Bazı uydurmalar Kur'ân'ın, mütevatir ve sahîh sünnetin, icmâ-ı ümmetin veya akıl ve sağduyunun hükümlerine tevîl kâbil olmayacak şekilde zıtlık arzeder (cem ve te'vîli kâbil zıtlıklar için hemen vaz hükmüne gidilmez). Meselâ:
* Mütevatir rivâyetin râvilerince tekzîb edilen bir rivâyet.
* Büyük bir cemaati ilgilendiren ciddî bir meselenin sadece bir kişi tarafından rivâyeti.
* Küçük bir hataya büyük bir tehdîd veya basît bir amele büyük bir mükafat va'di (ki kıssacıların hikâyelerinde rastlanan bu durumlar mânâdaki rekaket denen şeydir).
* Râvi'nin râfızî, rivâyetinde Ehl-i Beyt'in fazîleti veya muhaliflerinin rezîletiyle ilgili olması.
* Dinde bir asıl mahiyetindedir, ama bir kişi rivâyet etmektedir. Râfizîlerin, İmamet'in Hz. Ali (radıyallahu anh)'ye ait olduğu iddiaları gibi.
İbnu'l- Cevzî şöyle der: "Bir hadîsin ma'kûl'a mugayir, menkûl'e muhâlif, usul'e (sünen, müsned, sahîh, câmi... gibi kaynaklara) aykırı olduğunu görürsen bil ki bu hadîs mevzudur". Burada ma'kûl meselesinde dikkat gerekir, herkes kendi aklına göre hareket edecek olursa pek çok şeyi gayr-ı ma'kûl bulabilir. Usul kitaplarında ma'kûl'a aykırının misâli, merfu olarak rivâyet edilen şu sözdür: "Tufan sırasında Hz. Nuh (aleyhisselâm)'un gemisi, Beytullah'ın etrafında yedi kere tavaf etti. Sonra Makam-ı İbrahîm'de iki rek'ât namaz kıldı".
Yine akla muhalif sınıfa verilen ikinci bir örnek de şudur: "Allah atı yarattı. Sonra koşturdu. At koşunca terledi. Atın terinden de kendisini yarattı". Suyutî, "Böyle bir rivâyeti değil müslüman, aklı olan bir kimse bile uydurmaz" der.
Bunu uyduran Ebu'l-Mühezzim hakkında Şu'be şöyle der: "Ben onu gördüm, kendisine tek kuruş (dirhem) verilse elli hadîs uyduruverecek birisiydi". Bunu rivâyet eden Muhammed İbnu Şüca'ın da dinde sapık olduğu belirtilir. [1]
“Hicri 600 tarihinden sonra doğacaklara Allah’ın hiçbir ihtiyacı yoktur” düzmesi, hem akla, mantığa hem de tarihi gerçeklere aykırıdır. Zira o tarihten sonra yaşayanlar arasında İslam’a ve insanlığa gerçekten değerli hizmetler vermiş olanların haddi hesabı yoktur.
“Patlıcanın her derde deva olduğuna” dair uydurma, tecrübe ve ilmi bulgulara aykırıdır. [2]
“Ana babasına iyilik etmek isteyenler şairlere para versin”
“İnsanoğlunun kalbi kışın yumuşar. Bunun sebebi Allah’ın Adem’i çamurdan yaratmış olmasıdır; çünkü çamur kışın yumuşak olur.” uydurmaları gibi. [3]