ÇOCUKLARI SÜNNET ETMEK.. 2

Sünnet Konusunda Fukahanm Tesbitleri: 2

Kadınların Sünnet Olup Olmaması Hakkında Farklı Görüşler : 2

Çocuk Anasından Sünnet Olunmuş Gibi Doğarsa : 3

Kız Çocuklarının Kulaklarını Delmek : 3

Erkeklerin İdiş Edilmesi Haramdır : 3

Sünnetin Yararları : 3

Tıp Otoritelerinin Görüşleri : 3

Sünnet Kanseri Önlemektedir : 3


ÇOCUKLARI SÜNNET ETMEK

 

Bilindiği gibi sünnet, erkeklerde cinsiyet organının ucundaki derinin kesilmesidir. Başta Müslümanlık olmak üzere, Musevilikde de dinî bir töredir.

Bu konuda yapılan tarihi araştırmalardan sünnet'in çok eski bir âdet olduğu ve Afrika halkı tarafından da uygulandığı anlaşıl­maktadır. Peygamberlerden ilk sünnet olan İbrahim Peygamberdir. Nitekim Resûlüllah CA.S.) Efendimiz :

«Şüphesiz ki İbrahim Peygamber ilk sünnet olan ve ilk bıyıkla­rını  (dudak kırmızılığı görünecek şekilde)  kesendir.»[1]

Diğer bir hadîslerinde ise, yine bu konuyu açıklıyarak şöyle bu­yurmuşlardır :

«Doğrusu İbrahim Peygamber seksen yaşlarında iken keser ile sünnet olmuştur.»[2]

Peygamberler vasıtasiyle insanlara sünnet kılınan bazı şeyler var ki tarih boyunca ayni ölçüde devam etmiş, her gelen peygambe­re o sünneti uygulamıştır. Resûlüllah CA.S.) Efendimiz buna temas­la buyurdular ki:

«Fıtrat = (Yaratılış itibariyle her peygambere sünnet olan şey), beştir: Sünnet olmak, eteği tıraş etmek, bıyıklan kısaltmak, tırnak­ları kesmek ve koltuk altı kıllarını gidermek.» [3]

«Fıtrat -. Ağzı su ile çalkalayıp yıkamak, burna su çekmek, mis­vak kullanmak (dişleri fırçalamak), bıyığı kısaltmak, koltuk altı kıl­larım gidermek, parmak mafsallarını yıkamak, tırnakları kesmek, su serpinmek ve sünnet olmak.»[4]

«Sünnet erkekler için sünnettir, kadınlar için izzet ve şereftir.»[5]

Müctehid imamlar bu hadise dayanarak farklı görüşler ortaya koymuşlardır :

a) İmam Ebû Hanîfe ile İmam Mâlik'e göre, mutlaka sünnettir. Yani hem erkeklere, hem kadınlara sünnettir.

b) İmam Ahmed bin Hanbei'e göre, erkeklere vâcib, kadınlara sünnettir.

c) İmam Şafiî'den bu mesele hakkında iki rivayet vardır, birin­cisi Ahmed bin Hanbel'in görüşü doğrultusundadır ki sahih olan bu­dur.[6]

İbrahim Peygamberden kalan bu sünnet, Yahudiler tarafından fazlasiyle benimsenmiş, ayni zamanda Tevrat'da buna yer verilmiş ve bir emr-i ilâhî olarak açıklanmıştır:

«Ve Rab, Musa'ya peyleyip dedi: İsrail oğullarına söyleyip de: Bir kadın gebe kalır ve erkek çocuk doğurursa, o zaman yedi gün murdar olacaktır. Âdet murdarlığı günlerinde olduğu gibi murdar olacaktır. Ve yedinci günde çocuğun gulfesi sünnet olunacaktır.»[7]

Hıristiyanlığa gelince: Onlarda böyle bir sünnet yoktur. Çünkü mevcut înciller buna yer vermemiştir. îlk indirilen İncil de mevcut olmadığı için her peygambere sünnet olan bu işlem onlarda terkedil­miştir.

Ancak Habeşistan kilisesi çocukların sünnet edilmesini bir vecî­be kabul etmiş ve bunu uygulamıştır. Bazı ilim adamlarına göre, ki­lise bu konuda Müslümanların Habeşistan da bu sünneti sürdürme­lerinin tes'siri altında kalmıştır. [8]

 

Sünnet Konusunda Fukahanm Tesbitleri:

 

Hanefi fakihlennin de bir kısmı bu konu hakkında farklı tesbit vo görüşler ortaya koymuşsa da en sahih tesbit ve görüşe göre, sün­nettir.[9]

Çocukları sünnet etmenin ilk vakti, yedi yaşında başlar, on iki yağma kadar devam eder. Muhtar olan görüş budur.[10] Ancak bu yaş kesin bir smır değildir. Herhangi bir yaşta çocuk sünnet edilebi­lir. Yani bedrtilen yaştan önce de sonra da bu sünnet yarine getiri­lir. O nedenle fukahanm çoğuna göre çocuk doğduktan yedi gün son­ra sünnet ecHlebilr. Buna cevaz verilmişte.[11]

 

Kadınların Sünnet Olup Olmaması Hakkında Farklı Görüşler :

 

Fukaha bu konuda ihtilâf etmiştir: Bir kısmına göre, onun da sünnet edilmesi sünnettir. Ama Şemsüleimme el-Halvanî'ye göre, sa­dece bir azizlik ve şeref tir.[12]

 

Çocuk Anasından Sünnet Olunmuş Gibi Doğarsa :

 

Çocuk bu vaziyette doğarsa, bu işin uzmanına gösterilir, sünnet edilme durumu yoksa, sünnet edilmiş   kabul edilerek dokunulmaz.

Yaşlı bir kimse İslâm'a girince, yaşlılığından dolayı sünnet ol­maya güç getiremezse, kendi haline terkedilir, yani bu konuda ne zorlanır, ne de tavsiyede bulunulur. Çünkü özürden dolayı bir vacibi terketmek caiz olduğuna göre, bir sünneti terketmek daha da ca­izdir.[13]

Kişi kendini sünnet edebilir. Bunun gibi' baba da evlâdını sün­net edebilir. Tabii bu işi bilip becerdiği takdirde böyledir. [14]

 

Kız Çocuklarının Kulaklarını Delmek :

 

Kız çocuklarının küçük yaşta kulaklarını delmek caizdir. Fuka-hadan bir kısmına göre, müstehabdır. Çünkü Resûlüllah (A.S.) Efen­dimiz zamanında kız çocuklarının kulakları deliniyordu ve Peygam­ber Efendimiz bunu men'etmiyordu. [15]

 

Erkeklerin İdiş Edilmesi Haramdır :

 

Adem oğullarını idiş etmek (kısırlaştırmak) âlimlerin ittifakıyle haramdır. At ve benzeri hayvanların ise caizdir[16].

 

Sünnetin Yararları :

 

Sünnetin bir takım yararları olduğu bilhassa son yıllarda daha iyi anlaşılmış bulunuyor. îlim ilerledikçe, tababet geliştikçe İslâm'ın koymuş olduğu hükümlerin hikmeti daha iyi ortaya çıkmış bulunu­yor.

Yapılan incelemelere göre, sünnetli kimsenin bu organdaki bir­çok hastalıklardan korunduğunu göstermiştir. Bu arada, özellikle balanit denilen iltihaplı hastalığa, hattâ gene o kesimdeki kan­serlere, sünnetli erkeklerde sünnetsiz olanlardan çok daha az raslandığını belirten istatistikler vardır. Ayrıca, sünnetsizlerden o ke­simdeki derinin iltihaplanması ile ortaya çıkan Fimosıs hastalığın­da derinin kesilmesi, böylece hastanın sünnet edilmesi hekimlikte şart olmaktadır. [17]

 

Tıp Otoritelerinin Görüşleri :

 

Erkek çocuklar için sünnet çok lüzumlu hattâ şarttır. Neden mi? Çünkü erkek küçük çocuğunuz vardır, bakarsınız sık sık titremeli ateşlerle, hattâ idrar yapmada güçlükle döşeklere serilir. Evlât bu, yavrucuğun yüksek ateşle titremesi karşısında ana-baba olarak te­lâş ve üzgün bir halde doktoru çağırır veya muayenehasine götü­rürsünüz; durumu hekime anlatırsınız; tabib evirir, çevirir, dinler herşeyi yerinde bulur ve çocuğunuzu derhal Sünnet ettiriniz der.

Bunun sebebi açıktır :

Çocukta muhakkak bir fumozîs tesbit etmiştir. O nedir? Sün­net olmamış bazı erkek çocukların o kesiminde mikrop toplanır ve yavrucuğun ateşini yükseltir, Bunun için sünnet yapılırsa çocuğun o kesimi temiz kalır ve mikroplar da toplanmaz olur.

Günümüzde tıp ilmiyle uğraşan Amerikalı, Avrupalı bilginler sünnetin faydasını keşfetmişlerdir. Yapılan araştırmalara göre, sün­netli erkeklerle evli kadınlarda rahim kanseri, sünnetsizlerle evli olanlara nazaran çok azdır. Çünkü sünnetsiz erkeklerin kabuk taba­kasının altında toplanan SMEGMA maddesi kadının rahmine temas edince kanser meydana getirmektedir. Bir de dişi farelerin rahmine. SMEGMA maddesi birkaç defa sürüldüğünde orda kansere yol açtı­ğı görülmüştür.

Anca sünnetli erkeklerde Kadib Kanserinin hemen hemen hiç görülmediği eiskidenberi bilinen bir gerçektir. [18]

 

Sünnet Kanseri Önlemektedir :

 

Alman Profesör W. Kiessling 1972'de şu açıklamayı yapmıştı:

«Kanseri önlemek için bütün Alman çocuklarını Sünnet ettirme­liyiz. Ayni zamanda temizlik için şart. Ayrıca erkeklik organında kanseri de önlüyor ve hatta karısının rahim kanserine bile engel olu­yor Bence bütün Alman çocuklarını sünnet ettirmek gerekli..» [19]

 



[1] Taberâni – Sahihtir.

[2] Ahmed bin Hanbel - Buharı - Müslim: Ebû Hüreyre  (R.A.)'den.

[3] Sahih-i Müslim: Ebû Hüreyre   (R.A.)'den.

[4] îbn Ebi Şeybe : Ammar bin Yâsir (R.A)'den.

[5] Ahmed bin Hanbel: Vâiid Ebi Melîh'den. - Taberanî: Şeddad b. Evs (R.A.)'-den.

[6] Feyzü'1-Kac. Şerhu Camissagir : 3/503, Beyrut: 1972.

[7] Tevrat-Levililer : 12/1-4.

[8] Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 4/68-70.

[9] Fetâvâ-yi Hindiyye.

[10] Es-Siraciyye - Fetâvâ-yi Hindiyye : 5/357.

[11] El-Cevahiru'1-Fetâvâ.

Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 4/70.

[12] EI-Muhit - Radiyüddin Serahsi.

Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 4/70-71.

[13] Ez-Zahîre - Burhanettin Mahmut.

[14] Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 4/71

[15] Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 4/71.

[16] Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 4/71.

[17] Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 4/71-72.

[18] Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 4/72.

[19] Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 4/72.