2109 - Soru: Kadının başını örttüğü eşarp ve giydiği elbise zinete dahil midir?
Cevap: Sure-i Nur'un 31. ayetinde geçen "zinet" kelimesini, bazı ilim
adamlarımız, zinetin kendisini anlamışlar ve "Zineti göstermek haram olunca,
zinetin mahallini göstermek daha çok haramdır" demişlerdir. Birtakım İslam
uleması da "zinet" kelimesinden muradın zinetin takıldığı yer olduğu
görüşünü müdafaa etmişlerdir. Bu alimlerin görüşüne göre, başörtüsü zinete
dahil olmaz. (Hak Dini Kur'an Dili c. 4, s. 3504)
Kadınlar takındıkları zinet eşyalarının sarraf vitrinlerinde teşhir edilenlerine
bakmanın yasak olmayışı, "zinet" kelimesinden, bunların takıldığı
kulak, kol ve gerdan gibi mahallerin olduğu görüşünde bulunan İslam ulemasının
tezini kuvvetlendirmektedir.
2110 - Soru: Kadının ipek elbise giymesi caiz midir?
Cevap: Evet, caizdir. İpek elbise giymenin haramlığı sadece erkeklere mahsustur.
2111 - Behce Fetvalarından: "Sarığın bir ucunu iki omuz arasına ve belin
ortasına kadar sarkıtmak müstehabtır." (H. Ec. 2/163)
2112 - Soru Kadınların saçlarını kesip, zülüf bırakmalan hakkında bilgi verir
misiniz?
Cevap: Kadınların saçlarını uzatmaları ve her bakımdan erkeğe benzemekten
sakınmaları gerekir.
2113 - Soru: Dizden aşağıya inen bir mantonun altına kısa etekli elbise
giymek caiz midir?
Cevap: Manto altına da olsa böyle bir elbiseyi giymek mahzurludur.
2114 - Soru: Ailelerimiz topuğa kadar uzun elbise giyse mantoya lüzum
kalmadan gezebilir mi? Elbise üzerine manto giymek şart mı?
Cevap: Topuğa kadar elbise giymiş olsa bile, başını, boynunu, göğüslerini ve
arkasını örtecek bir çarşaf ve benzeri şeyle kapatması gerekir. Zira vücut
hatlarını ve göğüslerini belli eden bir elbiseye bürünmüş bir kadın,
"giyinmiş çıplak" sayılmıştır.
2115 - Soru: Bir kadın, zinet olarak, ne gibi şeyleri takınabilir?
Cevap: Kadınlar, altın ve gümüş gibi madeni eşyadan, inci ve mücevherat gibi
kıymetli taşlardan yapılmış zinet eşyasını takınabilirler. Ancak bunları
yabancı erkeklerin dikkatini çekmeyecek şekilde takınmayı; eri için ve evi içinde
takmayı prensip edinmelidir.
2116 - Behce Fetvalarından: "Erkeklere ipek elbise giymek haramdır." (H.
Ec. 2/163)
Açıklama: Erkeklerin giymesi haram olan ipek, kurdun imal ettiği ipektir. Suni ipek,
pamuk ve keten hükmünde olup giyilmesinde hiçbir mahzur yoktur.
2117 - Soru: Kadınların moda icabı fırfırlı, süslü, uzun etek giymeleri İslam'a
uygun mudur? Bunların bel kısmı dar, yerde sürünen kısmı ise geniş bulunmakatır,
ne dersiniz?
Cevap: Kadın, giyinip kuşanmasında, modayı değil İslam dininin tesettür
esaslarını dikkate almalıdır. Giyinişi sade, elbise altını göstermeyecek kadar
kalın ve vücut hatlarını belli etmeyecek kadar bol olmalıdır.
2118 - Soru: Bugünkü kızların okumaları veya kadın öğretmenlerin ders
verdikleri sınıfta başlarını açmaları caiz görülmüş müdür?
Cevap: Kadın cinsinin ilim tahsil etmesi yasaklanmış değildir. Ancak tesettüre
riayet edimelidir. Tahsil sırasında tek başına yolculuk yapmaktan sakınmalı. Yalnız
kadınların bulunduğu bir yerde ilim tahsil etme imkanını araştırmalıdır. Bunlara
riayet edemediği zaman dini müsaade de verilemez.
2119 - Soru: Kadın gömlek giyebilir mi? Gömleğin cebi sağ tarafta olursa
kadın gömleğidir. Erkek giyemez diyorlar; doğru mu?
Cevap: Kadın, tesettüre riayet etmek şartıyla gömlek de giyebilir. Cebin sağda
veya solda olması, kadının veya erkeğin giymesine dini açıdan mani teşkil etmez.
2120 - Soru: Kimsenin bulunmadığı yerde avret mahallini örtmek gerekir mi?
Cevap: Avret mahallini örtmek, hem Hakk'ın hem de halkın hakkı bulunan bir
husustur. Bu itibarla, kendisinden başka kimsenin bulunmadığı bir yerde dahi avret
mahallinin örtülmesi, sahih olan kavle göre vaciptir. Peygamber Efendimiz (sav) bir
Hadis-i Şeriflerinde: "Avret mahallimi içimdeki elbisemden gizlemek mümkün olsa
elbette ondan bile gizlerdim." buyurmuşlardır. Hz. Ali (ra): "İnsan avret
mahallini açınca yanındaki melekler utancından yüzlerini çevirirler"
buyurmaktadır.
2121 - Kravat takmak bid'at midir, değil midir?
Cevap: Sünnet olan bir giyecek nevine dahil değildir. Adet ve giyiniş olan şeylerde
vüs'at vardır. Dalalet sebebi olan bid'at, daha ziyade inanç ve ibadetlerde
münhasırdır. Kravat, küfrün sembolü sayılan eşyadan değildir. İsteyen
takmaktadır. Bu husustaki müsaade, ancak bir ruhsat-ı şer'iyyedir. Vazifesi, içtimai
mevkii itibariyle takmak zaruretini hisseden kimseler, bu ruhsattan faydalanarak
takabilirler. İstemeyen veya böyle bir mecburiyeti bulunmayan kimse ise azimetle amel
etmeyi tercih etmelidir.
2122 - Soru: Kot pantolon giymekte bir beis var mı?
Cevap: Bahsi geçen pantolon erkekler için dar olmamak şartıyla İslami tesettürü
yerine getirir ise de, dinine bağlı bir erkek sünnete uygun veya yakın biçimde
giyinmelidir.
2123 - Soru: Yaz mevsiminde gerek ticaret, gerekse serinlemek için plaja
gidilebilir mi?
Cevap: Et satıcılarının müşteri aradığı adeta bir pazar gibi bir yerde
mütedeyyin bir insanın bulunması tabii ki doğru değildir. Kadınların
bulunmayacağı bir yerde, diz kapaklanna kadar olan kısmın örtülmüş olması halinde
ve orada kendisinden başka erkek varsa, onlar da böylesine tesettüre riayet ederlerse
denize girilebilir. İslam dini, denize girmeyi değil, tesettürü ihlal etmeyi yasak
kılmıştır.
2124 - Soru: Erkeklere haram olan ipek elbiseyi erkek çocuklarına giydirmekte
bir mahzur var mı?
Cevap: Erkekler için olan mahzur, erkek çocuklar için de geçerlidir. Bunun mahzuru
ve sorumluluğu anne ve babayadır. Zira onları alan ve giydiren anne ve babalardır.
2125 - Soru: Ben, 15 yaşımdan 20 yaşıma kadar Almanya'da ata sporumuz olan
güreşe çalıştım. Bu sahada üstün başarılar elde ettim. Daha sonra vatani
görevimi yapmak için memleketime gittim. Şimdi ise terhis olup tekrar Almanya'da
çalışmaktayım. Fakat bu hizmetlerin içerisine girdiğim için güreşmemde bir
mahzur var mı?
Cevap: Güreş yapmanızda bir mahzur yoksa da, göbekten diz kapağı altına kadar olan
kısmı kapalı bulundurmanız şarttır. Güreş ata sporudur. Tesettür (örtünme) de
Allah'ın (cc) emridir. Atalarımızın kisbet giyerek güreştiği de unutulmamalıdır.
İster yağlı güreş ister serbest veya grekoromen tarzında güreşler olsun, hepsinde
göbekten diz kapağına kadar olan kısmı örtmek şartı ile güreşmenizde bir mahzur
yoktur. Aksi halde, güreşeceğim diye, bu kısımları açmak doğru değildir.
2126 - Soru: İpek elbise giymenin erkeklere haram olduğunu biliyor ve
inanıyoruz. Acaba yüzü ipekten olan bir yorgan hakkında dinimizin hükmü nedir?
Cevap: Yorgan da bir nevi elbise hükmündedir. İpek yorganı kullanmak caiz
görmemektedir. (Fetava-i Hindiye c. 5, s. 331)
2127 - Soru: Bir kitapta; "Bir erkek haram olan ipeği dünyada giyerse, ahirette
ipek giymekten mahrum olur. İpek ise, cennet elbisesidir. O halde cennete giremez"
deniliyor. Bu hususta hüküm nedir?
Cevap: Bu iddia, haram olan ipeği, helal olduğuna inanarak giymesi halinde
doğrudur. Haram olduğuna inanarak giymesi halinde cennete girmemeyi gerektirecek bir
suç mahiyetinde kabul edilemez. İsyanı inkar seviyesinde değerlendirme, doğru bir
kıyas yolu değildir.
2128 - Soru: Bazı eserlerde sakalı kesmenin haram olduğu yazılıyor. Siz ne
dersiniz?
Cevap: Sakal bırakmak sünnettir. Hiç sakal bırakmamış bir kimsenin tıraş olması
bu sünneti ihmal olmaktadır. Bunun hükmü de kerahatle ifade edilir. Şayet sakalı
bırakır da sonra keser ise, bu kerahet, katmerleşerek haram olur. Çünkü sünneti hor
görme anlamı taşımaktadır. Yoksa mutlak manada sakalı tıraş haram olsa,
bırakmasının da farz veya vacib olması gerekir. Hükme medhar olacak noktayı iyi
tesbit etmek gerekir.
2129 - Soru: Bir insanın başındaki beyaz saçı yok etmek için kına ile veya
sarı boya ile boyaması sünnet midir?
Cevap: Siyah boya haramdır. Kına yakılabilir. Buhari ve Müslim'in ittifakla
rivayet ettikleri bir Hadis-i Şerifte, "Yahudiler ve Nasraniler (saçlarını)
boyamazlar. Siz onlara muhalefet ediniz" buyurulmaktadır. Müslim'in Cabir (ra)'den
rivayet ettiği diğer Hadis-i Şerifte de "Bu (saçların beyazlığını (boya ile)
değiştirin (ve fakat) siyah (laştırmak)tan çekinin" buyurulmaktadır.
Birinci Hadis, saçların boyanmasına emr ve müsaade gerektirmektedir. İkinci Hadis ise
bu müsaadeyi kayda bağlamaktadır.
2130 - Soru: Bugünkü adetlerin gereği olan kumaş elbiselerin giyimi ve
dikimi, değişik modeller üzerine yapılması, yabancılara uymak gibi bir mana
ifade etmesi sebebiyle bir mahzur teşkil etmekte midir?
Cevap: Örf ve adetlere mahsus işlerde bir genişlik vardır. Bu itibarla, elbiseden
beklenen gaye, tesettürü temin etmesidir. Bu tesettürü sünnete uygun biçimde ifa
etmeye çalışmak, evla olan tarafı ifade eden bir husus olmaktadır. Gayrimüslimlere
benzemek tehlikesi, küfrün sembolü olarak kabul edilen haç, zünnar vesairededir.
Böyle bir benzeyişten ve bir de moda kabuğunun içine sokularak Müslümanların
arasında yayılmak istenen çıplaklık temayülünden son derece sakınmalıdır.