Aralarında küçük bir fark bulunan bu iki hadis çeşidi bir ravinin yalnız başına rivayet ettiği hadislerdir. Bir ravinin tek başına hadis rivayetine ise teferrüd adı verilir.
Eğer bir hadisi sahabeden yalnız bir tabiin rivayet ederse buna ferd veya mutlak ferd denir. Mesela:
“İman altmış küsür bölümdür; haya da imandan bir bölümdür.”
Bu hadisi Ebu Hureyre’den yalnız Ebu Salih; Ebu Salih’den de yalnızca Abdullah b. Dinar rivayet etmiştir. Her iki ravinin tek başına rivayeti yüzünden hadis ferd olmuştur. [1]
Muhaddisler, tek bir tarîkden gelen, yâni herhangi bir tabakada râvi sayısı teke düşen hadîslere ferd veya garîb derler. Bilhassa mütekaddimîn'in ıstılahında, şâz ve münker tâbirleri de ferd mânâsında, yani herhangi bir tabakada râvi sayısı teke düşen hadîs için kullanılmıştır. Haber-i vâhid, haber-i münferîd tabirleri de aynı mânâda ıstılahlaşmıştır. Müteahhir ulemâ, bu tabirleri özde aynı kalmakla birlikte, bazı nüans farklılıkları getirerek ıstılahlaştırmıştır. Gerekli açıklamalar, Sened Sayısına Göre Hadîsler bahsinde yapılmıştır.[2]