İSTİNCA
(HACETLERDEN
TEMİZLENME)
394 İstinca: pislik yolundan çıkan necaseti
gidermektir.(315) İmam-ı Merginani: "İstinca sünnettir.
Zira Resûl-i Ekrem (sav) bunu titizlikle ve devamlı olarak
yapmıştır"(316) hükmünü zikretmektedir.
395 Resûl-i Ekrem (sav)'in: "Kim taş ile istinca ederse
bunu tek etsin. (Üç, beş, yedi vs.) Kim bunu yaparsa güzel
yapmıştır. Kim yapmazsa ona birşey lâzım gelmez"
Hadis-i Şerifini esas alan Hanefi fûkahası: Taş ile
istincanın şart olmadığını, aksine su ile istincanın daha
efdal olduğunu beyan etmiştir.(317)
396 Kur'an-ı Kerim'de: "Orada tertemiz olmak isteyen
kimseler vardır. Allah da tertemiz olanları sever"(318)
hükmü beyan buyurulmuştur. İmam-ı Merginani: "Bu Ayet-i
Kerime taş ile istinca ettikten sonra, pislik mahallini su ile
yıkayan kimseler hakkında nazil buyurulmuştur. Sonra bu (su
ile yıkamak) edebtir. Bir kavle göre de sünnettir. Mükellef
zann-ı galibini esas alarak temizleninceya kadar su
kullanır"(319) buyurmaktadır.
397 Beş türlü istinca vardır: "Hayız, nifas ve
cünüblükten temizlenirken, necaset mahallini yıkamak
vacibtir. Mahrecinin (çıktığı yerin) çevresine dağılan
necaset, az olsun veya çok olsun yıkamak imam-ı Muhammed
(rh.a)'e göre vacibtir. Necaset mahrecinden (çıkış yerinden)
ileri geçmediği zaman su ile yıkamak sünnettir. Bevilden
(Küçük abdest'ten) sonra zekerin başını veya ferci yıkamak
müstehabtır. Yellendikten sonra istinca etmek ise, esas olan
kavle göre bid'attır."(320) İstinca sol el ile yapılır.
Herhangi bir özür olmadığı süre içerisinde sağ el ile
istinca yapılmaz.(321) Dürri'l Muhtar'da: "Yürümek,
öksürmek veya sol tarafına yatıp uyumak suretiyle istibra
yapmak vaciptir"(322) hükmü beyan buyurulmuştur. İstibra
(kurulanmak) idrardan sonra gelen sızıntıyı gidermek
manasınadır. Mükellef olan erkeğin, sidiğin eserinin
kalmadığına kalbi kanaat getirinceye kadar istibra yapması
lâzımdır. Öksürmek sûretiyle de istibra yapılır. Çünkü
damarlar boğazdan tenazül uzvuna kadar uzanır. Öksürmek
bunları hareket ettirir ve sidik kanallarını temizler.
Kadınlar için istibra sözkonusu değildir. Onlar kaza-i hâcet
ettikten sonra azıcık durur, sonra taharetlenirler. Ayakta
abdest bozmak mekruhtur. Zira Hz. Aişe (r.anha) validemiz:
"-Size kim Peygamber (sav)'in ayakta abdest bozduğunu
söylerse inanmayın!.. O ancak oturarak abdest bozardı"
demiştir. Bu hadisi Tirmizi, Nesâi ve İmam Ahmed b. Hanbel,
güzel bir isnadla rivayet etmişlerdir.(323) İmam Nevevi
"Müslim" şerhinde, buradaki kerahat tahrimiyye
değil, kerahat-i tenzihiyyedir" demiştir.