ve hayat dsturlar, mutlak hakkn ifadeleridir.
3 lim kaynaklarnn ncs, Doru Habefdir. Bu da iki eittir :
A. Mtevatir Haber : Mtevatir haber; yalan zerine ittifaklar dnlmeyen bir teplumun naklettii haberdir. Bu haber eidi de, zarur olarak, bilgiyi icabettirir. Eski zamanlarda yaam hkmdarlar ve uzak memleketler hakkndaki bu gibi.
Tevatrn artlan tr:
a) Salam bir hisse dayanmak: Haberi nakledenler, bu haberi be duyudan biri vastasyla kavram olmaldrlar. Bir efsanenin nakli, bir bilgi nakli saylmaz.
b) Nakledenler arasnda ittifak bulunmak: Hz. sa'nn katli haberi, bir tevatr olamaz. Zira, tam bir gre mstenit deildir, ve nakledenler arasnda ihtilf vardr.
c) Kat' naslara aykr olmamak: Yahudilerin dinlerinin ebed kalaca, ve Hz. sa'nn katledilmi olduuna dair haberler, yetlere aykrdr:
Hak din, Allah indinde slm'dr (mslmanhk-lr.) Kitap verilenler (baka suretle deil), ancak kendilerine ilim geldikten sonra, aralarndaki ihirasdnn dolay, ihtilfa dt. Kim, Allah'n yetlerini nkur ederse; phesiz ki, Allah, hesab pek abuk grendir.[34]
Ve: 'Biz, Allah'n peygamberi, Meryem olu Mesih sa'y ldrdk' demeleri sebebiyle (tlir ki, kendilerini rahmetimizden koduk.) Halbuki onlar onu ldrmediler; onu asmadlar da. Fakat, (diu'cn ve aslan adam) kendilerine (tsa) gibi gsterildi. Hakikaten (Isa ve onun katli) hakknda kendileri de ili-tiifa dtler. (Bu noktada) kat' bir ek ve phe iindedirler. Onlarn buna ait hi bir bilgileri de yoktur. Ancak, (kupkuru bir) zanna uymak (ladrlar). Onu yakinen ldrmemilerdir.[35]
Tevatrn artlarn tayan bir haber de ilmin kaynaklanndandr.
B. Mucize ile rfsaleti sabit olan Resuln Haberi: Bu da, istidlali ilmi meydana getirir. Resuln Haberi ile hasl olan bilgi, kat'iyyet ve gereklik konusunda, tevatrle sabit olan bilgi gibidir.
slm bilgi esaslarna gre bilgi kaynaklan, yukarda zikredilenlerden ibarettir. nsan duyularnn tesbit ettii vakalar zerine, Resuln Ha-beri'ni kendine prensip etmi akln teksifi, ilmi meydana getirsn ve kuran kaynaktr.
Akl, hasselerimizin tesbitlerini dncesinin mevzuu yapar ve Resuln Habsri'nin direktiflerine gre ilmini kurar.
Akl, hissedilen lemi be duyu vastasyla kavrar, tesbit edsr. Ak, bu tesbiti, Resuln Haberi ile mnlandnr, deerlendirir.
slm bilgi esaslarnn bu ekli, dier bilgi nazariyelerinde kat'iyyen grlmez. Bilgi kayna olarak muhtelif esaslar saylmtr. Bazlar, mahedeyi bilginin kayna olarak gstermiler; mahede edilmeyen hi bir ey, gerek deildir demilerdir. Bunlar, kaynak olarak, sadece mahedeyi ve tecrbeyi kabul ettikleri gibi, lim metodu olarak da yine mahedeyi kabul etmilerdir. Buna, Tecrb Metod denir. On-dokuzun-cu yzylda hakim olan ve materyalisti ere e kabul edilen metod, budur.
Bazlar sa, sadsce akl, bilginin kayna olarak kabul ederler. Bunlar, rasyonalistlerdir. Bunlarn ilim metodu, Mantk Muhakemedir.
Dikkat edilirse; rasyonalizm de, pozitivizmde, ilim menban, ya akl veya mahede olarak kabul ederler. Halbuki, bu iki kaynak, tek balarna geri bulamazlar.
Ancak, be duyunun kavrad eyleri tesbit eden ve bu tesbitleri Resuln Haberi ile deerlendiren akl, gerei bulabilir. [36]
Bazlar, Sadk haber, akl ve be duyu vastasyla meydana gelen ilim, gerek ilim deildir. Gerek bilgi; ancak, ferdin, kendini, muayyen zahidne hareketlerle amas annda sezinledii gerektir. Bu yolun haricinde bilgi renme imkn yoktur derler. Eski Yunan'dan zamanmza kadar, bu telkki, srarla ileri srlmtr.
islm'a gre ilham; bir eyin shhatini bilme sebeplerinden deildir.
lham, feyiz yoluyla kalbe bir mnann konulmasdr. Mutasavvflar ve Rafizler, ilham bir ilim kayna olarak kabul ederler. Bu iddialarna delil olarak: Sonra da, oba hem ktl, hem (ondan) saknmay ilham edene M... [37]yetini gsterirler.
Aslnda, buradaki lham, umum mnada kullanlm olup, resuller ve kitaplar vastasyla bildirme demektir. [38]
man; Allah indinden gelen eyleri kalp ile tasdik ve dil ile ikrardr.
man, lgatta; mutlak tasdik mnsmdadr. Habercinin haberine, veya hkm verenin hkmne, yani herhangi bir eye hi tereddt etmeden, iten ve kssin olarak inanmak, onun doru olduunu kabul etmektir.
slm stlahnda ise iman; Allah'a, Hz. Mu-lammed (S.A.V.)in Allah'n kulu ve resul olduuna, ve Onun, Allah Tel'dan alp insanlara bildirdii, kat' delillerle bilinen eylerin gerek olduuna yrekten vs kesin olarak inanmak, bunlarn hak ve gerek olduklarn kalp ile kabul ve tasdik etmektir.
Her iki tariften de anlalaca zere, ma'ri-fet, yani bir eyi sadece bilmek, iman iin kfi deildir. Bilgi ils yetinmeyerek, onu kalben tasdik etmek arttr. nk, bilmek, herhangi bir eyin, fert tarafndan fiil haline getirilmeksizin, kiinin kalbinde bir anda belirivermesidir. Mesel; aya bakar bakmaz, onun ay olduunu billver-nek; peygamberin mu'cizesini grnce o anda kalpte onun peygamberliinin bilgisinin beliriver-mesi byledir. Tasdik se bir eyi tercih edip yapmak neticesinde meydana gelir. nanlmas ge-rsken eylere kesin olarak inanmak, onlar tiraf etmek, kabul etmek ve tam bir teslimiyetle balanmaktan ibarettir.
Bu -izahlardan anlalaca zere, bilmek ile tasdik arasnda umumilik ve hususilik mnasebeti, vardr. Ma'rifet, tasdik'e nazaran daha mull ve daha gensldir. Tasdik ise daha zel-dir. Zira nice kfirler vardr ki, Peygamberimizin doruluunu bildikleri halde m'min saylmazlar nk kalplerinde tasdik yoktur. Tasdik olmaynca itmi'nan olmaz; o da olmaynca insan m'min saylmaz. Bu ifadeleri, Kur'an- Kerim'in yetleri de te'yit etmektedir:
Kendilerine kitap verdiklerimiz, o peygamberi, z oullan gibi tanrlar. yle ken ilerinden bir gruh, kendileri bilip durduklar halde, yine mutlaka hakk gizlerler.[39]
Vakt ki, yetlerimiz byle parlak olarak onla-geldi: 'Bu, apak bir bydr' dediler. Vicdanlar da bunlara tam bir kanaat hasl ettii halde, zulm ve kibir ile yine bunlar inkr ettiler. Fesatlarn encam, bak nice oldu.[40]
mann lgat vs stlah mnlarm dikkatle incelersek, aralarnda, tasdik bakmndan bir farkn olmadn grrz. Fakat, kapsad mevzular ve imann hakikati bakmndan, aralarnda genellik ve zellik fark vardr. Mesel; Kfr ve zulm iyidir diye bir hkm verilse ve bunu dinleyen bir kimse tasdik etss; dilcilere gre bu ahs, kfr ve zulmn iyiliine iman etmi olur. Istlahta ise bu szler, kfrdr. nk, slm stlahna gre iman; Resul Ekrem'in, Allah Te-l'dan getirdii kat' olarak bilinen eyleri tasdik etmektir. [41]
slm limlerim gre iman, icmali vo tafsili olmak zere iki ksma ayrlr. [42]
nanlmas gereken eylerin tmne birden ve ksaca inanmaya icmali man denir. Bu da Kclimc-i Tcvhid de ifadesini bulmaktadr. Al-lal (C.C.) tan baka ilh olmadna ve Ilazrcti Muhammcd (S.A.V.)iu Allah'n Resul okluuna tam bir teslimiyetle inanmaktan ibarettir. Nitekim, slm'a yeni girmek isteinde bulunan kimseye, Peygamberimizin zamanndan gnmze kadar, slm dini byle telkin edilmitir. Zaten, slm Dini'nde, m'min saylabilmsk iin bankaca bir merasim de yoktur. [43]
nanlmas lzm gelen eylerin hepsine, ok ak ve tafsiltl bir ekilde inanmaya, Tasif man ad verilir. mann geni ekli olan tafsili iman, dereceye ayrlr:
Birinci Mertebe :
Hasreti Allah'a, Resulne, bir de ahiret gnne iman etmektir. Burada icmali imana, ahi-t iman da eklenmi olduu iin, ondan daha olmaktadr.
kinci Mertebe:
Ament de ifadesini bulan; Allah'a, meleklerine, Kitaplarna, Peygamberlerine, Ahi ret gnne, Kadere, yani hayr ve enin Allah'tan olduuna, ldkten sonra tekrar diriltilip Mahere gnderilmeye iman etmek ve beraberinde Kelime-i ahadet getirmekten ibarettir. Bu, birinci mertebeye nazaran daha mufassaldr. Bunlara mann artlan ad verilir. Peygamber Efendimiz de, man nedir? sualine, bu ekilde cevap vermitir.[44]
nc Mertebe :
Kur'an- Kerim ve Hadis- eriflerle, Resul Ekrem Efendimizin Aliah'dan alp tebli ettijn tevatrle sabit olan eylerin hepsine, ayr ayr, Allah ve Resulnn istedii tarzda ve genie iman etmektir. Mesel; namaz, oru, zekt, hac, benzeri dier emir ve yasaklan, helli ,haram; dinimizde ne varsa hepsini teferruatl bir ekilde bilmek Ve tasdik etmektir. mann en geni ekli budur. Bu tarz inanan bir kimse, Allah'n ok sevdii bir kuldur.[45]
Delil istemeden ve aratrma yapmadan inanmaya Taklidi man denir. Bu ekilde inanan kimseye de, Mukallid ad verilir. Mukallid, anasndan, babasndan veya herhangi bir kimseden, iman edilmek eyleri duyar ve inanr. Bu iman ebebiyle sevap alr ve cennete gider. Fakat kinata gklere ve yer yzne bakp, onlar tetkik dip akln kullanarak inanmay terkettgnden dolay gnahkr olur. ayet, bu ekilde inanmaya gc yetmiyorsa; o zaman, nazar ve istidlali terkettii iin gnahkr da olmaz. [46]
man tarif ederken, kalp ile tasdik etmenin art olduunu belirtmitik. Bir kimsenin m'min olup olmadn bilebilmemiz iin de, onun, inanp inanmadn dili ile ikrar etmesi gerekir. Bir kimss, kalbinde tasdik olduu halde, dili ile krar etmiyorsa, Allah indinde m'mindir. Fakat, bilemedikleri iin Mslmanlar nazarnda kfirdir. Ona, Mslmanlara yaplan muamele yaplmaz, te bu konuda mezhepler, eitli grler ortaya atmlardr. Bu grlerin en mhimleri unlardr: [47]
Korramiye mezhebine gre; iman, sadece dil ile ikrardan ibarettir, imann rkn bir tanedir, o da sadece dil ile ikrardr.
Halbuki; dili ile ikrar eden bir kimse kalp ile tasdik etmezse; insanlar arasnda m'mn saylr ve kendisine, dinin dnyaya ait hkmleri tatbik edilir. M'min olma haklarndan istifade eder. lnce, Mslmanlar gibi namaz klnr ve Mslman mezarlna gmlr. Fakat, bu kimsenin kalbinde tasdik olmad iin, Allah indinde kfirdir ve cennete giremez. Aslnda bu mnafktr.
ddialarn ispat iin Kerramiye, unu ileri srmektedir:
Resul Ekrem Efendimizin, Onun ashabnn ve daha sonrakilarin zamannda, bir kimse, Keli-me-i ahadet'i dili ile syleyince, onun Mslman olduuna hkmedilir ve kalp ile tasdik edip etmedii aratrlmazd.
Bu iddiaya yle cevap verilir:
Eer bu iddia doru olsa, mnafklarn da Mslman saylmalar lzm gelirdi. nk onlar da dil ile ikrar etmekt3dirler. Halbuki, mnafklarn Mslman olmadklar bir gerektir. Zira kalplerinde tasdik yoktur. Nitekim, u yet-i kerime de buna iaret etmektedir:
Onlardan len hi bir kimseye ebediyyen dua etme. Kabrinin banda da durma. nk onlar, Allah' ve Resuln inkr ile kfir oldular. Onlar fask-lar olarak ldler.[48]
Geri, Resul Ekrem ve Ondan sonrakiler, dili ile ikrar edenlere m'min demilerdir. Fakat, ayn zamanda mnafklara da, dilleri ile ikrar ettikleri halde, mnafk demiler, yani onlar Mslman saymamlardr. Demek ki, sadece dil ile ikrar imann tek rkn olamaz. Nitekim, mnafklar hakknda yle buyurulmutur:
nsanlardan yle
kimseler vardr ki, kendileri iman elmi olmadklar halde, 'Allah'a ve ahiret
gnne inandk' derler. Halbuki, onlar inanclar deildir.[49]
Burada bahis konusu olan, Allah (C.C.) ile kullar arasndaki gerek iman meselesidir. Yoksa bir kimse, dili ile ikrar etse, ona, Mslmanlara tatbik edilen hkmler tatbik edilir. [50]
Havari ve Mutezile Mezheplerine gre ise, iman; kalp ile tasdik, dil ile ikrar, ve azaiar ile amelden ibarettir. Demek ki, bu iki mezhebe gre imann rknleri tanedir. Ancak, bu iki mezhebin, birbirinden ayrldklar noktalar da vardr:
1. Her iki mezhebe gre de; bir kimse, kalbi ile tasdik dili Us ikrar ettii halde, ilh emirleri yapp yasaklardan kanmazsa, yani amel etmezse, Mslman saylmaz. Bu kimse, haricilere gre kfir; Mtezile'ye gre ise ne kfir ne de Msl-mandr; fsktr.
2. Mutezile, mann bir rkn olarak kabul edilen amelden maksat farz ve vacip durumundaki din vazifelerdir. derken Hariciler, daha ileri giderek nailleri de imann bir rkn olarak kabul ederler. Buna gre de. bir kimse farz ve vacipler gibi, nafile vazifeleri de terkedince imandan km olur.
Bu gre gre, hi kimsenin Mslman saylmamas lzm gelir. nk nafilelerin hepsini bellemek ve yapmak zor ve hatta mknszdr. Byle olunca da, herkesin kfir olmas lzm gelir ki bu, dinde bir zorlamadr.
Mtezils Mezhebi, yukarda izah edilen gmlerini bz yet-i kerime ve Hads-i eriflerle ispata alr.
Birinci delilleri:
'... Allah, imannz zayi edecek deildir.[51]
ayet-i kerimesindeki manekm tabirindanmak sat saltekm demektir, ve yetin mns udur: Allah, Kuds'e ynelerek kldnz namaz-lann mkafatn zayi etmiyecektir. yle ise, namaz klmak, imandan bir czdr, diyorlar.
Bunun cevab udur: manekm tabirinden maksat, namazn farz olduunu kabul ve tasdik etmek keyfiyetidir. Bylece, amelin imandan bir cz olmad ortaya kar.
kinci delilleri:
M1 m in olan bir kimse zina etmez. [52]hads-i erifidir. Mutezile; Amel imandan bir cz olduu iin, bu kimse, amel edemeyince yani, zina edince m'minlikten kar diyorlar.
Halbuki bu hadsin gerek mns udur: Bir kimse m'mn-i kmil olduu halde zina etmez. Yani kmil m'mine zina yaramaz Bizi, byle mn vermeye sevkeden mil, imann kalp Us tasdikten ibaret olduunu bildiren yet-i kerimelerdir. Bunlar ilerde greceiz. [53]
Selef-i Salhn limleri baz hadisciler, imam afi, mam Malik ve benzeri deerli limler de; imann kalp ile tasdik, dil ile ikrar ve azalarla tatbik etmekten ibaret olduunu sylemilerse de, bundan maksatlar Haricler ve Mutezile gibi de-frldir Onlar, byle demekle man- kmili kasdetmislerdir. Yoksa, amel etmeyen bir kimsenin kfir olaca grnde deildirler. [54]
Ehl-i Snnetten bazlarna gre; mann rknleri iki tanedir. Bunlar da, kalp ile tasdik ve dil ile ikrardr. Bu limlere gre, bir kimse lm tehdidi altnda, kalbinde tasdik olduu halde, dil ile ikrar edilmesi lzm gelen bir eyi inkr edecek olursa imandan kmaz. nk, samimidir. Fakat, bir kimsenin kalbinde tasdik olmazsa, o zaman kfir olur. Fakat o kimse, bir mazeret olmad, bir tehdit karsnda bulunmad halde, mann sadece kalbinde tutar, yani kalben tasdik eder de, Mslman olduunu mrnde hi kimseye sylemezse, yani dil ile ikrar etmezse, hem Allah ve hem de Mslmanlar nazarnda kfirdir. nk imann iln etmesine hi bir engel
yoktur.
Bu grte olanlar, baz Ehl-i Snnet kelam-clar ile Hanef Mezhebi'nden olan ems'1-Em-metrs-Serahs ve Fahr'l-slm Aliyy'l-Pezdev'dir.
Bu limler, grlerini baz yet- kerime ve hads-l eriflerle te'yid ederler:
Kalbi iman zere mutmain olduu halde ikraha uratlanlar mstesna olmak zere, kim imanndan sonra Allah' tanmaz, fakat kfre sine aarsa; ite, Allah'n gazab o gibilerin basmadr. Onlarn hakk en byk bir azaptr.[55]
Allah'tan baka Hah olmadn slyeyinceye kadar insanlarla mukatele etmekle emrolundum.[56]
imam Azam hazretleri de imam, kalp ile tasdik ve dil ile ikrar olarak tarif etmi ise da; imam Azamn dil ile ikrardan maksad, o kimseye dnya hkmlerini tatbik edebilmek iindir. [57]
Bu limlere Muhakkikim denmesinin sebebi, meseleleri etraflca tetkik edip derinlemesine inceledikleri iindir. Bunlar da; mehur imam Mtrd, mam Hasan'l-E'ar, Imam'1-Hare-meyn Yusuf el-Cveyn ve imam Fahrddin Rz gibi byk zatlardr. Bunlara gre, imann asl rkn, inanlmas lzm gelen eyleri kalben tasdik etmekten ibarettir. Dil ile ikrar, art deildir. krar, sadece, o ahsa dnya hkmlerini tatbik edebilmek iin lzmdr. Ancak bir kimse, hi bir mazeret yokken ikrarda bulunmazsa, imann gizledii iin gnahkr olur. Kfir olmaz.
Bu mevzuda, en isabetli olan ve beenilen grz budur. yet-1 kerimeler ve hadis-i erifler de, bu gr te'yid etmektedir.
... Onlar, o kimselerdir ki, Allah, iman kalpleri ne yazm, bunlar kendinden bir ruh ile desteklemi-tir...[58]
... man henz sizin kalplerinize grmemitr...[59]
Allahm Kalbimi dininde ve sana itaatte sabit kl-[60]
Usame b. Zeyd, bir adam, lrkon kelimei ahadet getirmesine ramen ldrnce, Peygamberimiz bu hareketi knad. Bunun zerine Usame hazretleri, Ya Resulallah, dili ile syledi ama kalbi e tasdik etmedi deyince, Peygamber Efendimi Ya same, sen onun kalbini yardn m? buyurdu.[61]
Btn bunlardan anlaldna gre, mann hakiki rkn, sadece kalp ile tasdikten ibarettir. Dil ile ikrar, kimseye slmn hkmlerini tatbik edebilmek iin lzmdr. [62]
Ehl-i Snnet inancna gre, ameller imann cz' deildirir. Bunu gsteren deliller unlar-
dr:
1. Amel, imana dahil olamaz; nk, imann hakikati tasdik; amelinki ise tatbiktir. Bu bakmdan, aralarnda kl ve cz mnasebeti bulunamaz.
2. Kur'an- Kerim ve hadis-i eriflerde, ameller daima iman zerine atfolunmutur. Gramor kaidesine gre ise, atfolan baka; kendisine bir ey atfedilen de baka olmak zorundadr. ...Ellezne mcn ve amil's-slihti... [63] eklindeki ibareler Kur'an- Kerim'de sk sk geer. Burada amel, imana atfedilmitir. Amel, imandan ayr dr.
3. Amellerin kabule ayan olabilmesi man arttr. Nitekim, u ayet-i kerime bunu ifa^ de edsr.
Kim, iyt iyi amellerde, bir m'min olarak bulu. nursa...[64]
4. Baz ameller terk edildii halde iman yine sabit kalmaktadr. u yet-i kerime buna delildir:
Eer m'minlerden iki zmre birbiriyle d-rlerse aralarn dzeltin... [65]
Btn bunlar, amel ile imann ayr eyler olduklarna delildir.
O halde, amel imandan bir para deildir. [66]
Ameller artar ama (inanlmas lzm gelen eyler bakmndan) man, ne artar ne de eksilir.
man, ziya'dslik ve noksanlk kabul etmez. nk iman, tam bir teslimiyet ile tasdik etmekten ibarettir. Bu ise, ziyadelik ve noksanlk kabul etmez. Bir kimsede tasdik varsa, m'mindir; yoksa, kfirdir.
u yct-i kerime ise, imann artmasndan bahsetmektadir:
M'minler ancak onlardr ki, Allah anld zaman yrekleri titrer. Karlarnda Allah'n yetleri okununca bu, onlarn imann arttrr. Onlar, ancak Rablerine dayanp gvenirler. [67]Bu ve benzeri yetler, imann nurunun artacana iarettir. Ayn ekilde, kt ameller de kalbi karartr ve imann nurunu azaltr.
man, artp eksilmez. Ancak iman, kuvvetli veya zayf olabilir. Mesel, Peygamber Efendimizin iman ile dier btn insanlarn iman bir deildir. Ayn ekilde; Hz. Eb Bekir'in iman ile dier insanlarn man bir deildir. Bunun iin imanmz amellerimizle takviye etmemiz lzmdr.
M'minler, imanda ve Allah' tek tanmada eittirler. Amellerde ise, birbirinden farkl durumdadrlar. [68]
mann sahih ve kabule ayan olabilmesi iin art vardr:
1. man, mitsizlik halinde olmamaldr. Mesel, bir kimse, son nefesinde, ekecei azab grr ve korkusundan iman ederse; bu kimsenin iman makbul deildir.
2. M'min inkr ve tekzip almeti olan ey-lerdfn birini yapmamaldr. Mesel, bir kimse, Allah'a ve btn peygamberlere inand halele; Hz. Muhammed'e inanmazsa veya namaz, oru gibi ibadetleri inkr ederse, m'min saylmaz.
3. Bir m'min, din hkmlerin, yani emir ve yasaklarn, Allah'n hikmeti icab olduunu kabul etmelidir. Mesel, bir kimse herhangi bir ibadeti beenmezse; diyelim ki, Hac da ne imi canm derse; bu kimse dorudan doruya slm'dan kar. Onun iin bu gibi eylerden saknmak lzmdr. [69]
Allah'n gnderdii ve Hz. Muhammed'in getirip bizlere bildirdii, inanlmas gereken esaslara inanp inanmama ynnden, insanlar gruba ayrlrlar:
1. M'mn: nanlmas gereken esaslar kalben tasdik eden ve bu inancn dili ils ikrar eden kimselere m'mln denir.
2. Kafir: mann esaslarn kalbi ile inkr eden ve bu inkrn dili ile de ifade eden insanlara kfir denir.
3. Mnafk: nanlman gersken prensiplere kalbi ile inanmayan ve tasdik etmeyen fakat, srf m'minleri kandrmak iin, dili ile inandn syleyenlere de mnafk ad verilir. [70]
Dili ile ikrar ve kalbi ile tasdik etmi olan kulun, '(Ben muhakkak mminim elemesi dorudur. Onun, ' <(Ben inallah m'tninim demesi' doru deildir.
Eer, bunu ek ve imanndan phelendii iin .sylyorsa; o kimss kfir olur. Yoksa, bunu edebinden, yahut ii Allah'a braktndan, yahut da gemi ve u anki durumunu deil de geleceini kastederek, veya kendini memek ve kendi halinden gururlanmamak maksadndan dolay sylyorsa, kfre girmez. Fakat yine de en doru yo!, bu sz terketmektir. nk bu sz, insana phe vermektedir.
Bu hususta Cenab- Allah yle buyurur:
te onlar, gerek m'minlerin ta kendileridir...[71]
M'minl.er, ancak o kimselerdir ki, Allah'a ve Resulne iman ettikten sonra pheye sapmazlar..,[72]
Da banda mrn geirmi, peygamberden, kitaptan ve hi bir eyden haberi olmam bir ada-mm durumu konusunda eitli grler vardr. yle ki:
Ebu'l Haseni'l-E'ar ve ona tab olanlara gre; bu kims Allah' akl ile bulmasa bile yine de m'mindir. nk, gzel ile irkini ve iyi ile kty ayrabilecek kapasitede deildir. O halde bu kimse mazurdur.
E'arler, bu fikirlerine u yet-i kerimeyi delil olarak gsteriyorlar:
... Biz, bir resul gndcrinceye kadar, h bir kimseye ve kavme azap ediciler deiliz.[73]
mam Ebu Mansur Mtrd iss, mam Azam'-dan naklen yle diyor:
O kimse, kinat mahede ettikten sonra Allah'a nanm ise, m'mindir; yoksa deildir.
Mtrdler, E'arlerin delil olarak gsterdikleri yeti yle mnlandnyorlar:
Ayetteki azap, akl le idrak edilemeyen, us! ve fra ait eyler iindir. Mesela, namaz, oru, hac byledir. Bunlar, akl kendi kendine bulamaz. Onun iin Allah, peygamber gndermedike, bu ibadetleri yapmad iin kimseye azap etmez.
imam Mtrid, Hz. brahim'in yldzlara, aya, gnee bakp Allah'n varlna inanmasn, fikrine delil olarak gstermektedir:
te brahim, stn gecebryp rtnce, bir yldz grm; 'Bu mu benim Rabbim?' demi; o snp gidince ise yle demiti: 'Ben, byle snp batanlar sevmem.
Sonra ay' doar halde grnce de, 'Bu mu benim Rabbim?' demi; fakat o da batp gidince; 'An-dolsun, eer Rabbim bana hidayet etmemi olsaym, muhakkak sapklar gruhundan olacakmim' demiti.
Sonra, gnei doar vaziyette grnce Bu, mu mi benim Rabbim? Bu, hepsinden de byk1 demi, batnca da; 'Ey kavmim, ben sizin e koa geldiin iz btn nesnelerden kat'iyyen uzam, demiti...[74]
man ile slm birdir.
man; Peygamber Efendimizin, Allah tarafndan tebli buyurduu kat' surette bilinen emirler ve nehiylerin hepsini, kat'iyyetle tasdik etmektir.
islm ise, Peygamber Efendimizin tebli buyurduu eylerin zahiren ve batnen kabul edip gzel grmekle, Cenab- Hak'ka itaat edip emirlerine boyun emektir.
Lgat mnlar birbirinden farkl olmakla beraber, bu iki mefhum, slm stlahnda ayn mnya gelir.
Akla yls bir soru gelebilir:
man ve slm birbirinden ayr mefhumlardr. slm'n artlarnn, yaplmas gereken eyler; imann artlarnn ise, inanlmas gereken eyler olmas, bu iki terimin birbirinden ayr olduunu gstermez mi?
Bu sorunun cevab udur:
Namaz, oru, zekt vs hac slm'n artlar deil, onun meyveleri ve almetleridir. Bu durum, slm'n, kalp ile tasdik etmek demek olmasna aykr deildir. Nitekim Peygamberimiz, ashabna man nedir? diye sorduklarnda onlar da: Allah ve Resul daha iyi bilir dedikleri zaman yle buyuruyor: Allah'a, ve Muhamned'in Allah'n Resul olduuna ehadet etmek, namaz klmak, oru tutmak, zekt vermek, hacca gitmek ve ganimet malndan bete brini beyt'1-malc vermektir. [75]Grlyor ki .Peygamberimiz, iman tarif ederken de amele yer veriyor. Peygamberimiz, baka bir tarifinde se man amenti deki gibi anlatyor.[76]
Hlsa, en doru Ehl-i Snnet inancna gre; man ile slm arasnda bir fark yoktur.
Netice olarak denilebilir ki:
man ferdin tereddtsz kabul ettii ve mutlak hak olduuna inand akideye ideolojik yapnn balandr. man, tereddt ve phe tamayan bir balantr. deolojik ve tabi varlmz, imann prensiplerinin deiik llerle tesirleri altndadrlar.
Baka bir deyile iman, ideolojik varlmzn akideyi, yani doktrini tasdikidir. Bu tasdik noktasna varabilmek iin, btn idsolojik yap ve tabi varlmz mtereken alrlar. nsann ideolojik yapsnn en yksek tezahr olan iman, tabii ve ideolojik yapnn mterek almas neticesinde doar.
deolojik yap'inm ba muhtevas olan iman, kinat ve hayat hakknda bir fikir verir. Bu dnce, yani akds, ferdin btn dncelerinin kayna olur. Deerlendirmeler, akidenin mahsul olan fikre gre yaplr.
man, akla, hislere, ve hareketlerimize .tesir eder ve onlar ksndi istikametinde altrr. Doruluu tasdik edilen her inan, fertte ve cemiyette dnce, ilim, kltr, ahlk, det, hareket ve nizam ekline nklb edsr.
man, insan ile doktrin arasndaki rabtadr. nan, akide ile fert arasndaki paralanmaz ballktr. Akde ise, m'min in en yksek hakikattir. Ferdin, kinat ve hayat hakkndaki ilk dn demek olan akde, insan hayatn batan baa tesir altnda tutar.
Farkl ideolojiler, nsann tabi varln te-r altna almak iin savarlar. Bir ideoloji, insanin tabi varl zerinde, mutlak'a yakn bir tesir gsterirse; ideoloji yksek bir iman haline gelmi demektir. Bu durum, ferdin inan, ekil, his ve hareketinin tamamen yeni ideoloji ile dolmas de-ktir
inan, bir kelime tasdikinden ibaret kalm uur ve hareketler ideolojinin muhtevas ile dolmam ise, ideolojiye iman teekkl etmemi demektir. Boyla bir iman, eksiktir. Fertte inklbn tamamlamamtr. Zira, ideolojik inkilp, fertte hi bir farkl ideolojinin kalntsn brakmaz. Eer fertte, farkl ideolojinin kalntlar varsa; o insanda ideolojik inkilp gereklememitir.
Fertte akidesine ballk, yani iman varsa; bu akde, fertta dnce, his, hareket eklinde yaar ve ferdin hayatn tamamen kontrol altna alr. Bu safhadan sonra fert, farkl ideolojilerin dman haline gelir. Farkl ideolojileri inan, kltr ve hareket sahasndan atp yok etmeye balar.
Her ideoloji, m'minds bu inkilb tamamlar ve onu ideoloji savas haline getirir. Artk, deoloji, ferdin hayatn tamamen kontrol altna almtr. Fert, ideolojisine inanr, onu dnr ve onu yaar. Bylece, yaayan bir deoloji doar. Bu durumdaki inanca Iman- Kmil denildii gibi; bu inanca sahip olana da M'min- Kmil ad verilir.[77]
Byk gnah, m'min olan insan imandan karmaz ve kfre sokmaz.
bn mer'den rivayet edildiine gre; byk gnahlar unlardr:
1 Haksz yere adam ldrmek.
2 Namuslu kadna iftira etmek.
3 Zina etmek.
4 Harpten kamak.
5 Sihir yapmak.
6 Yetim mal yemek.
7 Mslman olan ana babaya asi olmak.
8 Haramda ileri gitmek.
9 Faiz yemek. (Eb Hursyre'nin ilvesi)
10 Hrszlk yapmak.
11 ki imek. (Hz. Ali'nin ilveleri)[78]
Bir kimse, sad (gnahsz) ken ak (gnahkr); ak iken de, sad olabilir. Bu, fertte saadet ve ekaveti yaratma, Allah'n sfatlarndandr. Allah ve sfatlarnda ise deime olmaz. [79]
"lemi yoktan yaratan, Alah Tel'dr. O Allah ki, ncesiz, diri, kadir, lim, iiten, gren, dileyen, muradedendir. Allah, araz deildir, cisim deildir, cevher deildir, suret ve ekil deildir, mahdut deildir, bir eyin paras veya cz' deildir, bileik deildir, snrl deildir. Cins ve keyfiyet ile vasflanmaz, mekndan mnezzehtir, zerinden zaman cereyan etvez. O'na hi bir ey benzemez. lminden, kudretinden hi bir ey hari deildir. [80]
"Allah'n (C.C.) ezel, ve zatyla kaim, sfatlar vardr. Bu sfatlar, zatnn ayn da deildir, gayr da deildir.
Ehl-i Snnetin bu inanc, bu sfatlara malik birden fazla vcudun varl telkkisini reddeder.
Allah'n ezel sfatlan; ilim, kudret, hayat, kuvvet, iitmek, grmek, irade, meiyyet, fiil, halket-rnek, nzklandrmak ve kelmdr.
"Allah, kelm sfat ile konuur. Kelm, harf ve sesler cinsinden olmayp Allah'n ezel bir sfatdr. Allah Tel, bu kelm sfatyla, ke-lmedid, emredici, nehyedici ve haber vericidir"
Allah Tel'nn kelm olan Kutan, mahlk deildir.
Allah'n kelm, mahlk deildir; ancak harf ve seslerden ibaret olan Kur'an (Kitap), mahlktur.
aAllah Tel'nn kelm olan Kur'an, mushaf lavmzda (harfler ve kitabet ekliyle) yazldr. Kalpleri-mizde (hayal edilen lafzlarla) mahfuzdur. Dillerimizde okunur. Kulaklarmzda duyulur. Fakat bunlara (mushaf, k:a'p dil ve kulaklara) hulul etmez.
Tehvn, Allah Tel'nn ezel sfatdr. Tckvn; AJlahii Tel'nn lemi ve lemin paralarndan her birini, tayin ettii vakitte, icat et-mesHr. Tekvin sfat, bize gre, yaratman eylerden ayrdr.
rade, Allah telann zatyla, kaim olan ezeli bir sfatdr.
Fiil ve tahlk (halketmi) sfatlar da, Allah'n ezel sfatlarndandr. Fiil, i demektir. Tahlk sfat ise, yaratmak mnsna gelir.
Terzk sfat da ayn durumda olup, rziklandrma demektir. Bu sfatlar, tekvin sfatna rci-dirler.
irade sfat da, Allah'n zatyla kaim ezel sfatlarndan biridir.
rade, birbirine zt ki olutan (mesel; var veya yok olmadan) birinin, muayyen bir anda, vukuunu tercih demektir.
Allah Tel, kendi iradesi hususunda Kur'-an'da yle buyuruyor:
Onun emri, bir eyi diledii zaman, ona ancak 'ol' demesinden ibarettir, O da oluverir.[81]
Sizi de, (elinizle) yapageldiiniz eyleri de Allah yaratmtr.[82]
Hlsa; Allah, hayr da erri de irade eder. Fakat; Allah, kullarnn kfrne raz olmaz.[83]
yet-i kerimesine gre, kfre ve srre rzas yoktur. [84]
Allah Tel'y grmek, aklen caiz, naklen vaciptir. Allah tel, grlr. Fakat bu grlme, bir meknda, b'r ynde, bir k yardmyla deildir. Grenle Allah (C.C.) arasnda bir mesafe de bahis konusu deildir.
Yani, bu grnte yn, yer, mesafe, cephe, bahis konusu deildir.
Mezheplerin bu husustaki grleri udur: [85]
Dnya ve ahirette Allah' grmek mmkn deildir, ve Allah' kimse gremiyecektir. [86]
Bunlar, ahirette Allah'n, bir cihet ve meknda, cisim olarak grleceini vehm ederler. Asln-da bunlar, Allah'n cisman olduuna inanrlar.[87]
Bu mezhepler, Peygamber Efendimizin haber vermi olduu sapk frkalardan olduklar iin, bunlarn Ehl-i Snnete uymayan grleri kabul edilmez. [88]
Allah' grmenin mmkn olduu hususunda Ehl-i Snnet limleri, iki at delil getirirler: [89]
Biz, gzmz ap baktmzda, kendi zat ile kaim olan boy, en gibi cevherleri; bakas ile kaim olan renk ve k gibi arazlar gryor ve birbirlerinden ayrt edebiliyoruz. Cevherlerda arazlar grmemizi temin eden sebep, ikisinin de mtereken sahip olduklar vcut keyfiyetidir. Yani ikisini de, mevcut olduklar iin grebiliyoruz. Eer mevcut olmasalard, grmemiz mmkn olmazd.
Netice olarak, vcut yani var olma keyfiyetinde Allah (C.C.) da cevher ve araz mterektir. Yani, Allah vardr. O halde, grmeyi mmkn klan vcut sfat, Allah (C.C.) hakknda da tahakkuk etmi olduundan Allah' grmak mmkndr. [90]
Bu meseledeki delil, Kur'an- Kerlm'In u ayet-i kerimesidir:
(Musa dedi ki) 'Ey Rabbim, bana (zatn) gster de, seni greyim' Rabbi; 'sen, beni elbette gremezsin/ Fakat daa bak; eer yerinde durablirse ondan sonra beni grebilirsin1 dedi.[91]
Bu yette, iki ynden, Allah' grmenin mmkn olduunu Isbatlamaktadr.[92]
a Musa (A.S.), Rabbhden, O'nu grmek istedi. Eer, Allah' (C.C.) grmek imknsz olsa di, byls bir istekte bulunmazd. Zira, Hz. Musa'nn, imknsz olduunu bilerek, Allah' grmek istemesi muhaldir. nk bu, mmkn olmayan bireyi istemek olur ki, bir peygamber iin abestir. Eer, Hz. Musa, Allah' grmenin imknszlm bilmeyerek istemi ise, cahillik olur ki, Allah. (C.C.) hakknda caiz olan ve olmayan eyleri bilmemek de peygamberlie aykr olur. O halde, Allah' grmek caizdir ki, Hz. Musa, Rabbini grmeyi istemitir.
b Allah (C.C), kendisinin grlmesini dan yerinde durabilmesine balamtr. Dan yerinde kalabilmesi ise mmkndr. Mmkne balanan ey de mmkndr. O halde, Allah' grmek mmkndr.
Allah' grme meselesini, Ehl-i Snnet ynden incelemektedir:
1 Allah' ahirette grmek,
2 Allah' ryada grmek,
3 Allah' dnyada grmek. [93]
Ehl-i Snnet, ahirette m'minlerin Allah' (C.C.) karlktan, mekndan ve cismaniyetten mnezzeh olarak greceklerinde mttefiktirler.
Fatih'in hocas Hzr Bey, yle der:
M'minlerin, ba gzleriyle, Allah' grmeleri vuku bulacaktr. Fakat, kr olanlar (kfirler) O'nu gremezler.[94]
Yine bu meselede, Allame Ebu'l-Hasen Sira-cddin Aliyyi-bni Osman da unlar kaydeder:
M'minler, Allah' keyfiyetsiz, mahiyetini idrak etmeden ve misalsiz olarak grrler. Allah' grnce btn cennet nimetlerini unuturlar. Siz, Mutezilenin bu husustaki batl inancndan saknn.[95]
Aliyylkari, bu beyitleri erhederken ulemann u grlerini nakleder:[96]
1. bn Eb Semre der ki: Allah' grme meselesinde bu mmetle dier mmetlerin m'-minleri msavidir.
2. Ahkm'l-Mercan kitab, bn Abdi's-Selm'm' Kavaid's-Sura kitabndan naklen unlar kaydeder: Allah' grmek nsanlara mahsustur. Melekler ve cinler, Allah' gremiyeccklcr-dir.
3. Ebu'l-Haseni'l-E'ar, bne kitabnda; Melekler de ahirette Allah' grrler. demektedir. Beyhak, bn'l-Kayyim, Cellddin Belkayn, Cellddin Syt de ayni gre sahiptirler.
Hatta Belkayn, cinlerin m'minlerinin de Allah' grecekleri kanaatindedir.
eyhlislm brahim Bsycr ise bu hususta yle der:
Cinlerin m'minleri de, dier m'minlere beraber Mevkf ta Allah' grrler. Bu, kesindir. Cennette grmeleri ise kuvvetle muhtemeldir. Allah' akl sahiplerinden bakas, mesel hayvanlar gremezler. Cennet ehli. Cuma ve bayram gnleri grrler. M'minlerin havassi ise, her sabah ve akam Rablerin greceklerdir.[97]
mam zam Eb Hanfe ise, El-Fkhu'1-Ekber kitabnda; Cennette m'minler Rablerini ba gzleriyle grrler. Fakat aralarnda mesafe, tebih ve keyfiyet olmayacaktr. demektedir. [98]
Kitaptan:
Yzler vardr; o gn ter tazedir. Rab'erini greceklerdir.[99]
Snnetten:
Cerir'bn Abdillah (R.A.) dan rivayet edildiine gre; Neb (S.A.V.) bir gece, ayn ondr-dnde aya bakarak; Muhakkak siz hepiniz, ahircttc Rabbinzl u kameri grp de phe etmediiniz gb greceksiniz. buyurdular.[100]
Bu r'yet hadisini Hulefa-i Erbaa, Abdullah lbn Abbas, Abdullah bn Mes'ud, Sheyb ve Enes gibi, ashabn byklerinden yirmi zat rivayet etmilerdir.
cmadan:
Muhalifler zuhur etmezden evvel, btn mmet; sahabe, tabiin, tebe'ut tabin, hepsi ahirette Allah'n grlecei hususunda ittifak etmilerdir. Bu husudaki yet ve hadislere de zahirleri zerine mn vermilerdir. Onlarn bu ittifak, icrna delili olmutur.[101]
erh Mevkf, mam mid'den unlar naklediyor:
Ryada Allah' (C.C.) grmek caiz midir, deil midir, meselesinde; bir ksm limler, caizdir; bit ksm da caiz deildir kanaatindedirler. Bu meselede doru olan: ryada Allah' grmeye mni bir ey yoktur. Fakat bu grme, hakik bir gr deildir.[102]
Saadeddin Tsftazan ise, erh Akaid'de der ki:
Ryada Allah' (C.C.) grmek. Selefin bir oklarndan hikye edilmitir. Ryada Allah' gr, bir eit mahededir ki, kalp ile olur, gz ile deil.
Bu kitaba haiye yazan Ramazan Efendi, Selefin bir ksmm yle anlatr:
mam Azam, Eb Yezid, Hamzat'l-Kar, Sahabenin byklerinden Hz. mer (R.A.), Rablerni ryada grdklerini nakletmlerdir.[103]
Abdllatf el-Harput ise, Tenkihu'l-Kelm fi Akaidi ehli'I-Isam kitabnda ulemann bu husustaki grlerini yle aklar:
Uykuda Allah' (C.C.) grmek mealesinde Ehl-i Snnet limleri arasnda ihtilf varsa da, Rabbimi en gzel surette grdm, Ryann en hayrls, kulun Rabbmi grmesi, veya Peygamberini grmesi, yahut Mslman olan ana - babasn grmesidir. hadis-i eriflerine; sahabe, tabi-n ve din imamlarndan nakledilenlere binaen ehl-i snnet limlerinin byklerinden mam Aml-d, ryada Allah'n (C.C.) grlebileceine hkmetmitir.
mam zam'm (R.A.), doksan dokuz kere, ryasnda Rabbini grpp, yznc kere, Ya Rab-bi, kullarn azapdan nasl kurtulacak? diye sorduu hikyesi mehurdur.
mam Ahmed b. Hanbel ds Rabbini ryada grm, Rabbine yaklamann yolunu sormu, Kr'nn okumal olduu cevabn almtr.
Kurra- Seb'adan Hamza, ve Muhammed b. AH Tirmiz gibi daha birok zevattan, ryada Allah' (C.C.) grdkleri rivayet olunmutur.
Rya tabircilerinin imam Muhammed bn Srn de, Ryada Rabbini gren kimsenin ryas, onun cennete girecei eklinde tabir olunur. demitir. [104]
Yine ayn hususta, fkh kitaplarndan olan Bezzaziye'de u aklama vardr: Kyada Allah' (C.C.) grmeyi, Rkn'I-Islm ve ekseri mutasavvflar caiz grrler. Ekseri meayih ile Semar-kant ve Buhara'nn ekseri muhakkik (tahkiki) limleri ise caiz grmezler. Hatta imam Mtri-d, Ryada Allah' (C.C.) grd iddiasnda bulunan, puta tapandan daha erlidir. Zira, ryada grlenler hayal ve misallerdir. Allah Te ise bunlardan mnezzehtir. der.[105]
Tarikat Muhammediye erhi Berika' da byk bilgin Hadimi, ihtilflar beyan ettikten sonra, mara Mtrdi'nin kavlini, baz limlerin te'vil ettiini yazmakta, ayn kitabn sarihi Recep Efendi ise, Bu hususta susmak en gzeldir. demektedir. [106]
Bu hususta Seyyid erif Crcan, mam mi-d'nin u aklamasn naklederler: [107]
Bizim devrimizdeki btn imamlar, dnyada ve ahirette Allah'n grlmesinin aklen caiz olduunda mttefiktirler. Fakat, dnyada Allah'n grlmesinin sen'an (yani yet ve hadislere gre) caiz olup olmamasnda ihtilf ettiler. Bir ksm bunun caiz olaca, bir ksm da caiz olimyaca Kanaatine vardlar.[108]
Bu meselede Saadeddin Teftazan yle der: Baz selef, Mi'ra'ta Hz. Peygamberin, Rabbini ba gzyle grdn sylemilerse de cumhur buna muhaliftir. Sahih olan; Psygamberimizin, Rabbini ba gzyle deil, kalp gzyle grm olmasdr. Kendisine, Rabbini grdn m? diye sorulunca; Kalbimle grdm buyurmutur.[109]
Allme brahim Lekkan Cevheret't - Tev-hid kitabnda, Peygamberimizin, Rabbini ba gzyle grdn u beytiyle ifade eder:
Allah' grmek caizdir. Neb (S.A.S.) ise, dnyada Rabbini grmtr.
Bu kitaba haiye yazan brahim Beycur ise, u bilgiyi verir:
Ekseri ulemaya gre; Muhammed (S.A.S.), Mi'-rata Rabbini ba gzyle grmtr. Her ne kadar Hz, Aye (R.A.) bunu reddiyorsa da, bn Abbas (R.A.)'n hadisi bu hususu dorulamaktadr. bn Ab-bas'n hadisi, Hz. Ayeninkinden nce gelir. Zra Msbit delili ile Nfb delili tearuz edince; Ms-bit tercih edilir. Bu, bir Usl Hadis kaidesidir. Ayn meselede, Ma'mer bn Raid, Aye, bn Abbas'dan daha bilgili deildir. demektedir. Dnyada, ba gzyle Allah' grmek, yalnz Reslullah (S.A.S.)' iin mmkn olmutur. Bunun dnda, uyank olarak, kim Allah' grdn iddia ederse sapktr -ve sz batldr. Hatta baz limler, byle bir iddiada bulunan kimsenin kfir olacana kail olmulardr.[110]
Bu meseledeki ihtilfn sebebi; Mslim'in Eb Zer (R.A.)'den rivayet ettii u hadistir:
Reslulah (S.A.V.)'tan Mira gecesinde Hab-bini grdn m? diye soruldu. Reslullah (S.A.V.) u cevab verdiler: Nurun enn arhu. Hadisteki enn kelimesi, elif ve nn harflerinin fet-hiyle de rivayet edildi, kesriyls de... Bu iki rivayet ekline gre ise, mn deimektedir. Birinciye gre, (yani enn okunursa) mn, O bir nurdur, nasl grebilirim? eklindedir, ve Resul-lab, Allah' ba gzyle grmedi diyenlerin delili olmaktadr. kinciye gre, (yani inn okunursa) mn, O br nurdur, elbette grdm demek olur ki bu da, Reslullah, Allah' ba gzyle grd diyenlerin delili olur. [111]
Ramazan Efendi, erh Akaid Haiyesi'nin 289. sayfasnda Allah' kalp ile grmeyi yle izah eder:
Allah (C.C.l, Muhnmmed (S.A.S.)'in ba gzn kalbinde kld. Kalbi iin gz yaratt. O da Rabbini, ba gzyle grd gibi grd.[112]
1. Ata tarikiyle bn Abbas (R.A.)'dan: Onu kalbiyle grd.[113]
2. Mesruk'tan yle rivayet edilmitir:
Hz. Aye'nin (R.A.) yanndaydm. Ey mminlerin annesi! eyi kim sylerse, Allah'a (C.C.) kar byk iftira etmi olurmu!.. Nedir onlar? diye sorduumuzda Hz. Aye, yle cevap verdi:
a) Kim ki, Muhammed (S.A.V.) Rabbinl grd, diye iddia ederse, Allah'a kar byk iftira etmi olur. Bunun zerine ben; Ey m'min-lerin annesi, bana msaade et, konuaym: 'Andol-sun ki, O, onu apak ufukta grmt.[114] yetine ne dersin? diye sorunca Hz. Aye, u cevab verdi: Bu meseleyi ResluIIahtan (S.A.V.) lk nce soran benim... Reslullah bana dedi ki; O Cebraiidir... Hem iitmedin mi, Allah Tel; Ona gzler eriemez. O ise btn gzleri ihata eder. [115]buyurmad m? Ve hem sen iitmedin mi ki, Allah (C.C.) yle buyurdu: (Ya) birvahy ile, ya bir perde arkasndan, yahut br eli gnderip de kendi izniyle dileyeceini vahyetnes! olmadka, Alah'n hibir beere kelm sylemesi (vaki) olmamtr.[116]
b) Her kim ki; Reslullah (S.A.V.), Allah'n (C.C.) kitabndan bir eyi gizledi derse; Allah'-a byk iftira etmi olur.
c) Her kim ki Muhammed (S.A.V.) gayb bilir iddiasnda bulunursa, Allah'a (C.C.) byk ftira etmi olur.[117]
3. Abdullah bn akk tarikiyle Eb Zer (R.A.)'den rivayet edilmitir:
Resluliah'a (S.A.V.), Rabbn grdn m? diye sordum. Buyurdu ki, Bir nur, onu nasl grrm? Ayn tarikle, ikinci bir rivayette ise, Bir nur grdm. buyurdu.[118]
Kad yaz, ifa isimli kitabnda yle der:
Bir grup limin fikri, Hz. Aye'nin kavlincedir. bn Mes'ud'dan ve Eb Hreyre'den, mehur olarak nakledilen de budur. Bunun zerine, hadisciler ve fa-kihlerden bir ksm, dnyada ryetin mmkn olmayacana kail olmulardr, ibn Abbas'tan mehur olan rivayet ise, Peygamber (S.A.S.)in, Rabbni gzleriyle grm olmasdr. Hatta bn Abbas, Hkim, Nes ve Tabaran, rivayetlerinde; 'AHah Tcal, Musa'ya (A.S.) Kelm; ibrahim'e (A.S.) hullet (dostluk); Muhammed'e (S.A.S.) ise r'yet ile ihtisas buyurdu' demitir. mam E'ari ile ashabndan bir grup da Peygamberin (S.A.S.), Allah' (C.C.) ba gzyle grdne kaildirler. Baz meayih de, Allah' ba gzyle grme meselesinde tevakkuf eylemitir. phesiz, bu meselede hak olan da, tevakkuf, yani kat' bir kanaat izharnda bulunmayp bu meseleyi Allah'a (C. C.) havale etmektir.
ifa erhinde Aliyylkar ise unlar zikreder:
Reslulah (S.A.S.). Mi'ra gecesi Allah Te'y' grmedi. Fakat Nevev, Fetv^da r'yetin vaki olduunu dorulam ve bunu muhakkikun'dan nakletmistir.[119]
Allah tel, kullarnn iman, kfr, isyan ve badet (tat) olan btn fiillerinin yaratcsdr.
MtezIe'nin ve rasyonalistlerin dedii gibi, kul; fiillerinin, harekatierinin yaratcs deildir.
Bu iddia sakattr. Zira, insan, fiillerinin neticeleni tafsilatyla bilemez. Bilemediine gre, fiillerin halik olamaz.
Ayrca, bu konuda nakli deliller unlardr:
Allah, her eyi yaratandr... [120]Sizi de, (elinizle) ynpageldiiniz eyleri de Allah . yaratmtr.[121]
Cebriye'nin, zamanmzda fatalistlerin, Allah her eyin halik olduuna gre; kul, fiilleri yapmaa mecburdur, dolaysyla ceza grmemelidir.
demeleri de yanltr. Zira, fiillerin yaratlmas, kulun talep ve kisbine tbidir. Allah, kulun hangi liili yapacan bilir, fert, iyi veya kt ii ihtiyar eder ve Allah onu, o fiili, halkedar.
Kullarn bu fiillerinin hepsi r Allah'n iradesi, dilemesi, hkm, kazas ve takdiri iledir. Ancak, kullar iin, ihtiyar filler vardr. Bu fiiller dolaysyla sevap alrlar veya cezalanrlar.
Cebriye ve zamanmz fatalistleri, insann ihtiyar fiillerini reddediyorlar. Ve Kulun hareketi,, cansz varlklarn hareketi gibidir. diyorlar.
uras aktr ki; insann hareketi ihtiyar; canszlarn hareketi isa mecburidir. nsan, ihtiyar ettiinin karlm grecektir. nsan iradesiz bir mahlk, su ilemeye veya istememeye mecbur bir yaratk olarak grmek ve gstermek tamamen yanltr.
Her fert in, ihtiyar fiillerinin bir karl vardr.
iledikleri iyi amellere bir mkfat olarak.. [122]Dileyen iman etsin; dileyen kfir olsun..[123]
yet-i kerimeleri bunun delilidir.
Kullarn yapt iyi ve gzel olan fiillere Allah'n rzan vardr. Fena olan fiillere ise, rzas yoktur.
Zira; bir yet-i kelimeye gre:
Allah kullarnn kfrne raz olmaz.[124]
Kullarn fiillerin meselesini iyice anlayabilmek iin; mehur lim Hadim'nin bu husustaki Ef'l-i ibd risalesini inceleyelim.[125]
Bu meselede mezheplerin grleri yledir:[126]
Kullarn fiillerinde sadece Allah'n kudreti messirdir. Kullar, kendi fiillerinde, asla kudret sahibi deillerdir. Kulun herhangi bir ite dahli ve tesiri yoktur. Kul, cansz varlk durumundadr. [127]
Fiilde hem Allah'n, hem de kulun kudreti vardr. Fakat kulun kudretinin tesiri yoktur. [128]
Kulun kudreti, fiilde, bil icap vel zdrar messirdir. Kulun kudretini Allah yaratr. Kul da, kendi istei ve kendi kudreti ile, kendi fiillerini yaratr. [129]
Fiilde kulun kudreti bil-cap messirdir. Fiil, kudrete muhalif olamaz. Yani, kudretin sarfedil-msi ile beraber fiilin meydana gelmesi icabeder.
Filozoflara gre; kul, kendi fiilini yaratmaya mecburdur. Bu hususta muhtar deildir. Tef-tazan, bu durumu erh Mekasd'da yle ifade eder: Allah'n kul iin, bir kudret ve irade yaratmas vaciptir. Kuldaki bu irade ve kudret de, fiin meydana gelmesini gerektirir. te Kul, fiilinin bil-cap halikdr demenin anlam budur. [130]
Kulun fiilinde hem Allah'n, hem de kulun kudreti bir arada bulunur. ki kudretin ikisi de, asl fiilde messirdirler. [131]
Allah'n kudreti asl fiilde; kulun kudreti de fiilin vasfnda messirdir. Fiil ise,.inat ve ma'syet olarak vasflanr. Mesel; bir yetime atlan dayak fiilinin asl, Allah'n kadm kudreti ile; bu dayan adalet veya zulm, tat veya mahiyet olma vakflar ise, kulun sonradan olan kudreti ile hasl olur.[132]
Bu grlerden asl olan, stad Ebu tshak'n grdr. Mtridlerin itikad da budur.[133]
Kulun fiilinde iki kudretin de beraberce messir olmas, Allah'n detinin byle cereyan etme-slndendir. yle ki, Allah (C.C.), kulun, bir fiili yapmak istemesinin hemen akabinde o fiili yaratr. Kul bir fiili kasd ve irade etmeden ve Allah'n kendisine verdii kudreti sarfetmeden, Allah, o fiili yaratmaz. Fakat, kulun iradesi olmadan da, Allah o fiili yaratmaya kadirdir. Lkin cebr olmamas ve kulun, yapt fiilden dolay ceza veya mkfata lyk olmas sebebiyle det-i ilh byle cereyan eder.
Meseleyi biraz daha derinletirirsek, Allah (C.C.), balangta, kulda bir kudret yaratmtr. Kuldaki bu kudret zdiraridir. Kul, bu kudreti, bir ii yapmak veya yapmamak isteinden birisine satfetmede hrdr. te, kulun bu ihtiyarna nradc-i Klliye [134]denir ki, bu irade ve kudret, mahlktur. Kul, bu kudretini bir ii yapmak veya terketmeKten birisine sarederek bu iki ktan birini dierine tercih eder. ite, kulun bu sarf, harits mevcut deildir. Ne var, ne de yok kabilinden olan eylerdendir. Buna, rade-i Cziy-ye, Kisb, veya Kast denir.
Netice udur ki; kul, kudretini bir fiile kat'iy-yctle saredince Allah (C.C), deti icab, o fiili yaratr. Eer, bu fiilin meydana gelmsslnde Allah'n yaratmasnn yannda kulun da dahil bulunmam olsa idi; kulun infirad da sahih olmazdi. O halde, kulun fiili, iki kudretin itimai ile hasl olmaktadr. Allah'n kudreti le hasl olmas, Allah'n halk (yaratmas) dr. Kulun kudreti ile hasl olmas ise, kulun kisbi (seip tercih etmesi) dir. Fiilin, makdur (takdir edilen), hsn (gael) ve kubuh (irkin) olarak vasflanmasn gerektiren ey ise, kisb'dir.
Fiilin, Allah'n kudreti ile olduu inanc, cebirdir. Kulun kudreti ile olduu nanc ise, tefviz, yani fiili kula brakmaktr. Bylece, seleften nak-ledilegeten Cebr Mutavasst gr ortaya kar ki, Mtridlerin kabul ettikleri gr de budur.
E'ar Mezhebi'ne gre se: Allah (C.C), kulda bir kudret icat eder. Kul da, bu kudrete uygun olarak, kendi fiilini icat eder Burada messir, yalnz Allah'n kudretidir. Kulun kudreti messir deildir. O, sadece fiilin mahallidir. Kullar, fiillerinde muhtar; ihtiyarlarnda ise muzdardr-lar. Yani hr deil, mecburdurlar. nk E'ar-ler, rade-i Cz'iyye nin mahlk olduuna kaildirler. Onlara gre, fiilin vukuu, zdrardir. Kulun, fiili yapmak veya terketmek hususlarndan birisini tercih etmeye kudreti yoktur. Bunun iin, her ne kadar E'ari, kendisinin Cebr Mutavasst olduunu iddia etmise de, E'arl-sre Cebr Mahz denilmitir.
Tekrar edecek olursak, E'ar Mezhebi'nin grnn zeti udur: Allah (C.C), deti zere, kullarn fiillerini kudretlerine yakn olarak yaratt. Bu halde, kulun fiili, Allah'n kudretinin t3Sri ve Allah'n icad le olduundan, Allah'n mahlkudur. Kulun kudretine yakn olduu iin de kulun kisbidir. [135]
1. ki kudretin isbatnda,
2. Allah'n kudretinin, kulun kudretine mu-vaffk olmasnda,
3. Fiilin, kul iin kisb ve Allah iin halk
olmasnda,
4. Cebr Mutavasst olduklarn iddiada. [136]
1. Mtrdlere gre; kulun kudreti, Allah'n detine muvafk olarak, fiilde messirdir.
Earlere gre ise; kulun, kendi fiilinde tesiri
yoktur.
2. Mtrdlere gre; fiil, kuldan bil-ihtiyar (kulun ihtiyar ile) sudur eder. E'rlere gre ise, fiil kuldan bil-zdrar (mecburen) sudur eder.
3. Mtrdilere gre; kulda irade-i cz'iyye vardr. Fakat harite mevcut deildir. rade-i cz'iyye, mahlk da deildir.
E'rlere gre ise, irade- cz'iyye da, kuldaki kudret vs. gibi, mahlktur. [137]
stitat (kulun gc), ferdn fiil ile balar ve fiilin bitmesi ile sona erer. Kula verilen bu g, fiili yapan kudretin kendisidir.
Ferdin herhangi bir i yapmas, ancak Allah'n, o iin yaplmasn temin edecek gte o ferde vermesiyle mmkn olur.
Fert, irad vs gayri irad btn fiilleri yapmak iin, bu kudrete muhtatr. Muayyen bir hareketi yaptran kudret, her eye kadir olan Allah'n, o fiilin yaplmasna mahsus olarak ferde verdii kudrettir.
Mutezile, kulun, fiillerine kadir olduu inancndadr. Zamanmz felsefacilerinden bir ou da ayn kanaattedir. Mtezile'nin baka bir kolu olan Dialektik - Materyalizm; maddenin ve vcudun, kudretin esas olduunu ileri srer. Halbuki madde ve insan, cizdir. Her, fiilinde, Allah'n kendisine kudret vermesine muhtatr. Allah, ise Kadir-i Mutlak'tr.
stitat (ferdin, bir eye gcnn yetmesi); sebeplerin, letlerin ve azalarn salim olmasyla mmkndr.
Sebepler, ferdin dndaki artlardr.
Mesel; namaz iin vakit; zekt iin nisap miktar mal, bir fiilin yaplmas iin gereken gcn verilmesinde sebeplerdir.
Aletlrr ve azalarn salam olmas se; fer-din ahsnda olan artlardr. El, ayak veya zihnin normal almas gibi.
Allah, kulun cniin yetmeyecei eyi teklif etmez.
Cenb- Hak buyurur:
Allah, hi kimseye, gcnn yeteceinden bakasn yklemez.[138]
insann darbelenmesinin men akabinde; dlende meydana gelen ac ve elem; insann vurmasnn hemen akabinde camn kurumas ve buna benzer eylerin hepsi, Al~ lah Tel'nn yarattktandr. Bu neticeleri meydana, getirmekte, kulun br yaratma kudreti yoktur.
Meseleyi biraz daha derinletirebilmek iin, mezheplerin bu husustaki grlerini tetkik edelim.
Ehl-i Snnet tikadna gre, kullarn fiillerini Allah yaratr. Mutezile Mezhebi'ne gre se, kul, fiillerini kendisi yaratr.
Fiillerin meydana gelmesinde, kulun da kudreti vardr. Ehl-i Snnet nancna gre, fiili meydana getirmede, kulun kudreti mstakil deildir. Mtezile'ye gre isa, mstakildir. Her iki mezhebe gre de, fiili meydana getiren kulun kudretini Allah yaratmtr.
Bu meselede, zerinde ok mnakaa edilmi olan husus udur: Fiili meydana getiren ve Allah'n yaratm olduu kulun kudreti, fiil ile beraber midir? Fiilden sonra mdr? Yoksa fiilden evvel midir? [139]
Kudret, kuvvet, g ve takat mnlarna gelen istitat, bir sfattr ki; Allah (C.C.) bu sfat, inran bir ii yapmay kasdettii anda bu ii yapmak iin gereken btler ve sebepler de salim ve tam olunca yaratr. nsan, hayr fiilini yapmay kasdedince; Allah da hayr kudretini yaratr; er fiilini kasdedince de; Allah er kudretini yaratr.
te bu kudret, fiil le beraberdir. Allah (C.C.) tarafndan, kul iin, fiil le beraber olarak yaratlr. Fiilden evvel olamaz. Zira, fiilden evvel olsa idi; bir ey yapmak istediinde, kulun Allah'a ihtiyac olmamas gerekirdi. Bu halde ise, Mtezllenin dedii gibi, kul, fiilinin halik olurdu. Bu kudret, fiilden sonra da olamaz. Zira, kudrst olmadan fiilin hasl olmas gerekir. Bu ise, muhaldir. Cebriye Mezhebi, bu gr savunur.
Netice olarak; istitat, kul iin bir sfattr ve bu kudret; kul, irade-i cz'iyyesini sarfettil anda hasl olur. Bu ise, drt kademede meydana gelir:
1. rade-i klliye ki; bu iradenin kendisinde, takdir edilmi eylerin her birisine taalluk etm3 salhiyeti vardr.
2. Bundan sonra, fiilin mevcudiyeti iin art olan btn sebeplerin selmeti gerekir.
3. Daha fonra kul; irade-i klliyesini belirli bir fiile sarfsder ki; bu sarf, irade-i czMyyedir.
4. Bundan sonra da, kulun, irade-i cz'iyyesini fiile sarf nnda Allah (C.C), fiil ile beraber, kulda kudret yaratr. Bu son sarf, Allah'n, kulda kudreti yaratmasna sebeptir.
Kudretin asln isbat, Cebriyye'yi; kudretin fiil ile beraber olduunu isbat ise Mtezib'y ykar. [140]
Bunlara gre; kula kudret, fiilden evvel ve-rilir. nsan, br ie teebbs etmeden evvel do, o ii yapacak kudret kendisinde mevcuttur. Kul, btn ilerini kendisinde mevcut olan bu kudret ile yapar ve yaratr. Kulun, i nnda, Allah'n kudretine ihtiyac yoktur. Allah'n da, o ite dahi yoktur.
Bunlarn en kuvvetli delili udur: Teklif, yani emir ve yasaklar, fiillerden evvel hasl olur. Mesel; kfir, iman etmekle mkelleftir. Namaz terkeden bir kimse de, vakit girdikten sonra namaz klmakla mkellaftir. Eer kudret, fiilden evvel olmasa idi, cize, kudret ve takati olmayan ey teklif edilmi olurdu. Bu ise, batldr. Bu hale gre; namaz fiilinden evvel, namaz klma kudreti olmazsa; namaz kl teklifi doru olmaz.
Ehl-i Snnt'in, bu gre cevab udur: s-titat iki mnda kullanlr:
1. Yukarda boyan edildii gibi, fiil ile beraber olan kudret mnsnda. Bu istitat, fiilden ne nce, ne de sonradr. Fiil le beraberdir ve fiilin messiridir. htiyar fiiller, bu istitat ile meyda^ na gelirler.
2. stitat; hisler ve azalar gibi sebeplerin, letlerin ve insan uzuvlarnn selmeti mnsnda da kullanlr. Emir ve nehiylerle Allah'n teklifi, bu mnya gelen istitat zerinedir. Bu hakte acizlik de gerekmez. u yet-i kerime de, buna iaret etmektedir:
Ona bir yol bulabilenlerin (gc yetenlerin) Beyti hncc (ve ziyaret) etmesi. Allah'n nsanlar zerinde bir hakkdr...[141]
Netice udur ki, det ve sebeplerin salim olmas mnsna gelen ve nceden kulda mevcut olan istitat, teklifin, yani emir ve nehiylerin verilmesinin shhati iindir. Fiil ile beraber olan stitat isa, kulun sevaba veya azaba mstehak olmasnn sebebidir. [142]
Allah Tel, diledii kimseyi sapklkta; diledii kimseyi hidayette klar.
Allah hidayet ve sapkl halkeder, insan da kazanr. Kul, kurtuluu veya sapkl seer. Allah da onu halkeder.
Allah kul iin, sadece hayrl olan yaratmalyd denemez. [143]
Allah Tel, kendisine koan afetnez.
Bugn, trl maskeler altnda, insanlar Allah'a irk komaa tevik -odiliyor. Materyalistler maddeyi, rasyonalistler akl; natralistler (tabiiy-yn) tabiat; ehvetperestler ehveti (seksi) ve nefislerini; sapk mistik telkkiler insan; baz siyas grler, bir milletin tamamn veya bir snf yahut da bir aznl, hkimiyetin menei sayarak ilhlatmyorlar. Ve Allah'a, zaMnda, sfatlarnda ve fiillerinde ortaklar kouyorlar. Allah, hangi ekilde'olursa olfun, kendisinden baka Allah kabul edeni, yani msrii affetmez.
irkten baka, diledii kimselerin, byk veya kk gnahlarn affeder.
Hell olarak kabul edilmedii takidrde, Allah dilerse, byk gnah da affeder.
Byk gnah hell kabul etmek ise kfrdr. Kk gnahlar hell sayan da kfir olur. [144]
Haram edilmi eyler de nzktr.
Rzk Cenb- Allah'n canllara yemeleri iin, verdii her eydir.
Bir eyin nzk olmas, onun haramlk vasfn kaldrmaz. Allah, insan rzklandrdna gre, Allah'n insana nzk olarak verdii bizatihi haram olan (arap veya domuz eti gibi) eyler, haram deildir demek kfrdr.
Hell olsun, haram olsun; herkes kendi rzkn yer. Bir insann kendi rzkm yememesi, veya bakasnn onun rzkn yemesi tasavvur edilemez.
Allah'n, bir mahlk iin, tayin ettii eyi, bakasnn yemesi imknszdr. [145]
Melekler, Allah'n kullan olup, Allah'n emri ile hareket ederler.
...Bunlar (Melekler) Allah'n emri ile hareket ederler.[146]
Onlarn, erkeklik ve diilik vasflan yoktur.
Meleklerin kesin saylan yakkmda kat' bir bilgimiz yoktur. Onu, aniak, Allah biiir. Kur'an- Kerim'de ve Peygamberimizin hads-i eriflerinde simleri zikredilen melekler unlardr:
Meleklerin Peygamberi durumunda olan drt byk melek:
1. Cebrail: Vazifesi, Allah ile Peygamberler arasnda eliliktir.
2. Mikil: Grevi, tabiat olaylarn idare etmektir.
3. srafil: Vazifesi, Sr denilen bir vasta ile, kyametin ve ldkten sonra btn canl varlklarn dirilecekleri zamann geldiini haber vermektir.
4. Azrail: Bunun da vazifesi canllarn ruhunu almaktr.
Bu drt byk melekten baka; Cennetin bekisi Rdvan, Cehennemin bekisi Mlik, nsanlarn sevaplanm ve gnhlarn tesbit eden Hafaza Melekleri, kabirds sual soran Mnker ve Nekir, isimlerini bildiimiz meleklerdir.[147]
Allah'n peygamberlerine inzal etmi olduu kitaplar vardr. Bu hitanlarda emrini, nehvini, mkfatn ve azabn beyan edip aklarm-tr.
Allah Tel, Cebrail vastasyla, btn peygamberlere emir ve yasaklarn bildirmitir. Bunlarn bazlar kitap haline gelmi ve zamanmza kadar ulam, byk bir ksm ise gnmze ulaamamtr. Allah Tel'nn baz peygamberlere gnderdiklerine Suhuf (sayfalar) denir. Bir rivayete gre bunlar;
1. dem Peygambere 10 sayfa,
2. t Peygambere 50 sayfa.
3. dris Peygambere 30 sayfa,
4. brahim Peygamber 10 sayfa olmak zere cem'an 100 sayfadr.
Mukaddes Kitaplar olarak bildiimiz drt byk kitap ise, Ktb Erbaa diye isimlendirilir. Bu kitaplar da, u peygamberlere gnderilmitir:
1. Tevrat, Hz. Musa'ya,
2. Zebur, Hz. Davud'a,
3. ncil, Hz. sa'ya,
4. Kur'an- Kerim, Hz. Muhammed'e.
Tevrat, Zebur ve ncil, peygamberler tarafndan getirildikleri, yani Allah'n gnderdii eklini muhafaza edememi, insanlar tarafndan tahrif edilmilerdir. Bu husus hem tarih, hem akl hem de nakli delillerle sabittir.
Ayrca, Kur'an- Kerim, kendisinden nceki kitap ve dinleri neshetmi, yani hkmlerini yrrlkten kaldrmtr.
Kur'an- Kerim, Peygamber Efendimizin en byk mucizesi, tahriften ve taklitten uzak yegne hak kitap olarak, gnmze kadar, bir harfi dahi deimeden gelmitir.
Kur'an- Kerim'n Peygamberimize gnderilmesi 23 senede tamamlanm, Peygamberimizin vefatndan sonra Hz. Ebu Bekir zamannda bir araya toplanm, Hz. Osman zamannda nshalar halinde oaltlarak, sl&m'n o zamanki merkezlerine gnderilmitir.
Kur'an- Kerim, sitli zaman ve eitli yerlerde inzal edilen 114 sre ve 6666 ayetten mteekkildir. [148]
Resullerin gnderilmesinde hikmet vardr. Allah Tel, beer inden bazlarn, beeriyete mjdeleyici ve korkutucu resuller olarak gndermitir. Bu resuller; insanlara, din ve dnya ilerinden, muhta olduklar her eyi aklamlardr.
Resuller, insanlarn ezelden ebede kadar ihtiya duyacaklar her syi bildirmilerdir. nsann, kendisine, bakalarna, din vazifelerini ve takip edecei hareket eklini gsteren ebed kanunlar getirmilerdir. Bunlar imana, kltre, hayat nizamna ve amsllere dair olan lmsz kaidelerdir. Dini kabul, onun muhtevas olan iman, kltr, hayat nizamn ve amelleri de kabul demektir.
Cenb- Allah, peygamberleri, tabiat kanunlarn yrtan mucizelerle te'yid etmitir.
Mucize; peygamberden, Allah'n izni ile sadr olan fevkalde haldir.
Peyqamberlerin ilki, lz. Adem ve sonuncusu, Hz. Muhammed (S.A.V)dir.
dem (A.S.) in ilk insan ve ilk peygamber olduu hususunda kitap, snnet vs cma'da deliller vardr. Bunu inkr eden, (Darwinistler ve ayn dncede olanlar) kfir olur.
Hz. Muhammed (S.A.V.) in son peygamber olduunu inkr eden de kfir olur.
sa (A.S.)'nm yer yzne inecei hadis-i erifte zikredildiine gre; son peygamber, Hz. sa olmaz m? eklindeki sual yanltr. Zira, Hz. sa, yer yzne, Hz. Muhammed'e tbi olarak gelecektir. nk, onun eriati neshedilmitir. Onun in vahy ve hkm koymak yoktur.
Peygamberlerin saylarnn ne olduu konusunda mnkaa etmemelidir. Zira, Altah Tel buyurmutur ki; Andlsun ki, senden evvel de peygamberler gnderdik. Onlarn iinden, sana kssalarn bildirdiimiz kimseler de var; sana bildirmediimiz kimseler de var. [149]Eer adet zikredilirse; zikredilen adetten fazla peygamber gelmi gemise onlar inkr edilmi; zikredilen adetten as peygavber gelmise peygamber olmayanlara peygamberlik izafe edkni olur.
Peygamberlerin hepsi, Allah'tan aldklarm tebli etmiler ve haber vermilerdir.
Peygamberler, insanln kurtulu yolunu; btn insanlara, her trl eziyetlere ramen bildirmilerdir. Onlar teblii gerekli her eyi aklamlardr. te, bu tebli edilenler, kurtuluun tek yoludur.
Bazlar, Peygamberler kurtuluu muzun esaslarm herkese deil, sadece baz insanlara bildirdiler. Biz de, o kendisine sr tevdi edilen kimselerden renerek kurtulabiliriz. derler. Bunlar, peygamberleri, tebli vazifesini yapmam olmakla itham stmi oluyorlar. Bu da tam bir kfrdr.
Peygamberler sadktrlar ve nasihat edicidirler.
Peygamberlerin en efdali, Hz. Muhammed (SA.S.)'dir.n
Allah (C.C.), Kur'an- Hakiminde, slm mmeti'ni en hayrl mmet olarak bildirir. mmetin hayrl oluu, dinlerinin ykseklii sebebiyledir. Dinin ykseklii ise, o dinin peygamberinin yceliine iarettir.
Peygamberler de bizim gibi birer insandrlar. Fakat, Allah tarafndan seilmi kimseler olduklar iin, dier insanlardan ayr, baz vasflar vardr. Peygamberlerin bu sfatlarn yle zetleyebiliriz:
1. Sdk (Doru olmak): Peygamberler, asla yalan sylemezler. Onlar, drst insanlardr.
2. Emanet (Gvenilir olmak): Peygamberler, gvenilir kimselerdir. Asla emanete hiyanet etmezler.
3. smet (Gnah ilememek): Peygamberler, gnah ilemezler. nsanlk iaab oan ufak tefek hatalar da, Allah tarafndan dzeltilir.
4. Fetanet (Zeki olmak): Peygamberlerin hepsi de, nsanlarn mutlaka en zekileridiriler.
5. Tebli (aklamak): Peygamberler, Allah'tan alm olduklar emirleri insanlara mutlaka ulatrmlardr. Hi bir ey gizlememiler ve hi bir ey de ilve etmemilsrdir.
Peygamberlerin kesin saylarn ve simlerini bilmiyoruz. Bunlardan, Kur'an- Kerimde ismi geen peygamberler unlardr:
1. Hz. Adem |
14. Hz. Harun, |
2. Hz. dris, |
15. Hz. Davut, |
3. Hz Nuh, |
16. Hz. Sleyman |
4. Hz. Hud, |
17. Hz. Eyyub, |
5. Hz. Salih, |
18. Hz. Zlkifl, |
C. Hz. Lt, |
19. Hz. Yunus, |
7. Hz. brahim, |
20. Hz. lyas, |
8. Hz. smail, |
21. Hz. El-Yesa, |
9. Hz. shak, |
22. Hz. Zekeriya, |
10. Hz. Yakup, |
23. Hz. Yahya, |
11. Hz. Yusuf, |
24. Hz. sa, |
12. Hz. uayb, |
25. Hz. Muhammed |
13. Hz. Musa, |
|
Bunlardan baka, peygamber veya vel olduklar hususunda, slm limlerinin ihtilf ettikleri Hz. zeyr, Lokman ve Zlkarneyn'in isimleri de, Kur'an- Kerim'de zikredilmektedir. [150]
Peygamberlerin ve hayrl kimselerin byk gnah ilemi olanlara da efaat edecekleri (yet ve hadislerle) sabittir.
Hem kendinin, hem erkek mii'minerlc kadn m'minlerin gnahnn yarhanmasn.iste.[151]
Artk efaat edici (melekler, peygamberler ve salihler)in hi bir efaati onara fayda veremeyecek.[152]
Cbir (R.A.) den:
mmetimden byk gnah ilemi olanlar iin de efaatim vardr.[153]
Kul, kendisinden emir ve ya-saklamalann kalkaca bir duruma ulaamaz.
Baz sapklar; kul ar sevgiye (aka ulanca ve kalbi temizlenince, artk onun ibadet etmesine, dinn emirlerini tutup yasaklarndan saknmasna lzum yoktur derler. Bu, kfirce bir inantr. nsanlarn en temiz kalbine malik olan Peygamber (S.A.V.) ibadstten, taatten vaz gemi midir?
Baz sapk kimseler de, tnsan muayyen br mertebeye (fena ilah'a) vardktan sonra; Terdin ibadetine, taatna lzum kalmaz derler. Bunun te'vlle gelen bir taraf yoktur. Buna nanan kfirdir.[154]
Beerin resulleri, meleklerin resullerinden daha faziletlidir. Meleklerin resulleri de, (Peygamberler hari) btn beerden daha efdaldir. M'minterin umumu ise, meleklerin umumundan faziletlidir. [155]
nsanlarn en efdali, peygamberimizden sonra, Ebu Bekir Sddik (R.A.)'tr. Ebu Bekir'den sonra, Omer'l-Faruk' (R.A.)tur. Sonra Osman z'n-Nureyn' (R.A.) dir. Sonra da, Aliyyl'Murtaza (R.A.) dr. Hu-lefa-i Raidn'in hilfetleri de, bu sraya gre olmutur. [156]
Sahabe, ancak hayrla yadedilir.
Bu konuda Peygamberimin yle buyurur:
Ashabma kt sz sylemeyiniz. Sizden biriniz, Uht Dng kadar altn sadaka olnrnk verse; gene do ashabndan birisinin (ulam olduu yce derecenin) boyuna, hatta yan boyuna ulaamaz.[157]
Allah!.. Allah!.. Ashabm hakknda (fena konumaynz) Allah'tan korkunuz. Benden sonra onlara garazla, haklarnda kt lf etmeyiniz. Kim onlar severse, ben sevdiinden dolay sevmitir. Kim onlara eziyet ederse, bana eziyet etmi olur. Bana eziyet edene ise, Allah'n azap etmesi yakndr.[158]
Sahabeye ta'n etmek eer kat'i delillere- aykr ise, kfrdr. Kafi delillere aykr deilse; bid'at ve fsktr. [159]
Peygamber (S.A.S.yin cennetle mjdeledii aere-i mbeere'nin, cennete gideceklerine ehadet edilir.
Trmiz ve Ahmet b. Hanbel'in tahric ettik-lsri bir hads-i erife gre, Aere-i Mbeere unlardr.
1 Uz. Ebu Bekir.
2 Hz. mer.
3 Hz. Osman.
4 Hz. Ali.
5 Hz. Talha.
6 Hz. Zbeyr
7 Hz. Abdurrahman bn Avf.
8 Hz. Sad bn Eb Vakkas.
9 Hz. Sa'd bn Zeyd.
10 Hz. Ubeyde bn Cerrah.
(Allah, cmlesinden raz olsun) [160]
Hz. Muhammed (S..S.)'in kyamet almetlerinden olarak; Deccl'tn, Dbbe-i Arz'n, Ye'cc ve Me'ciic'n kmas; Hz. sa'nn gkten inmesi ve gnein batdan domas hakknda verdii haberler haktr. [161]
ldrlen bir kimse, eceli le lmtr. lm de, (hayat gibi) bir varlktr.
lm, tpk hayat gibi Allah'n bir yaratdr. Beeriyet in, lm yaratmak, veya yok etmek mknszdr.
Zira, Allah (C.C.) yle buyurmaktadr.
O (Allah! lm de, dirimi de yaratandr:.,[162]
ldrlen bir adam iin, daha fazla yaayacakt denemez. lmn eceli (vakti), deimez. nk:
O ecelleri gelince; ne bir saat geri brakabilirler, ne ne alabilirler. [163]
Kfirlere ve mminlerden bazt gnahkr olanlara kabir azab; itaat edenleri kabirde nimetlendirmek; ve Nekifin suali [164], kitap ve snnet ile sabittir (gerektir).
(Kabir azabndan biri de) atetir ki, onlar sabah, nkam arzolunacaklar. Kyametin kopaca gn de, "Firavun hanedann azabn en etinine sokun' denilecek.[165]
bn Abbas (R.A.) tan: Neb (S.A.V.), iki kabrin yanndan geerken buyurdu ki:
Muhakkak, bu ikisi de azap gryorlar. Grdkleri azap da, ok byk olan bir i iin deil. Onlar-dnn birisi, idrardan saknmaz ve temizlenmezdi. Dieri ise, lf getirip gtrerek halkn arasn ifsat ederdi...[166]
yet ve hadislerle sabittir ki, kabir azab, haktr. Fakat, azabn keyfiyeti bize bildirilmemitir.
l, idrak edemez; dolaysyla azap mmkn deildir diyenler kfirlerdir. Zira, Allah'n, cansz telkki ettikleri maddeye, bu azab hissedecek bir hayatiyst vermesi, kinat yoktan var eden Allah'n kudreti yannda, hi mesabesinde bir itir.[167]
ldkten sonra dirilmek, haktr.
Allah buyuruyor:
Sonra siz, kyamet gnnde tekrar dtilip kaldrlacaksnz...[168]
phesiz ki; kinat yoktan var eden, kuru tanelerden hayat dolu bitkiler kartan, birer damla sudan canllar meydana getiren Allah; ldkten sonra, kullar yeniden tsrkip etmee kadirdir.
Amellerin llmesi, haktr.
Cenb- Allah buyurmaktadr:
Herkesin dnyada yapp ettiini tartmak da, o gn haktr.[169]
Ahrette kula verilecek olan kitap, haktr.
Bu kitapta kullarn tat (hayr) lan ve hatalar bildirilir:
...Kyamet gn onun iin bir kitap karacaz ki, neredilmi olarak kendisine kavuacak.[170]
Artk kitab sng eline verilmi olana gelince; der ki: 'Aln okuyun kitabm. nk ben hakikaten hesabma kavuacam zannetmitim (bitmitim)',
Kitab sol eline verilmi olana gelince; o da der ki: 'Ah keke benim kitabm verilmescydi'.[171]
(Kitab sa eline verilen kimse) kolayca bir hesap ile muhasebe edilecek o.
Ama kitab arkasndan (solundan) verilen kimse; derhal helakini temenni edecek, o iddetli atee girecek.[172]
Ahirette, Allah'n kullarna sual sormas, haktr. [173]
Kevser havuzu haktr.
Cenb- Hak buyurur:
(Habibim) Biz sana, hakikaten, kevseri verdik.[174]
Resul Ekrem ise; yle buyurmulardr;
Benim havzm, bir aylk yoldur. Onun suyu, stten daha beyazdr. Onun kokusu, miskten dla gzeldir. Bardaklar, semann yldzlar pibidir. Ondan ien kimse arttk ebediyyen susamaz.[175]
Srat kprs, haktr
Bu, Cehennem stne kurulmu bir kprdr. Cennetlikler geer; cehennemliklerin aya kayar.
Peygamberimizin bildirdiine gre:
...M'minler srat gz ap yumuncaya kadar (ksa bir zamanda): imek gibi, rzgr gibi, ku gibi, ata veya (dier) binitlere binmi gibi geerler...[176]
Cennet ve Cehennem, haktr. Cennet ve Cehennem, yaratlmtr ve u anda da mevcutturlar.[177]
Ey dem, sen einle beraber Cennette yerle...
Ayrca, Cennet ve Cehennemin hazrlandn bildiren yetler vardr:
O (Cennet), takva sahipleri iin hazrlanmtr.
O (Cennet), takva sahipleri iin hay.rammhr.[178]
O (Cennet), Allah'a ve Peygamberine iman edenler iin hazrlanmtr..[179]
O (Cehennem atei) kfirler iin hazrlanmtr.. [180]
Cennet ve Cehennem sonsuzdur. Hi bir zaman yok olmazlar ve iindekiler de yok olmayacaklardr.
Cenb- Allah buyuruyor:
Onlar (iman edip de iyi iler yapanlar), orada (Cennetlerde) ebed kalcdrlar.[181]
Onlar (o inkr edip kfir olanlar ve zulmedenler), orada (Cehennemde) ebed kalcdrlar.[182]
Byk gnah ilemi olan m'minler (tevbe etmeden lseler dahi), Cehennemde ebed kalmayacaklardr.
Allah buyuruyor:
Allah, m'min erkeklerle m'mn kadnlara da -kendileri ilerinde ebed kalclar olmak zere- altlarndan rmaklar akan A.dn Cennetlerini ve ok gzel meskenler vaadetti.[183]
Dirilerin llere dun etmelerinde ve onlar iin sadaka vermelerinde llere fayda vardr.
Peygamberimiz (S.A.V.) buyurur:
Mslmanlardan bir gnp, bir lnn namazn klnca ona efaat etmi olurlar. [184]
Allah (C.C.), dualara icabet eder ve hacetleri bitirir.
Rabbiniz buyurdu: Bana dua edin; size icabet (ve duanz kabul) edeyim.[185]
Duada esas; niyetih sadk, halis olmas ve kalbin huzurudur.
Resulllah buyurur:
Allah'a dua ediniz. Kabul edeceine inannz. Biliniz ki; Allah, gafil ve (dnyaya iyice) dalm kalp-, ten dua kabul etmez. [186]
Kaza ve kader kelimelerinin slm stlahnda ifade ettikleri m&nk udur:
Kader, ezelden ebede kadar olmu ve olacak eylerin hepsinin zamannn, yerinin ve nasl olacaklarnn Allah tarafndan ezelde bilinmesi ve bu bilgiye uygun olarak takdir ve irade edilmesidir. Kader, Allah'n ilim ve irade sfatlar le ilgilidir. Allah, ilim sfat ile, olacak eyleri btn teferruat ile bilir, irade sfat ite yle veya byle olmasn tercih ve takdir eder. ite bir syin, ezelde Allah tarafndan bilinmesine ve ylece tercih ve takdir edilmesine kader denir.
Kaza ezelde, Allah tarafndan bilinen ve takdir edilen eylerin, zaman ve yeri girdiinde, ezeldeki bilgi ve takdire uygun olarak, Allah tarafndan yaratlmasdr. Kaza, Allah'n Kudret ve Tekvin sfatlar ile ilgilidir. Allah, kadere uygun olarak, her eyi kudret vs tekvin sfatlar ile yaratr.
Kinatta her ey, kaza ve kadere baldr. Allah'n takdir ve iradesinin dnda hi bir ey olmaz.
Kadere man; iyi-kt, hayr-er ne varsa hepsinin Allah tarafndan ezelde takdir edilip zaman g:Iince de yine Alah tarafndan bu takdire gre yaratldna inanmak demektir.
Kaza ye Kadere iman, slm'n inan esaslarnn en mhimlerinden biridir. slm mtefekkirleri ve kelm limleri, Kaza ve Kader meselesinde eitli grlere sahip olmular, bu konuda biroklar yanlm ve temel inantan sapmlardr.
Kaza ve Kader meselesindeki ihtilf; kulla-rm krndi fiillerini halk (yaratma) meselesindeki ihtilftan domutur.
Kaza ve Kader kelimeleri, umumiyetle, ikisi de bir arada kullanlr. Bu kelimelerden; biri dierinin lzm' olmakla beraber; mezhepler arasnda kullanllarnda ihtilf vardr. Mesel, bizim (Matridlerin) Kaza diye tarif ettiimizi, E'arler Kader diya tarif ederler.
Rap'a gre: Kader, takdir; Kaza da, tahsil etmek ve kesin olarak hkmetmektir.
Baka bir deyimle Kader, lmek iin hazrlanan ey; Kaza ise, fiilen lmekten ibarettir.
Kader, bir eyin esas; Kaza da onun tafsiltdr. Mesel; Kader, bir devletin divan'mdaki cmal defteri; Kaza da o deftere gre, vazife sahiplerine Boyt'-mal'in tevzi ve taksimidir.
bn'1-Esr, El-Bdaye Ve'n-Nhaye simli eserinde yle demektedir:
Kader, takdir; Kaza ise, halk (yaratma) manasnadr. Bunlar, birbirinin mtelzmdr. Yani, bunlar birbirlerinden ayrlmayan iki emirdir. Kader, esas (temel); Kaza ise bina mesabesindedir. Kim ki, birbirinden ayrmak isterse Kaza ve Knder binasn ykm otur.
Yani, bnl-Esr'e gre; Kaza ve Kader ayn mnya geliyor.[187]
Kaza ve Kader, Kur'an- Kerim'de birka mnda kullanlmtr.[188]
1) Kaza ve Kader, halk (yaratmak) mnsna gelir. u yetlerde olduu gibi:
Bu suretle onlar, yedi gk olmak zere, 2 gnde vcuda getirdi (yaratt)[189]
(Allah) onda (arzda), arayanlar in drt gnde msav gdalar takdir etti (yaratt).[190]
2) Kaza ve Kader, Emir ve hkm mnsna gelir. u yetlsrde byledir:
Rabbin, kendin bakasna kulluk etmeyin, ana ve babaya iyi muamele edin diye hkmetti...[191]
Aranzda lmn keyfiyetini, zamanm, meknm ve ecellerin miktarn biz (tayin, hkm ve) takdir ettik. [192]
3) Kaza ve Kader, ln ve Beyan mnlarna da gelir. u yetlerde olduu gibi:
Biz. Kitapta srail Oullarna u haberi verdik (beyan ettik); 'Siz, arzda muhakkak iki defa fesat karacak ve muhakkak (bana kar) byk bir serkelik yapp kabaracaksnz.[193]
(Lut'un) kars baka. Biz ocun mutlaka geride kalan (helak olan) kimselerden olmasn takdir (ve iln) ettik.[194]
Kader: Allah Tel'nn, ezelden ebede kadar olmu ve olacak eylerin zamann, meknn, vasflarn, ekillerini ve her trl zelliklerini ezelde bilip ve bilgisi zerine tahdid ve takdir etmesidir.
Kaza: Allah Tel'nn ezelds, ilmi zerine takdir ve tesbit etmi olduu eyleri, zaman gelince, ezeldeki ilim ve iradesine uygun olarak icat etmesi ve yaratmasdr.
Kader, Allah Tsl'nn ezel olan lim ve rade sfatna; Kaza da Tekvin sfatna racidir.[195]
Kaza ve Kader kelimelerinin lgat ve stlah mnlar beyan edildikten sonra Ehl-i Snnet Mezhebinin Kaza ve Kader hakkndaki tezi yle hlsa olunabilir:
Cenb-i Hak, eyay yaratmazdan nce, eyann -miktarlarn, ahvalini, halkn amellerini, kendi iradeleriyle yapacaklar hayr ve serleri Ilm-i ezelsiyle bilip, ezel iradesiyle levh'i mahfuz'da, ilk yaratt kalemle yazmtr. Ezelde lim ve radeye muvafk olarak takdir edilen eyler de, zaman gelince, harfiyen kaza olarak meydana gelmektedir.
Hercy ezelde takdir edilip, Lcvh-i Mahfuz'-da yazlm olduuna, zaman gelince de kaza olarak icat edileceine, takdir ve kazada hata olmyacana gre; insan, yapm olduu ilerden nasl sorumlu tutulur? eklindeki soruya cevap vermeden nce, insanlarn fiillerini ksaca tetkik edelim.
nsanlarn fiil ve hareketleri ikiye ayrlr:
a) htiyar fiiller.
b) Gayri ihtiyari fiiller.
nsanlarn gayri ihityar olan fiil ve hareketleri, kendi ihtiyar ve iradeleri olmakszn, sadece Allah'n yaratmas ile olduu iin, insan bunlardan sorumlu tutulmaz. nsann alk hissetmesi, vcudundaki kann dolam, organlarn almas vs. gibi iler, bu kabildendir. Bunlardan ne sevap, ne de gnah hasl olmaz.
htiyar fiiller ise; insanlarn ihtiyar ve radesi vastas ile yaratlr. nsanlar, bu hususta bir kisb2, bir irade-i cz-iyyeye ve bir kudrete sahiptirler. nsanlar, kendi iradelerini ve kudretlerini sarf eder, akabinde Allah (C.C.) da o fiilleri yaratr. Yoksa, insan kendi fiillerini yaratmaz. Binaenaleyh, insanlarn bu kabil hareket ve fiilleri, kendi irads ve ihityarlarma mstenit olduundan, cebir lzm gelmez. Bu fiillerin yaratcs Allah olup, kul olmadndan tefviz (yani kulun, fiillerini yaratm olmas) de lzm gelmez.
Yalnz, Allah (C.C), her hususta, olan ve olacak olan her eyi sebeplere balamtr. Kul, bu sebeplere tevessl edince, Allah (C.C.) da o eyi yaratr ve vcuda getirir. lh snnet ve tarzda cereyan eder.
imdi, asl sorunun cevabna gelelim: Fiil ve hareketlerimiz ezelde takdir edilmi ve Levh'a yazlm olduuna gre; bu leri yapmak zorunda kalmyor muyuz? yleyse niin sorumluyuz?
Evet, herey ezsde Allah'n irade ve ilmiyle takdir edilmi ve yazlmtr. Fakat ehemmiyetle bilmemiz gereken husus udur: lim Maluma Tbidir. Bilgi, ancak hadiselere ve eyaya uygun olursa, ona ilim denir. Uygun olmazsa cshil denir. lim Malma Tbidir. Yani, ilim (bilmek) malma (bilinen eylere ve hadiselere) tbidir. lmin, hadiselerde tesiri yoktur. Mesel biz gnein neredsn ve ne zaman doacan biliriz. Gnein ise sylediimiz zamanda domas, bizim bilgimizden dolay deildir. Veyahut, meteoroloji istasyonlarnn, letleri ve tecrbeleri ile, bugn rzgrn hangi ynden eseceini bilmelerinin ve bunu daha nceden tesbit etmelerinin, rzgrn ayn ynden esmesinde tesiri yoktur. Yani, onlar bildi ve yazd diye rzgr o ynden esmi, veya yamur yam deildir. Zatsn yamur yaaca ve rzgr o ynden esecei iin onlar bilmi ve yazmtr.
lim malma tbidir genel kaidesinin izah, budur. Hak Tel da, he eyi kaplayan ilmi ile, dnyaya gelen ve gelecek olan btn nsanlarn; irads ve kudretlerini nasl kullanacaklarn, iyiyi mi, fenay m seeceklerini, irade ve kudretlerini kullanmalarnn sonunda neticelerin ne olacam eksiksiz bir ilimle bilir ve bu bilgisi zerine, ezelde, insann her fiilini takdir eder ve Levhi Mahfuz'a yazdrr. Netice; ezeldeki takdiri ilh ve yaz, ilm- lh'ye tbidir. Yani, Allah nasl olacan ve geleceini bildii iin ylsce takdir edilmitir. lm- ilh ise, malma tbidir.
Cenb- Hak, nasl olacak ise ylece bilmi, bildii gibi hkm ve takdir etmitir. Hlsa; Al-lah Tel, insanlarn ne ekil hareket edeceklerini bildii ve takdir ettii iin insanlar hareket etmi deillerdir. Ancak, Allah (C.C.), insanlar kendi irade-i cz'iyyelerini nasl kullanacaklarn ve dolaysyla nasl hareket edeceklerini tamamen bildii iin, ylece takdir edip yazmtr.
Baka bir deyimle; nsan, hayr ve erri, ezelde yazld ve takdir edildii iin ilemiyor. nsann, kendi iradesi ile hayr veya er ileyacei, Allah tarafndan bilindii iin, ezelde ylece yazlp takdir ediliyor. Bunun iin de insan, iledii hayrlarndan sevap, ve mahiyetlerinden gnah kazanyor ve sorumlu tutuluyor.
Bu hususu iyics aydnlatmak iin, Hz. Ali (R.A.)'nin Kaza ve Kader hakkndaki grlerini inceleyelim [196]:
Hz. li (R.A.) Sffin savandan dnnce, bir ihtiyar kalkp, Ya Ali! Bize haber ver- am seferine gitmemiz Allah'n kaza ve kaderi ile midir? diye sordu. mam Ali: Evet, tohumu yarp canlandran, insan yaratan Allah'a yemin olsun ki, altmz. ndiimiz lcr vadi, ktmz her yoku, Allnh'n kaza ve kaderi iledir. bu-yutunca; ihtiyar adam, Bu halde, ben Allah'n hi sevap vereceini mit etmiyorum. dedi.
Bunun zerine Hz. Ali, yle buyurdu: Dur, ey ihtiyar! Allah sizin yrmenize de, geri dnnz halinde, dnmenize de byk ecir verir. Siz, hi bir harekete zorlanmazsnz. Hi bir eyi yapmaya da mecbur deilsiniz. Bu szleri iiten ihtiyarn, O halde, kaza ve kader bizi nasl sevke-diyor? demesi zerine Hz. Ali (R.A.) kzd ve unlar syledi: Yazklar olsun sana! Sen, kaza ve kaderi, kendi mitlerini ve hareketlerini ilzam eden bir kaza onlar gerekli klan bir kader mi zannettin? Hayr, yle deildir. Eer byle olsayd (yani, insan, kaza ve kaderin icab olarak bir eyi yapmak zorunda olsayd); sevap, azap, va'd, vad, emir, nehiy, gnahkr knamak ve iyilik yapan vmek gibi hususlar batl olurdu. Bu gr ise; puta tapanlarn, eytan ordularnn szleridir. Bunlar, bu mmetin kadercileri ve mecu-sileridir. phesiz ki Allah (C.C.), hayr olan eyleri emreder, fenalklar yasak eder, kolay olan teklif eder, zorla itaat ve zorla isyan ettirmez. Peygamberleri, halka, abes olarak gndermedi. Yerleri, gkleri ve ikisi arasndakilerini btl olarak yaratmad. htiyar adam Buna gre, bizi yrten kaza ve kader nedir? diye sorunca, Hz. Ali, Allah'n emir ve hkmdr. Bu ise, kulun kisb ve ihtiyarna baldr. buyurdu.[197]
Resul Ekrem (S.A.V.), bir gn, yklmaya yz tutmu olan bir binann yanndan geerken ar'atle yrynce, kendilerine sorulan Ya Re-sulallah, Allah'n kazasndan m kayorsun? sualine, Allah'n kazasndan, Allah'n kaderine iltica ediyorum diyerek cevap vermilerdir.
Hz. mer (R.A.), am'a gittiinde, orada veba hastal bulunduunu itince, geri dnmt. Bunun zerine Eb Ubeyde b. Cerrah; Ya mer, Allah'n kazasndan m kayorsun? deyin-C3; Hz. mer, Evet Allah'n kazasndan yine Allah'n kaderine kayor ve iltica ediyorum. cevabn vermitir.
Bunlardan anlalyor ki; kader, kaza haline gelmedike, Allah tarafndan deitirilmesi umulur.
Kur'an' Kerim'de; Allah ne dilerse (onu yapar, bazsn) mahveder, (vcuda getirmez. Bazsn da) vcuda getirtir. Ana kitap (Levh-i Mahfuz), O'nun nezdindedir. [198] buyrulmutur.
Bu yet-i kerimede deimez denilen ey; Levh-i Mahfuz, kader ve ezel olan lm-1 ilhdir. Deien ve tayire urayan ise, kazadr.
Peygamber Efendimiz, bu yetin tefsirinde yle buyurmulardr:
Allah bir kavmi aziz, bir kavmi zelil klar. Birisinin menfaatini kaldrr, brnnkini arttrr.[199]
Hz. mer ise, imhas mmkn olan kazalardan dolay yle dua ederdi:
Allahim!... Eer ismimi ak divanna yazmsan ismimi oradan sil!... Eer saidler divanna yazmsan onu orada sabit kl!... Zira sen; 'Allah ne dilerse mahveder veya vcuda getirir. Ana kitap, O'nun nezdindedir.' buyurdun. Senin bu szn haktr.[200]
Bir gn, bir kimse Hz. mer'e (R.A.); Ya Kba Alniurrahniiiti! Bir kavini arap iiyor, zina ediyor, hrszlk ediyor ve bir de; 'Bizim yaptklarmz Allah biliyor. Bizim iin kurtulu yoktur diyorlar ne dersiniz? diye .sorunca Hz. mer, kzarak u cevab verdi: Shhanallah.. Evet on-lam yapacaklarm ve yaptklarm Allah (C.C.) bilir. Fakat Allah'n bilmesi onan, o ilere zorlamaz ki.
Allah'n lmi, haberi ve iradesi, bir eyin olmasn veya olmamasn gerektirerek failin kudretini kaldrmaz. Allah'n bir eyi haber vErmes, o ey zerine haberin mnsnn hkmdr. Hkm, hkimin iradesine baldr. rade de, ilme tbidir. lim ise, malma tbidir. Malm da, yaplan ve failden kan fiillerdir. Bu fiiller, failden, ihtiyar ile kmaktadr. u halde sevab ve vebal faile rcidir.
Bu mesele ile ilgili olarak; Btn ktlkler ve bunlardan biri olan kfr de Allah'n iradesiyle olduuna gre ayn zamanda, Allah'n kazas ile tlc olmas nznv.lir. Kfr ile Allah'n kazas Ho olmu otr. K nza ya nz:\ iso. vaciptir. Bu halde, kfre do ifi.z ohmmal mitlr? Halbuki kfre rzatm kfr olduu husufumla ittifak vardr. skndeki bir dnceye verilecek eevap udur:
Vacip olan, kazaya rzadr; kaza olunan eye deil. Burada iki hal vardr:
1. Kfrn faili ve mucidi.
2. Kfrn mahalli.
Kfrn faili, mucidi ve yaratcs Allah'tr. Kfr Allah yaratt iin kazadr ve bu kazaya rza gerekir. Allah niin kfr yaratt? diye itiraz edilarnez. eytan, domuzu neye yaratt? diye itiraz edilemez. Bunlarn hepsinde hikmet vardr.
Kfre mahal olmak, yani kfr ihtiyarmzla kesbederek kfre girmek ise; kula racidir. Kfre mahal, yani kfir olmaya rza ise, kfrdr.
u halde; kfre rza ile, kfr Allah'n yaratm olduuna rza arasnda fark vardr. [201]
Dnya v-s ahiretteki her ey, Allah'n dilemesi, ilmi, kazas, kaderi ve Levh-i Mahfuz'a yazmasyla, olur. Fakat, Levh-i Mahfuz'a yazlan, vasfe-dilerek yazlmtr; hkmle deil. Yani Levh-i Mahfuz'a hayrlar, mahiyetler, itaatler, fiiller, iradeler, hasl her ey vasflaryla yazlmtr. Mcerret, sebepsiz ve vasfsz hkm verilerek yazlmamtr.
Mesel; Ahmet, m'min olsun ve hayr ilesin; Avram ise kfir olsun ve er ilesin eklinde, hkml olarak yazlmamtr. Eer byle olsayd; Ahmet m'min olup hayr ilemee; Avram da kfir olup er istemee mecbur olurdu. O zaman, ilh emir ve yasaklara lzur kalmazd. Fakat, Levh-i Mahfuz'a yazlan yaz; vasfldr. nk, Ahmet kendi irade ve ihtiya/ ile kendi kudretini sarfederek m'min olmad ister. Allah Ahmet iin iman yaratr o da m'mn olur. Avram se yine, kendi rada ve htiyar le kfir olmay ister, kudretini kfre sarfeder; Allah da, onun iin kfr yaratr. Levh-i Mahfuz'a da yle yazlr. Bylece, kul zerine bir zorlama olmaz.
Allah, hi kimseyi kfr-lman, hayr-er zere cebretmez. Yani onlarn kalbinde man veya kfr, amellerinde de hayr veya erri zorla yaratmaz. Ancak kulun, ihtiyarn, rzasn, muhabbetini ve kudretini sarfetmesi ile yaratr. [203]
Haberiniz olsun ki, Allah'n vel kullan iin hi bir korku yKtur. Onlar mahzun da olacak deiuer-dir.
Onlar, iman edip takvaya ermi olanlardr.
Dnya hayalnda da, aJirette de onlar iin mjdeler vardr. Allah'n szlerinde asla deime yoktur. Bu, en byk saadetin la kendisidir.[204]
Vel; lgatte, yakn, yr, dost, arkada, yardmc, muhabbet besleyen mnlarna gelir.
Fel vezninden olan vel, sm-i fail mnsnda kullanlrsa, kula izafe edilir. Bu halde; kulun, gnah ilemeden Allah'a taat ve Allah'a muhabbetinin devam etmesi anlamna gelir. Evya-llali)) (Allah'n Valileri) unvan, bu cmleden olup, Allah'a dost olanlar demektir.
Fel vezninden olan vel, ism-i mef ! mnsnda kullanlrsa, Allah'a nisbet edilir. Bu halde; kulun velisi dostu, yardmcs, sahibi ve koruyucusu) Allah'tr anlamna gelir. Nitekim, aadaki yet-i kerimelerde vsl, Allah'a izafe edilmektedir[205] :
Allah, iman edenlerin cvelsi (yardmcs) dr. Onlar karanlklardan (kurtarp) nura karr...[206]
nk benim velm
(sahibim), o kitab indiren Allah'dr ve O, btn salihlcre de velilik ediyor
(sahip oluyor).[207]
Sizin velniz (yrnz, dostunuz, yardmcmz) ancak Allah'tr...[208]
slm stlahna gre; velnin tarifi yledir:
Allah Tely ve Allah'n bilinmesi gereken btn sfatlarn biien btn ibadet ve taata evara eden btn gnahlardan kaman ve ehvete dalmaktan saknan, kmil kimsedir.[209]
Allah Tel ve sfatlarn gerektii gibi bilen, btn kalbi ile Cenb- Hak'ka ynelen mmin ve takva sahibi olan kimsedir.[210]
Keramet ise; lgatte, izzet, eref, iyilik ve gzellik mnlarna gelir.
slm stlahna gre; Allah'n vel kullarnda zuhur eden ve detin hilfna olan harikulade eyler dir. [211]
Bu hususta, ehl-i snnet olarak inancmz udur ki; gemi mmetlerde olduu gibi, Mu-hammed (S.A.V.) mmetinde de Allah'n (C.C.) vel kullan vardr. Valilere inanmak, haktr. Ev-liyaullah kabul etmemek, Kur'an'm yetlerini inkr olur. Bu ise, kfrdr. [212]
Vellerin varln ve kimliklerini aklayan deliller drttr:
A Kuran, C Sahabe szleri,
B Snnet, D Akl. [213]
Haberiniz olsun ki, Allah'n vel kullar iin hi
bir korku yoktur. Onlar mahzun da olacak deillerdir.
Onlar, iman edip takvaya ermi olanlardr.[214]
Birinci yette, Allah'n vel kullan olduu v onlar iin korku ve kederin olamyaca beyan ediliyor, ikinci yette de, vellerin kimler olduu aklanyor ki, burada vellerin iki byk ve mull zelliklen zifediliyor: a) iman ederler, b) takva sahibidirler.
Allah Tei, takva sahiplerini, u yet-i kerimesiyle ayrca aklamaktadr:
(Namazda) yzlerini dou ve bat ynne dndrmeniz, birr (tat) deildir. Fakat birr; Allah'a ahiret gnne, meleklere, kitaba ve peygamberlere man eden; mah (m Allah) sevgisiyle (yahut, mala olan sevgisine1 ramen) akrabaya, yetimlere, yoksullara, yol oluna (yolda kalm misafirlere), dilenenlere ve kle ve esir (i kurtarma) e veren; namazn dosdoru klan; zekt (m) veren (kimselerin); ahit-letikleri zaman szlerini yerine getirenler (n); skntda, hastalkta ve muharebenin kzt zamanlarda sabr ve metanet gsterenler (in brridir). Onlar (yok mu?), sadk olanlar onlardr ve onlar, takvaya erenlerin de ta kendileridir.[215]
Bu yet-i kerimede, kmil takva sahiplerinin vasflan esasta toplanyor: [216]
Bunu yle
zetleyebiliriz:
a) Allah'a nanmak. Allah'n zat, sbut vs fiil sfatlarn bilmek ve inanmak. Allah hakknda vacip lan, muhal olan ve mmkn olan btn sfatlan tam bilmek ve inanmak.
b) Peygamberlere inanmak. Peygamberler hakknda vacip, caiz ve muhal olan btn sfatlan bilmek ve ylece inanmak.
c) Meleklere inanmak. Melekler hakknda vacip ve muhal olan sfatlar bilmek.
d) Kitaplara inanmak. Kitaplarn kimden kime ve kimin vastas ile geldiini bilmek.
e) Ahirete inanmak. Kitap ve snnete getii ve ehl-i snnetin akaid kitaplarnda izah edildii gibi ahireti bilmek. Yanl ve batl inanlardan saknmak. [217]
Fakirlere, barelere,
yolda kalmlara, zaruretinden dolay dileneni sre ve esirlere, seve seve
malndan vermek. Komusu a iken kendisi tok olarak uyumamak. M'minlerin
aclarna tirak etmek. Bir de, ahltletii zaman szn yerine getirmek. Bu
ve benzeri beer mnasebetleri en gzel ekilde devam ettirmek. [218]
Dinin direi olan namaz, slm'n kprs olan zekt ve dier btn ibadetleri, ehl- snnet alimlerinin akladklar gibi bilmek ve eksiksiz yerine getirmek. Ayrca; sknt ve iddet anlarnda, harp ve strapl gnlerde sabr ve cebat gs-termsk ve mcadele etmek. Allah'a kar olan ahdini yerine getirmek.
Aslnda, slm'm ana unsurlar ve Kur'an'n hedefi de bu eydir, inrann mkemmel hale gelmesi de, bu vasflar zerinde toplamas le mmkndr. Nitekim, Peygamberimiz (8.A.V.) bu yetin tefsirinde yle buyurmulardr:
Her kim, bu yet ile amel ederse, imanm kemle erdirmi olur.[219]
Hlsa, Kur'an- Kerim'de, takva sahiplerinin vasflan bylece belirtilmitir. man ve takva, veliliin vasflan olduuna gre; yukarda beyan edilen vasflar kendinde toplayan ve bu vasflar dsvam ettiren kimseler, Allah'n (C.C.) yeryzndeki vel kullardr.[220]
Said bn Cbeyr'den (R.A.) rivayet edildiine gre; Resulllah (S.A.V.), kendilerine Allah'n vel kullan kimlerdir, diye sorulduunda u cevab vermilerdir:
Onlar; yle kimselerdir ki; grldkleri zaman Allah (C.C.) hatra gelir.[221]
Peygambsrimizin, bu hadisi ile anlatmak istediine gre; vellerin sadece grlvermeleri, Allah' hatrlatr. Yani onlann siyretlerl ve halleri derhal Allah' akla getirir.
Mdekkik slm limlerins gre de; Velleri grmek, derhal ahirct lerini hatra getirir. Zira. bu zatlarda huu ve sonsuz tevazu almetleri var dr. Bu husus, Kur'n- Kerim'de yle ifade edil mistir:
Secde izinden (meydana gelen) nianlan yzlerindedir... [222]
mer Ibn'I-Hattab'n (R.A.) rivayetine gre, Peygamberimiz gyle buyurmulardr:
Allah'n kullarndan birtakm insanlar vardr ki onlar, ne ehid ne de peygamberdirler. Fakat kyamet gnnde, onlarn Allah indindeki makamlarna peygamberler ve ehdler gpta edeceklerdir. Sahabe, Bunlar kimlerdir ve ameleri nelerdir? Bize haber ver de, onlar biz de sevelim ve sayalm ey Allah'n Resul dediklerinde peygamberimiz, devamla yle buyurdular:
Bunlar bir zmredir ki; aralarnda ne akrabahk, ne de birbirine verecekleri mal ve dnyalk menfaatleri olmakszn srf Allah rzas iin ve Allah yolunda birbirlerini severler. Allah'a yemin ederi mki, onlarn yzleri bir nur gibidir ve onlar, nurdan bir minber zerindedirler. nsanlar korktuklar zaman, bunlar korkmazlar, fnsanlar mahzun olduklar zaman, bunlar mahzun olmazlar. [223]
Rasulullah (S.A.V.) devamla u yeti okudu-
Haberiniz olsun k, Allah'n vel kullar in hi bir korku yoktur. Onlar mahzun da olacak deildirler. Onlar, iman edip takvaya ermi olanlardr. Dnya hayatnda da, ahirette de onlar iin mjdeler vardr. Allah'n szlerinde asla deime (imkn) yoktur-Bu, en byk saadetin ta kendisidir.[224]
Ashabdan Ebu Bekr'il-A'sam (R.A.) der ki:
Allah'n velleri yle kimselerdir ki. AHah Te-l onlara, delilleri gstererek ve hidayetin! vererek, tevecch eder. Veller de Allah Telya bihakkn, kulluk ve ibadet yaparak Allah'a tevecch ederler.
Baka bir deyimle, evliyaullah o kimselerdir ki, ibadet ve taatla Allah'a ynelirler. Allah Te-l da onlara kerametle tevecch eder.
Veller hakkndaki, Onlar (Allah'n vel kullan), iman edip takvaya ermi olanlardr. [225]yeti, vellerin ibadet ve taatla Allah'a (C.C.) tevecch ettiklerinin iaretidir. Dnya hayatnda da, ahirette de onlar iin mjdeler vardr... [226]yeti de, Allah Tel'mn, vellere keramst ile tevecch ettiinin aklamasdr.[227]
Velayet, yaknlk mnsna gelir. Bir eyin velsi, o eyin yakn demektir. Mekn ve cihet tibariyle Allah'a yaknlk elbette dnlemez. Kur'an, snnet ve sahabe szlerinde ise, Allah'n velleri (yaknlar) olduu zikradllmektedir. u halde; kulun kalbi, iman ve takva sayesinde, Allah fel'nn mafiret nurlarna garkolunca; bu kul, grd zaman, Allah'n kudret delillerini grr. ittii zaman, Allah'n yetlerini itir. Konutuumda, Allah'-zikrederek konuur. Hareket ettiinde, Allah yolunda hareket eder. Cehd ve gayret e nce, Allah'a taat ve ibadet iin ayret eder. Bu haller neticesinde kul; son derece manev olarak, Allah'a yaklam vb Allah'n velsi olmu olur. Kul, Allah'n velisi olma mertebesine erince Allah ta kul'un velisi (sahibi, hamisi ve yardmcs) olur. Nitekim, u yet-i celle bunu ifade etmektedir:
Allah, iman edenlerin velsidir. Onlar, karanlklardan nura karr...[228]
Velilerin kerameti, haktr.
Vellsr; Allah'dan en ok korkan, O'nun emirlerini yapp, nehiylerinden kaan m'minlerdir.
Keramet; tabiat kanunlarnn ilemesinin, muayyen bir an ve meknda kesilmesi ile hasl olan fevkalde haldir.
Bir insanda meydana gelen fevkalde haller, onun vel oiduunu gstermez. Deccal, harikuladeliklerin en gz alclarn gsterecektir. Fakat o, en byk kfirdir. Bir insan vastasyla meydana gelen fevkalde haller, ne kadar acap olursa olsun, o insann akidesi islm akdi deilse, amelleri Allah'n emirlerine uygun deilse, Allah'n yasaklarndan kanmyorsa; o harikulade hal, istidractr. Asrlardan beri mfsitlerin, zavalllar kandrmak iin icra ettikleri, sanat neticesi meydana gelen fevkaldeliktir. .nanlar, dn ve hareketi slm olmayan adamdan ne kadar harika doarsa dosun; bunu yapan fasktr, zndktr. Byle mel'unlarn harikuladeliklerine bakp onlara tbi olanlar da, bu kfrn yol gstericilerine tbi olan sapklardr.
Mslmanlarn ekserisi ve shl-i snnet limlerinin ounluu, evliyann kerametinin vukuunu ve caiz olduunu kabul etmilerdir. Ancak sapk Mutezile Mezhebi'nin ileri gelenlerinden ou s, ehl-i snnet'ten Ebu shak, kerameti kabul etmemilerdir.
Bunlar, velde hasl placak kerametin, nebinin mucizesine benzeyecei mlhazas ile, mucizeyle kerametin birbirinden ayrt edilemiyecei vehminde bulunmulardr.
Halbuki, nebinin mucizesinde, neblik dvas vardr. Velnin kerametinde ise, neblik iddias yoktur ve olamaz da. Zira, bir vel, kerameti ile neblik iddiasnda bulunurra, o kimse keramete lyk deildir. Hatta bu iddian sebebiyle kfir olur. Keramet ile mucize aracnda buna benzer, daha birok farklar vardr. Bunlardan ileride bahsedilecektir.
Kerametin sbutunu gsteren deliller unlardr:
1. Kur'an, 3. Sahabe szleri,
2. Snnet, 4. Akl.[229]
Kur'an- Kerim'de, ovliy inin gsterdii kerametler yle haber verilir :
a) Zekcryya ne zaman (Meryem'in bulunduu) Mihraba (Mescide) girdiyse, onun yannd. bir yiyecek buldu; 'Meryem, bu sana nereden (geliyor)?' dedi. O da: 'Bu, Allah tarafndan. phe yoktur ki, Allah kime dilerse ona saysz rzk verir, dedi[230]
Mfessrlern aklamasna gre, Meryem'in yannda kn yaz meyveleri; yazn da k meyve-ari bulunurdu, Meryem, peygamber deildi ki, bu harika onun iin mucize olsun. Ancak Meryem; saliha; zahide ve takva mertebesine ermi bir vel hatundur. Bu harikulade rzklar da, Meryem iin, keramettir.
b) (Habibim) sen, bizim yetlerimiz iinde (yalnz) Kehf ve Rakym yarannn ibrete ayan olduklarn m sandn? (yle deil).
O zaman, o gen yiitler maaraya snmlard da: Ey Rabbimiz bize tarafndan bir rahmet ver ve iimizde bizim iin bir muvaffakiyet hazrla, demilerdi.[231]
Bu yet-i kerimelerde Ashab-i Kehf (Maara Dostlar)'nn 309 sene gibi uzun bir mddet, diri olarak uyku halinde kalm olmalar, gnein hararetinden korunmalar, kpeklerinin kendilerinden ayrlmayp maarada beraber kalmas ve kpein bunlarla konumas anlatlmaktadr. Btn bu halbr, bu salih kiiler iin, Allah (C.C.) in ihsan etmi olduu kerametlerdir.
c) (Hz. Sleyman) dedi: Ey ileri gelenler, o-nun tahtn, kendilerinin bana Mslman olarak gelmelerinden evvel, hanginiz bana getirir?'
Cinden bir frit 'Sen makamndan kalkmadan ben onu sana getiririm. Ben buna kar herhalde gvenilecek bir kuvvete malikim.1 dedi.
Nczdnde Kitap'tan bir ilim olan (zat): Ben gzn sana dnmeden (gzn yumup amadan) evvel onu sana getiririm' dedi. Vaktaki (Hz. Sleyman), onu (taht) yannda durur bir halde grd; Bu, Rabbimiz fazlmdadir. kr m edeceim, yoksa nankrlk m edeceim, beni imtihan ettii iindir (bu) Kim krederse kendi faydasnadr. Kim de nankrlk ederse, phe yok k, Rabbim (onun krnden) tamamen mstanidir, (hem o) bakyla kerem sahibidir' dedi.[232]
Mfessirlerin ounun beyanna gre bu yet-I kerimedeki zat, Hz. Sleyman'n ktibi ve veziri Asaf bn Berhiya'dr. sm zam duasn bilen, salih ve muttaki bir veldir. Bu harika da, onun iin, bir keramsttir.[233]
Zhrfnin, Salim tarikiyle, bn mer (R.A.) den rivayetine gre; Resulllah (S.A.V.), yle buyurmulardr:
Sizden evvelki kavimlerden kii yola km, giderlerken yolda yamura tutulmulard da bir maaraya snmlard. Bunlar orada iken, bir ta dp maarann kapsn kapamt. Birbirine: Ne duruyoruz? Hayatmz boyunca ilediimiz en iyi ve hayrl ileri anarak Allah'a dua edelim. Cenb- Hak umulur ki kapy aar demilerdi. Bunun zerine ilerinden birisi :
Ey Allah'm. Bilirsin ki; benim ihtiyar anam, babam, bir de kk kz ocuum vard. Her gn koyunlarm otlatr, sonra onlar saar, st getirir, nce ihtiyar ana-babama, sonra srasyla ocuuma ve aile efradma iirirdim. Yalnte bir gece ge kalmtm. Geldiimde annemi ve babam uyumu buldum. znt !c ba ularna oturdum. Oniar uyandrmak istemedim. Ayak ucumda, ocuum durmadan alyordu. Fakat ben, st anneme ve babama iirmeden ocuuma iirmeyi doru bulmuyordum. te o gece annem ve babam uyuyarak ben ise balarnda bekliyerek sabahladk. Allah'm. Sen ok iyi bilirsin ki. ben annemin ve babamn zerinde yalnz senin rzan iin titredim. Ltfen, u ta biraz arala da gkyzn grelim.' diye dua etti. bunun zerine ta oraz oy-nyarak maarann az biraz ald. Humardan bir tgeri de:
Allah'm!... Sen yaknen biliyorsun ki, ben, amcamn kzlarndan birine iddetli sevgi besi iy ordum-Bu muhabbetimi ihsas edince, bana; 100 dmar vermeden bemei Karlk bekleme, demiti. Ben de,, altm, istedii paray kazanarak amcamn kzna getirdim. Kz, baka hi bir mni bulamaynca bana; Ey Allah'n kulul Allah'tan kork. Allann kudreti ile yaratlan bekret mhr, yalnz nikh hakk ile clr, demiti. Ben de hemen kalktm ve ekilip gittim. Ey Rabbim! Sen ok iyi bilirsin ki, benim bu saknmam yalnz senin rzam ve muhabbetini kazanmak iindi. Lutfu inayetinle bizi buradan kurtar.' dedi. Kapnn te ikisi ald. ncs ise
'Allah'm!... Sen bilirsin ki, ben bir lek dar karl bir ii tutmutum. Dier iler cretlerini aldklar halde, bu adam almadan brakp gitmiti. Ben de, zaman gelince, bunun darsn ektim. Mahsuln, satp, paras ile bir sr, bir de oban satn aldm. Bir mddet sonra, bu ii gelip cretini stedi. Ben. de; senin hakkn u oban ve srlardr, al gtr dedim. i bana "Benimle alay m ediyorsun? Benim hakkm bir lek dandir. dedi. Ben de: Hayr, seninle alay etmiyorum. Hakikaten bunlar senindir dedim. O da, onlar ahp gtrd. Ya Rab!. Sen. gizil aikr her eyi bilirsin. Ben o mal, iye, ancak senin rzan iin verdim. Lutfunla bizi buradan kurtar.'' diye dua etti. Maarann l-aps tamamyla ald, ve- arkada maaradan ktlar.[234]
Peygamber Efendimizin haber vermi olduu bu eaih kiiler iin tan alm olmas, Allah'n onlara ikram etmi olduu keramettir. Bu konuda daha buna benzer shhatli hadis-i arifler vardr.[235]
Hulefa-i Raidin'de, Sahabe-i Kiram'da ve daha bir ok salih kimselerde keramet vuku bulmutur. Fatih'in hocas Hzr Bey, Aka i d manzumesinde bu zatlarn kerametlerini yle ifade eder:
Vellerin kerametleri haktr. Nitekim; Asaf'tan, Ebu'd-Derda ve Sclman'dan nakledilenler byledir.
mer'l-Faruk (R.A.)'un, Sriye (R.A.)'yi daa , armas da byledir. Halbuki, Hz. mer ile Sriye arasndaki uzaklk, iki aylk mesafe kadard.
Asaf bn Berhiya (daha nce de zikredildii gibi, Hz. Sleyman'n veziridir) Ledn ilmine sa-hipMr. Saba Melikesi Belks'm tahtn Yemen'dsn Kuds'e, gz ap yumuncaya kadar getirmitir. Bu vaka, Kur'am Kerim'in yetleri ile sabittir.
Selmani Faris (R.A.) ile Ebu'd-Derda (R.A.) da, yemek yedikleri kabn, Allah (C.C.)' zikrettiini gitmilerdir.
Hz. mer (R.A.) S2; Sriye (R.A.) kumandasnda, askerini Nihavend'e gndermiti; Medine ile Nihavend'in uzakl iki aylk mesafe idi. Hz. mer, uzun zamandr ordudan haber alamam, ve endie etmiti. Bir cuma gn minberde hutbe okurken; Ya Sriye, daa k, daa diye barmt. Rivayete gre Hz. AH (R.A.), bu konumann tarihini kaydetmiti. Bir mddet sonra Medine'ye gelen ordunun ncsne Medinelier bunu sormu, o da u esvab vermiti: Cuma gn savaa balamtk. Dman da arkamzdaki daa trmanmaya ve bizi arkadan vurmaya teebbs etmi. Bu esnada; Ya Sriye, daa k, daa diye bir ses iittik, ve hemen daa ktk. Bylece dmanlar malp ettik. Bu ses sayesinde ok byk ganimetlere kavutuk. te bu vaka, Hz. mer ve Hz. Sariye iin bir keramettir.[236]
tshak Zencan de, bu tarih hadiseyi Trke Akaid manzumesinde yle ifade etmitir:
mer, 'Ya Sriye' diye ard, Medine'den Nihavend'e duyurdu.
Sahabeden, tbiundan ve nics salih kiilerden birok kerametin zuhur ettii, rivayetlerle sabittir. Biz, misal olarak, bu kadarla iktifa yoruz.[237]
a) Kul, Allah (C.C)'m velsidlr. Nitekim Allah (C.C), yle buyurmutur:
Allah'n vel kullar iin hi bir korku yoktur.[238]
Allah (C.C) da kulun velsidir. Bu hususta da Allah (C.C) yle buyurmutur.
cAllah m'minlerin velsidir...[239]
Bu gereklerden anlalr ki, Allah (C.C), kulun; kul da Allah (C.C.)'m velisidir. Yani kul, Allah (C.C.)'a itaatla, O'na (C.C.) yakn olunca; Allah (C.C.) da yardm ile kula yakn olur. Ayn ekilde kul, Allah' severse; Allah (C.C.) da kulu sever. Nitekim, bir yeti kerimede yle buyurulmutur:
...Allah onlar sever; onlar da Allah' severler...[240]
Bu hususta daha pek ok yet vardr:
...man edenlerin Allah'a sevgisi (her eyden) salamdr...[241]
...Muhakkak ki Allah' hemh ok tevbe edenleri sever, hem de ok temizlenenleri sever.[242]
Kul le Allah (C.C.) arasndaki bu karlkl muhabbetler, yetlerle sabit olunca, denilebilir ki; bir kul, Allah (C.C.)'in emrettii ve raz olduu eylerin hepsini ihlsla yaparak taatm en ykssk derecesine eriince, Allah (C.C.)'in yasak kld kk ve byk eylerin hepsini terkedince, Rahm ve Kerm olan Allah (C.C.)'in kuluna istedii bir eyi vermesi, imknsz deildir.
b) Bir hadis-i kutside Allah (C.C), yle buyurmutur:
Bir kulum, kendisine farz kldm eylerden daha sevimli bir amel ve ibadetle bana yaklaamaz. Kulum bana, yapt nafile ibadetlerle de yaklar. Nihayet, onu severim. Bir kere de onu sevdim mi; artk ben, o kulumun ittii kula, grecei gz, iddetle kavrayaca eli ve yryecei aya olurum. Eer benden bir ey dilerse, onu verir: bana snrsa, muhakkak onu himaye ederim. [243]
Bu haber gsteriyor ki, byle kullarn kulaklarnda, gzlerinde, dillerinde ve dier azalarnda Allah (C.C.)'dan gayrisi in nasip yoktur. Her eyi Allah iin dinler, Allah iin grr, Allah iin yrr ve Allah in tutar.
Bu kuts hadisin te'vilinde eyhlislm Ah-med bn Yahya bni Muhanmed yle der:
Kul, btn varlyla Allah (C.C.)'a ynelir. Kulun kulaklar, ancak Allah'n raz olaca eyleri dinler. Gz, ancak Allah'n emrettii eyleri grr. Hlsa kulunb tn azalan ancak Allah'n yolunda ve ' Allah rzas iin hareket eder. Kulun btn azalan Hak iin ve Hak ile amel eder. [244]
te bu makam, bir ylann veya bir aslann, bir insana boyun emesinden yahut bir insana hi yoktan eitli nimetlerin verilmesinden daha ereflidir. Allah (C.C.), bir kulunu, rahmetiyle byle yksek bir dereceye ulatrnca, hangi ey, bu kula Allah (C.C.) tarafndan harikulade kerametlerin ihsan edilmesine mni olabilir?
c) phe yok ki, btn fiillerde hkim olan kuvvet, ruhtur; beden deildir. Allah (C.C.)' bilmek de ruh iledir. Bunun iindir ki, gayp lemini (Allah'n bildirdii kadaryla) bilenlerin kalbi kuvvetli olur. Bu sebepten, pekok insann beraberce kaldramyacaklan Hayber kalesinin kapsn tsk bana kaldrp kfirlerin suratna frlatan Hz. Ali (R.A.); Hayber'in kapsn beden kuvvetimle deil, ancak, Rabbani kuvvetle skp attm. demitir.
Mfessirlerin izahlarna gre; o anda Hz. linin nazar ceset leminden ayrlm, kibriya leminin nurlaryla mslekler panldam, Hz. Ali kuvvet kazanm, ve bakalarnn g yetiremiyecei eye gc yetmitir.
Bunun gibi bir kul, Allah'a ibadet ve tat szere devam edince, Allah Tel'nm, onun iiten kula gren gz olurum buyurarak taltif ettii makamlara kar. Allah (C.C.)'in cMl nurlar onun iin kulak olunca; o kul, yakn da uza da iitir. Bu nur, kul iin gz olunca; yakn da uza da grr. El olunca; zor ve kolay olan eylerde tasarruf yapabilir.[245]
Harikalar; detlere ve tabiat kanunlarma muhalif, tabiat ve bser gcnn stnde meydana gelen hallerdir.
Harikalar alt ksmdr :
1. Mucize,
2. Keramet,
3. rhasat,
4. Meunet,
5. hanet,
6. ctidrac.[246]
Mucize, gatte, ciz ve kudretsiz klmak mnlarna gelir.
slm stlahnda ise; Allah Tel'nn, peygamberliini iln eden peygamberlerine, onlar dvalarnda doru karmak iin gstermi olduu tabiat st hallerdir.
Peygamberlerin mucizeleri, geerli olan detlere ve tabiat kanunlarna muhalif olmakla beraber, aslnda, olmas mmkn olan eylerdir. Peygamberlern gnderilmesi, ilahi hikmet cab olduu gibi, bu zatlarn mucizelerle te'yidi de ilh bir hlkmat neticesidir. [247]
1. Mucize, Allah'n (C.C.) fiilidir. Yani, bir peygamberin, nebliini isbat hususunda gstermi olduu harika, o peygamberin kendisinin icad deildir. O harikay, peygamberini tasdik iin, Allah (C.C.) yaratm ve peygamberinin elinde gstermitir.
2. Mucize, harikuladedir. Yani, tabiat kanunlarnn vs insan gcnn stndedir. Bakalar, onun benzerini meydana getirmekten cizdirler. Mesel; Kur'an- Kerim gibi,. nk, onun benzerini meydana getirme hususunda ins ve cin, ciz kalmlardr. Nitekim Aah Tel, bu hususu yle beyan eder:
Eer kulumuz (Muhammccl)in zerine para para (sre sre, yet yet) indirdiimiz (Kur'an'm Allah katndan geldiin) den phe ediyorsanz, haydi onan benzerinden siz de (meydana) bir sre getirin. Allah'tan baka ahitleriniz (taptnz putlar ve bilginlerinizi) de (yardma) arn, eer (iddianz-da) doru (insan)lar iseniz.
Fakat bunu yapamazsanz -k hi bir zaman yapacnyacaksmz- artk, saknn o ateten ki, onun tutara, insanla o tatr. O (ate), kfirler iin hazrlanmtr.[248]
3. Mucizenin benzerinin meydana getirilebilmesi imknsz olmaldr. Mesel; Hz. Musa'nn asasnn ylan olmas ve peygamberimizin Kr'an- Kerim mucizeleri, karsnda kimsenin duramac ve benzorini meydana getiremedii mucizelerdir.
4. Mucize, peygamber olduunu ileri sren zatn bizzat kendisinden zuhur etmelidir ki, bu mucize onun dvasn dorulam olsun.
5. Mucize, peygamberin ileri srd dvaya uygun olmaldr. Mesel; Hz. s, Ben lleri diriltirim, krleri ve ktrmleri iyi ederim. Allah'n izniyle benim mucizem budur demi ve Allah'n izniyle baz lleri diriltmi, kr ve ktrmleri yi etmiti.
6. Peygamber olduunu ln eden kimsenin iddias ve gsterdii mucize, kendisini tekzip etmemelidir. Mesel; Mseylemet'l-Kezzap, peygamberlik iddiasnda bulundu. Kendisinden mucize gstermesi stendi. Bunun zerine Mseyleme, tek gz kr olan bir adamn gznn almasn istedi. Fakat isteinin aksine o kimsenin dier gz de kr oldu.
7. Mucize, Peygamber olduunu syleyen kimsenin dvas ile beraber olup, dvadan daha nce meydana gelmi olmamaldr. Zira mucize, peygamber olduunu iddia eden kimseyi tasdik indir. Tasdik ise, dvadan nce dnlemez. Benim mucizem daha nce zuhur etmiti. denilirse; bu hal o kimsenin doruluuna delil olmaz, Ancak, ayn vsya baka bir harikay, peygamberlik dvasndan sonra, talep edilince gsterebilirse o zatn doruluu sabit olur. ciz kalrsa, o kimse yalancdr. [249]
Mucize, btn lerde mutlak irade ve ihtivar sahibi olan Cenb- Hak'n fiilidir. Cenb- Hak dnya ve ahirette insanlar kurtulua dvst etmeleri iin resuller gnderir. Bu resullerin peygamberlik iddialarn tasdik iin de, peygamberlerinin elinden mucizeler izhar eder.
Nasl ki, peygamberlik kisb deil vehb ise, yani bir kimsenin peygamber oluu, herhangi bir arta ve almaya tbi olmayp, Allah'n, diledii kimselerden semssi ile olursa; mucizenin izhar iin de, daha nceden almak ve hazrlanmak gibi artlar yoktur. Mucize, istendii veya lzm olduu an, Allah Tel, peygamberinin elinden mucizeyi izhar eder. Mucizenin akabinda de, ne-blik iddiastnda bulunan kimsenin doruluu hakkndaki bilgiyi yaratr. Bylece, herkes, bu kimsenin elinde zuhur eden mucizenin, onun psygam-borliine dellet ettiini anlar ve bilir.[250]
Peygamberlerin en byk mucizeleri; kendi zamanlarnda geerli olan, kuvvetli ve azametli grnen hadiseler cinsinden vuku bulmu, bu ha-disalerin azametini krm ve mucizenin insan gcyle olmadn, ancak Allah'tan olduunu ve mucizeyi zhar edenin de Allah'n elisi olduunu spatlamtr.
Hz. Musa zamannda sihir ok mehurdu. nsanlar, sihirle birbirini malp ediyorlar ve bununla an derecede nyorlard. Hz. Musa'nn en byk mucizesi olan asa, ylan oldu. Btn sihirbazlarn ylan eklinde gsterdikleri btn ipleri yutup meydanda hi bir ey brakmad. Hz. Mira eline alnca tekrar asa oldu. Bunu gren btn sihirbazlar, Musa'nn asasnn sihirle alkas olmadna hkmettiler. Zira kendileri, sihir.ilmini btn nceliklerine kadar biliyorlard. Hz. Musa'nn yapt, ancak bir mucize olabilirdi. nk insan ii deildi. O hak, Musa'nn dedikleri doruydu. Bu mucize, o gnn sihirle megul o!an limlerine, hakk kabul ettirdi. Hepsi birden secdeye kapandlar. Firavun'un lm tehditlerine ve sehpaya ektirmesine ramen bu limler:
lemlerin Rabbna, Musa ve Harun'un Rabbna iman ettik dediler.[251]
Hz. sa zamannda ise tp ilmi mehurdu. Allah (C.C.) da, Hz. sa'ya krleri iyi etmek ve lleri diriltmek gibi mucizeler verdi. Byle olunca, btn doktorlar, bunun bir harika olup, insan gcnn dnda olduunu kabul ettier. Hz. sa'nn peygamber olduunun hakllna bu mucizeleri delil saydlar.
Hz. Davud zamannda musik ve Hz. Muham-med zamannda da fesahat ve belagat ok ileri gitmiti. Arap airleri, birbirleriyle iirle yar eder ve birbir3rine kar stnlk taslarlard. Galip gelenlerin iirleri Kba duvarlarna aslr; bu . hal kendileri ve kabileleri iin iftihar vesilesi olurdu. Fesahat ve belagat, Arap dnyasnn en byk ilmi idi.
Allah (C.C.) Muhammed (S.A.V.)'i Kur.an- Kerim ile gnderdi. Kur'ann fesahat ve belagat karsnda btn edipler sustu. airlerin dili tutuldu. Kabe'ye aslan btn kasideleri, sahipleri, utanlarndan alp gtrdler. Kur'an'n beer gcnn stnde olduunu herkes kabul etti. nsaf sahipleri, bununla, peygamberin doruluuna de-l getiriyor Kur'an'n Allah kelam olduuna inanyor ve Mslman oluyorlard, inat edenlerle haset edenler ise; fkelerinden, Firavun gibi, kfr zere geberip gidiyorlard. Kur'an- Kerim, bunlarn hepsine meydan okuyordu.
(Habibim) de M: 'Andolsun, ns ve cin, u Kur'a-mn benzerini (meydana) getirmek iin bir araya top-lansa, yekdierine yardma da olsalar, yine onun benzerini getiremezler.'[252]
Bu ar karsnda kudretsiz kalan ve fikr mnazaradan kanan kfirler ve hsidler, ii zorbala dkyorlar, iftira atyorlar ve klca sarlyorlard.
Hlsa; btn peygamberlere, Allah (C.C.), eitli mucizeler vermi ve bu mucizelerle peygamberlerinin nbvvetlerini ve doruluklarn tasdik etmitir. [253]
Keramet [254]
Ksramet; peygamberlik iddiasnda bulunmayan, fakat dinin btn hkmleriyle tamamiyle amel eden salih kimselerden zuhur eden harikalardr. Bu harikalar, o salih m'minlerin velilik mertebesine ermi olduklarn gsterir. [255]
rhasat; peygamber olacak kimselerde peygamberlik gelmezden nce grlen ve nbvvetin temellerini kuvvetlendiren harikalardr. Hz. sa'nn beikte iken konumas, ve Hz. Muhammedi daima bir bulut takip etmesi bu kabildendir. [256]
Meunet; amelleri ve ahlk gzel olan baz m'minlerde, bir iddiaya dayanmadan zuhur eden harikalardr. Baz m'minlerin byk -sknt ve musibetlerden kurtulmalar, kolaylkla maiet tedarik etmelari, byk bir tehlikeyi kolayca atlata-bilmeleri gibi haller; Allah'n (C.C.), bu kullarna bir ltf ve yardmdr. lisanmzdaki, Kul bunalmaymca, Hzr yetimez sz, meuneti hatr latir. [257]
hanet; kfr ve isyan ak olan kimsenin elinden, kendi isteinin aksine zuhur eden harikadr. Mseylemet'l-Kezzap gibi. Bu adam, peygamberlik ddiasnda bulunmutu. Mucize olsun diye, suyu a2 olan bir Kuyuya suyunun oalmas iin tkrm; fakat kuyunun mevcut suyu da kurumutu. Allal (C.C.), bu kimseyi ddiasnda yalanc kartmak ve alaltmak iin onun arzusunun aksine bu harikay yaratmtr. Bu hale, ayn zamanda, Hzlan da denir. [258]
Istidrac; kfr ve isyan ak olan kimselerin elinden, kendi arzularna muvafk olarak zuhur eden harikalardr. eytann, kyamete kadar kendisine msaade edilmesi iin yapt duann kabul edilmesi; Firavun'un, 400 sene gibi uzun yllar yaayp ba ars bib grmemesi; Nemrut ve benzerlerinin uzun seneler yeryznde saltanat srp arzu ve emeilerine erimeleri ve btn dnya nimetlerine kaynamalar, hep bu kimseler iin birer istidractr. Bu hususta Kur'an- Kerim'de yle buyurulmaktadr:
Ayetlerimizi yalan sayanlar, biz, bilemeyecekleri nokta (lar) dan (istidrac ile) derece derece (yava yava) helake yaklatrnz.
Ben onlara mhlet veririm, (Onlarn plerini uzativeririm!) Benim, ltuf yznden kahrm (tahamml edilmeyecek kadar) etindir.
stidrac, lgatte, bir eyi derece derece karmak veya indirmek demektir. slm stlahnda, isa; bir insann, gnahn artrdka ve azgnlm devam ettirdike Allah'n (C.C.) ona, nimet kaplarn amas ve onu dnyada nice izzet, ikbal ve makamlara karmasdr. Bu kimse, btn bu nimet ve ikballeri kendi kahramanlna ve almacna balar. Allah'a kredip tovbe etmeyi ve tevazuu unutur. Gurur ve kibrini artrr, ktlk* lere daldka dalar. Gnahlar derecs derece oalr. oaldka da, derece derec2 Allah'n gazabna yaklar. Nihayet Allah (C.C.) anszn onu yakalar ve iddetli azaba duar eder.[259]
Birok nimet ve hayrlarn, nsan azdrd ve o insan iin, istidrac yoluyla azabn oalmasna vesile olduundan Hz. mer (R.A.), ran Kis-ra'snn hazineleri Medine'ye ganimet olarak getirilince Allah'a yle iltica etmitir: AHahim!.. Bu hazinelerin istidrac olmasndan sana snrm. Bu hususta Kur'an- Kerim yle buyurur:
Onun iin bunlar (azgnlar), kendilerine ne hatrlatld, t verildiyse; onlar unutunca zerlerine hereyin (her zevkin ve her nimetin) kaplarn atk. Kihayet kendilerine verilen o eyler (o genilik ve serbestlik) yznden (tam marp) ferahladklar vakit de onlar anszn, tutup yakalayverdik, ve artk o anda onlar btn mitlerinden mahrum kaldlar.[260]
Mucize le dier harikuladelikler arasndaki farklar, umum olarak drt gurupta toplamak mmkndr:
1. Mucize, ancak, nbvvet ve rical mazhar olan zat tarafndan izhar olunur.
Yalan yere nbvvet iddiasnda bulunan kimse, ya arzusuna uygun hi bir harika gsteremez, yahut onun izhar edecei harikann bir benzerini bakalar da gsterebilir, ve bylece o kimsanin yalanc olduu anlalr,
2. Mucize, nbvvet iddiasnda bulunan za-tm dvasna ve maksadna uygun olarak zuhur eder. Mucize, teknik, fenn ve sair hi bir sebebe bal olmaz.
3. Mucize, ekseriya, halkn istskleri zerine izhar olunur, ve Bunun bir mislini de siz getirin denildii halde, hi kimsenin buna gc yetmez.
4. Mucizeyi izhar eden zat, her trl stn ahlk ve yce sfatlarla muttasf olur. Asla, kendi ahs menfaatlerini gzatmez. nsanl uyandrmaa alr. Herkese hidayet ve saadet yollarn gsterir. Kendisi de, sylediklerine tamamen uygun hareket eder. Kendi vcudu da, dsta, bir harika ve ilah mucize halinde tecelli eder.
Ksacas; peygamberlerin elinde zuhur eden her mucize, bir harikadr. Fakat, peygamber olmayan kimselerin gsterdikleri harikalar, mucize olamaz.
Belli sebepler ve teknik birtakm vastalarla yaplabilen ve insanlarn byk ounluu tarafndan garip karlanan baz eyler byledir. Gkte uan dev tayyareler, denizlerde yzen dev gemiler, aya kan fzeler, ok uzak mesafedeki insanlarn birbirleriyle telefon vs. aracl ile ko-nuabilmeleri ve gnmzde grlen pek. ok cat vs keiflerin hi birisi harika ve mucize saylmak Zira, bunlarn tahakkuku belli birtakm sebeplere dayanr; insanlarn karlkh yardmlaarak almasna ve maddeye muhtatr. Baka insanlar da, ayn sebepleri temin eder ve ayn artlar altnda alrsa, onlar da bu eyleri yapabilirler.
Mucizeerds ise, mucizenin meydana gelmesi iin herhangi bir sebep ve art dnlemez. Bakalarnn yardm ve herhangi bir masraf ve hammadde lzumlu deildir. Mucize, Allah'n (C.C.), sadece peygamberlerine ihsan buyurduu harika ve tabiat st olaylardr.
Mesela; Hz. Muhammed'in (S.A.V.), ok ksa bir zaman ierisinde, yardmsz ve masrafsz, gklere ve Ar'a kadar mirac ile; milyarlarca lira masraf edilerek, aylarca emek sarfe-dilerek ve dnya kadar malzemo kullanlarak, feza llerine gre, en ksa mesafede olan aya kmak arasnda, kyas kabul etmez byk farklar vardr.[261]
mmetinden biri iin zahir olan keramet, o mmetin peygamberinin mucizesi saylr. Bu kerametle, o m'minin vel olduu meydana kar.
uras kat' olarak bilinmelidir ki; keramet, ancak, Allah'n kitabna ve ResuTnn snnetine smsk sarlan, Allah'n dinine uyan m'minler-de, Allah'n ltf ile meydana gslen harikuladeliklerdir. Veliliin ls, m'minin dine balldr. Bunun tezahr ise, yukarda anlatlan keramettir. Kendisinden keramet zahir olmayan m'-min de vel olabilir, fakat biz bilmeyiz.
Mucize ile keramet arasndaki fark, velnin velayet iddiasnda bulunup bulunamyaca hususunda slm limlerinin ileri srm olduklar kanaatlere gre deiir. yle ki; Velnin, Velayet iddiasnda bulunmas caiz midir, deil midir?
slm bilginlerinden, muhakkikim denilen tahkik ehlinden bir ksm: Velnin, velayet iddiasnda bulunmas, yani, ben velyim demesi, caiz deildir. Bu iddia cz olmamakla kalmaz, bu iddiada bulunan kimse velayet mertebesinden der derler. Dolayisiyle bu limlere gre, mucize 3 keramet arasndaki fark udur:
Mucizede peygamberlik dvas bulunmaldr. Keramette ise, velilik iddias bulunmaz. Bunun sebebi de; Peygamberler, insanlar kfrden imana, ma'siyetten taate armak iin gnderilmilerdir. Eer Peygamberler, peygamberlik iddiasnda bulun mas a lar di kendilerine inanlmazd. nsanlar da, Peygamberlere inanmadklar mddete, kfir olarak kalrlard. Peygamberler, peygamberliklerini iln edip bunu te'yit eden mucizebr gsterdike halk onlara iman etti. Peygamberlerin neb-lik iddialar; kendilerini yceltmek, an ve hrete r.ahip olmak iin deil; halka kar olan efkatlerini gstermek ve onlarn kfrden imana dnmelerini temin etmek iindir. Bir vel iin velayetin sabit olduunu bilmek, Imnnn art olmad gibi; bir velnin velayete sahip olduunu bilmemek de kfr deildir. u halde, bir kimsenin velayet iddiasnda bulunmas, nefsinin arzusunu tatmin iindir.
Hlsa; mucize sahibine, nbvvet iddiasnda bulunmak vacip olduu halde; velnin, velayet ddiasnda bulunmas caiz deildir.
Bir ksm limbre gre ire; velnin, velayet iddiasnda bulunmas, yani, ben velyim demesi caizdir. Bu sebeple de, mucize ile keramet arasndaki farklar unlardr:
1. Mucizeyi kabul etmek vaciptir. Kerameti kabul ise, vacip olmaz.
2. Kerameti zahir olan valinn. nnca, kendi peygamberinin dinine bnl oldu hm ikrar etmesiyle, velayet ve keramete sahip olduuna hkmedillr. Hal byle olunca, velinin bu kerameti, bal bulunduu peygambsrin bir mucizesi saylr.
3. Peygamberler mucizeleri, bizzat kendileri veya halk stedii zaman, Allah'n (C.C.) izniyle gstermeye muktedirdirler. nk, mucizelerin gsterilmesi vaciptir. Valinin ise, her istedii an, keramet gstermeye gc yetmez. Zira, kerametin gsterilmesi vacip deildir. Hatta, mucizenin ak olmas ne kadar mhim ise, kerametin de gizli kalmas o kadar mhimdir. [262]
Keramet sahibi olan kimse, bu keramet ile gururlanmaz, ve kerametini iftihar vesilesi yapmaz. Aksine, kalbindeki Allah korkusu, tevazuu ve kr artar. Bu keramete lyk olduu iddiasnda olmad gibi; keramete, yapm olduu ameller sayesinde eritii inancnda da bulunmaz. Bu kerametin, Allah'n (CC.) bir ltf olduunu bilir ve istidrac olmas ihtimalinden korkarak, daima Allah'a dua eder.
stidrac sahibi se, kendisine izhar edilen harika le gurur duyar. Bunu ftihar vesilesi yapar ve bu harikaya mstehak olduuna inanr. Bakalarna tepeden bakar, kendisinin ok byk insan olduuna hkmeder. Kibri artar, kendisini Allah'n gazabndan emin bilir. Akbetinin kt olacandan korkmaz. Kalbinde Allah korkusu kalmaz. Allah'a kar tevazuu olmaz. Nimetlere kretmez. slm'a uymayan btn bu haller, bu kimsede zuhur eden harikann stidrac olduunu gsterir: [263]
Camiu's-Sar'in, Buhar ve Mslim tarikiyle Ukbet'bn Amr'den rivayet ettii bir hadis-i erifte Peygamberimiz, istidrac yle beyan etmilerdir:
Allah'n (C.C.), kendisine, dnyadan sevdii eyleri verdiini grdnz kul, gnahlarna devam ediyorsa; phe yok ki ona verilen eyler, o ku iin, istidractr.[264]
Allah'n (C.C.) vel kullan, kendilerinin vel olduunu bilebilirler mi, bilemezler mi? meselesi hakknda, slm bilginleri arasnda ihtilf vardr.
Ebu Bekr, b. Fevrek, Veller, kendilerinin vel olduunu bilemezler. der.
Ebu Aliyyi'd-Dekkk ve talebesi Ebu'l-Ka-sm'l-Kueyr ise, Veller, kendilerinin vel olduklarm bilirlen der.
Her iki fikre sahip olan guruplarn da, eitli
delilleri vardr.
Birinci gurubun delilleri unlardr:
1. Eer bir kimso, kendisinin vel olduunu bilirse; o kimsenin, Allah'n (C.C.) azabndan emin olmas gerekir. Zira, Kur'an- Kerim'de yle Duyurulmutur:
Allah'n vel kullan iin hi br korku yoktur. Onlar mahzun da olacak deillerdir. [265]
slm'n tavsiye ettii man ise, ye'is ile emn arasnda olmaldr. Yani, bir m'min, ne Allah'n (C.C.) rahmetinden midini keser, vs ne de azabndan emin olur. Allah'n (C.C.) rahmetinden mit kesmek kfr olduu gibi; azabndan emin olmak da kfrdr:
...Hakikat udur ki, kfirler gruhundan bakas Allah'n rahmetinden midini kesmez.[266]
...Byk zarar gze alanlar gruhundan bakas, Allah'n mhalinden emin olmaz.[267]
2. Velnin vel olmas, Allah'n (C.C.) o kimseye muhabbeti sayesindedir. Allah'n (C.C.) muhabbeti ve adavsti se, birer srdr. Hi kimse, Allah'n (C.C.) bu sfatlarna muttali olamaz. Nitekim, Cenb- Hak, Hz. sa'nn lisanndan yle buyurmutur:
.. .Benim iimde olan (her) eyi Sen bilirsin, Ben ise. Senin zatnda olan bilmem. phesiz ki, gayblan hakkyla bilen. Sensin, Sen.[268]
Velayet, Allah'n (C.C.) muhabbetinin bir neticesi olduuna ve Allah'n muhabbeti de bir sr olup binemiyeceine gre, vel, kendisinin vel olduunu bilemez.
3. Velayet, adavet, sevap, cennet veya cehennem ehlinden olmak, ferdin lm anndaki durumuna baldr. Bu hususta Kur'an- Kerim'de yle buyurulmaktadr.
Kim Allah'a) bir iyilikle, gzellikle gelirse, te ona, bunun on kat var...[269]
Ayette, bir yilik ilerse buyurumuyor da; br yilikle gelirse buyuruluyor ki, bu durum, sevaba mstehak olmann, ferdin lm anndaki durumuna (hatime'ye) bal bulunduunu gs-termektsdir. Dier bir yet-i kerimede ise yle buyurulmaktadr:
(Habbim), o kfredenlere syle ki, eer (kfrden) vaz geerlerse gemi (gnahlar) yarlanacaktr...[270]
u hale gre, cehennemlik olmak da, hatimeye (ferdin lm anndaki durumuna) baldr.
Bunlar misallendirecek olursak; nceleri mrik olan Hz. mer, daha sonra vellerin en byklerinden olmutur. Evvelce Tevrat'a bal bir Musev olan Abdullah bn's-Selm da, sahabenin mmtazlar arasna girmitir. Kur'an- Kerim, birok kimselerin zhd ve takva zere, ibadet ve taatla uzun mddet yaam olmalarndan sonra irtidat ettiklerini beyan eder. Ksacas; velayet, adavet, sevap ve azap, hatimeye baldr. Hatime ise, kimse tarafndan bilinemez. Kimin ne olarak leceini ancak Allah (C.C.) bilir. O halde, vel de, kendisinin vel olduunu bilemez.
Vel, kendisinin vel olduunu bilebilir diyen ikinci gurubun delilleri:
vel"etin ki
rkn vardr :
a) Vel, d grnyle, slm'a tamamen uymaktadr.
b) Batnda ise, hakikat nuruna garkolmadr. Bir kimse, kendisinde bu iki rknn mevcut olduunu bildiinde, kendisinin vel olduunu da bilir.
Kiinin, zahirde slm'a ball aktr. Bu hal, o kimsenin, btn hayatnn, hareketinin ve dncesinin islm'a uygun olmas demektir.
Ferdin, hakikat nuruna garkolmas ise yle izah edilir: Bir kimsenin btn ferah ve sevinci, Allah'a (C.C.) taatle olur. Dnya nimetleri va ziynetleri o kimseyi sevindirmez. Bu kimselerin kalpleri ve gnlleri, ancak, Allah' (C.C.) zikrderek sknet bulur. Bunlar, dnyann malna, serveti-ns ve zenginliine gnl vermezler. Dnya megalesi, kendilerini ahiretten alkoymaz.
B'n bunlara ramen, bu hususta yanlma ok olur ve hkm vermek zordur. Hem, velilie kesin ekilde hkm vermek gururdur; hem de btn srlarn hakikatini, ancak Aah (C.C.) bilir.[271]
slm byklsrinden mehur lim mam Rabbani, Mektubat isimli eserinde bu hususta unlar kaydeder:
Bir velnin, kendisinin vel olduunu bilmesi as-1 la art deildir. EvliyauIIahtan biroklarnn, kendilerinin velayetlerinden haberi yoktur. Kendileri, vel olduklarm bilmediklerini gre; bakalarnn da, bu zatlarn vel olduklarn bilmeleri art deildir.
Keramet ve harikann gsterilmesi de, velilik iin art deildir. Veller, keramet gstermekle mkellef deillerdir. Velayet, Allahh'a (C.C.) yaknlktr ki, Allah (C.C), bu yaknl vel kullarna ikram eder. Kullarndan bir ksmna hem yaknlk verir, ve hem de o kullarm bir ksm hdiselere muttali k t. Bir ksm kulianna da yaknlk verir; fakat, hadiselere muttali orna gibi harikalar vermez, bazlarna da. yaknlk vermez; yalnz harikalar verir ve baz eyleri kefettirir. Bu nc ahs, stidrac ehlindendir. Birinci ve Kinc ksumaKi zaiur ise; Ai.an m IC.C.) vel kullar olarak, yaknlk devletiyle merref olmulardr. Bunlarn, Allah'n izni ile, baz eyleri kefetmeleri ve keramet gstermeleri, velayetlerinden ne bir ey fazlalatrr, ne de bir ey eksiktir. Bu ynden aralarnda fark yoktur. Bu zatlarn aralarndaki fark, Allah'a (C.C.) yaknlk dereceleri iledir. ou zaman, kefi ve kerameti zuhur etmiyen Veller, bu haller kendilerinden zuhur edenlerden daha stndrler. Kendilerinden keramet zuhur eden bir ksm veller, son zamanlarda, bu kerametlerin zuhuruna nedamet gstermilerdir.
Peygamberler iin ise, harikalarn zuhuru arttr. Neb olan zatn, peygamber olmayandan ayrt edilebilmesi iin, bu arttr. Zira, Peygamberin, peygamber olduunu bilmesi vaciptir. Vel, eer kendi peygamberinin dinine davet .ediyorsa, onun iin, o peygamberin mucizesi yeterlidir. Dinden gayri bir eye davet ediyorsa; onun iin harika lzm olmaz.
Halkn umumu, bir kimseyi byk bir zat olarak tanmak iin, onun kerametine hnkar. Halbuki, kerameti ok olann bu hai, velayetinin daha mkemmel olduunu gstermez. Hatta, ou kere, kerameti az olann velycii daha mkemmel olur.
vu gerek bilinmelidir ki; velayetin-has! oluunda, velayet sahibinin, kendi valililiini bffesi art deildir. Mehur olan gr budur. Bu sebeple, ou zaman, ilfm ve keif sahibi olan vellerin, kendilerinden zuhur eden harikalardan da haberleri olmaz.[272]
Vel, ancak resuln risaletini tasdik eden, tam inanan ve dinin emirlerini harfiyen tatbik eden kimr sedir,
Bir takm harikalar izhar ederek, cahillerin gzlerini boyayp, dini ykmaa kastedenler, hi bir zaman vel olamaz.
Btn nebilerin, tebli ettikbri dine bal olup o dine uygun amel ettikleri gibi; vellerin, ariflerin, sddklarn, salihlerin ve dier insanlarn da slm'n btn prensiplerine uygun hareket etmeleri arttr. slm'n hkmlerine aykr amel ve sz edenler, vasflar ve kiilikleri ne olursa olsun; hataldr, sapktr.
Bu hususta, Maruf Kerh'nin talebesi, C-neyd-i Eadad'nin days vs hocas Seriyy's-Sa-kat (Rh. A.) yle der.
Gerek mutasavvf,
ismi ihtiva etmelidir :
a) Marifet nurlan, vera nurunu sndrmemelidir.[273]
b) Kuran'n zahirine muhalif olan batn ilmini konumamaldr.[274]
c) Kendisinden zuhur eden kerametler, onu lah'n yasaklarm ihll etmeye sevketmemelidir [275]Yine bu zat buyurur ki:.
Bir arif, baheye girse; bahedeki btn aala aalardaki btn kular, ak bir lisanla 'Esselnn aleyke ya veliyyellah' diye kendisine selm verseler vel zerine vacip olan, Allah'tan korkusunun daha da da artmasdr. Eer korkusu oalmaz, srr ve rura kaplrsa; bu hal onun iin istidrac ve felket olur.[276]
Bayezid-i Bistam'nin arkadalar anlatyor:
Muhitimizde velayet ve keramet sahibi bir kimsenin ismi duyulmaya oatamt, nden ciue bu kimsenin zahitlii dolayordu. Bir gn Bayeaid, bize 'kalkn gidelim; u velayet ve zhtle mehurlami olan zat birlikte grelim" dedi. Kalktk ve bu kimsenin bulunduu yere vardk. Aradmz zat da, evinden km mescide girmiti. Mescide girerken kbleye doru tkrerek o mbarek makama saygszlkta bulunmutu. Bunun zerine Bayezid, o eyhe selm vermeden ve konumadan geri dnd. Biz, bu durumdan bir ey anlayamamtk. Bize dnerek dedi ki:
'Bu adam ki, Resuillah'n (SAS.) daplarndan birisini muhafaza etmede emin olamyor. Nasl olur da, iddia ettii velayet ve kerametlerde emin olabilir ve kendisine gvenebilir. Siz, kendisine harikalar verilmi bir kimseyi grdnz zaman, velevki bu kimse, havaya bada kurup oturmu olsun; o kimsenin bu harikasna aldanmayn. Velayetine ve Allah'a yaknlna itikad etmeyin. Zira, bu bir istidrac da olabilir. Ancak, siz, onun emir ve nehiylere kar na! davrandna; Allah'n kullar iin imi olduu hudutlar nas muhafaza ettiine; slam'la nasl amel ettiine bakn, ve o kimseye buna gre itibar edin. Kbleye, mescide kar tkrmek yasaktr. Bu yasaa riayet ise, slm'n daplanndandir. slm'n herhangi bir edebine riayetsizlik ise keramet ve velayete manidir.'
Ebu Sleyman ed-Daran der ki:
ou zaman, feyiz yoluyla kalbime birtakm sular ve tecelliler vaki olurdu. Fakat ben bunlar kitap ve snnetten iki dil ahit olmadan kabul etmezdim. [277]Cneyd-i Badad der ki:
Allah'a ulatran yollarn hepsi kapaldr. Ancak Rasulallah'n yoluna uyanlara yollar aktr.
tikatta, amelde, btn hareket ve konumalarda Resulllahm yolu ve snnetleri z3rinde olanlar ancak Allah'n rzasn kazanabilirler.
Evliyann, slm prensiplere bal olmasnn gereklilii hususunda mam Rabbani (Rh. A.)t Mektubat'nda yle demektedir:
slm'n hkmlerini ibatta muteber olan, kitap ve snnettir. Mctehitlerin kyas ve mmetin icma da, ahkm isbat ederler. Bu drt er' delilden baka hi bir ey, din ahkm isbat edemez. Ne ilham, ne de keif ve velayet sahibi kimseler, haram-heil, farz ve snnetten hi bir hkm koyamazlar. Velayet sahipleri de, metehitleri taklitte dier m'minler gibidirler. Bunlarn ilhamlar ve keifleri. mctchir taklitte, bunlarn bakalar zerine daha meziyetli olmalarn gerckthmez. Bu byk zevatn meziyetleri baka hususlardadr. Zira bunlar, keif ve mahede sahibidirler. Yaaynca Allah iin yaarlar, lnce Allah iin lrler.
slm'n hkmleri bir aatr. Marifet de bu aacn meyveleridir. Aa, yaad ve iyi bakld mddete meyve beklenir ve gzel olur. Aac kesip de meyve bekleyen kimseden daha ahmak kim olabilir? Aacn kknde hastalklar, sakatlklar olunca meyveler de yok olur.
Bu halde islm'a bal olan kimse, marifet sahibidir, islm'a bal ve mdavim olmayan kimsenin marifetten nasibi yoktur. Eer bu kimseden herhangi bir keif olursa; istidractr. islm'n reddettii her ey zndklktr, kfrdr. [278]Seyyid Ahmed Rufa (Ah. A.) de, EI-Brha-n'1-Meyyed isimli kitabnda yle der.
Tarikat, eriatn ayndr. Aralarndaki fark, lfz-, dadr. Maddeten ve manen netice birdir. eriatn reddettii her ey zndklktr. Efendiler!. 'Ebu Yezid byle dedi', 'Haris yle syledi1, 'Halla bu szlerde bulundu" deniliyor. Bu nasl szdr? Bu lkrdlardan nce mam Numan, imam afi, mam Malik, !iham Ahmet, bunlar ne dedi? Bunlara bakmalsnz. Kulluk ilerinizi bunlarin szleriyle tashih etmelisiniz. Bundan sonra, fazla szlerle menfaatlenebilirsiniz. Ebu Yezid'in, Ebu Haris'in szleriyle bir ey oalp azalmaz. Ama afi, Malik, Numan ve Ahrned'in szleri en gzel yollardr. lim ve amel ile eriatn temellerini muhkem kldktan sonra; lim ve amelin kapal olanlarna himmetinizi yrtnz. [279]Peygamberlerin, Allah tarafndan verilmi, stn tfatian vardr.
slm' bilmeyen sapklardan bazlar, velilik mertebesinin, peygamberlik mertebesinden efdal olduunu iddia edsrler. Byle bir iddia, kim ve nereden gelirse gelsin; buna inanan kfirdir.
Yukarda da dediimiz gibi; tikatta, amelde, btn hareket ve konumalarda Resululahm yolu ve snneti zerinde olanlar ancak Allah'n rzasn kazanabilecek, vs onlar ilh ltuflara erieceklerdir.[280]
Hilfet; lgatte, birinin yerini alma ve ona vekillik etme mnlarna gelir. slm stlahnda ise; Hz. Muhammed'e (S.A.V.) vekil olarak, Mslmanlar ve slm' koruma devini yerine getirme demektir. Bu vazifeyi zerine alan kimseye de Halife ad verilir. Halifelere ayn zamanda mam ve Emr de denilmsktedir. Bu son tabirler, daha ok Hulafa-i Raidn (Drt Halife) devrinden sonraki slm reisleri iin kullanlmtr. Bu hususta bir hadis-i erifte yl ebuyurul-mak tadr:
Hilfet otuz senedir. Ondan sonra melik ve emrlcr gelir.[281]
slm limlerine gre, hilfet veya imamet;
Muhammed'e (S.A.S.) vekil olarak umuma riyaset edip din ve dnya siyasetini korumaktr.[282]
Seyyid erif Crcan'ye gre ise;imamet bahsi,, dinin ve akaidin asl meselelerinden deil, tli dsrecedekl meselelerindendir.[283]
Saadeddin Teltazan'ye gre de, imamet, tikad deil; amel hkmlerdendir.[284]
Mslmanlarn bir imam (reis) semeleri arttr.
mam seme, bir ksm slm bilginlerine gre aklen, bazlarna gre de er'an vaciptir.[285]
mam Teftazanrye gre ise; belirtilen vasflara sahip bir imam semek, farz- kifayedir.[286]
Mslmanlarn, balarna bir imam seme mecburiyetleri hususunda, ehl-i snnet limlerinin ileri srdkleri deliller unlardr:
1 Kur'an-
Kerim'den:
Ey iman edenler, Allah'a itaat edin. Peygambere ve sizden olan l'1-emre (emir sahiplerine) de itaat edin... [287]
2
Snnet'ten:
Bir kimse, bat etmeden lrse, cahiliyyet lm ile lm demektir.[288]
Cahiliyye devrinin insanlar, hi bir psygam-bsr ye imam tanmadan, kendi neva vs heveslerine gre yaarlar ve ylece lrlerdi. Zamanlarnn imamn tanyp bat etmeyenler de, bu insanlara benzetiliyor ki; bu ar tehdit, zamann imamna bat etmenin dinsn vacip olduunu bayan etmektedir.
3 cma'dan :
Tevatren sabittir ki, Hz. Muhammed'in (S.A.V.) vefatndan sonra imamsz bir vaktin gemedii hususunda btn ahaba ittifak etmilerdir. Sahabenin ttifak ise, drt asl delilden icma olur.
Hatta Resulllah'n (S.A.V.) vefat zerine, Hz. Ebu B;kir, mehur hutbesinde zyle demiti.
Dikkat edin; ey m'minler!.. phesi/; ki, Mu-Iammed (S.A.S.) ld. Bu dini ayakta tuacak br kirnse mutlaka lzmdr.[289]
Sahabenin hepsi, bn sz hemen kabul etti. Hi birisi imama ihtiya yoktur demedi. Resulllah'n defni meselesini bile tehir ederek, Ben Sajde'nin sofasnda topland ve bir halfe seti.[290]
4 Kyas'tan:
Yaplmas gereken pek ok din ve dnyev ler, imamn mevcudiyetine baldr. Cenab- Hak'n muamelt, mczt, mnkehat, cihat vs. hakkndaki hkmleri, kullarn dnya ve ahiret menfaatleri iindir. Btn bunlar yrtmak ise bir imam le mmkndr. Yukarda saylan hkmlerin yerine getirilmesi vaciptir. slm fk-hndaki umum kaideye gre, Vaciplere vesile olan ey de vaciptir. Bu sebeptsn, m'mtnlerin bir imam semeleri, kendi selmetleri ve dinin devam in arttr.
Bir kimse halfe olarak seildiinde, btn m'minlere dsn vazife ise; imametin lyk olan bir kimseye verildiini bilmek ve ksaca halifeliin vasflarn renmektedir. Bu konuda Peygamberimiz yle buyurmulardr:
Zamannn mamn bilmeden ten kimse, cahi-liyyct lm ile lm gibidir.[291]
Btn mrninlerin imam hakknda ok tafsiltl bilgiye sahip olmalar art deildir. Tafsiltl bilgiyi, imam seeesk olanlar bileceklerdir. Mslmanlar ise, hi deilse, balarndaki imamn kim olduunu bileceklerdir. Hatta Sleyman b. Cerr'e gre:
Halkn, Allah'n (C.C.) ve Resuln (S.A.S.) bilmeleri nasl vacip se, imam da bilmeleri vaciptir.[292]
M'minlerin, kendi aralarndan, liyakatli grerek semi olduklar reise itaat etmeleri vaciptir. Bu hususta, u yeti kerime ak emirdir:
Peygamberimizin, mama itaat hususunda sylemi olduu hadis-i eriflerden bazlar unlardr:
zerinize imam olarak tayin edilen kimse, ba kuru zm tanesine benzeyen Habeli bir kle dahi olsa, onu dinleyiniz ve itaat ediniz.[293]
Kim bana itaat ederse; Allah'a itat etmi demektir. Kim, bana isyan cdorse; Allah'a isyan etmi olur. Km, benim cmrime itaat ederse; bana itat etmi demektir. Kim de benim emirlerime isyan ederse bana isyan etmi olur.[294]
Mavsrd'ye gre; halfe, vazifelerini yapp Mslmanlarn haklarn yerine getirince, Allah'n hakkn da eda etmi olur. Bunun zerine, Mslmanlarn u iki vazifeyi yerine getirmeleri, zerlerine vacip olur.
a) mama itaat etmek, b) mama yardmc olmak. Meer ki, imamn hali deisin. [295]
u halde; imama itaat, imam dinin kesin hkmlerine uygun hareket ettii mddete arttr. nk, Allah'n emirlerini inemek pahasna bir ahsa tbi olmak, slm dininde yasaktr. Bunun iin Peygamber Efendimiz yle buyurmulardr:
zerinize imam seilen kimse, size, dinin kt ve, haram sayd eyleri emretmedike, ona itaat etmek vaciptir. [296]
Benden sonra sizi veller takip edecek. yiler iyiligiyle, ktler de ktlyle size dost olur. Hakka uygun olan yerde onlar dinleyin ve itaat edin. Eer onlar iyilik ederlerse, hem sizin hem de kendilerinin menfaatinedir. Ktlk ederlerse, sizin lehinize; kendilerinin ise aleyhferinedir.[297]
mm Tsftazan de bu hususta yle demektedir:
Dinin hkmlerine aykr olmadka, imama taat vaciptir.[298]
mamn emri, ancak slm'a uygun olursa yerine getirilir; aksi halde bu emre uyulmaz.[299]
Ehl-i Snnet inancna gre bir zatn, imametin btn artlarna sahip ve yetkili olmas, onun mam olmas iin kfi sebep deildir. mam olabilme artlarma sahip olan zatn, ayn zamanda bu vazifeye ssilmesi gerekir. Bir kimsenin imam tayin edilmesi ise, ekilde olur:
1 Bizzat Resulllah (S.A.V.) tarafndan seilmekle. Hz. Ebu Bekir'in imameti, bir bakma byle olmutur.
2 Bir nceki imamn tayin etmesiyle. Hz. Ebu Bekir'in, kmdi yerine Hz. mer'i tayin etmesi byledir. Bu tarz imam tayin etmenin meru olduu hususunda icma- mmet vardr. Zira; Hz. Ebu Bekir, Hz. mer'i imam olarak tayin ettiinde, ve Hz. mer de kendisinden sonra seilecek rnam meselesini ra'ya havale ettiinde, Mslmanlarn bunlar itirazsz kabul etmeleri icmadr.
3 M'minerin tasvibini ve gvenini kazanan ve imam seebilmeye ehil olan kimselerin se-mesiyle.
mam semaye herkesin itirak etmesi doru deildir. slm limleri, imam seecek olan MsImanlarda bulunmas gereken vasflan gurupta toplamlardr. O vasflar unlardr: [300]
a) Adaletin btn artlarna sahip olmak. Bu artlar yle sralanabilir:
I. Byk gnahlardan saknmak.
II. Kk gnahlarda srardan kanmak.
III. Hrszlk vs. gibi, insan kk dren fiillerden saknmak.
IV. nsan vakan ile mtenasip olmayan eylerden kanmak.
b) mamete ehil olmann artlann ve kimin bu ie daha mstehak olduunu ayrdedebiecek kadar bilgi sahibi olmak.
c) Millet ve din ilerini dzenleyip idare etmede kimin daha salahiyetli olduu hakknda gr ve bilgiye sahip olmak.
mam seecek kimselerin ka kii olmas gerektii hususunda slm bilginleri htilf etmilerdir. Bu hususta ki gr vardr:
Bir ksm limler, imam seecek olanlarn her beldede ounluu bulmasnn art olduunu leri "srerler. Fakat Hz. Ebu Bekir'in mam seilmesi, sadsce Ben Saide'nin sofasnda bulunanlar tarafndan yaplmtr.
Bir ksm limlere gre de; imamn seilmi olabilmesi iin; en az drt veya be kiinin nzas ile bir kiinin seimi yapmas yeterlidir. Bu fikirde lanlann delili udur. Hz. Ebu Bekir'e nce Hz. mer, Hz. Ebu Ubeyde, Hz. seyd, Hz. Bir b. Sa'd ve Hz. Slm bat etmitir. Bu be kiinin bat le Hz. Ebu Bekir halfe seilmi, sonra da ashabn hepsi bat etmilerdir. Hz. Osman' ise, drt kiinin rzas ile Hz. Abdurrahman b. Avf semitir. Bundan sonra da dier Mslmanlar bat etmilerdir.
mam seecek kimselerin says meselesinde fkh limlerinin ekserisi bu ikinci gr kabul ederler.[301]
mam seme ehliyetine sahip olanlar, bir mam semek iin toplandklar zaman, imam olabilecek vasftaki insanlarn hallerini va zelliklerini tetkik ederler. Bunlardan en faziletlisi ve vasflar en mkemmel olan hangisi ise; ona bat ederler.
Mesel; imamete ehil olanlardan birisi daha lim, dieri de daha cesur olsa; zamann icaplarna gre seim yaplr. Eer fitneyi, asileri ve dmanlar nlemeye ihtiya varsa; ecaat ve cesaret sahibi olan semsk lzmdr. Memlekette sknetin devam ettii bir zaman se; lim olan semek daha mnasiptir.[302]
Bir gre gre; imam seecek kimselerin mama batlan, adalet sahibi bir cemaatin huzurunda ve ak olmaldr ki; baka birisi kalkp kendisins bat edildii iddiasnda bulunmasn. nk byle bir hal, fitne sebebidir. mam seenlerin batlan kesinleip, bunun haberi slam lkelerine ulatktan sonra imamlk iddiasnda bulunan kimse asi olur. Byle kimselerle, onlar Allah'n (C.C.) emrine dndrnceye kadar muka-
tele etmek vaciptir. [303] nk bu konuda Peygamber Efendimiz (S.A.V.), yle buyurmulardr:
Eer iki halifeye biat edilmise onlardan birini katlediniz.[304]
mer Nesef (Rh. A.), mametin artlarn yle sralamtr.
1. mamn zahir (ak) olmas gerekir., Korku sebebiyle de olsa, imam gizli olamaz.
2. Muntazar (gelmesi beklenilen) bir imam da kabul edilemez.
Baz sapk yoldaki guruplarn, bir imamn geleceini beklemeleri yanltr.
3. mam, Kurey'ten olmal-ldr. Ancak imamlk, Hm ve Ali oullarna mahsus deildir.
4. mamn, zamannn en faziletlisi olmas art deildir.
5. mam, kmil ve tam bir idareci olmaldr.
6. mam, siyas (siyaset lim ve sanatm bilir) olmaldr,
7. Ahkm tenffze (slm nizamnn yrrlkte kalmasn temine), slm memleketlerinin huduttarm muhafazaya ve mazlumun hakkn zalimden almaya kadir olmaldr.
slm leminin muteber ve kaynak kitaplarnda, imamete ehil olmann bu artlan birbirine yakn farklarla zikredilmitir. [305]
mam mid'nin beyanma gre, islm limleri, bu meselede sekiz art zerinde ittifak, drt artta da ihtilf etmilerdir.[306]
ittifak edilen artlar unlardr:
1 Mctehid olmak.
2 Harpte ve askeri mesafelerde basret sahibi olmak.
3 Cezalan tatbike, sulara cezalarn vermeye ve mazlumun hakkn zalimden almaya g; yetirebilmek.
4 dil olmak.
5 Mkellef (kil ve bali) olmak.
6 Erkek olmak.
7 Hr olmak.
8 Hkmn geirmeye ve omnnden kan yenmsye gc yetmek.
htilf edilen artlar ise, unlardr.
a) Kureyten olmak.
b) Him olmak.
c) Masum olmak.
d) Zamann en faziletlisi olmak. Bunlardan baka, mam Ma verdi; u artlan da ilve etmitir: [307]
I. Gz, kulak, dil gibi hislerinin salam olmas.
II. Vcut sakatl veya akl hastal ile ma'l olmamas.
III. Milleti idare etmekte ve tedbir almakta mahir olmas.[308]
mamn Kurcy'tcn olmas meselesi zerinde slm limleri ayrca durmulardr. nk bu meselede, Ktb Sitte'de mevcut olmayan bir hadis-i erif rivayet edilmektedir. Buna gre Peygamberimiz (S.A.V.) yle buyurmulardr: mam Kurey'tendir.[309]
Zamanla artlarn deimesi bu imkn ortadan kaldrnca, slm limleri yle itihadda bulunmulardr:
Mnasip olan, mamn Kurey'tcn olmasdr. Fakat bulunmazsa dil, emn ve hkimliin artlarm bilen bir kimseyi semek daha evldr.[310]
Eer Kurcy'tcn, muteber artlan zerinde toplayan bir kimse bulunmazsa. Kenn'Ierden birisi imam olur. Bu da olmazsa, ismail evldndan birisi tayin edilir. Bu dahi mmkn olmazsa, baka rktan birisi imamete tayin edilir.[311]
Bu meselede, mam Teftazan, ayrca, u zahat verniktedir:[312]
Gerekte hilfetin Allah'a (C.C.) duu, u yet-i kerimelerle sabittir:
Hani Rabbn meleklere: 'Muhakkak ben yer yznde (benim emirlerimi tebli ve infaza memur) bir halife yaratacam' demiti...[313]
Ve hatrlayn o zaman ki, Rabbi, brahim'i bir takm kelimelerle imtihan edip de o, bunlar tamamen yerine getirince: 'Seni insanlara imam yapacam' buyurmu, (ibrahim): 'Zrriyemden de' demi. Allah ise: 'Zalimler ahdime (rahmetime, imametime ve tatma) eremez' demiti. [314]
Hakikat, sana bat edenler, ancak Allah'a bat etmi olurlar. Allah'n eli onlarn elleri stndedir. u halde kim (bu ba) zerse kendi aleyhine zm olur. Kim de Allah le szletii eye vefa ederse, o da ona byk bir ecir verecektir.[315]
Peygamber Efendimiz, bir hadis-i eriflerinde; Allah'n (kudret ve yardm) eli cemaat ile beraberdir.[316] buyurmulardr. u halde Allah'n kudret ve yardm eli, Mslmanlardan rey ve tedbir sahibi olan bir cemaatle beraberdir. Yani bu cemaatin bir imam seip ona biat etmsleri, Alah (C.C.) ile biat mesabesindedir. Byle cemaatlerin batlar ile mamlar, ilah hkmleri tebli ve nfazda Allah'n ve Resul'nn halfesi olurlar.[317]
mer Nessf'ye gre; imamn vazifeleri unlardr:
1. Ahkm tenfiz. slm nizmnn emirlerin! tatbik etmek.
2. Hadleri ikame.
Allah'n hududunu (bir m'minin dinden kmas, iki mesi, zina etmesi, birisine zina isnat etmesi, nsanlarn haklarn gasbetmesi, kati ve yaralama sulan) ve slm Hkmetinin emirlerini ineyenleri cezalandrmak.
3. Asker tehiz. Topyekun mill mdafaa vazifeleri.
4. Sadakalar toplamak.-
slm devletinde m'minlerden ve gayri ms-mlerden alman vergi! sri toplamak.
5. Mtegallibeyi, hrszlan ve yol kesenleri kahretmek.
6. Cuma ve bayram namazlarn kldrmak.
7. nsanlar arasnda vuku bulan ihtilflar halletmek.
8. Haklarn sbatna vesile o-lan ahadetleri (ve sair isbat rasi-tatarn tetkik ve) kabul etmek.
9. Velsi olmayan kkleri evlendirmek.
Bu ve benzeri vazifelerle sosyal emniyeti ve huzuru temin etmek.
10. Ganimetleri (haro neticesinde husule gelen kazanlar, a-dalete uygun olarak) taksim etmek.
Ve bunlara benzer dier vazifeler. [318]
mamn deitirilmesini gerektirsn bir hal ortaya karsa, Mslmanlarn imam azletmeleri lzmdr. [319]
mamn, faskl sebebiyle azledilip edilmi-yecei meselesinde slm limleri htilf etmilerse de; Hanef ve afi Mezheplerinde muhtar olan kavle gre, imam faskl sebebiyle azledilemez. [320]
mamn azledilmesi meselesinde, Maverd'nin zahlarn ehemmiyetine binaen aaya alyoruz.
mamn, halinin deimesi ile, imamlktan karlmasn gerektiren iki husus vardr.
1 mamn bedenne noksanlk arz olmas.
mamn adaleti brakmas fska girmesi demektir. Bu ise iki ekilde olur:
a) ehvete dalmak.
b) tikadnda phelerin domas. mamn ehvsti, azalarnn fiillerine taalluk
ediyorsa, yani imam haram olan eyleri yapmak, ehvetini artrmak ve kt arzularna teslim olmak gibi dinin yasak ettii eylere devam ediyorsa; bu hal, o kimsenin imam seilebilmesine de ve imamlnn devamna da mnidir. Bu kimse derhal, imamlktan karlr.
Bu sebeple imamlktan azledilen kimse, tekrar adalete dnse bile artk imamete dnemez. Ancak yeniden seilirse, o zaman tekrar imam olabilir. Kelm limlerinden bir ksm ise; byle bir durumda, imam, adalete dnnce imamete de dnebilir, yeniden seime ve biate lzum yoktum
derler.
tikadnda meydana gelen phe sebebiyle adaletten ayrlm olan imamn bu phesi te'vil edilebilir ise; bu imamn, imamlktan karlp kanlamyaca hususunda ihtilf edilmitir. Bir ksm limler; man seilmeye de, imamete devam etmeye de bu phe mnidir. Bu kimse, hemen imametten karlr. Zira, te'vil edilebilen ve te'vil edilemeyen kfrn hkm nasl birbirine msavi ise; fkn da te'vili ve te'vilsiz hali eittir derlsr. Basra limlerinin ou da; Te'vil edilebilen phe, imam seilebilmeye mni olmad gibi bu kimse imametten de karlamaz. derler.
Bedenindeki noksanlktan dolay bir kimsenin imametten karlmasn gerektiren haller ise tr:
a) Hislerin noksanl,
b) Uzuvlarn noksanl,
c) Tasarrufta noksanlk. [321]
Akl zail olmu ise ve akln zevali devaml tse, veya delilik arz olmu da dsvam ediyorsa, yahut deli olduu zamanlar, ayk ve akll olduu zamanlardan daha oksa, bu kimse hemen imametten karlr.
Gzleri tamamen grmeyen kimse de mametten karlr. Eer gzlerde zayflk var da gndzleri grp geceleri grmyorsa bu hal imam seilmeye ve mamete devama mani deildir!
Burnun koku almamas ve dilin lezzet duymamas, hem imam seilmeye, hem de imamete devama mni haller deildir. Zira, bu noksanlklar karar vermeye ve harekete tesir etmezler.
Sarlk ve dilsizlik gibi noksanlklar, balangta imam seilmeye mni hallerdir. Fakat imam ssildikten sonra arz olurlarsa; bir ksm limlere gre bu kimse imametten karlr. limlerden bir ksm ise; Bu kimse mametten karlmaz. Zira iaretle muameleleri yrtebilir derler. Dier bir ksm ise, bu hale den imamn, gzel yas bildii halde imametten karlmayaca, yaz bilmezse karlaca kanaatindedirler. Bu meselede sahih olan, birinci gurubun grdr. [322]
Bu noksanlklar, karar vermeye ve harekete tesir etmez, grnte de irkin olmazsa ve tamamen ayp grnmezse imam seilmeye ve ima-mste devama mni deildir. di olmak, kulaklarn kesik olmas gibi.
ki elin veya iki ayan noksan olmas harekete ve i yapmaya mni olaca iin hem imam seilmeye hem de imametin devamna mnidir. Bir elin veya bir ayan yok olmas, balangta imam seilmeye mni se de, bu hal sonradan anz olmu ise, imametin devamna mni olup olmayaca hususunda ihtilf edilmitir.
Tasarrufta meydana gelen glldr: noksanlk ise iki
1. Hcr: mamn yardmclarndan birisinin, leri mstebidce yrterek imama tama-
hkim olmas halidir. Eer, imam tesiri altna alan bu kimse, dinin hkmlerine gre hareket ediyorsa ve adaletle i gryorsa, bu kimsenin valiliini ikrar ile verdii hkmleri imza et-rriek caiz olur. mam tesiri aitna alan bu kimse, dinin hkmlerinden km ve adaleti birakm-sa, mamn yardmclarn toplayp, bu kimssnin hkimiyetini izale etmesi lzmdr.
Hcr hali, imametin devamna mni deildir.
2. Kahr: mamn, dmanlar veya asiler elinde esir olmasdr. Eer esir olan imamn kurtulma mitleri mevcutsa, imamet devam eder. Kurtulu midi kesilmise, seim ehli, yeni bir imam seer. Yeni mam seildikten sonra, eski imam esaretten kurtulmu olsa, imamte tekrar dnemez. [323]
Mehur alim mer Nesef (Rh. A.), Akad risalesinde insan kfre gtren hallerden yedi tanesini zikretmitir:
1 Naslar (Kitap ve Snnet'-in hkmleri), zahirleri zerine hamlolunurlar. Bunlarn zahirlerinden vazgeip, batn ehlinin ddia ettii mnlara sapmak, slm'dan kp kfrle vasflanmak demektir.
Knr'an ve Snnet'n mns gizlidir. Bu gizli mny ancak stad bilir demek yanltr, sapklktr.
2 Naslar reddetmek, kfrdr.
Yani kitap ve snnetin hkmlerini yalanlamak kfrdr.
3 ster byk, ister kk olsun; (haram ve) gnah hell saymak, kfrdr.
4 eriat le alay etmek, kfrdr.
nk bu hal tekzip almstidlr.
5 Allah Tel'nn Tahinetinden mit kesmek, kfrdr.
nk Cenb- Hak, bu hususta, yle buyurur:
...Hakikat udur ki, kfirler gruhundan bakas Allah'n rahmetinden midini kesmez.[324]
6 Allah'n azabndan emin olmak kfrdr.
Zira, Allah Tel buyurmaktadr ki:
...Byk zarar gze alantkfirllar gruhundan bakas, Allah'n (kullan hakkndaki azabn) imha! (ve tehir)in-den emin olmaz.[325]
7 Gaybdan haber verdii (iddia edilen adamn) haberini kabul) ile o khini tasdik etmek, kfrdr.
Bu hususta Peygamberimiz yle buyurmulardr:
Kim, bir khine gelir ve onun sylediklerini tasdik ederse; Allah'n (C.C.), Hz. Muhammed'e (S.A.S.) indirmi olduklarm inkr le kfre girmi olur.[326]
Allah'n elisi Muhammed (S. A.S.)'in, uyankken, ahs ile semaya ve sonra yce makamlardan AU lah'n diledii yere miraca (kmas) haktr.
Mi'ra; lgatte, yksea kmak ve merdiven mnlarndadr. slm stlahnda ise,. Peygamber Efendimizin yce makamlara kartlmasnn vastasdr. Sonralar, bu vakann zel ismi olarak kullanlr olmutur. Mi'ra, Hicret'ten bir buuk sene evvel Recep aynm 27. gecesi vuku bulmutur.
Konunun daha iyi anlalmas iin; Mi'rala ilgili baz terimlerin zerinde duralm:
sr : Yrmek demektir. Geili fiil olduu iin geceleyin yrtt mnsna gelir.
Mescid-i Haram: Kbeyi evreleyen ve Ha-rem-i erif denilen mesciddir. Yer yznde ilk defa ina edilen mabet buur.
Mcscid-i Aksa: Kuds'deki Beyt'l-Makdis'tir. Kabe'den sonra yar yznde yaplan ikinci mabettir. Aksa denilmesi, Kabe'ye bir aylk mesafede bulunmasndandr. Mescid-i Aksa, Peygamberlerin topland, ilhi vahiylerin indii mbarek bir yer olduu iin, Mi'rata Peygamberimizin yol ura olmutur.
Beyt'I-Ma'mur: 7. kat gkteki melekler tarafndan tavaf edilen mabettir.
Sidret'l-Mnteha: Arn sanda bir aatr ki, ne melek, ne saire, ondan tesine asla geemezler.
Refref: Mahiyetini aklmzn kavrayamayaca bir vastadr.
Kabe Kavseyn: k yay miktar kadar bir mesafedir.[327]
Mi'ra hakknda Cenb- Hnk. Kur'an- Keriminde yle buyurmaktadr:
Kulunu (Muhammed (S.A.S) br gece, Mescd-i Haram'dan (alp) Mcscid-i Aksu'ya kadar gtren (Zat- ecele ve a'l her trl noksan sfatlardan) mnezehtir. (O Mescid-i Aksa ki) biz onun etrafna (feyz ve) bereket verdik (ve bu gece yolculuunu) ona (o peygambere) yetlerimizden bazsn gsterelim diye (yaptrdk). phesiz ki O, (her eyi) hakkyla iiten, Ihcr eyi) kemaliyle grendir.[328]
Mi'ra vakasn Ebu Hreyre, Ebu Zer, Ebu Said-i Hudr, Enes b. Malik, Maik b. Sa'saa, bizzat Rcisulllah (S.A.V.)'den rivayet etmilerdir. Bu ri-vayetbr Buhar, Mslim ve Nesai gibi Ktb Sitte'nin mehur kitaplarnda mevcuttur. Biz, bu deiik rivayetleri birletirerek nakledeceiz.
Peygamberimiz (S.A.V.), yle buyurmulardr,
Bir gece, balam mmhn'nin evinde (bir rivavete gre Kabe'de) iken Cebrail (A.S.t geldi. Ey muhterem nebi! Yatlayc olan Rab bin huzuruna varmak iin kalk, melekler seni bekliyor' dedi. Gsm gbeime kadar yard. Kalbimi karp, iman dolu bir altn tasta ykad. Tekrar yerine koydu. Bundan sonra katrdan kk ve merkepten byk, beyaz renkte Burak isminde bir hayvana bindirildim. Bu hayvan, her admn, gzn grebildii son noktaya atyordu. Bir anda Mescid-i Aksa'ya geldik Cebrail, Burak', btn peygamberlerin, hayvanlarn baladklar bir halkaya balad. Mescidde dier peygamberlerin ruhlar temessl etti. Bize selm verdiler. Ben de selmlarna karlk verdim. Cebrail bana, 'ne ge ve nebilere iki rekt namaz kldr' dedi. Ben de imam olup namaz kldrdm. Cebrail bana biri st, biri arap dolu iki kap getirdi. Ben st iince, 'Yaratlna uygun olan setin1 dedi.
Ebu Said-i Hudr'nin rivayetine gre. Peygamber Efendimiz yle devam ettiler :
Bundan sonra bir Mi'ra (merdiven) getirildi ki, ben ondan gzel bir ey grmedim. O Mi'ra, llerinizin, lrken gzlerini dikdikleri eydir. llerin ruhlar bu merdivenden yukar kar. Cebrail, beni bu merdivenden Hafaza kapsna kadar kard. Yani dnya semasna kadar bir anda geldik. Burada Cebrail, semann almasn istedi ve orada yle bir muhavere geti. erden soruldu:
Sen kimsin?
Ben Cebrailim.
Yanndaki kim?
Muhammed (S.A.S.)
Ya! O, Resul olarak gnderildi mi?
Evet,
Hemen kapy atlar ve beni selmladlar. Bir de ne greyim. Semay muhafaza eden smail sminde mvekkel byk bir meiek, yannda yetmi bin melek ve o meleklerden her birinin yannda da yz bin melek var.
Bunlardan ayrlnca; bnyesi, yaratlndan beri hi deimemi bir adamn yanma geldim. Kendisine zrriyctinin ruhlar arzcdilince; m'min ruhu ise 'Ne gzel, ne hotur!.. Bunun kitabm illyyin'de ktltn! diyor; kfir ruhu ise, 'Ne kt ruh, ne fena ra. ytha!.. Butum kitabm Siccil'dc kln' diyor.
...Ya Cebrail, bu kimdir?' diye sorduumda, 'Baban Adem'dir' diye cevap verdi. O. bana selam verdi ve 'Ho geldin ey salih nebi, ey salih evlat' diye karlad.
Burada bana cehennem gsterildi. Orada, eitli ekillerde azap gren kavimler grd.m. Dudaklar deve duda gibi bir kavim grdm ki, balarna bir takm memurlar konmu, dudaklarn kesiyorlar. Bunlarn kim olduklarn sorunca Cebrail, yetim mal yiyenler olduklarn syledi. Yine orada cife (pislik) yiyen znakrlar, kendi etlerini yiyen gybetiler, yerlerde ve Firavun hanedannn ayaklar altnda inenen faizciler, ba aa ayaklarndan aslm, zina eden ve ocuklarn ldren kadnlar grdm.
Sonra, ikinci semaya ktk. Orada Yusuf (AS.) ile bulutuk. Yannda, mmetinden kendisine tbi olanlar da vard. Yz ondrdnc gecedeki ay gibi idi. Onunla da selmlatk.
Peygamber Efendimiz, nc semada iki teyzezade Yahya ve sa (A.S.) ile; drdnc semada dris (A.S.) ile, beinci semada Harun (A.S.) le ve altnc semada Hz. Musa ile grt. Onlarn da hepsi, Ho geldin ey salh karde, salih neb dediler.
Rosul Ekrem, anlatmaya devam ediyor:
Daha sonra yedinci semaya getik. Orada brahim (A.S.) He bulutum. Srtn Beyt'l-Ma'mr'a dayam; beni selmlad. 'Ho geldin ey salih nebi!.. Ho geldin ey salih evlt', dedi. Burada bana denildi ki, 'fte senin ve mmetinin mekn Sonra Beyt't-Ma'-mur'a girdim, iinde namaz kldm. Bu beyti her gn yetmi bin melek tavaf eder ve bir daha kyamete kadar tavaf iin bunlara sra gelmez.
Peygamber Efendimiz, buray yet-i Kerimeyi okudular:
Rabbinin askerlerinin -(adedini) ancak Rabbn bilir.[329]
Peygamberimiz, yedinci semada grdklerini anlatmaya devam ediyor:
Buray gezerken bir aa grdm ki, bir yapra bu mmeti brr. Aacn kknden bir menba akyor ve ikiye ayrlyordu. Cebraile bunu sorduumda dedi ki: 'u rahmet nehri, u da Allah (C.C.)'tn sana verdii Kevser Havzdr.' Rahmet nehrinde ykandm. Gemi ve gelecek gnahlanm affedildi. Sonra, Kevser yolunu tutarak cennete girdim. Orada gz grmedik, kulak iitmedik, beerin hayal ve hatrna gelemeyecek olan eyler grdm.
Bundan sonra Sidret'l-Mnteha'ya kadar ktk. Sidre'den ykselince Cebrail duraklad ve 'Ya JM-hammed, yemin ederim ki, ben buradan bir kart Meriye geersem yanarm. Bentn buradan ileriye geersem yanarm. Benim buradan ileriye gemeye takatim yoktur' dedi.
Resul Ekrem, lhut leminin bu en yksek yerinde refref denilen bir vastayla Allah'n diledii yere geldi. Bir rivayette, Peygamberimiz yle buyururlar:
Sidre'den sonra yle bir yere ykseldim ki, kaza ve kaderi yazan kalemlerin kardklar sesleri duydum. Ar'm altna geldiimde. Arn stne baktm; ne zaran var. ne mekn, ne de cihet. Rabbimin u l-hut sesini iittim; Yakla ey Muhammedi Ben de Kabe Kavseyn miktar yaklatm. Rabbimin ilham ile unlar okudum: 'Ettatiyyat liltahi, vessalavat, vet-tayyibat' (En gzel tahiyye Allah'a mahsustur. Beden ve mal ibadetler de O'na lyk ve mahsustur.) Bunun zerine Allah (C.C.), u mukabelede bulundu: Es-selmii aleyke eyyiihen-nebiyyii ve rahmetuHahi ve bcrekthiV (Ey neb, selm sana olsun. Allah'n rahmeti ve bereketi de sana olsun.) Ben tekrar; 'Es-sclm aleyn ve al ibadillahissalihne. Ehed enl ilahe illallah ve ehed enne muhammedet abdhu ve resuluhu.' (Selm bizim ve Allah'n salih kullarnn zerine olsun. Ben ehadet ederim k, Allah birdir. Ondan baka ilh yoktur. Yine ehadel ederim ki,. Muhammed. Allah'n kulu ve elisidir.) dedim.
Resulllah Efendimiz, Rabbinden birok vahiyler alarak, ayn yollardan geri dnd. Hz. Musa'nn yanma gelince; Hz. Musa, Allah sana neler emretti? diye sordu. Peygamberimiz de, elli vakit namazla emrolunduunu syledi. Hz. Musa, Ya Resulallah, elli vakit namaz, oktur. Bu, senin mmetine ar gelir, yapamazlar. Rabbine iltica et de hafifletsin. dedi. Bunun zerine, Hz. Muhammed tskrar geri dnp, namazn hafiflemesini diledi. nce on vakit kaldrd. Peygamberimiz, Hz. Musa'nn yanma gelip durumu bildirince; Hz. Musa, bunun da ok olacan syledi. Bu minval zere Peygamberimiz birka kere geri dnerek Rabbine-iltica etti. Bylece; namaz be vakte kadar indirildi.[330]
Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.) Mekke'ye dndnde, mahedelerini anlatmaya balaynca, Kureyliler fitne krizlerine tutulup deli. divane oldular. Kimi, Ebu Bekir'e (R.A.) kouyor; kimi, ellerini rpyor; man zayf olanlardan irtidat edenler oluyor, bu tabiatst mucizeyi bir trl akllarna sd ram yorlard. Hz. Ebu Bekir gibi iman sahipleri ise, Evet Mi'ra haktr. Eer Muhammed (S.A.V.) bunlar demise, doru sylyor ve ben bundan daha byklerini de kabul ederim diyorlard. Hz. Ebu Bekir, Peygamberimizin yanna gelmi, Mi'rac bizzat kendisinden dinlemi; Allah'n Resul anlattka, Doru sylyorsun, ya Resulaliah diyerek tasdik etmitir. Peygamberimiz de, Sen sddksm ya Eb Bekir diyerek; ona Sddk unvann vermitir.
Cabir ve Ebu Hreyra (R.A.) nin, Resulllah (S.A.V.)'den rivayet ettiklerine gre Peygamberimiz bu hususta yle buyurmulardr:
Ben, sabahleyin sra ve Mi'rac anlatnca Kureyler beni tekzip etti. Bana, gidip geldiim yerlerden ve Mcscid- Aksa'dan sorular sordular. Halbuki ben Mescid-i Aksa'nm hi bir zelliini tesbit etmemitim. Bu sebepten mkil durumda kalyordum. Allah (C.C.), bana Mcscid-i Aksa "yi gsterdi. Ben de, KureyIHern btn sorularna cevap verdim.[331]
Sahih rivayetlere gre; Kureyliler, Mescid- Aksa'nm kap, pencere ve cihet gibi her zelliini soruyorlar; Peygamberimiz de teker teker cevap veriyordu. Buna da inanmadlar. Biz sana am'dan gelmekte olan develerimizi soracaz; bize onlardan haber ver dsdiler. Peygamberimiz yle cevap verdi: Evet, falan kimselerin kervanna rastladm. 'Revha' isimli mevkide idi. Bir deve yitirmiler, onu aryorlard, ykleri arasnda bir su kab vard. Susadm, o kab alp su itim ve kab yerine koydum. Geldiklerinde sorun bakalm, suyu bulabilmiler mi? O anda kervan, Peygamberimize gsterildi. O da, kervann kemiyet ve keyfiyetine dair haber verdi ve yle buyurdu: lerinden *Cemel- Evrak* (yani karamtrak beyaz bir deve) nde olarak, falan gn gnein domasyla beraber gelecekler. Peygamberimizin haber vermi olduu o gn; mrikler sabahn erken saatlerinde Seniyye tepesine doru ktlar. Gne ne zaman doacak da Muhammedi (S.A.V.) yalanc karacaz diye, bekliyorlard. Derken; ilerinden birisi, gne dodu diye haykrd. Tam o srada bir dieri de, te kervan geliyor, nlerinde Ce-mel-i Evrak, tpk syledii gibi diye bard. Bu ayn bir muciz3 daha olmutu. Hal byle iken, mrikle yine iman etmediler. Bu ak bir sihirdin dediler.[332]
Ktb Sitte ve dier hadis kitaplarnda mi'-ra hadislerinin eitli rivayetleri vardr. Bu hadislerde Peygamberimizin mi'ra -esnasndaki binitleri anlatlr. lm Tefsirinde s'nin nakline gre, Resulllah'n mi'ra gecesindeki binitleri be tanedir.
1. Burak: Mescid-i Haram'dan, Mescld-i Aksa'ya kadar.
2. Mi'ra (Merdiven): Mescid-i Aksa'dan semay dnyaya kadar.
3. Meleklerin Kanad: Dnya semasndan yedinci semaya kadar.
4. Cibril: Yedinci semadan, Sidre- Mnte-ha'ya kadar.
5. Refref: Sidre- Mnteha'dan, Kabe Kav-seyn'e kadar.[333]
Mslim'in rivayetine gre, mi'rata Resull-laha ey verildi:
a. Her gn, elli vakit sevabna denk, be vakit namaz.
b. Bakara Sresinin son yetleri.
c. mmetinden, hi bir eyi Allah'a e komayanlara cennet.
Bunlardan baka mi'ra hdisesini anlatan sra Sresiyle itikad, ahlk, iktisad gibi cemiyet nizamnn belkemii olan, milletlari huzur iinde yaatp mihnet, zillet ve buhrandan kurtaran u esaslar vahiy ve tebli edilmitir:
1 Allah ile beraber dier bir Tanr edinme. Sonra knanm ve kendi bana braklm olursun.[334]
2 Rabbin kendinden bakasna kulluk etmeyin, ana-babaya yi muamele edin, diye hkmetti.[335]
3 Hsma, yoksula, yolda kalma hakkn ver.[336]
4 israf ile sap savurma! nk, sap savuranlar, eytanlarn biraderi olmulardr. Elini boynuna bal olarak asma! Onu bsbtn de ap sama!
Sonra knanm, piman bir halde oturup kalrsn.[337]
5 Evltlarmz, fakirlik korkusuyla ldrmeyin. Onlar da, sizi de, biz rzklandrrz. Hakikat unlar ldrmek byk bir sutur.[338]
6 binaya yaklamayn. nk o, phesiz bir hayaszlktr, kt bir yoldur. [339]
7 Allah'n haram kld cana, hakl bir sebep olmadka kymayn. Kim mazlum olarak ld-rtilrse, biz onun velisine (maktuln hakkn talep hususunda) bir salhiyet vermiizdir. O da, katilde ileri gitmesin nk o, cidden (ve zaten) yardma mazhar edilmitir.[340]
8 Yetimin, erginlik ana ernceye kadar, malna yaklamayn. Meer ki bu, en iyi bir suretle ola.[341]
9 ltnz vakit de, lei tam yapn. Bu, hem daha hayrldr. Akbeti tibariyle de daha gzeldir. [342]
10 Senin in hakknda bilgi hasl olmayan eyin ardna dme. nk kulak, gz, kalp; bunlarn her bri bundan mesuldr.[343]
11 Yerde kibir ve azametle yrme. nk arz cidden yaramazsn, boyca da asla dalara eremezsin.[344]
Allah (C.C.), mekn ve zamandan mnezzeh ve cismaniyetten beri olduundan, Hz. Peygamberin (S.A.V.) semalara karlmas; (h) Allah ile bir makam- muallda buluup ereflenmesi deildir. Byle bir inan yanltr.
Ancak, Resul Ekrem'in byle bir yce makama karlmas; mcerret niclekt- ilhiyyeyi tem- etmek, birtakm hakikat ve srlara muttali olmak ve kendisine has mstesna bir atfct-i sbhaniyeye mazhar olmak hikmetine mstenittir.[345]
Mi'rala, Resulllah (S.A.V.) Efendimize birok eyler gsterilmitir. Bunlardan bazlar unlardr.
Burak'a bindirilmesi, Msscid-i Aksa'y grmesi, burada enbiyann temessl etmesi, nebilerin makamlarn grmesi, her biriyle konumas, Cennet ve Cehennem'in ahvaline muttali olmas, Sid-re'yi geip Melekt-i lhiye'den nice hayret verici eyleri mahede etmesi. Ve bu mi'ra; hadisesi ile, iman salam olanlarla iman zayf olanlar birbirinden ayrt edilmitir.[346]
... (Ve bu gece yolculuunu) Ona (o peygambere), yetlerimizden bazsn gsterelim diye (yaptrdk)...[347] yetini izah ederken Fahrd-din Razi, Tefsr-i Kebir'inde[348] u hususlar serdstmektedir:
1. Cennetin mkfatlar ok byk, cehennemin atei ise pek iddetlidir. Allah (C.C.), dnyada iken Resulne (S.A.V.) bunlar gsterdi ki, kyamet gn bunlar ilk gr olmasn ve kyamet gn kalbi cennetin rabeti, cehennemin dehseti ile megul bulunmasn. Ancak kalbi efaatle megul olsun.
2. Resulllah'm (S.A.V.), mi'ra gecesi peygamberleri ve melekleri mahedesi, hem kendisinin, hem de onlarn ykselmelerinin sebebidir.
3. Peygamberimiz, semavatn, Ar ve Krs'n ahvalini mahede edincs, bu lemin ahvali ve korkular onun gznde klr. Bu tibarla, Allah yoluna daveti ve slm dvasna almas, kalbinde daha da kuvvetlenir. Allah'n dmanlarna iltifat kalmaz. Btn zorluklara ramen, ci-hadda sebat sonsuz olur.
bn Atyye gibi baz mfessirler ise, bu yet- kerimeyi yle tefsir etmilerdir:
M'ra, sadece Peygambere yet ve bret gstermekten ibaret deil; ayn zamanda, peygamberin kendini kinata bir delil olarak gstermektir. [349]
Mi'racn vukuu hakknda selef ve halef .ittifak etmi olduklar halde, mi'racm keyfiyeti, yani ne ekilde olduu hususunda aralarnda baz ihtilflar mevcuttur.
Seleften Hz. Ays ve Hz. Muaviye, tbiundan Hasan'l-Basr ve Muhammed ibn shak glhl zatlar, mi'racn yalnz ruhan olduuna kail olmulardr. Hz. Aye (R.A.), Muhammed (S..V.)'n cesedi, mFra gecesi ayrlr olmad diyor. Muaviye (R.A.) de kendisine mi'ra sorulunca, Salih bir ryadr demitir.
Selef ve halefin ekserisi le eumhur-u ulema ise, mi'racm ruh-maal cesed olduunu kabul etmiler ve bu hususta kuvvetli deliller getirmilerdir. Hz. Muaviye'nin szn, Ba gzyle grtr; Hz. Aye'nin szn de Ceset ruhtan ayrlmad, beraber mi'ra etti diye te'vil etmilerdir.
Geri, mi'racm ruh ile olduuna dellet eden hadisler vardr. Cesetle olduuna dellet eden hadisler de vardr ve ikinci kk takviye eden vesikalar daha fazladr. Bu hadisler arasnda elime (tearuz) bulunmadn belirtmek iin, Fatih Sultan Mehmed'in hocalarndan lim Hzr Bey, Aka-id manzumesinde yle demektedir:
Mi'ra, birka defa vuku bulmutur. Alimlere gre, bu tekrar sebebiyle, hadisler arasndaki tearuz ortadan kalkar. [350]
Yani Peygamberimizin mi'rac bir kere deildir. Ruhan olarak, nice kereler vaki olmutur. Cisman olarak se bir kere vuku bulmutur ki, El-lsra Sresindeki yetin dellet ettii mi'ra budur. Bylece hadislar arasndaki ihtilf bertaraf olmu olur.[351]
Mi'racn vukuunu gsteren deliller hususunda Hzr Bey, yle demektedir:
Peygamberin mi'racnn. beden! le ve uyankken okluu keyfiyeti yetle. Mehur Hadis ve Haber-i Ahad ile sabittir.[352]
Mehur lim Aliyylkar ise bu hususta yle demektedir:
M'racm Mekke'den Mescid-i Aksa'ya kadark ksm kitapla sabittir. Bunu inkr eden kfir olur. Mescid-i Aksa'dan Sema'ya kadarki ksm Mehur Hadislerle sabittir. Bunu inkr eden kimse bld'at olur. Sem'dan Cennete, Ara ve maveray leme k ise Haber-i Ahad le sabittir. Bunu inkr eden ise muht (hata etmii olur. [353]
Allme-i Sni Saadeddin Teftazan is, yle demektedir:
Resulllahm m'rac, uyank halinde ve bedeni ile olmutur. Mescid-i Haram'dan Mescid-i Aksa'ya kadar olan ksm kitapla sabittir. Delili kesindir. Sema'ya kadar mi'ra ise. Mehurdur. Sem'dan Ar'a ve dier yerlere gitmesi ise, Haber-i Ahad ile sabittir.[354]
tihad, lgatte: meakkate tahamml ve btn gayretini sarf ederek zahmete katlanmak denektir. slm stlahnda ise; fer' olan din bir hkm, delilinden karmak hususunda btn gayretini sarfetmek demektir.
Mtehid de; fer'i olan din hkmleri delillerinden karmaya muktedir olabilecek din bilgilerle meshhez, meleke sahibi ve kl-bli olan Mslman bir kimsedir. Mtehid, kudretini ylesine sarfeder ki, daha fazla sarfetmeye gc yetmez.[355]
Bir kimsenin, mtehid derecesine vasl ola-bilmssi iin u vasflara sahip olmas gerekir:
1. Kur'an'a ait bilgileri, Kur'an'm btn mnlarm ve vecihlerini bilmelidir. Kur'an'm ahkma taallk eden yetlerinin lgat ve stlah mnlarn bilmelidir, Kitab'n hs-mm mcmel-mfesser, nelsih-mensuh, hakikat - mecaz, sarih - kinaye, zahir, nass ve muhkem gibi btn ksmlarn bilmelidir.
2. Hadis ilmini tamamen bilmek. Ahkma taallk eden hadislerin tevatr, mehur ve had yollarn; hadislerin metinlerini; bizlere ne suretle rivayet edildiini; mnlarnn vecihlerini yani lgat ve stlah mnlarn; Kitap'la mterek elan har., mra, mcmel, mteabih; btn ksmlar lykyla bilmelidir.
3. Mtehid, icm'n varid olduu yerleri bilmelidir ki, icma muhalif itihadda bulunmasn.
4. Kyas'm artlaryla, hkmleriyle ve ksmlaryla vecihlerini, makbul veya merdut olan ekillerini, Usl ilminde olduu gibi bilmelidir.
tihadn artlar yukanda saylanlardan ibaret olmakla baraber, slm leminde umum tarafndan kabul olunmu ve yaayan drt Ehl-i Sun- f net Mezhebi'nden baka mezhep tesis olunmamtr. slm limleri, yeni mezhepler kurmak yerine, yaayan drt Eh-i Snnet Mezhebi'nden birin 2 iltihak etmiler ve halk da bunlardan birini taklide armlardr. Ayrca mezhepleri birbirine eklemenin de yanl olduunu beyan ederek saknmaya davat etmilerdir.[356]
Mtehid bazen hata, bazen isabet eder.
nk Allah Tel'nn itihad meselelerinde hkm birdir ve tayin edilmitir. Ve bu hususta zann bir delil vardr.
Eer mtehid, bu zann delili bulursa isabet etmi; bulamazsa hata etmi olur.
tihadn hkm, zann- galiple isabettir. Mtehid, bir meselede isabet edebilecei gibi hata da edebilir. O meselede kat' olarak isabet ettiini iddia edemez. Bilkis, byk bir ihtimalle sabet ettiine kani bulunur.
Mutezile Mezhsbi'ne gre; her mtehid hakka isabet eder. nk hukuk mteaddittir ve do-lasyla her mtehid hakk bulur. Hkm, Allah indinde, mtehidin itihadna, tbidir. Mtehid, hakk bulmakla mkelleftir. Eer hakka isabet edemeyecek olsa idi; itihad, g yetmeyecek eyi teklif etmek olurdu ki, bu da muhaldir.
Ehl-i Snnet'e gre ise; hak birdir. Verilecek hkm, mtehidin itihadna tbi deildir. Mtehid, hakka isabetle mkellef doil, itihad etmekle mkelleftir. Bunun iin mtehide, muhali teklif gibi bir durum yoktur. Mtezile'nin gr sakattr.
Allah indinde her hadisenin hkm birdir. Yani hak birdir. Her mtehid hakka fcabtt etmi olca, bir hadisede verilen eitli hkmlerin hepsinin hak olmas lzm gelir. Bu ise, birlemesi imknsz olan ztlklarn bir arada bulunmas demektir.
Mesel; eek vs tilki gibi hayvanlarn, bir ksm mtehidlere gre etkilerinin yenmesinin hell olmas, bize gre ise haram olmas byledir. Bir eyin ayn anda hem hsll, hem de haram olmas ise tenakuzdur. Dolaysyla Mtezile'nin gr yanltr.
Sahih olan kavle gre; her Mtehid, bir meseleyi aratnrken, btn gcn sarfettii iin balangta sabet eder. Eer o meselede doruyu bulursa, sonunda da sabet etmi olur. Hakka sabet edebilmi olduu iin de on sevap azanr. Eer mtehid, o meselenin sonunda isabet kay-dedemszse, hata etmi olur. Fakat, balangta gayret gstermi ve isabet etmi olduu iin gnahkr olmaz. Bilkis, bir sevap kazam:. Yani
her mtehid, balangta hakldr. Neticede ise hakl la olabilir, hatal da. Bu hususta Resul llah (S.A.V.), Amr bn'1-As (R.A.)'a yle buyurmulardr:
Sen hkmet. Eer isabet edersen senin iin on sevap vardr. Hata edersen bir sevap vardr.
Ancak, doru yol ve bu yola ulatran deliller ak vs belli iken, mtehid fazla gayret sarfetmez de kusur kendinden olursa, sorumludur.
tihad; itikad, kat' ve ak olan eylerle sarih olan nass'larda cereyan etmez.
Sahih olaon kavle gre itihad, tecezzi kabul etmez. Yani, bir mtehidin, bir ksm meseleler hakknda, itihadn artlar ile jtihad edip de dier baz meseleler hakknda itihad edememesi doru deildir. Bu halde, onun nceki itihadlar-na da gvenilemez. Bir mtehidin, baz yerde mtehid, baz yerde mukallit olmas yanltr. Bir mtehid, kendisi itihad edebilecekken, baka bir mtehidi taklid edemez. [357]
Taklid, lgatte; bir kimsenin boynuna gerdanlk takmak manasnadr. slm stlahnda ise; bakasnn szn ve hkmn, hccet ve delile bakmakszn, kabul etmek demektir.[358]
tihad derecesinde olmayan; din hkmleri delillerinden karmaya, bu hkmleri birbirinden ayrmaya ve rivayetlerin br ksmn dierine tercih etmeye muktedir olmayan fakihlere de Mukallidn denir.
Taklid, iki eittir. Birincisi amel meseleler-deki taklittir ki, m'minin yapaca ileri ilgilidir. kincisi de, itikad meselelerine ait takliddir. Bu da, m'minin inanmas gerekli hususlarla alkaldr. [359]
tihad blmnde izah edildii gibi; Bir mtehid, baka bir mtehidi taklid edemez. Fakat, bir meselede sahabenin ittifak veya ihtilf ettii bilinmiyorsa, bu meselede sahabenin sznn veya fiilinin taklid edilip edilmeyecei konusunda mtehidler ihtilf etmilerdir:
Mtehidlerden mam- Kerh'ye gre eer o mesele kyas yolu ile biiinemiyorsa taklid vaciptir. Aksi halde vacip deildir.
Ebu Sad-i Berde'ye gre se; sahabeyi mutlaka taklid vaciptir.
mam- afi'ye . gre de jsahabeyi mutlaka taklid etmek, vacip olmaz.
mam- Azam, mam- Ebu Yusuf ve mam Muhammed'e gre ise; eer o mesele kyasla idrak edilemeyen bir husus ise sahabeyi taklid vacip olur. Eer kyas yolu ile mesele bil inebil iyorsa, bu durumda mam- Azam, sahabeyi taklid etmeyi, imameyn ise kyas tercih ederler.
Bir rivayette mam- Azam der ki:
Sahabe'den gelen, bamn stndedir. Tahin'-dan gelene ise tbi olmam. nk, onlar da bizim gibidirler ve itihad ederler. Bizim de onlardan farkmz yoktur ve biz de itihad ederiz.
Eer sahabe, bir meselede ittifak etmise, onlar taklid etmek, bil-ittifak vaciptir. ahaba bir meselede ihtilf etmise onlar taklit caiz olmaz. Kii, ihtilafl taraflardan birini tercih ederek onunla amel eder. Te r.in mmkn deilse, kalbinin ahadetiyim amel der.
Mtehid derecesinde olmayan insanlar ise, bir mtehidi taklid ederler. nk, halkn vazifesi mtehidlerin sz ila amel etmektir; kitap, snnet vs sahabenin szleriyle deil. Zira ha!k, kitabn ve snnetin dellet ettikleri mnlar, hkmleri, nsih ve mensuh gibi meseleleri anlayamaz. Mtehidler, bunlar halktan daha gzel anlar ve hkm olarak karrlar. Bu hususta Mtehid, bu yeti veya hadisi grmemi olabilir eklinde bir sz de sylenemez. nk bir kimse yot ve hadisleri, sahabenin szlerini bilmiyorsa, zaten mtehid deildir.
Buradan kan netice udur ki; bir mesebde, mtehidin itihad ve fakihin fetvas; o husustaki btn nass'lar bilmesine imkn olmayan halk iin, nassa, yani yet, hadis ve sahabe szne tercih edilir.
Diyanet'l - Mltekid kitabndan Hadim'-nin nakline gre;
Halk, gemi devrin limlerinden iittk'er szlerle de. kendi zamanlarnda bulunan gvenilir limlerin szleri ile amel etmeyi tercih etmelidir.[360]
Bir mukallidin, nceden taklid etmi olduu mezhebinden baka bir mezhebi; yahut, bir meselede bir mtehidi dier meselede de baka bir mtehidi taklid edip edemeyecei hususunda islm limleri ihtilf etmilerdir:
Fakihlerin ekserisi: Kii, kendi mezhebinden bakasn taklid edemez. Kendi mezhebinde devam vaciptir. Zira bu kimse, mezhebini semi ve kendi mezhebinin hakllna inanmtr. u halde itikadnn gereini yerine getirmesi vaciptin derler. Musannflarn ekserisine gre de, sahih olan budur.
Fukahadan bn'l-Hmam, Usl kitabnda ve Hidaye erhi Feth'l - Kadirsin Kad bahsinde der ki:
Br kimsenin, her meselede kendisine kolay ge-len, ayn ayr mtehidlerin szlerini almasnda mahzur yoktur. Ben, bir kimsenin her .mezhebden veya her mtehidden kolay olan meseleleri almasna mni; ne akl ve ne de nakli bir delil gremiyorum. Br insann, herhangi mtehidin itihadndan, kendisi iin kolay olan almasnda ve o mtehide uymasnda bir mni grmyorum. Resulllah (S.A.S.) de, mmeti iin kdlaylatnlan eyleri severdi.[361]
bn'l-Hmam'n talebesi olan bn'-Umirn-Hac da, Bu gr dorudur demektedir.
Bu meselede Hadimi ve Ibn'l-Haeib de u beyanda bulunuyorlar:
nsanlarn halk tabakasndan birisi, bir meselede br mtehidn sz ile emel etse, bu kimse verilen bu hkmden baka bir zamanda dier bir mtchidin szne dnemez. Bu hususta ittifak vardr. Fakat bu kimsenin, ayr bir meselede baka bir mtehidin szne tbi olmas, muhar olan kavle gre, caizdir.[362]
Yine, Hadimi, mezhep deitirme hususunda yle der:
Bir mezhepten dier bir mezhebe geme u ekillerde olabilir:
1. Bir kimse, dier bir mezhebe de inanyorsa, kuvvetli olanla amel emcsi caizdir,
2. Bir kimse, bir mezhebin, dierine tercihini kabul etmiyorsa, mezhebini deitirmesi caizdir.
3. Bir kimsenin, kendisine arz olan bir zaruretten veya bir ihtiyatan dolay, ruhsat kastederek, mezhep deitirmesi caizdir.
4. Kii, zaruri bir ihtiyac olmadan 'mezhep deitirmek caizmi' diye mezhebini deitirirse doru olmaz. nk, o kimse, dini iin deil, de nefsi iin mezhebinden dnm olur.
5. slm'n ruhsatlarna uymay det haline getirmek ve nefsine uydurmak in mezhep deitirmek
de caiz olmaz.
6. Birinci mtehidin hkm ile epeyce amel ettikten sonra, ayn hkmdeki menfaati iin, baka bir mezhebe gemek de caiz deildir. [363]
tikadda laklid mevzuunda da ihtilf edilmitir:
Ehl-i Snnet limlerinin cumhuru; Mukallidin imam sahihtir. Ona dnya ve ahiret hkmleri uygulanr. Taklidi imam ile sevap kazanr ve cennete girer. derler. Bu hkmn delili udur: Nebi (S.A.V.) sahabe ve tbiun, Araplarn cahillerinin imann kabul ettiler. Halbuki cahil olan bu Araplarn Allah' bilme hususunda ilm delilleri yoktu. Buna ramen Resulllah (S.A.V.), onlara delilleri retmekle megul olmadlar. Yalnz tasdik ile onlarn Mslmanln kabul ettiler. nk iman, kalbin tasdikidir. Mukallidde de tasdik mevcuttur ve kfr icabed-sn bir hal yoktur. O halde, kalbinde kat' bir inan vardr. Bu da onun imanna yeter.
Yalnz, mukallid, Allah' bilmedeki yakn delilleri ve bu delillerin Allah'n varlna dellet keyfiyetini terkettii iin gnahtan hli olmaz. Zira, insan, babo yaratlmamtr. Fakat, Mukallid dediimiz kimse u gklere, gnee, aya, yldzlara, dalara, canllara; hlsa, kinata bakar da muhakkak bunlarn bir yaratan ve sahibi vardr, o da Allah'tr eklinde dnerek tasdik ederse, bu dndklerini dili ile ifade etmese dahi, bu kim-
ise taklitten kurtulmu ve gnahtan syrlm olur. Bu hususu, Fatih'in hocas Hzr Bey, Nniye smindeki akaid manzumesinde yle ifada eder:
Mukallidin iman vardr ve bu iman ile sevap kazanr. Fakat, delilleri nramay terkett in g-nakSrdir. .
Osman veys de, Emii manzumesinde yle der:
Mukallidin iman muteberdir. Kl gibi eitli delilleri vardr.
Ehl-i Snnet'ten Ebul-Haseni'1-E'ar, Kad Ebu Bekri'1-BakiHn ve mam'I-Haremeyn; uAkald-i diniyyede iaklid yoktur. O halde inukallidin iman sahih olmaz fikrindedirler. Bu husustaki delilleri de udur:
Tasdik, ilimsiz ve ma'rifctsiz olmaz. Tasdik in, ilim asldr ve arttr. Mukallid iin ise ilim bahis konusu deildir. O halde, tasdik de yoktur. Tasdik olmaynca da iman olmaz.
Eu izahn cevab udur: Evet, ilimsiz tasdik olmaz. Fakat tasdik, yani1 kabul iin geni bir ilme de ihtiya yoktur. Kabul ve tasdiki bilecek kadar bir ilim kfidir. Nitekim, cahil Arabn, Peygamberimizin Keime-i Tevhid emrini yerine getirmesiyle iman kabul edilmitir.
Ebu'1-Haseni'l-Ear, mukallidin kfir olduunu sylemi ise de, bu meselede Abd'l-Kahir Eadad yle demektedir:
Mukallid her ne kadar, mutlak olarak m'min deilse de kfir de deildir. nk onda tasdik mevcuttur. Fakat, delilleri aratrmay terkettii iin sidir. Allah onu ya affeder, yahut da gnah miktarnca cezalandrr. Sonunda yine cennete girer. te E'ar'-nin sylemek istedii budur.[364]
Bu hale gre: E'ar, mukallid, m'mm-i Kmil olamaz demek istiyor. Nitekim, amal etmeyen kimssys de byle diyordu. Bu durumda E'ar ile aramzda lafz bir ayrlk vardr. Mnda birlemi oluyoruz.
Mutezile Mezhebi'ndekiler ise; Mukallid, ya-knen delilleri bilmedike ve hasmn delillerle ilzam etmedike m'min olamaz, cennete de giremez demektedirler. Bu gr, tamamen yanltr. Z;ra bu durumda kimse kolay kolay m'min saylamaz.[365]
ABDL-KAHR BADAD : Abd'I-Kahr b, Tahir b. Muhammed. Badad'da domu ve yetimi, hicr 427'de sfcryin'dc vefat etmitir. Nefy Halk'I-Kur'an, El-M-lcl vc'n-Nihal, Fedaihu'l-Mu'teze gibi eserleri vardr.
MAM AHMED BN HANBEL : Drt byk mamn drdncsdr. Badad'da yetimi, islm leminin nemli merkezlerini dolamtr, imam afi, Sfyan Ibn Uyey-ne, brahim Ibn Sa'd, Cerr bn Abdihamit, mam Ebu Yusuf, Yahya'l-Kattan, El-Velid Ibn Mslim, Veki', Yezid ibn Harun; smail Ibn Ulcyye ve Abdrrezzak gibi byk limlerden hadis ve fkh okumutur. Kendisinden de mam Buhar, mam Mslim, Ebu Davud, Ebu Hatim R-z, Hascn bn Musa, Baav, Ibn Ebi'd-Dnya, Ebu Zr'-atc'r-Rzi, Osman bn Sadi'd-Drim gibi mehur zatlar ve kendi oullan Salih ile Abdullah rivayette bulunmulardr.
mam Ahmed bn Hanbe, hem byk br mfessir, hem de yksek bir muhaddistir. Kendi zamanna kadar toplanm olan btn hadisleri tetkik etmi, bunlardan binlercesini ezberlemi ve Msncd isimli kitabm yazmtr. Bu kitaba 700.000 hadis arasndan setii 30.000 hadis-i erifi almtr.
mam Ahmcd b. Hanbe, fkh hkmlerde azimet yolunu semiti. tihatlarn Kur'an'a, sahih ve merfu hadislere, sahabenin fikirlerine istinat ettirmitir. mam Ah-ncd b. Hanbe, drt byk mezhepten Hanbcl mezhebinin kurucusudur. Onun ne kadar byk ve kudretli bir miitchid olduunu anlamak iin, El-Mun simli esere bakmak kfidir.
imam Ahmcd, abid, zahid. yksek bir seciyeye ve ok temiz bir yaaya sahip idi. Hicr 164 senesinde domu ve 241 senesinde Badat'ta vefat etmitir.
ALYY'L-KAR : Hanef fakihlerinden, ilm kudreti
yksek ve fazilet sahibi bir zattr. Ebuihaseni'l-Bekr ve Ahmcd b. Haceri'l Mekk gibi limlerden ders okumutur, Hcratta domu, Hicr U14 tarihinde Mekke'de vefat etmitir. Mhim eserlerinden bazlar unlardr: erh Mi-kt, erh'-ifa, erh'-email, erh'l-Ekber, erh Muvatta-i Muhammed, erh Emal, El-Masn' fi Ma'rifct'I-Mevz.
LS : Ebu's-Sena ihab'd-Din Mahmud Efendi. Hicr 1217 senesinde Badad'da domu ve 1270'de vefat etmitir. Bir ilim ailesi olan.Is ailesine mensuptur. Daha gen yata eser yazmaya balam, birok medreselerde hocalk etmitir. Ruhu'l-Men isimli tefsir kitab pek mehurdur. Bu tefsirinin ilk ksmm Osmanl padiah Sultan Mahmud'a, ikinci ksmn Sultan Mecid'e thaf etmi, son cildini ise bizzat stanbul'a getirmitir. Bu seyahati hakknda Nevet'-ml fi' s-Seferi ile'l-lslmbol isimli bir de eser yazmtr.
MAM MD : Seyfddin Ebu'l-Hasen Ali b. Ebi Befcr. Badad'da Ebu'1-Feth Nar Hanbel'den ders alm, daha sonra am'a giderek akl ve nakli ilimlerle megul olmutur. Hicr 551 tarihinde doup, 631 senesinde vefat eden imamn, El-Ihkm F-UsIi'I-Ahkm, Mntehe's-Sl gibi eserleri vardr.
EBU BEKR MUHAMMED EL BAKILLAN: Vefat tarihi, mild 1013'tr. Kelmclar arasnda El-Kad unvan ile anlr. slm'n ok zek ve kabiliyetli bir kclmcs-dr. Tahsilini Basra Mektebi limlerinden tamamlanm, bilhassa mam E'ar'nin talebeleri ibn Mcahid et-Ta, Ebu shak sfcrayn'den ve Ebu Bekr b. Fevrek'ten deis okumutur. Daha sonra Badad'a giderek mehur muhad-dislerden ders almtr. Baklln'nin en hretli olduu saha, Kelm'dr. Bundan sonra hreti, bilhassa Usl-i F-kh'ta idi.
BATINYYE : Mlhid (dinden km)lerden olan Ba-tmiyye; eriat ve dinimizin her zahirinin bir batm vardr, bu da bakalarna stn olan kimselerce bilinir derler. leri srdk!" her iddiann peine unu ilve eder-ler: Bu yle bir ilimdir ki, ancak masum olan imam anlatabilir.
Batnlerce; zahirin batma nisbeti; bir meyvenin kabuunun, zne nisbeti gibidir. Batmiyye frkas, hakikatte, gayr-i slm unsurlarn tesiriyle vcut bulmutur. Bat-nliin domasna sebep olan bu unsurlar arasnda Mec* s, Sbi, Yeni Eflatuncu ve Pythagorculann rol mhimdir.
HAFIZDDN BEZZAZ : Muhammed b. Muhammedi'l-Keder, Hanef fakihlerinden, Harzemli muhterem bir limdir. Bir ara Krm'a gidip orada iki sene kalm, sonra vatanna dnm, daha sonra da Osmanl lkesine gelerek Molla Fenr ile mbnhesede bulunmutur. Hicr 827'de vefat etmitir. Bezzazyye adndaki fetva kitab, ok mehurdur. Ayrca Menkib'1-mam Ebu Hanfe adnda bir eseri daha vardr.
MAM BRGV : Birgili Muhammed b. Pr Ali. hreti halka kadar yaylm bir Trk limi olup, mild 1522 tarihinde Balkesir'de domu ve !573 senesinde Brg'de vefat etmitir. Babasnn yannda tahsiline balam, bilahare stanbul'a gelerek nce Ahzridc Mehmcd Efcndi'ye, daha sonra da Kazasker Abdurrahman Efcndi'ye intisap etmitir. Tahsilini tamamladktan sonra stanbul medreselerinde ders vermitir.
Birgiv'nin ilm kudretini takdir den hemerisi ve ayn zamanda II. Sclim'n hocas Attllah Efendi, Birgi'de yaptrd medresenin mderrisliini Mehmet Efcndi'yc vermi, o da Birgi'de tedris, te'lif ve va'z ile megul olmutur. Birgivi, dini korumak in her bid'atin iddetle aleyhinde bulunmu, mevki hatr iin dine kar olan hareketlere gz yummam, hatta son zamanlarda, mahede cttijti yolsuzluktan slah maksadyla, Birgi'tlcn istanbul'a kadar gelerek Sadrazam Mehmet Faa'ya nasihat etmitir. Din meselelerde son derece titiz ve dikatl olnn Birgivi, slm'dan kl kadar nhirafa bile tahamml edemezdi.
Birgiv'nin eserleri arasnda, bugne katlar yaayan hretini temin edeni Vasiyetname ad ile anlan, Trke llmhalidir. zhar ve Avamil simli nahiv kitaplar da Birgiv'nin olup, Arapa tahsilini, devrin usullerine nisbetle, hayli kolaylatrmtr. mam Birgiv'nin va'z ve iratlarm ihtiva eden Et-Tarikat'1-Muhammedye isimli Arapa eseri, limler arasnda byk bir rabete mazhar olmu, Hadim Muhammcd Efendi ile Abdlgani En-Nablus tarafndan da erhedilmitir. Mehur lim AHyylkari, uzun bir kaside i!e Birgiv'nin slm limleri arasndaki mevkiini belirtmitir.
MAM BUHAR : Ebu Abdillh b. smail b. brahim tbni'l-Murcti'l Cf. Muhaddslcrin en byklerintlcndir. Kk yata Kur'an-i Kerim-i ve bn'l-Mbarek'in eserlerin ezberlemi, daha sonra slm lemini gezerek pek ok limlerle grm ve istifade etmitir. Hicr 210 senesinden tibaren, hadis bilgisini geniletmek ve hads-i erif toplamak iin binden fazla filimle tanm ve kendilerinden hadis renmitir. Bu arada sekiz defa Badad'a gidip gelmi ve her defasnda mam Ahmed b. Hanbel ile konumutur.
mam Buhar, 100.000 sahih ve 200.000 sahih olmayan hadis ezberlemitir. El-CmiTs-Sahih isimli hadis kita. bm, 600.000 hadis arasndan setii 7.275 hadis ile 16 senede vcuda getirmitir. Bu hadislerdcki mkerrerler saylmazsa Buhar'nin kitabndaki hadislerin says 4.000'dir. Zevnddn Ahmed Zebd, bu 4.000 hadsi erifi alarak Sahif Buhar Muhtasar olan Tecridi Sarih adndaki eseri yazmtr. mam Buhar'nin eseri, slm leminde, Kur'an- Kerim'den sonra en muteber kaynak kitap kabul edilir. Mehur hadis kitaplarnn birincisidir.
mam Buhar, hicr 194 senesinde Buhara'da domu, 256'da Semerkand'n Hartcnk kynde vefat etmitir.
ABDLAZZ BUHAR : Amcas Muhammed'den ve ayrca Muhammed'l-Buhar'den fkh renmitir. Kudretli Usl-i Fkh limlerinden olup, bu konuda Gyet't-Tah-kk adnda bir eseri vardr. Kef'l-Esrar adndaki ese-d, Usl-i Pezdcv'nin en kymetli erhler ndendir. Hicr 730 tarihinde vefat etmitir.
CEBRYYE : Bunlara M.rce ve Neccariyye de denilir. ddialarnn asl udur: Kulun fiili yoktur. Kula fiil izafe etmek, canszlara izafe etmek, yani; 'duvar erildi, nehir akt. rzgr esti1 demek gibidir. Bu, doru yoldan sapmlarn ddialarna gre; Allah (C.C.), bir kulu, yapt gnah sebebiyle cezai and nrsa, Alah (C.C.) onu kendi fitlinden dolay cezalandrm olur, nk kulun fiili yoktur. Sevap iin de durura ayndr. nsann, kendi yapt ilcrde hi bir radesi yoktur. Bu gayri Islm dnceleri ilk defa ortaya atan ahs Cehrn bin Safvan olduu iin; bu frkaya Celmyye de denilir.
CELLDDN BN'L BELKAYN : Abdurrahman b'. mer E!-Askalni. Msr'da yetimi byk muhaddis-lcrdendir. Hicr 763-824 tarihleri arasnda yaamtr. 'it-Tefsir, El-Fikh, Mecls'1-Va'z ve E-fham gibi eserleri vardr.
DAABBET'L-ARZ: Ccnb- Hak, en-Ncml Suresinin 82, yet-i kerimesinde yle buyurur: O sz kendilerinin aleyhinde vukua geldii (ve kyamet yaklat) zaman, yerden bunlar iin bir Daabbe karz ki, bu, onlara, hamlam yetlerimize kat' bir kanaat beslemezler idilini syler. Tirmiz, tbn Mce, A. b. Hanbel ve 'daha bir ok muhaddislerin Ebu Hrcyre (R.A.)'den tahric ettikleri br Ha. disde Resulllah (S.A.S.), buyurmulardr ki:
Daabbet'1-Arz, Musa'nn asas ve Sleyman'n m-r beraberinde olarak kacak. Mhr ile m'minin yzn parlatacak; asa ile kfirin burnunu kracak; insanlar sofraya toplanacak, m'min ve kfir tannacak.
Bu hadis'e nazaran Daabbe, mndd ve manev harikulade bir kuvvet ve .saltanat ile zuhur edip, byk bir s-Inm devlet tekil edecek hr insan olmu oluyor. Ona Daabbe ismi verilmesinin sebebi; Kfirlere kar hain olacan ve Allah Tel;Vya nazaran, onun karlmasnn ?.or bir sey deil, yerden di bir yaratk karmak gibi kolay olduunu nnlatmak iindir.
slm alimlerinden biroklar, bu aroda bn mer (R.A.); Dnabbc'nin knns, emr hi!-ma'ruf ve neyh anil-miinker terk olunduu vakittir demilerdir.
DECCL : Hadislerde. kyamet almeterinlcrin olmak zere iki mesih zikroluntr:
1 - Mesih sa, 2 - Mesih Deccl.
Mesih Deccl Yannc Mesih demektir. Vnrit olan haberlere gre Deccl; bir yalanc, nsanlar aldatmakta mahir bir sahtekrdr ki: sahtekrl vznden belli olduu halde, birtakm harikalar gstererek, (has) Allahlk ddia edecek ve en byk fitne olmas da bundan olacaktr.
DAMAD ABDURRAHMAN : Kendisine eyhzde de denilir. Rumeli Kazaskerliinde bulunmutur. Hicr 1078 tarihinde stanbul'da vefat etmitir. Mecma'l-Enhr erh Mitcka'l-Ebhr adndaki mehur eserini 1077 tarihinde Edirne'de tamamlamtr. Mtrdlcrle E'arler ara-snda ihtilafl olan meselelere dair Nazm'I-Ferid adnda bir eseri vardr.
DARWNSTLER: Charles Danvin'in ortaya att gayri lm nazariyyeye inananlar.
mrnn son krk yln hasta olarak geiren ve 1882'-de Londra'da len Darvn, hayat madde ile izah etmi, evrimle btn maddelerin canl olabileceini ileri srmtr. Basit bir canldan, mkemmel bir canl meydana gelebilir diyerek, canllar leminde tekml ileri srm, insann maymundan geldiini ddia etmitir. Danvinizm, bu gayri ilm gryle slm'la atma halindedir. Ve zaten Darwinizmin, ilim bakmndan tutar taraf da kalmamtr.
DALEKTK MATERYALZM : Her eyin esasnn madde olduunu iddia eden materyalist inanca, dialektik metodun tatbikinden doan dnce sistemidir.
Materyalist tefekkr, bu sebeple ikiye ayrlr: a) Mekanik Materyalizm, b) Dialcktk Materyalizm.
Dialektik Materyalizm, maddenin ve cemiyetin hadiselerini yaratan hususun madde olduunu ileri srer ve izahlarnda zddiyet (elime) kanunundan istifade eder. Bu metod, insan cemiyetlerine tatbik edilirse Tarih Materyalizm adm alr. Tarih Materyalizm, beer hadiseleri (mad* denin) iktisadn glgeleri olarak grr. htilller, inklaplar, din, aile, hukuk, ahlk, devlet, vs... hepsi iktisadn glgeleridir. Beer hadiseler, istihsal vastalar ile istihsalin dalm arasndaki zddiyetle izah edilir. Dialektik dn, maddenin deiikliklerine de tatbik edilir. Maddedeki keyfiyet deiiklikleri, kemiyet deiikliklerinin bir neticesi olarak izah edilir. Buna gre; nicelike birikmenin bir annda, yeni nitelikte bir nesne yaratlm olur. Bylece, nicelik, nitelie inklp eder.
Atomlarn birlemesi ve ayrlmas, pozitif.ve negatif elektrik maddenin izahnda ele alman tezatlardr.
EBU DAVUD'S-SCSTAN : Sleyman lbn'1-E Muhaduis fakihlerden, mehur bir limdir. slm merkez. lerinde dolam; Ahmed b. Hanbel, Yahya b. Main ve Ebu Davud Taylis gibi zatlardan hadis okumutur. Kendisin' den de Nesih ve Tinnizi gibi mehur muhaddisler hadis okumulardr. Ebu Dvud, 500.000 hadis ezberlemi, bunlardan 4.UU tanesi ile Snen Ub Davud denilen mehur eserini vcuda getirmitir, bu kitap, bilhassa fkh ahkm iin, pek muteber bir mracaat kaynadr ve Kt-b Stte denilen en mehur ve muteber hadis kitaplarnn ncs saylmaktadr. Ebu avud, hicr 22'de domu, 2/5 t anilinde Basra da vefat etmitir.
MAM EBUL HASENIL-EARI : Ali b. smaiI'1-Bas-r, Ehl- snnetin byk imamlarndan biridir. Byk dedesi, ahb- kiramdan Ebu Musa'l-E'ar hazretleridir. mam E'ari, mam Matrid gibi, selef mezhebini takrir ve tavzih edip kelm ilmini gelitirmitir. Fkhen, afi Mezhebi nde idi. Ebu shak Mervez'den fkh, vey babas Ebu Ali Cbi'dcn de itizal mezhebine ait bilgi edinmiti. Sonra Mutezile Mezhebine byk bir darbe vurmutur. Basra'da minbere karak binlerce kiiye kar Mutezile Mezhebi'nden ayrldn ve doru itikadn nas olduunu bildiriyor ve bu hususta yazm olduklarn okuyordu. Vefatna islm leminde tremi olan sapk mezheplere kar mcadeleye girimi ve muvaffak da olmutur.
mam E'ar'nin yzden fazla eseri vardr. Eserlerinden bir ksm unlardr: Tefsru'I-Kur'an, El-Esma ve'l-Ahkm, El-Mukaddime, Makalt'l-Mslimn, Et-Tcb-yn al Usli'd-Dn, El-lnbe fi Usli'd-Dyane, mam E'ar hicr 250 tarihinde Basra da domu, takriben 324 senesinde Badad'da vefat etmitir. _
EBU'S-SUUDt'L-MAD : Muhammed b. Muhyddin Mu-hammed. Osmanl Devleti'nin en mehur eyhlislmlann-dandr. Meyytzade ve bn Kemal gibi byk limlerden ders alm. Bursa ve stanbul'da kadlk, yine stanbul'da mderrislik yaprn, 26 sene eyhlislmlk makamnda bulunmutur. rad'i-Akli's-Selm adndaki tefsiri ok mehurdur. Hicri 928 - tarihinde vefat etmi olup kabri Eyp'tedir.
MAM EBU YUSUF : Ya'kub b. brahim cl-Ensar. mam Azam'm birinci derecede talebesinden ve Hanef fa-killcrn en byklerindendir. Milad 722 tarihinde Kfe'-de domu. 789'da Badad da vefat etmitir.
Fkhta mameyn denilince imam Ebu Yusuf ilo mam Muhammcd anlalr. Kadt'l-Kuzt nvn, ilk de* fa bu z;Ua verilmitir. Hanef Mczhebi'ni islm leminin her tarafna yayan da, Ebu Yusuf hazretleridir. mam Ebu Yusuf, Fkh lmine olduu gibi tefsir ve hadis ilimlerine de bihakkn vakf bir mtehid id.
Eserlerinin en mehurlar unlardr: El-Meal, En-Ne-vdir, Kitab'l-Harac...
FAHRDDN RAZ : afi fakihlerinden mehur bir limdir ve mam Baav'nin tatcbclerindcndir. Tefsir, kc. lan, fkh, ve usl-i fkh gibi din ilimlerde otorite olduu kadar edebiyat, matematik, kimya, tp gibi ilimlerde do sz sahibi idi. Bid'atilere ye felsefecilere kar mcadele etmitir. Hicri 543 tarihinde Rey ehrinde domu, 606 se. nesinde Herat'ta vefat etmitir. Kymetli eserlerinden ba-zlart unlardr: Mefatih'1-Gayb Mealim Usii'd-Dn, Kitab'l-Erban, *Menkb mami'-afi*.
FATALST : Fatalizme inanan.
Fatalizm: Madd olaylar serisine insan iradesinin hi bir ekilde messir olamtyaca nazariyesini ileri sren gayr ilm bir felsef cereyan. Buna gre insan radesi diye bir ey yoktur. Fikirleri, sapk Cebriyye ile ayndr.
MAM HADM : Ebu Said Muhammcd d-Hadimi. Hicvi 1113 senesinde Hadim'de domu ve 1176 tarihinde vefat etmitir. Babasndan ve Tarsuslu Ahmet Efendi'den hadis okumu, stanbul'a gelerek Kazabd Ahmed Efendi'den icazet almtr. Sultan tarafndan yaplan davet zerine, ikinci ikinci kere istanbul'a gelmi, Ayasofya Cami'ndo Fatiha tefsirini takrir etmi ve herkesin takdirine- mazhar- olmutur.
Eserlerinin en mehurlar unlardr: 12 fenne tatbiken Besmele erhi, Drcr Haiyesi, Tarikatt Muhammcdiya erhi, Mecmiu'l-Hakaik...
HARCYYE : Sffn savandan sonra Ati b. Talib'e kar huru edenlerdir. Ehl- snnet'den ayrldklar nokta, lar; hakemlik, imamet, kime m'min, kime kfir denecei gibi hususlardr.
ddialarna gre, Hz. Ali -lua-, dinsizin biridir. Yino inanlarna gre, kk bir gnah ileyen, imandan km olur. Bu fikirleri dolaysyle Hariciyye diye isimlendirildiler. Keza iddialarna gre, amelde kusur ve taat h* lal edenler de dinsizdir.
Bunlarn bir zmresi olan Meymmiyye, Yusuf Suresini Kur'an- Kerimden saymaz, yeni bir peygamber, yeni bir eriat ve yeni bir kitabn gelmesini beklerler.
HAEVYYE : Bunlara gre; er'i hkmlerde kyasn kullanlmas caiz deildir. nk, ilk kyas yapan blis'-tr. Bundan bir hayr ve yilik bulmamtr. Kyas yapan herkesin durumu Iblis'in durumu gibidir. Bu gr, tabi-atyle yanltr. Zira ehl-i snnet limlerinin hepsi, hakknda nass, snnet ve icma olmayan olaylarda kiyas'm kul. lamlmasnm caiz olduu hususunda mttefiktirler.
HIZIR BEY : Kad Cellddin'in oludur. Hicri 810 tarihinde Sivrihisar'da domu, 863 senesinde stanbul'da vefat etmitir. Kabri, Zeyrek civarndadr, nce Bursa'da mderrislik yapm, istanbul'un fethinden sonra stanbul'un ilk kads olmutur. Molla Fenr'den fkh okumu, kendisinden de Hocazde Muslhuddin ve Hatipzde em-sddin gibi mehurlar ders almlardr. Akaid'e dair Ka-de- Nniyye denilen bir manzumesi vardr.
HULUL : Allah'n haa bir mahlka, bilhassa gzel yz ve gzel ekle girmesi ve onda yaylmas. Bu gayri s-lm fikirde olanlara HulHyye denir k, bunlar, gzel ocuk ve erkekler arasnda elenmeye ve raksa, hulul dolaysyla, cevaz verirler ve rabet ederler.
BABYYE : Abdullah b. tbad'a mensup olan. insanlar, dtr. leri srdkleri balca iddia ve grleri udur: Biz, hi kimse iin; o m'mindir veya kfirdir demeyiz. Zira, artk vahy gelmemektedir. Ebu Bekir ve mer, bu dnyadan ayrlmlardr. Bugn, bize hakikatleri aklayacak ve m'mini kfirden ayrdcdecek bir kimse kalmamtr. Byk gnah ileyen insana m'nin de, mrik de demeyiz. Bunlar, anne ve kz kardelerle evlenmece cevaz verirler. Bunun iindir ki, ibadiyyeye Bu mmetin mecusileri denmitir.
BAHYYE : Her eyi mubah ve hell gren nsanlar. Bunlar, arap imeyi, kz kardelerle cins mnasebette bulunmay hell sayarlar. Kadnlar bir yere toplarlar, sonra hep birden zerlerine hcum ederler. Her erkek, kadnlardan birini yakalar ve bu yaplana avlanma adn vererek, av helldir derler.
BN ABD'S-SELM: Abd'IAziz b. Abdis-Selm b. Ebi'l-Kasm es-Slem. Hicr 577'dc dnyaya gelmi. 660 tarihinde Kahire'de vefat etmitir. Ibn Askir ve mam Amid gibi mehurlardan ders grm olup byk bir afi limi idi. Zamann hkmdar ve devlet adamlarna kar Emr bi'I-Ma'ruf, Neyh ani'l-Mnker hususunda asla msamaha gstermezdi. Eserlerinden bahcalar unlardr: Tefsir'l-Kur'an, Mecaz'l-Kur'an, Muhtasaru Sahihi Mslim, El-lmam f Edillct'l-Ahkm.
BN HACB : Cemalddin Ebu Amar Osman b. mer. Maliki fakihlerinden mehur bir limdir. Tahsilini Kahire'de yapm, daha sonra am'a giderek Zavyat Ma-likiyye Medrescsi'nde hocalk etmi, sonra tekrar Msr'a dnmtr. Hicri 570'te doan Ibn Hacib, 646'da skenderiye'de vefat elmitir. Muhtasar'-Mnteha, Mnte-ha'1-VusuI, Safiye gibi kitaplar vardr.
BN HMAM : Hanef fakihlerinden mehur bir limdir. Bir mddet mftlk yapm sonra srasyla Man-sftriyye, Erefiyye, cyhniyye Medreselerinde fkh okut-mutur. Eserlerinden mehurlar : Tahrir Fi'l-Us! ve El-Msayerc isimlerini tar. Ayrca Hidaye kitabna, Feth'l-Kadir adyla ok kymetli bir erh yazmtr. Hicr 788 tarihinde Sivas'ta domu, 861 senesinde Kahire'de vefat etmitir.
BN KAYYM CEVZYYE : Hanbel fakihlerinden mehur bir limdir. Ibn Teymiyye'nin talebelerindendir. Hocasna ok bal olup onun eserlerini tehzip ve tevrice almtr. Ibn Teymiyye ile beraber hapsedilmi, hocasnm lmyle hapisten kurtulmutur. Ibn Kayym, fkh ve ahlaka dair birok eser yazmtr. Eserlerinin en mhimleri unlardr: Tefsi'I-Fatiha, Tehzb Sneni Eb Davud, t'Iam'I-Muvakkn, Hidayet'l-Hayar Fi'r-Red-di Ale'I-Yahudi ve'n-Nasara, Zd'1-Med.
BN KESR : Hafz mad'd-Din Ebu'1 -Feda smail b. mer b. Kesr. Hicr 703 tarihinde am'da domu, 774 senesinde yine orada vefat etmitir.' Tefsir, hadis ve tarih ilimlerinde zamann en kudretlisi idi. Ibn ihne ve shak mid'den hadis, Burhan Fezr ve Ibn Tcymiyye'den de fkh ve dier ilimleri renmitir. Kendisinden de Ibn Haccri'I-Askaln gibi mehurlar ders almlardr. Eserlerinden bazlar unlardr: Tefsr bni Kesr, Cmiu'I-Mesnd, Et-Tekml f Ma'rifeti's-Sikati ve'd-Duafi ve'I-Mechil, El-Bidye ve'n-Nihye, erh Sahihi'1-Buhar.
BN MACE : Mhaddis ve fakihlerden mehur bir limdir, lm tahsili iin uzun zaman slm lemini gezmitir. Leys, brahim b. Mnzir ve mam Mlik'in yaknlarndan hadis rivayet etmitir. Snen bni Mace denilen eseri 4.000 hadis-i erifi ihtiva eder ve Ktb Sitte denilen byk hadis kitaplarnn altncsdr. Bu kitaptaki zayf senetli hadislerin 30 kadar olduu rivayet edilir.
BN RN : Tbiun'un byklerindendir. Babas rn, Enes Ibn Mlik'in klesiydi. Annesi Safyye de. Hazreti Ebu Bekir'in azathsyd. Sahabeden otuz zata yetimi, Hz. Aye, Ebu Hreyre, mran b. Husayn, bn Abbas ve Ibn mer'den hadis rivayet etmitir. Tefsir, hadis ve fkhta otorite idi. Rya tabiri hususunda da mdekkik bir limdi. Hicr 32 senesinde domu, 110 tarihinde Basra'da vefat etmitir.
MAM'L-HAREMEYN : Abdlmelik Ibn Abdillh b. Yusufl-Cveyn, afi fakihlerinden mehur bir limdir. lk hocas, babas Muhammed Cveyn'dir. Sonra, Ebu Kasm Isferayn'den, Ebu Hasan Muhammed Mzekk'-dan, Ebu AbdiJlh Habbz'den ders okumutur. mam'l-Haremeyn, fkh, usl fkh ve kelm ilminde kendisine mahsus bir yo! takip etmitir. Henz yirmi yandayken, babasnn vefatyla onun yerine mderris olmu, bir taraftan yzlerce talebeye ders verirken bir taraftan da Ebu Kasm'm derslerinde hazr bulunmutur.
ma'm't-Haremeyn'nin kymetli eserlerinden bazlar unlardr: Tefsir, E-am F Us'd-Din, El-Brhan F Usli'1-Fkh, Telhs't-Takrb, El-rad Fi'irad Fi'I-Kelm, El-rad F Usli'-Fkhv, El-Gyas, tmam'1-Ha-remeyn, hicr 419 tarihinde domu, 478 senesinde Nibur'-da vefat etmitir.
KADERYYE: Bunlarn iddialarnn asl; her kulun, kendi fiilnin yaratcs olduu gibi sapk bir gre dayanr. Kfr ve isyann Allah'n, takdir, meiyet ve iradesiyle olduunu kabul etmezler. Allah'n btn sfatlarn, ahirette Allah'n grleceini, taat ve ma'syet ilemekle sevap ve cezaya nail olunacan inkr le, bunu muhal sayarlar. Katledilen bir kimsenin ecelinden nce ldn sylerler. Bunlarn bu grleri samadr ve gayri Islm-dir. Buna ramen kendilerini Tevhid ve adi ehli olarak isimlendirirler. Peygamberimizden, bunlarn bu mmetin mecusiieri olduuna dair bir hadis rivayet edilmektedir. Bunlara Mutezile de denir.
KADI IYAZ . Maliki fakihlerindendir. Hadis ve fkh ilimlerinde imam idi. eitli ilimlere dair eserleri vardr. En mehur eseri; Kitab'-ifa bi Ta'rifi Hukuki'I-Mus-tafadr. Bu zat, br mddet kendi memleketi olan Endls'n Sebte blgesinde, daha sonra da Grnata'da kadlk yapmtr, Hicr 496'da domu, 544 senesinde Merake'to vefat etmitir.
MAM KERH : Hanef fakiherinin mehurlarndan-dr. Mctehid Fi'1-Mesail saylmaktadr. Fkh, mam Azam'n torunu smail'in talebesi olan Ebu Said Berde' den okumutur. Kendisinden de Ebtt Bekir Cessas, Ebu Aliyyi'-s ve Ebu-1-Hascni'!-Kudr gibi zatlar ders almlardr. El-Muhtasar, erh'l-Camii's-Sar, erh'l-Cami'l-Kebir gibi eserleri vardr, Hicr 260 senesinde Irak'n nahiyelerinden olan Kerh'de domu, 340 tarihnde vefat etmitir.
KERRAMYYE : Kurucusu, Sicistanl Muhammed b. Kcrram'dtr. Bu adam, man, lisan iledir. Kii kalben k. fir olsa bile Allah indinde m'mndir ve cennete girer der.
Bunlar da, tpk Mebbihe gibi, Allah' yaratklarna benzetirler. O'nun cisimler gibi olmayan bir cisim olduunu iddia; ve Q'na, inmek, kmak, oturmak, kalkmak gibi fiiller nisbet ederler.
MAM MALK BN ENES : Medine'de domu ve yine orada vefat etmitir. Tebe Tbiin'den olan man Malik, Tabiun'dan birok fakihe yetimi, genliinden itibaren ilim sahasna atlm, yz Tabiun'dan, alt yz de Tebe Tabiinden olmak zere dokuz yz limden ha-dis-i erif okumutur, imam Malik, ayni zamanda byk bir mfessirdir. Kur'an-i Kerimin yetlerinden binlerce din hkm karan mam Malik, tefsir hususunda da byk bir otoritedir. Kendisinin Tefsir Garjbi'l-Kur'an isim-l br eseri vardr. mam Malik, ayn zamanda yksek bir 'muhaddistir. Yazm olduu El-Muvatta kitab, hadis leminde pek muteber bir eserdir. Bin kadar hadisi eriften ibaret olan bu kitap mam Malik tarafndan, krk senedo vcuda getirilmitir.
mam Malik, hadis-i erif rivayet edecei zaman abdest alr, ykanr, temiz elbise giyer, gzel kokular srnr, sama, sakalna intizam verir, vakar ve heybetle yerine oturur; baka hi bir eyle megul olmakszn, byk bir hrmetle hadis-i erifleri anlatrd.
man Malik, fikh itihatlarn Kur'an'a, snnete, ic-m- mmete, kyas- fukahaya, Medine ahalisinin ttifaklarna ve maslahat- mrsele, sedd-i zeray denilen dier esaslara istinat ettirmitir.
mam Malik, ok byk bir mtehiddir. Ehl- Snnet Mezheplerinden Maliki Mezhebinin imamdr.
mam Malik, fetva vermekte acele etmeyi kerih grr, ok kere .a edr (bilmiyorum) derdi. lmin siperi (kalkan), bilmiyorum demektir elerdi. lmen bu kadar yksek olan mam Malik ahlk, zhd, takva, fazi, kerem ynnden de o derece yksekti. Doum tarihi hicr 93 veya 95 olup 179 senesinde vefat etmi ve Medine'de Cennct'l-Bak mezarlna dcEnedilmitir.
MANTIK MUHAKEME: Rasyonelistlcrin bilgi metodu. Onlarca en byk hkim olan akln koyduu mantk kaidelerle dnmenin hakikati bulmak iin kfi geldiine inanmak. Deney ve mahedeye istinat etmeyen dn tarz.
MATERYALZM : Kinat ve hayat maddenin eseri ve tezahrleri olarak gren hurafeci ve ilim d br nazariye. Bu sapk inanca gre, kinat yaratlmtr, kendi kendine vardr ve ebediyyen var olmakta devam edecektir. Madde, ezel ve ebeddir. Kendi kendine, herhangi bir yaratcya ve yardma muhta olmakszn, vardr.
Tabiatyle bu telkki, ahiret, ldkten sonra dirilme, melike, Allah, kitap nanlarm inkr eden kfirne bir bir telkkidir. Komnizmin, temelde dayand ve hayatn her alannda messeseler olarak yaatmaya alt materyalizm, tarihin hi bir devrinde Hak ve ilim tarafndan tasvip grmemitir. Bu bakmdan slm'n en eski ve bugn iin en tehlikeli bir dmandr.
MAM MVERD : afi fakihlerindendir. Basra ve Badad'da senelerce tefsir, fkh, uslu fkh ve edebiyat okutmutur. Hicri 364 tarihinde Basra'da domu, 450 senesinde Badad'da vefat etmitir, eserlerinin en mhimleri unlardr: Tefsir, EI-Hvi'l-Kebir, El-lkn, Nasi-hat'l-Mlk, Kann'l Vezre, El-Ahkm's-Sultaniy-ye.
MOLLA HSREV : Byk bir Trk limidir. Tokat civarndaki Trkmenlerden, trsak kabilesindendir. Zamann en byk fakihi idi. Hocas, Burhanddin Herev'dir. Edirne'de mderrislik yapmtr. Fatih Sultan Mehmed'in hrmetini kazanm, stanbul'un fethinden sonra Kad Hzr Bey'i mteakip stanbul kadlna ve Ayasofya mderrisliine tayin edilmitir. Fatih, kendisi le iftihar eder, vezirlerine hitaben Baknz bu zat, bu zamann Ebu Hani-fesidir derdi. Hanef olan Molla Hsrcv heybetli, vakarl ve mtevaz bir zat idi. Birok hizmetileri olduu halde, alma odasnda kendi ilerini kendisi grrd. Kymetli eserlerinden bazlar : Haiye-i Beyzav, Haiye- Tel-vih, Drer, Mir't'l-Usldr.
MAM MUHAMMED : Ebu Adillah b. Hasen e-eyba-n. mam Azam'in talebelerinden mtchid bir zattr. Ayrca mam Mlik, Evzai, Sfyan Scvr ve Ebu Yusuf gibi limlerden de hadis ve fkh okumutur. mam Azam'm i-tihadlarn tamamen zapt ve kaydetmitir.
Doksandokuz kadar olduu sylenen eserlerinden en mhimleri unlardr: Zahihru'r-Rivaye, Crcaniyyat, Haruniyyat, El-Asar, En-Nevadir, El-Muvatta, Ki-tabu Us'I-Fkh...
mam Muhammed, hicr 132 tarihinde Vast'ta domu ve 189 senesinde Rey ehrinde vefat etmitir.
MUTEZLE : Vasl b. Ata ve enitesi Amr b. Ubeyd'in yolunda giden sapklar. Balca grleri, unlardr :
1 Byk gnah ileyen ne kfirdir, ne de m'mindir.
2 Allah'n sfatlan, zatnn ayndr. Allah'n Kdem sfatndan gayri, ezel sfat yoktur. Allah' gr-mek mmkn deildir.
3 nsan, kendi fiillerinin halikdr.
4 Fasklarm cezalandrlmas ve m'min olup itaat zere bulunanlarn mkfatlandrlmasn Allah iin vaciptir.
5 Emr bl-ma'ruf ve nehy ani-mnker, akl yolu ile vaciptir.
MAM MSLM : Ebu'l-Hscyn bn'l-Haccac b. Ms-limi'I-Kueyr. Niaburlu mehur bir muhaddis ve fakihtir. Hadis toplamak iin slm lemini gezmi; mam Buha-r Niabur'a geldiinde onunla da grmtr. Binlerce hadisi erif ezberlemi; Sahihi Mslim denilen mehur kitabn 300.000 hadis arasndan setii 4.000 hadisle meydana getirmitir. Bu eser Ktb Sittenin ikincisidir. Es-Sahihayn denilince; Sahihi Buhar ile Sahihi Mslim kastedilir. mam Mslim, hicr 204 tarihinde Niabur'da domu, 261 senesinde vefat etmitir.
MCESSME : Allah' br cisim olarak dnrler. O, eylere benzemeyen bir eydir. Nefislere benzemeyen bir nefistir. Alimlere benzemeyen bir limdir. Cisimlere benzemeyen bir cisimdir diyen mezhebin slikleridir. Tabiatyla bu inan, slm d bir inantr.
MRCE : Bunlar, inan bakmndan; Hariclerin kar kutbunu tekil ederler. Haricler, byk gnah ileyenleri kfir sayarken; Mrce frkas, kfrle ibadetin faydas olmad gibi, man olduktan sonra gnahn da hi bir zarar yoktur derler. Bu gayri slm frkann k hususunda eitli rivayetler vardr. Mrcie'nin grleri, Hariciyye, Kaderiyye ve Cebriyye'nin grleriyle karmtr.
NATRALZM : Tabiatk, tabiatta rastlanan kuvvet ve varlklarn tannlatrlmas. Tabi olay ve varlklara tapma.
MAM NES : Ebu Abdirrahman b. Ali. afi fakih-lertnden olup ayn zamanda mehur bir muhaddistr. S-heni Ncs denilen hadis kitab, Ktb Sitte ad verilen mehur hadis kitaplarnn beincisi saylr. mam Ne-s, Horasan'n Nes ehrinde hicri 225 tarihinde domu, 303 tarihinde vefat etmitir.
FAHRL-SLAM EL-PEZDEV : Mvernnehir'deki Hanefi fakihlcrinin mchurlarndandr. Hicr 400-482 tarih' leri arasnda yaamtr. Tefsir, usl ve frda byk bir bilgindir. Hanef Mezheb'ndeki yksek kudreti, darbmesel olmutur. Kef'l Esrar isimli tefsirinin 120 cilt olduu sylenir. Mebsut isimli 11 ciltlik bir eseri ve usl fkha dair mehur kitab vardr.
POZTVZM : Hakikati bulma konusunda, sadece be duyuya gvenilebileceine inanan, yanl ve ilim d bir dnce tarzdr. Grlmeyen ve be duyu ile kavranamayan eyleri ilim ve iman ti mevzua ofak kabul etmez. s-lm'n temellerine saldn halinde bulunan bu ksr ve mahdut felsef grn en byk temsilcisi, mehur Yahudi dnr Auguste Comte'dur.
RAFIZLER : Bunlara imamiyyc, Gult ve Zcytliyyc de denir. Dnyann, hi bir zaman, ak veya gizli bir imamdan mahrup bulunmayacan iddia ederler. Hz. Ali'den bakasnn HAK MAM ol madiim syler. Hz. Ali'ye bir taraftan ulhihyyet bir taraftan nbvvet ve bir taraftan da nbvvette ortaklk nisbet etmektedirler. ddialarnn esas, Hz. Ebu Bekir ve mer'i tekfire dayanr. Onlardan uzaklamay din bir vecibe bilirler. Onlar iin. tevcl-li edilecek, yalnz ve yalnz Hz. Ali'dir.
RASYONALZM : Aklclk, Bilgiye sadece akl yolu ile varlabileceine inanmak. Akl, hakikati bulma konusunda, tek vasta kabul etmek. Dolaysyla rasyonalizm, akln dndaki btn bilgi vastalarn reddeder. Vahyi, tecrbe ve mahadeyi kymetsiz bulur.
EMSL-EMMET SERAHS : Hanef fakihlerinin ileri gelenlerindendir. Mtehid Fi'l.MesaiI saylmaktadr. Mebsut adndaki otuz ciltlik lmsz fkh kitabn yazmtr. Hakana verdii bir nasihatten dolay zcent ehrinde mahpus ken, bu muazzam eseri, iml yoluyla hariten dinleyen talebesine not ettirmi, sonra Fergana'-ya gidip .Orada famamlamaya muvaffak olmutur. Usl fkha dair EI-Usl isimli bir eserinden baka, Abd'l-Kaz, Mutftasar- Tahv ve Syer Kebr isimli eserlere erhleri vardr. Hicr 483 tarihinde vefat etmitir.
SEPTSZM : phecilik. Tarihte Sofizmden sonra ve onun mahsul olarak domu bulunan, eyay ve eya hakkndaki bilgiyi inkr eden dn sistemi.
Septikler; her yerde mutlak ner'yycte haiz bir bilginin imknndan phe iindedirler.
SEYVD ERF CRCAN : uk mehur bir hanef limdir. Btn hayatn ilme hasretmi; tefsir, hadis, kelm ve fkha dair kymetli eserler yazmtr. Bir ara Anadolu'ya gelmi. Molla Fenar le grm, onunla beraber Msr'a gitmlir. Daha sonra raz'a dnmtr. Timur, ݭraz'a geldiinde Scyyid erifi alp Scmerkand'a gtrmtr. Orada Tcftazan ile yapt mnazara mehurdur. Eserlerinden bir ksm unlardr: crh Mcvakf, Ha-iyet Htdaye, Hayct Muhtasar Ibn Hacb, Scyyid crf, hicri 740 tarihnde domu, 816 senesinde raz'da vefat etmitir.
SUFRYYE : Haricilerin, Ziyad Ibn'l-Esfar'a bal olan kolu.
MAM SUYT : Ebul-FazI Abdurrahman Celldclin b. Kcmlddin el-Hudayr. Bu mehur ve byk lim, hic r 849 senesinde Kahire'de domu ve 911 tarihinde orada vefat etmitir.
MAM AF : Ebu Abdillh Muhammed b. dris. Drt byk imamn ncsdr. Byk dedesi afi, genliinde peygamberimizi grm, onun babas Saib de. Bedir muhaberesinde slm' kabul etmi muhterem bir ahabdir.
mam afi, daha dokuz yanda iken Kur'an- Kerim'i ezberlemi, gen yanda Mekke mfts Ebu Halid Mslim b. Halid'den fkh okumutur. Daha sonra mam Ma-lik'ten fkh ve hadis okumutur. Daha sonra Irak'a giderek mam Muhammed'den yine fkh okumutur. Sfyan bn Uyeyne, Abdlaziz Ibn'l-Macin gibi mehur lim lerden hadis okumutur. Kendisinden de mam Ahmed b. Hanbcl, Ebu Sevr tbrahim b. Halid, Ebu brahimi'l-M-zen, Er-Reb Ibn Sleymani'l-Murad gibi bir ok zat, hadis rivayet etmilerdir.
mam afii'nin, Kur'an- Kerm'in yetlerinden ne byk bir itina ile hkm kardn anlamak iin Kita-b'I-mm isimli eserine bakmak kfidir.
mam afi, itihadlarnda Kur'an'a, snnete, cmaa, ashabn ittifak ettikleri hususlara ve gerektiinde kyasa istinat etmitir.
Ayrca mam afi, tp, r, edebiyat, atclk gibi san'-atlarda da byk bir stad idi. Eserlerinden bazlar unlardr: Ahkm'l-Kur'an, Es-Snen, Ihtf'l-Hadis, Er-Risale Fi'1-Usl, El-Mevaiis, Kitab'-mm, Ms-ned'-afi, Edeb'1-Kad, El-Eribe, Fezal Ku-rey, Es Sebku ve'r-Remy,
mam afi hicr 150 senesinde domu, 204 tarihinde Msr'da vefat etmitir.
EHVETPEREST : Hedonizme inanan.
Hedonizm, materyalizmin bir koludur, ldkten sonra dirilmek bahis konusu olmadna (h) gre, yaanlan hayattan zevk olmak gerekir. Bu felsefeye gre, zevklerin en yksei madd ihtiyalarn tatmininden ibarettir.
TABERN : Ebu'l-Kasm Sleyman b. Ahmed, Mehur bir hadsei olup slm lemini 32 sene dolam pek ok hadis toplamtr. Mu'cem Kebir Mu'cem Evsat Mu'-cem Sagir simlerinde hadis kitab vardr. Hicr 260 senesinde am'n taberiyye kasabasnda domu, 360'da ts-fahan'da vefat etmitir.
MAM TAHAV : Ebu Cafer Ahmet b. Muhammed. Mehur bir hanefi fakihidir. Mtchid Fi'1-Mczhcp derecesini haiz olduu sylenmektedir. Msr'da Hanefilerin liderliini yapmtr. Hicri 229 tarihinde Msr'n Tah nahiyesinde domu, 321 senesinde vefat etmitir.
Eserlerinden bazlar unlardr: Ahkm'-Kur'an Ihtilf'l-Ulema En-Nsihu ve'1-Mensuh Tarih Kebir Kitab Sagir Menakb-i Eb Hanfe erh'1-Cami'-Ke-bir, erh'I-Camii's.
EBU DAVUD TAYALS : Sleyman bni Dvud. Fa-kih ve muhaddislerden. Horasanl bir limdir. Msned Taylisi denilen mehur hadis kitab, bu zattan Yusuf Ibn Habb'in rivayet ettii lads- eriflerin toplanp ya-zlmaiyla vcuda gelmitir. Rivayete gre, ilk te'lif edilen Msned kitab budur. Hicr 204 tarihinde vefat etmitir.
TECRBE VE MAHEDE : lim metodlarndan birisidir. Tecrbe; madd veya beeri bir hadisenin, artlarnn insanlar tarafndan tayin edilerek tekrarlanmasdr. Mahede ise; mahitlerin herhangi bir mdahalesi olmakszn vakay mahede etmcclrinden ibarettir.
SAADDDN TEFTAZAN : slm'n byk limlerin-dendir. Serahs'ta ikamet ederdi. Bir aralk Timur ile beraber seferlere km, daha sonra Timur tarafndan Semer. kand'a gnderilmiti. Trkiye'yi de ziyaret etmi ve Osmani t limleriyle grp mbahaselerde bulunmuta Hicr 727 tarihinde, Horasan'da Ncs yaknlarndaki Teftaran- kynde domu, 793'tc Semcrkand'da vefat etmitir. Eserlerinin mehurlar unlardr: Kcf'l-Esrar, Haiyet Keaf, erhti Hadisi Erbain, erh Mcka-sd, erh Aknteii'n-Ncsef.
MAM TRMZ : Ebu sa Muhammed b. sa. ok mehur bir hadis ve fkh limidir. slm lemini dolam ns-rtmn yksek limleri ile grmtr. Kutcybc b. Sad, Sfyan b. Vck ve Muhammed Buhar gibi mehurlardan hads rivayet etmitir. Snen Tirmi/ adndaki kitab, Ktb Sittcnin drdncsdr. Mezheplere, hadislerin nevilerine ve lletlerine dair ihtiva ettii malmat ile, fa-kihler nezdinde kymetli bir kitaptr. Tirmiz'nin ayrca, E-email'n-Ncbevyye ve'1-Hassal'I Mustafavyye, Ki-tab'1-llel adndaki eserleri de mehurdur mam Tirmiz, Meyhun nahiyelerinden olan Tirmiz'de hicr 209 tarihinde domu, yine orada 279 senesinde vefat etmitir.
YE'CC VE ME'CC : Bu hususta Cenb- Allah yle buyurmaktadr :
... Hakykat Ye'cc ve Me'cc, yer yznde fesat karanlardr... (El-Kehf Sresi: 94). Nihayet Ye'cc ve Me'cc (nsedd) alp da her tepeden saldracaklar ve gerek vaad olan (kyamet) yaklat vakit, ite o zaman kfredenlerin gzleri hemen belirip kalacak...* (El-Enbiya Sresi: 96)
Ye'cc ve Me'cc, Arapaya baka lisanlardan gemi, yabanc kelimelerdir. Bunlarn ne olduu hususunda pek ok ve eitli fikirler ileri srlmtr. Fakat tslm'a gre; asl ve nesebi belirsiz, din ve millet tanmaz yaratklardr, ki onlarn ortaya k kyamet almeti erindendir. Ayet-i kerimede zkredildiine gre; yer yzn fesada vereceklerdir.[366]
slm'a gre, eyann varl bir realitedir. Ve ilim, bu eya realitesine nfuz eder.
lem, btn ksmlartyla sonradan yaratlmtr. Alem, yoktan varedilmitir, ve zaman gelin-ce yok olacaktr.
O halde, lem, ayan ve raz'dr.
Ayan; zatyla kaim olun eydir. Ya mrekkep olur ki, cisimdir. Yahut, cevher gibi, gayri mrekkep olur ki, blnmez en kk paradr.
Araz; renkler, (kmldama, durma, birleme ve ayrlmadan ibaret olan) kevnler, tadlar, kokular gibi kendi zatyla kaim olmayan, cisimlerde ve cevherlerde sonradan olan eydir.
Yaratklar iin ilim kaynaklar tr.
1 Selim Hisler (Be Duyu): Bunlar, iitmek, grmek, koklamak, tutmak, dokunmaktr. Bu be duyu, fonksiyonlarnn icabettirdii hissi duyarlar.
2 Akl: Ak ile ilk bakta hasl olan bilgi, zarur bily'dir. Bir eyin tamamnn, parasndan byk olduunu bilmek gibi.
stidllen sabit olan ilim ise, iktisabdir.
3 lim kaynaklarnn1 ncs, Doru Ha-bertd''r. Bit da iki eittir,
A. Micvatir Haber: Mtcvatir haber; yalan zerine ittifaklar dnlmeyen bir top'umun naklettii haberdir. Bu haber eidi de zarur olarak, bilgiyi icabettirr. Eski zamanlarda yaam hkmdarlar ve uzak memleketler hakkndaki bilgi gibi.
B. Mucize ile rtsaletl sabit olan Resuln Haberi: Bu da, istidlali ilmi meydana getirir. Resuln Haberi ile hasl olan bilgi, kat'iyyet ve gereklik konusunda, tevatrle sabit olan bilgi gibidir.
slm'a gre ilham; bir eyin shhatini bilme sebeplerinden deildir.
man; Allah indinden gelen eyleri kalp ile tasdik ve dil ile ikrardr.
Ameller artar ama; (inanlmas lzm gelen eyler bakmndan) iman, ne artar ne de eksilir.
Dili ile krar ve kalbi ile tasdik etmi olan kulun t Ben muhakkak m'minim demesi dorudur. Onun, Ben inallah m'minim demesi doru de-dir.
man ve slm brdir.
Bir kimse, sald (gnahsz) iken ak (gnahkr), ve aki ken de, sald olabilir. Bu, fertte saadet veya ekavet halinin deimesidir. Yoksa ferdin saadet veya ekaveti yaratt mnsna gelmez. nk, saadet ve ekaveti yaratma, Allah'n sfat-lartndandr. Allah ve sfatlarmda ise deime olmaz.
lemi yoktan yaratan, Allah Teldr. O Allah ki, ncesiz diri kadir, lim, iiten, gren, dileyen, muraddedendir. Allah, araz deildir, cisim deildir, cevher deildir, suret ve ekil deildir, mahdut deildir bir eyin paras veya cz' deildir birleik deildir sinirli deildir. Cins ve keyfiyet ile vasflanmaz, mekndan mnezzehtir, zerinden zaman cereyan etmez. O'na hi bir ey benzemez. lminden, kudretinden hi bir ey hari deildir.
Allah'n (C.C.) ezeli ve zatyla kaim sfatlan vardr. Bu sfatlar, zatnn ayn da deildir, gayr da deildir.
Allah'n ezeli sfattan; ilim, kudret, hayat, kuvvet, iitmek, grmek, rade, meyyet, fi, halk-dtmek, rzklandrmak ve kelmdr.
Allah, kelm sfat le konuur. Kelm, harf ve sesler cinsinden olmayp Allah'n ezel bir sfatdr. Allah Tel, bu kelm sfatyla, kelmcdid, emredici, nehyedici ve haber vericidir.
Altah' Telnn kelm olan Kufan, mahlk deildir.
Allah Telnn kelm olan Kutan, mushaf-krmzda (harfler ve kitabet ekliyle) yazlr. Kalplerimizde (hayal edilen lafzlaryla) mahfuzdur. Dillerimizle okunur. Kulaklarmzla duyulur. Fakat bunlara (mushaf, kalp dil ve kulaklara) hulul etmez.
Tekvin, Allah Tel'nn ezel bir sfatdr. Tekvin; Allah Telnn, lemi ve lemin paralarndan her birini, tayin ettii vakitte, icat etmesidir. Tekvin sfat, bize gre, yaratlan eylerden ayrdr.
rade, Allah Tel'mn zatyla kaim olan ezel bir sfatdr.
Allah Tel'y grmek, aklen caiz, naklen vaciptir. Allahil Tela, grlr. Fakat bu grlme, bir meknda, bir ynde, bir k yardmyla deildir. Grenle Allah (C.C.) arasnda br mesafe de bahis konusu deildir.
Kullarn bu fl'llerinin hepsi, Allah'n radesi, dilemesi, hkm, kazas ve takdiri iledir. Ancak, kullar iin, ihtiyar fiiller vardr. Bu fiiller dolaysyla sevap alrlar veya cezalanrlar.
Kullarn yapt iyi ve rilzel olan fifVere Allah'n rzas vardr. Fena olan fillere kc, mast yoktur.
stitat (kulun gc), ferdin fiili ile balar ve fiilin bitmesi ile sona erer. Kula verilen bu g, fiili yapan kudretin kendisidir.
stitat (ferdin, bir eye gcnn yetmesi); sebeplerin, letlerin ve azalarn salim olmasyla vmkndr.
Allah, kulun gcnn yetmiyecei eyi teklif etmez.
mann darbelenmesinin hemen akabinde; d-glende meydana gelen ac ve elem; insann vurmasnn hemen alcabinde camn krilmast, ve buna benzer eylerin hepsi, Allah Tel'nn yaratklardr. Bu neticeleri meydana getirmekte, kulun bir yaratma kudreti yoktur.
Allah Tel, diledii kimseyi sapklkta; diledii kimseyi hidayette klar.
Allah, kul iin, sadece hayrl olan yaratmalyd denemez.
Allah Tel, kendisine irk koam affetmez.
irkten baka, diledii kimselerin, byk veya kk gnahlarm affeder.
Hell olarak kabul edilmedii takdirde, Allah dilerse, byk gnah da affeder.
Haram edilmi eyler de mhtr.
Hell olsun, haram olsun; herkes kendi nzkn yer. Bir insann kendi rzkn yememesi, veya bakasnn, onun rzkn yemesi tasavvur edilemez.
Melekler, Allah'n kullan olup, Allah'n emri e hareket ederler.
Onlarn, erkeklik ve diilik vasflan yoktur.
Allah'n, peygamberlerine nzal etmi olduu kitaplan vardr. Bu kitaplarda emrini, vehyini, mkfatn ve azabm beyan edip aklamtr.
Resuller gnderilmesinde hikmet vardr. Allahu Tel, beer iinden bazlarn, beeriyete mjdeleyici ve korkutucu resuller olarak gndermitir. Bu resuller; insanlara, din ve dnya ilerinden, vuh-ta olduklan her eyi aklamlardr.
Cenb- Allah, peygamberleri, tabiat kanunlarm yrtan mucizelerle te'yid etvitir.
Peygamberlerin ilki, Hz. Adem; ve sonuncusu Hz. Muhammed (S.A.S.) dir.
Peygamberlerin saylarnn ne olduu konusunda mnkaa etmemelidir. Zira, Allah Tel buyurmutur ki; Andolsun ki, senden evvel de peygamber gnderdik. Onlarn iinden, sana, kssalarn bildirdiimiz kivseler de var, sana bildirmediimiz kimseler de var. [367]Eer adet zikre-dilirse; zikredilen adetten fazla peygamber gelmi gemise onlar inkr edilmi; zikredilen adetten az peygamber gelmise peygamber olmayanlara peygamberlik izafe edilmi olur.
Peygamberlerin hepti, Allah'tan aldklarn tebli etmiler ve haber vermilerdir.
Peygamberler sadktrlar ve nasihat edicidirler.
Peygamberlerin en efdali, Hz. Muhammed (S.A.S.) dir.
Peygamberin ve hayrl kimselerin byk gnah ilemi olanlara da efaa-t edecekleri (yet ve hadislerle) sabittir.
Kul, kendisinden emir ve yasaklamalarn kalkaca bir duruma ulaamaz.
Beerin resulleri, meleklerin resullerinden daha faziletlidir. Meleklerin resulleri de (peygamberler hari) btn beerden daha e faldir. M'-m'nlerin umumu ise, meleklerin umumundan faziletlidir.
nsanlarn en efdali, peygamberimizden sonra, Ebu Bekri's-Sddk' (R.A.) tr. Ebu Bekir'den sonra mcr'l'Faruk' (R.A.) tur. Sonra Osman Zii'n-Nurcyn' (R.A.) dir. Sonra da, Aliyyl'-Murtaza (R.A.) dr. Hefa-i Ridn'in hilfetleri de, bu st-raya gre olmutur.
Sahabe, ancak hayrla yadedilir.
Peygamberin (S.A.S.), cennette mjdeledii avrei mbesere'nin, cennete gideceklerine ahadet edilir.
Hz, Muhammenin (S.A.S.), kyamet almetlerinden o7arak; DeccVin, Dbbe- Arz'n, Ye'cc ve Me'diffn cifem/s; Hz. sa'nn gkten inmesi ve gnein batdan domas lakknda verdii haberler, haktr.
ldrlen bir kimse, eceli ile lmtr. lm de, (hayat gibi) b'r varlktr.
Kfirlere ve miVmmlerden baz onahkr olanlara kabir azab; itaat edenleri kabirde nimetlen-dirmek; MnVer ve Neklr'n sttali [368], kitap ve snnrt ifa sabittir (erektir):
ldkten sonra dirVmnk haktr.
Amellerin llmesi, haktr.
Ahirette ka verilerek olan k'tap, haktr.
Ahrette, Allah'm kullarna sual sormas, haktr.
Kevser havuzu, haktr.
Srat kprs, haktr.
Cennet ve Cehennem., haktr. Cennet ve Cehennem, yaratlmtr ve m r.m'n mevcutturlar.
Cennet ve Cehennem sonsuzdur. Hi bir zaman yok olmazlar ve iindekiler de yok olmayacaklardr.
Dirilerin llere dua etmelerinde ve onlar in sadaka vermelerinde llere fayda vardr.
Allah (C.C.), dualara icabet eder ve hacetleri bitirir.
mmetinden biri iin zahir olan keramet, o mmetin peygamberinin mucizesi saylr. Bu kerametle, o mmin n vel olduu meydana kar.
Vel, ancak, resuln risaletini tasdik eden, tam inanan ve dinin emirlerini harfiyyen tatbik eden kimsedir.
Hib'r veli, asla peygamber derecesine ulaamaz.
Mslmanlarn bir imam (reis) semeleri arttr.
(mametin artlar unlardr:)
1. mamn zahir (ak) olmas gerekir.
2. Muntazar (gelmesi beklenilen) bir imam da kabul edilemez.
3. mam kurey'ten olmaldr. Ancak imamlk, Him ve Ali ouUanna mahsus deildir.
4. mamn, zamannn en faziletlisi olmas art deildir.
5. mam, kmil ve tam bir idareci olmaldr.
6. mam, siyas (siyaset ilim ve sanatn bttir) olmaldr.
7. Ahkm tenfise (slm nizamnn yrrlkte kalmasn temine), slm memleketlerinin hudutlarn muhafazaya ve mazlumun hakkm zalimden almaya kadir olmaldr. '
(mamn vazifeleri unlardr:)
1. Ahkm tenfiz.
2. Hadleri kame.
3. Askeri tehiz,
4. Sadakalar toplamak.
5. Mtegallibeyt hrszlar ve yol kesenleri kahretmek,
6. Cuma ve bayram namazlarn kldrmak.
7. nsanlar arasnda vuku bulan ihtilflar halletmek.
8. Haklarn isbatna vesile olan aadetleri (ve sair isbat vastalarn tetk k ve) kabul etmek.
9. Velsi olmayan kkleri evermek.
10. Ganimetleri (harp neticesinde husule gelen kazanlar, adalete uygun olarak) taksim etmek.
Ve bunlara benzer dier vazifeler.
imam, gnahkr oluu ve zulm sebebiyle azIcdilemez.
(nsan kfre gtren haller unlardr:)
1 Naslar (Kitap ve snnet'in hkmleri), zah'rlcrt zerine kamtounurlar. Bunlarn zahirlerinden vazgeip, batn ehlinin ddia ettii mnlara sapmak, slm'dan kj) kfrle vasflanmak demektir.
2 Naslan reddetmek kfrdr,
3 ster byk, ister kk olsun; (haram ve) gnah hell saymak kfrdr.
4 eriat ile alay etmek kfrdr.
5 Allahil Tel'nn rahmetinden mit kes-inek kfrdr.
6 Allah'n azabndan emin olmak kfrdr,
7 Gaybdan haber verdii (iddia edilen ada-mm) haberi (n kabul) ile o khini tasdik etmek kfrdr.
Allah'n elisi Mummmed (S.A.S.)'in uyankken, ahs ile semaya, ve sonra yce makamlardan Allah'n diledii yere mirac (kmas) haktr.
Mtehid, bazen hata: bazen isabet eder.[369]
1. rd'l-Akli's-Selm ala Mezy't-Kur'ani'I-Azm, Ebus-Sudi'l md, istanbul, 307.
2. Meftihu'1-Gayb. (Tefsr'l-Kebir) Fahrddin Raz, stanbul, 1307.
3. Tefsir'1-Kur'ani'l-Azm. Ibn Kesir.
4. Kur'an-i Hakim ve Mel-i Kerim. Hasan Basri antay.
5. Hak Dini Kur'an Dili. Hamdi Yazr.
6. Sahihu Buhar. mam Muhammed Buhar.
7. Sahihu Mslim. mam bn'l-Haccc b. Msmi'1-Ku-eyr.
8. Snen Eb Davud. Ebu Davud Es-Sicistn.
9. Snen Tirmiz. Muharnmed b. s Tirmiz.
10. Snen Nes, Ebu Abdirrahman Ahmed b. Ali Nes.
11. Snen lbni Mce, Ebu Abdillah Muhammed ibni M-ce.
12. Msned. man Ahmed b. Hanbel.
13. Muvatta. mam Malik b. Enes.
14. El-Camiu's-Sar. imam Suyt.
15. Mu'cem Taberni. Sleyman b. Ahmed Tabern.
16. Msned Taylis. Ebu Davud Taylis.
17. El-Camiu li'1-Usl f Ahdisi'r-Rasl. E-eyh Mansur Ali Nsf. Kahire. 1381.
18. Sahihu Buhar Muhtasar Tecrd Sarih Tercemesi. Prof. Kmil Miras. stanbul, 1933,
19. erh Makasd. Saadeddin Teftazani, istanbul, 1305.
20. erh MevakE. Seyyid erif Crcan, stanbul, 13U.
21. Nniyye. Hzr Beyr stanbul, 1291.
22. Bed'ul-Emli, Ebu'i-Hasen Sircddin b. Osman, stanbul, 1010.
23. erh Emli. Aliyy'1-Kar, stanbul, 1010.
24. Cevheret't-Tevhd. branim'1-Lckkn, stanbul, 1326.
25. Tuhfct'l-Mrd al Cevhereti't-Tevhid. tbrahim'l-Bcy cr stanbul, 1326.
26. EI-Fikhu'1-Ekber, mam Azam Ebu Hanfe, stanbul, 1307.
27. erh'l-FkhVEkber. Ebu'l-Mnteh, stanbul, 1308.
28. erh Akaid. Saadeddin TeEtazan, stanbul, 1297.
29. erh Akaid Haiyesi. Ramazan Efendi, stanbul, 1308.
30. 'ienkbul-Keim u Akaidi hmvi islam. Aodulati Har. putu, istanbul, 1327.
31. Ktabs-fa f Hukukil-Mustata. Kad yaz b. Musa, stanbul, 1307.
32. erh'-ifa. Aliyyl-Kar, stanbul, 1307. 1310.
34. Fetvy Hndiyye. eyh Nizam bakanlnda bir heyet, Msr, 1310.
35. El-Berikat'1-Mahmudiyye f erhi't-Tarkati'l-Muham-mediyye. Ebu Sadi'l Hadimi, stanbul, 1326.
36. El-Veset'1-Ahmediyye ve'2-Zeriat's-Sermediyye f erhi't-Tarikatil-Muhammediyye. El Hcc. Recep b. Ahmed, stanbul, 1326.
37. Mecmuatl-Maarif Kesret'l-Menf. Sleyman Vehbi Efendi, Konya, 1327.
38. El-Ahkm's-Sultaniyye ve'1-Vilayet'd-Diniyye. Mver-d. Kahire, 1386.
39. Kitab'l-Ebah ve'n-Nezair al Mezhebi'1-tmami'l-zam Eb Hanfeti'n-Nman. bn Nceym, Kahire, 1322.
40. Mecmal-Enhr erh Mlteka'-Ebhur, Abdullah b. Muhammed b. Sleyman, stanbul, 1317.
41. Muhtasar'l-Mnteha. bn'l-Hacib. Msr, 1316.
42. Menafiu'd-Dekaik f erhi Mecamii'l-Hakaik, Ebu Sa-di'1-Hadim, stanbul, 1308.
43. Feth'-Kadr al erhi'l-Hidaye. bn Hmam, Msr, 1306.
44. Muvazzah llm Kelm. mer Nasuh Bilmen.[370]
[1] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 5.
[2] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 6.
[3] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 7-8.
[4] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 9.
[5] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 11-14.
[6] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 15.
[7] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 15.
[8] ibn'-Kesir, El-Bidaye
Ve'n-Nihaye. C. IX,
s. 350. 16.
[9] A.g.e, C. X, 27.
[10] bn'n-Nedim, Fihrist.
[11] Ibn'I-Kesir, a.g.e., C. X,
s. 78.
[12] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 16-19.
[13] Beyd, aret'l-Meram. C.
I, s. 59. 20.
[14] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 20-22.
[15] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 22-23.
[16] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 23-24.
[17] El-Bakara Sresi, yet. 146.
[18] Yunus Sresi, yet. 101.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 25-28.
[19] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 28-29.
[20] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 30-35.
[21] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 35-36.
[22] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 37-40.
[23] En-Nahl Sresi, yet, 73.
[24] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 40-42.
[25] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 43.
[26] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 43-44.
[27] El-En'am Sresi, yet. 74.
[28] El-A'raf Sresi ayet. 185.
[29] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 44-47.
[30] El-sra sresi yet. 15.
[31] En-Nisa Sresi, yet. 165.
[32] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 47-48.
[33] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 48-49.
[34] Al-i mran Sresi, yet. 19.
[35] En-Nisa Sresi, yet. 157.
[36] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 49-54.
[37] E-ems Sresi, yet. 8. 54.
[38] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 54.
[39] El-Bakara Sresi, yet. 146.
[40] En-Neml Sresi, yet. 13-14.
[41] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 55-60.
[42] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 61.
[43] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 61.
[44] Buharl, 2/37; Mslim, J/l;
Ebu Davtd, 39/15: Tirmizi 38/4; Nest 5/1; bn Aace. Mukaddime. /9; Mmed.
J/27.
[45] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 61-62.
[46] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 62-63.
[47] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 63.
[48] Et-Tcvbe Sresi, yet. 84.
[49] El-Bakara Sresi, yet. 8.
[50] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 63-65.
[51] El-Bakara Sresi, yet. 143.
[52] Mslim. J/100; Buuhart
46/36; Ebu Davud. 39/15; Tir-mizl 38/11; Nesl 45/48; bnil Mace. 36/3; Msned.
2/243.
[53] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 65-66.
[54] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 66-67.
[55] En-Nahi Sresi, yet. 106.
[56] Buharl. 2/17; Mslim, 1/32; Ebu Davud. 15/95; Tir-miz 38/1; Nes. 25/1;
lbnil Mace, Mukaddime; ned, 2/50.
[57] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 67-68.
[58] El-Mcadile Sresi, ayet.
22.
[59] El-Hucurat Sresi, yet. 14.
[60] Ibn Mace. 34/2.
[61] Buhar 24/1;
Mslim, 1/158; Ebu Davud.
9/1; Tirmizi. 44/88; Ibn Mace. 36/1
[62] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 68-69.
[63] Et-Bakara Sresi, yet. 277.
[64] Taha Sresi, yet. 112.
[65] El-Hucurat Sresi, yet. 9.
[66] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 69-70.
[67] El-Enfal Sresi, yet. 2.
[68] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 70-71.
[69] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 71-72.
[70] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 72.
[71] El-Enfal Sresi, yet. 4.
[72] El-Hucurat Sresi, yet. 15.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 72-73.
[73] El-sra Sresi, yet. 15.
[74] El-En'am Sresi, yet.
76-78.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 73-74.
[75] Ebu Davud. 39/15.
[76] Buhar. 2/37; Mslim. 1/1.
[77] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 74-77.
[78] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 77-78.
[79] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 78.
[80] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 79-81.
[81] Yasin Sresi, yet. 82.
[82] Es-Saffat Sresi, yet. 96.
[83] Ez-Zmer Sresi, yet. 7.
[84] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 81-83.
[85] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 83.
[86] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 83.
[87] Saadeddin Teftazan.
erh'l-Mekasd. C. II, st. 1305. s. 111.
[88] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 84.
[89] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 84.
[90] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 84.
[91] El-A'raf Sresi, ayet. 143.
[92] Teftazan. a.g.c, C.
II, s. 111-114;
Seyyid erif Cr-can, erh'LMevakf. C. II, st. 1331,
s. 368, 370.
[93] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 85-86.
[94] Hzr Bey,Ntmiyye, st.,
1291, Beyit. 28.
[95] Ebu'l-Hasen Siracddin b.
Osman, Bed'u'UEmall. 1010, Beyit, 20-21.
[96] Aliyylkar, erhl-Eman.
st. 1010. s. 14.
[97] bn'ULekkan, Ccvhcrct't
- Tevhd Haiyesi.
[98] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 86-87.
[99] El-Kyame Sresi, yet.
22-23.
[100] Buhar. 9/15; Mslim. 5/37;
Eb Davud. 34/20; Tr-mizi, 36/15; bn Macc, Mukaddime.
[101] Teftazan, a.g.c-, C. I.,
s. 116.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 87-88.
[102] Crcan, a.g.e., C. II, s.
368.
[103] Ramazan Efendi, a.g.e.. S.
179.
[104] Harput. a.g.e., s. 280.
[105] bn-1-Bezzazi'I-Kerder, Fetevayt Bezzaziye. C. III, Msr, 1310, s. 356-357.
[106] EI-Hac Recep b.
Ahmed El-Vesilet'LAhmedyye
Ve'z-Zeriat's-Sermadiyyc F erhit Tarikati'UMu-hammediyye C. I, st. 1326, s.
214-216.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 88-90.
[107] Crcan, a.g.e., C. II, s.
368.
[108] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 90.
[109] Taftazan erh'l-Akaid.
st., 1308, s. 120; Teftazan. erh'l-Mekastd. s. 123.
[110] brahim'l-Beycur,
Tthfet'l-Mrid Al Cevhereti't
Tevhd. st, 1326, s. 61-62.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar:91.
[111] Ramazan Efendi
erh'UAkaid Haiyesi, st. 1308. s.
178-179; Abdliatif Harput,
Tenkihu't-Kelm Fi Akaidi Ehli'l-tslm. st., 1327. s. 279.
[112] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 92.
[113] Mslim. C. I, s. 158.
[114] Et-Tekvir Sresi, yet. 23.
[115] En'am Sresi, ayet. 103.
[116] E-ra Sresi, vet. 51.
[117] Mslim. C. II, s. 159.
[118] Buhari C. VI. s. 50; Mslim.
C. I. s. 161.
[119] Aliyylkar, erh'-fa.
C. 1, ist. 1307, s. 418.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 92-94.
[120] Ez-Zmer Sresi, yet. 62.
[121] Es-Saffat Sresi yet. 96.
[122] El-Vaka Sresi, yet. 24.
[123] Kehf Sresi
yet. 29.
[124] Ez-Zmer Sresi, yet. 7.
[125] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 94-96.
[126] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 96.
[127] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 96.
[128] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 96.
[129] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 97.
[130] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 97.
[131] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 97.
[132] Harput, a.g.e., s. 296.
[133] A.g.e., s. 296.
[134] Bunu, Allah'n iradesi olan
Irade- Klliye ile kartrmamaldr.
[135] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 97.
[136] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 100.
[137] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 100.
[138] El-Bakara Sresi. Ayet. 286.
[139] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 100-102.
[140] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 102-103.
[141] Al-i mran Sresi, yet. 97.
104.
[142] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 103-105.
[143] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 105.
[144] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 105-106.
[145] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 106.
[146] El-Enbiya Sresi, yet. 27.
[147] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 107-110.
[148] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 111-114.
[149] El-M'mn Sresi, yet. 78.
[150] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 115-120.
[151] Muhammed (SA.S.) Sresi
yet. 19.
[152] El-Mddcssir Sresi, yet.
48.
[153] Ebu Davud. 34/23; Tirmil
35/11; bnil Mace. 37/37.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 120-121.
[154] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 121.
[155] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 121-122.
[156] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 122.
[157] Buharl 62/6. Mslim. 44/54;
Ebu Davud. 34/11; Tirmiz. 46/58.
[158] Tirmiz. 46/58.
[159] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 122-123.
[160] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 123.
[161] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 125-127.
[162] El-Mlk Sresi ayet. 2.
[163] El-A'raf Sresi, yet. 34.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 127.
[164] Kabirde lye Rabbi, Dini ve
Peygamberi hakknda meleklerin sorduu
sorular.
[165] El-M'min Sresi, yet. 46.
[166] Buhari 4/55; Mslim. 2/34;
Ebu Davtd. 1/11; Tirmizi 1/53; Nesl
1/26; bn Mace. 1/26.
[167] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 128-129.
[168] El-M'min Sresi, yet. 16.
[169] El-A'raf Sresi, yet. 8.
[170] El-sra Sresi, yet. 13.
[171] El-Haakka Sresi, yet.
19-20, 25.
[172] El-nikak Sresi, yet. 8,
10-12.
[173] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 129-130.
[174] El-Kevscr Sresi, yet. I.
[175] Buhari 81/52;
Mslim. 43/9; Tirmiz 35/15; Mace, 37/36.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 130.
[176] Buhari 97/24; Mslim. 1/81;
Tirmiz 36/20.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 131.
[177] El- Bakara Sresi, yet. 35;
Et-A'raf Sresi. Ayet. 19.
[178] Ali mran Sresi yet. 113.
[179] El-Hadid Sresi, yet, 21.
[180] El-Bakara Sresi, yet. 24.
[181] En-Nisa Sresi, yet. 122.
[182] En-Nisa Sresi, yet. 169.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 131-132.
[183] Et-Tevbe Sresi, yet. 72.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 132.
[184] Nes. 21/78.
[185] El-Mminun Sres. yet. 60.
[186] Tirmiz.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 132-133.
[187] bn'l-F.sr, a.g.e., (Ebu
Abbas Zeyn'd-Din Ahmed b. Ahmcd b. Abdllatif F.z-Zcbd, Ei-Tecrid's-Sarih
Ter-cemesi. C. XII. s. 241-242'den naklen)
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 135-138.
[188] Crcan, a.g.e., C. III, s.
313.
[189] Fussilet Sresi: yet. 17.
[190] Fussilet Sresi, yet 10.
[191] El-sra Sresi. yet. 23.
[192] El-Vaka Sresi, yet. 60.
[193] El-sra Sresi, yet. 4.
[194] El-Hicr Sresi, yet. 60.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 139.
[195] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 140.
[196] Crcan, a.g.c., C. III,
s. 313; Tcftazant, a.g.c, C.II,
s. 143; Harput, a.g.e., s. 305.
[197] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 140-144.
[198] Er-Ra'd Sresi. yet. 39.
[199] Zcbid, a.g.e.f C. VI, s.
224-225.
[200] Sleyman Vehbi
Efendi, Mecmiall-Maarif. Konya,
1327, s. 123 .
[201] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 144-147.
[202] Ebu'l-Mnteha,
El-Fkh't-Ekber ve erhi. st. 1308.
[203] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 147-148.
[204] Yunus Sresi, ayet. 62-64.
[205] Fahruddin Er-Razi, Tefsir
Kebir. C.V. s. 682; Hamdi Yazr, Hak Dini Kur'an Dili. C. IV, s. 2730.
[206] Et Bakara Sresi, yet. 257.
[207] El-A'raf Sresi yet. 196.
[208] El-Maide Sresi, yet. 55.
[209] Teftazan, erh'l-MekasuL
C. II, s. 203.
[210] Harput, ag.e.t s. 369.
[211] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 149-151-152.
[212] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 152.
[213] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 152.
[214] Yunus Sresi, yet. 62, 63.
[215] El- Bakara Sresi, yet.
177.
[216] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 153.
[217] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 153-154.
[218] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar:
154.
[219] Hamd Yazr, a.g.e., C. I.s.
599.
[220] Er-Razl, a.g.e,, C. II, s.
145; Hamdi Yazr, a.g.e., C. 1 s. 598-599.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 154-155.
[221] Tabert (Hamdi Yazr, a.g.e.,
C. IV. s. 2731'den naklen).
[222] Et-Feth Sresi, yet. 29.
[223] Tc'l-Usl f
Ahdisi'r-Resul. C.V, s. 83.
[224] Er-Razi. a.g.c, C.V, s. 14;
Hamd Yazr, a.g.e.t C. IV, s. 2731; Tefsr bni Kesir. C. II. s. 422.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 155-156.
[225] Yunus Sresi. yet. 63.
[226] Yunus Sres, yet 64.
[227] Er, Razi a.g.e., C.V, s. 14.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 156-157.
[228] El-Bakara Sresi, yet. 257;
Er-Razi, a.g.e., C.V, 5. 14.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 157-158.
[229] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 158-159.
[230] li mran Sresi, yet. 37.
[231] El-Kehf Sresi, yet. 9-10.
[232] En-Neml Sresi, yet. 38-40.
[233] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 159-161.
[234] Buhari C. II, s. 29;
Mslim. C. IV, s. 2099.
[235] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 161-162.
[236] Teftazan, a.g.e., C. II, s.
204; Er-Razݻ a.g.e., C. V. S 685; Davud'l-Kar, erhu Nniye, s. 85-86.
[237] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 163-164.
[238] Yunus Sresi, yet. 62.
[239] El-Bakara Sresi, yet. 257.
[240] El-Mide Sresi, yet. 54.
[241] El-Bakara Sresi, yet. 165.
[242] El-Bakara Sresi, yet. 222.
[243] Buhari Nevevl, (Hasan
Hsn Erdem, tth Hadis-ter. Diyanet
leri Bask. Yy. 31/4, 1963, s. 31'den naklen).
[244] Drr'n-Nadd min
Mecmuati't-Hafid s. 78.
[245] Er-Razi,a.g.e., C. V, s.
687-688.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 164-167.
[246] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 167.
[247] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 167-168.
[248] El-Bakara Sresi, yet.
23-24. 168
[249] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 168-169.
[250] Crcan, a.g.e., C. II, s.
410-412. 170.
[251] El-A'raf Sresi, yet.
121-122.
[252] El-sra Sresi, yet, 88.
[253] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 169-172.
[254] Harikalar hakktnda daha
geni bilgi iin bkz. Er-Razi. a.g.e., C. IV, s. 478-479; Teftazan. a.g.e., C.
I, s. 171; Crcan. a.g.e., C. II, s.
423-424; El-Hsn'UHamlde li
Muhafazal Akaid'l-smiyyc, s. 80-87.
[255] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 172.
[256] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 173.
[257] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 173.
[258] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 173.
[259] Et-A'raf Sresi yet.
182-183.
[260] El-En'am Sresi, yet. 44.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 174-175.
[261] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 175-177.
[262] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 177-179.
[263] Er-Razl, a.g.e., C.V, s.
690-691; Tcftazan, a.g.e., C. II. s. 204; Ramazan Efendi, a.g.e., s. 209.
[264] Ccllddin Es-Suyut,
Camiu's-Sar, C. I, s. 21.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 179-180.
[265] Yunus Sresi, yet. 62.
[266] Yusuf Sresi, yet. 87.
[267] El-A'raf Sresi yet. 99.
[268] El-Maide Sresi, yet. 116.
[269] El-En'am Sresi, yet 160.
[270] El-Enft Sresi, yet. 38.
[271] Er-Razi, a.g.e., C.V, s.
694.
[272]mam Rabban, Mektubat, C.
I, s. 138-139.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 180-184.
[273] Vera: pheli eyleri dahi terk
ederek btn haramlardan
saknnsk ve btn faziletleri yapmaklr. Kiide marifet nurlan
parldadka ve kendisinde baz
fevkalde halr zuhur ettike
Allah'tan verasi (korkusu)
daha da oalmahdr.
[274] slm Dininde nasiar (yet,
hadis), zahirleri zerine hamledilir. Naslarn zahirinden sapp batn ehlinin
iddia ettikleri mnlara inanmak zndklktr.
Btn ehl-i snnet limlerinin; bu hususta ittifaklar vardr.
[275] Zira. bir kimse, slm'da
haram olan eyleri irtikap ederken, kendisinden zuhur eden harikalar keramet
olmaz; aksine stidrac olur.
[276] Muhammed Hadimi. erhti
Berka, C. 1, s. 146.
[277] A.g.e., C. I, s. 144-150.
[278] Rabbani, a.g.e., C. II, s.
96-96. (55. mektup)
[279] mer Nasuh Bilmen,
Mtvazzah lmi Kelm, s. 42.
[280] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 185-188.
[281] Suyut, a.g.c.t C. II, s.
13. Tirmizi Msned, bn Hibban ve Ebu Yala'dan naklen)
[282] Maverd,
El-Ahkmii's-Sulaniyye ve Vel-Vilyet'd Di-myye. Kahire, 1386. s. 5:
Teftazan, a.g.e, C. II, s. 271.
[283] Crcan, a.g.e., C. II. s.
261.
[284] Teftazam, a.g.e., C. II, s.
271.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 189-191.
[285] Maverd, a.g.e., s. 5.
[286] Teftazan, a.g.e., C. II, s,
271.
[287] En-Nisa Sresi, yet: 59.
[288] Mslim.
[289] Buhari 86/31; Msned. 1/5;
Tabakat bn Sa'd 3/129; Siret bni Hiam. 1019.
[290] Teftazan, a.g.e., C. II. s.
272; Crcan, a.g.e., s. 263.
[291] Msned ve Taberanl
[292] Maverd, a.g.e., s. 17.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 192-194.
[293] Buhari 93/4.
[294] Buhari, 93/1; Mslim. 33/32;
Nesl 39/23.
[295] Maverd, a.g.e., S. 17.
[296] Mslim. 33/49; Tirmizt.
31/30; Ebu Davud, 89/26.
[297] Buhar, 56/108; Mslim.
33/38; Ebu Davud. 15/87; Tirmizi 21/28;
Nesl 39/35; Ibn Mace. 24/39.
[298] Harput, a.g.e., s. 438
[299] bnii Nceym, Kitab't-Ebah
ve'n-Nezahir A Mez-hebi'l-mami't-Azam
Eb Hanifeti'n-Nutnan. Kahire,
1322, s. 157.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 194-196.
[300] Mavcrdl, a,g.e., s. 6.
[301] A.g.e.. s. 15.
[302] A.g.e., s. 16.
[303] Crcan, ag.e.. C. III, s. 26.
[304] Mslim, 33/61.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 196-199.
[305] Teftazan, a.g.e., C. II. s.
274; Crcan, a.g.e., s. 268.
[306] bn Nceym. a.g.c, s.
151-156.
[307] Maverd, a.g.c, s. 7.
[308] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 199-201.
[309] Ebu Davud Tayalis, Msned.
s. 926.
[310] eyh Nizam v.d., Feteva-i
Hindiyye. C. H, Msr, 1310, s. 317.
[311] Teftazan, a.g.e., C. II, s.
317.
[312] Harput, a.g.e., s. 425-427.
[313] El-Bakara Sresi, ayet. 30.
[314] El-Bakara Sresi, yet. 124
[315] El-Fetih Sresi, yet. 10.
[316] Suyut, a.g.e., C. II, s.
205. (TirmizVden naklen)
[317] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 201-202.
[318] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 202-204.
[319] Curcan a.g.e. C. III, s.
265.
[320] Harput. a.g.e., s. 431.
[321] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 204-205.
[322] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 205-206.
[323] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 206-207.
[324] Yusuf Sresi, 87.
[325] El-A'raf Sresi, yet. 99.
[326] Mslim. 39/35; Ebu Davud.
22/21.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 209-212.
[327] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 213-216.
[328] sra Sresi, ayet,
1.
[329] El-Mddessir Sresi, yet.
31.
[330] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 216-220.
[331] Mslim. 21/278; Tac'l-Usl
Fi Ahadisi'r-Restt. C. III, s. 261.
[332] Hamdi Yazr,a.g.e., C. IV,
s. 3146; Davudul-Kars; a.g.e..
S. 73.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 220-222.
[333] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 222-223.
[334] El-sra Sresi, yet. 22.
[335] El-sra Sresi, yet, 23.
[336] El-sra Sresi, yet. 26.
[337] El-sra Sresi yet. 27, 29.
[338] El-sra Sresi, ayet. 31.
[339] El-sra Sresi, yet. 32.
[340] El-sra Sresi, yet. 33.
[341] El-sra Sresi, yet. 34.
[342] El-sra Sresi, ayet. 35.
[343] El-sra Sresi, yet. 36.
[344] El-sra Sresi,
yet. 37.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 223-224.
[345] mer Nasuhi Bilmen, a.g.e.,
s. 255.
[346] Tefsir-i Allme Ebu's-Suud
(Tefsir-i Kebir'in kenarnda). C. V, s. 544.
[347] El-lsra Sresi, yet. 1.
[348] Fahrddin Er-Razi, a.g.e.,
C.V. s. 545.
[349] Hamdi Yazir, a.g.e., C.V, s.
3152.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 224-226.
[350] Hzr Bey. a.g.c. Beyit. 56.
[351] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 226-227.
[352] A.g.e., Beyit. 55.
[353] Aliyyikar, crh'l-Etnali.
s. 20.
[354] Teftzan. erh'l-Akaid, s.
174.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 227-228.
[355] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 228-231.
[356] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 231-232.
[357] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 232-234.
[358] lbn'l-Hacib, Muhtasaru'l
Mnch, C. II, s. 305.
[359] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 234-235.
[360] Ebu Saidi'l-Hadim,
Mecmat'l-Hakaik. s. 305.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 235-236.
[361] bnul-Hmam, Fethu'l-Kadir
At erhi'l Hidaye, C. VI, s. 360.
[362] Ebu Saidil-Hadim, (i.g.e.,
s. 304; bn'l-Hacib, a.g.e,f C. II, s. 309.
[363] Ebu Saidi'l Hadim,
El-Berika, C. I, s. 103.
mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak Yaynlar: 237-238.
[364] Teftazan, Teftazan,
erh'l-Mekasid. C. II, s. 365.
[365] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 238-240.
[366] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 241-275.
[367] El-M'min Sresi, yet. 78.
[368] Kabirde, lye Rabbi, Hini
ve Peygamberi hakknda meleklerin
sorduu sorular.
[369] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 275-282.
[370] mer Nesefi, slam nancnn Temelleri Akaid, Bayrak
Yaynlar: 287-288.