19- BAYRAM
NAMAZLARI KİTABI (BÖLÜMÜ)
2- AKIL BALİĞ
OLAN OLMAYANLARIN BAYRAM NAMAZLARINA KATILMALARI
3-
NAMAZGAHTAN HAYIZLI KADINLAR UZAK DURMALI
4-
BAYRAMLARDA GÜZEL GİYİNMEK Mİ GEREKİR?
5- BAYRAM
GÜNÜ BAYRAM NAMAZINDAN ÖNCE NAMAZ KILINIR MI?
6- BAYRAM
NAMAZI İÇİN EZAN OKUNMAZ
8- BAYRAM
NAMAZLARI HUTBEDEN ÖNCE KILINIR
9- BAYRAM
NAMAZGAHINA SÜTRE DİKMEK
10- BAYRAM
NAMAZLARI İKİŞER REKATTIR
11- BAYRAM
NAMAZLARINDA HANGİ SÛRELER OKUNUR?
12- BAYRAM
NAMAZINDA OKUNAN BAŞKA SÛRELER DE VAR MI?
13- BAYRAM
GÜNÜ HUTBE NAMAZDAN SONRA OKUNUR
14- BAYRAM
HUTBESİNİ DİNLEMEK FARZ MIDIR?
15- BAYRAM
HUTBESİ OKUYACAK İMAM GÜZEL ELBİSELER GİYER Mİ?
16- PEYGAMBER
(S.A.V), DEVE ÜZERİNDE HUTBE OKUMUŞ MUDUR?
17- İMAM,
BAYRAM HUTBESİNİ AYAKTA MI OKUR?
18-
RASÛLULLAH (S.A.V), BAYRAM HUTBESİ OKURKEN KİME DAYANMIŞTI
19- İMAM,
HUTBEDE YÜZÜNÜ CEMAATE DÖNER
20- HUTBE
OKURKEN SUSUP DİNLEMEK GEREKİR
21- BAYRAM
HUTBESİ NASIL OKUNUR?
22- İMAM,
HUTBEDE SADAKAYA TEŞVİK EDER Mİ?
23- HUTBE
NORMAL UZUNLUKTA OLMALI
24- İKİ HUTBE
ARASINDA KONUŞMADAN OTURMAK
26- İMAM
HUTBEYİ BİTİRMEDEN HUTBEDEN İNER Mİ?
27- HUTBEDEN
SONRA İMAM KADINLARA DA KONUŞUR MU?
28- BAYRAM
NAMAZINDAN ÖNCE VE SONRA NAMAZ KILINIR MI?
29- İMAM,
NAMAZDAN SONRA KURBAN KESER Mİ?
30- CUMA VE
BAYRAM AYNI GÜNE GELİRSE NAMAZLARDA NE OKUNUR?
31- CUMA VE
BAYRAM AYNI GÜNE GELİRSE BAYRAMA KATILAN CUMA’YA TEKRAR GELMESE OLUR MU?
33- BAYRAM
GÜNÜ GÖSTERİ YAPILIR MI?
34- BAYRAM
GÜNÜ MESCİDDE GÖSTERİ YAPMAK VE KADINLARIN DA BUNU SEYRETMESİ
35- BAYRAM
GÜNÜ DEF ÇALINIR OYUN OYNANABİLİR
19- BAYRAM NAMAZLARI
KİTABI (BÖLÜMÜ)
1538- Enes b. M
1539- Umeyr b. Enes
(r.a) amcalarından naklediyor: Halk hil
2- AKIL BALİĞ OLAN OLMAYANLARIN BAYRAM
NAMAZLARINA KATILMALARI
1540- Hafsa
(r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Ümmü Atıyye Rasûlullah (s.a.v)’i her
hatırına getirdiğinde; Babam, O’nun yoluna feda olsun derdi. Bu söylediklerini
bizzat Rasûlullah (s.a.v)’den duydun mu dedim. “Evet baban O’nun yoluna feda
olsun” dedi ve Rasûlullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu aktardı: “Akıl b
3- NAMAZGAHTAN HAYIZLI KADINLAR UZAK DURMALI
1541- Muhammed
(r.a)’ten rivâyete göre, şöyle diyor: Ümmü Atiyye ile karşılaştım ve ona dedim
ki: Peygamber (s.a.v)’den bizzat kendin duydun mu dedi o da: Babam, onun yoluna
feda olsun diyerek şöyle söyledi. Akıl b
4- BAYRAMLARDA GÜZEL GİYİNMEK Mİ GEREKİR?
1442- Sâlim (r.a),
babasından naklederek şöyle diyor: Ömer b. Hattab çarşıda kalın ipekten
yapılmış bir elbise gördü, hemen onu alarak Rasûlullah (s.a.v)’e getirdi. Ey
Allah’ın Rasûlü! bunları satın al, bayramlarda ve elçiler geldiğinde güzelce
giyersin dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v): “Bunu
ahirette nasibi olmayanlar giyer.” Aradan belli bir süre geçmişti ki
Rasûlullah (s.a.v) ipekten yapılmış bir elbiseyi Ömer’e göndermişti. Ömer o
elbiseyi alıp Peygamber (s.a.v)’e kadar geldi ve: “Ey Allah’ın Rasûlü! bunu
ahirette nasibi olmayanlar giyer buyurmuştunuz. Sonra da bana göndermişsiniz,
bu ne haldir?” dedi. Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Onu sana
giyesin diye göndermedim onu satasın ve bir ihtiyacına harcayasın diye
gönderdim.” (Ebû Davud, Salat: 219)
5- BAYRAM GÜNÜ BAYRAM NAMAZINDAN ÖNCE NAMAZ
KILINIR MI?
1543- Sa’lebe b.
Zehdem (r.a)’den rivâyete göre, Ali b. Ebî T
6- BAYRAM NAMAZI İÇİN EZAN OKUNMAZ
1544- Câbir
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) bir bayramda
hutbeden önce ezansız ve kametsiz bayram namazını kıldırmıştı. (Müslim, Iydeyn: 1; Ebû Davud, Salat: 250)
1545- Bera b. Âzib
(r.a), Mescidin direklerinden birine dayanarak şöyle demişti: Peygamber
(s.a.v), kurban bayramı günü bir hutbe verdi ve hutbesinde şunları söylemişti: “Bugün
yapacağınız ilk iş bayram namazını kılmaktır sonra da kurban kesmektir. Kim
böylece yaparsa bizim yolumuza uymuş olur. Kurbanını önce kesenler ise aile
ferdlerinin et ihtiyacını karşılamış olurlar.” Ebu Bürde b. Dinar şöyle
demişti: “Ey Allah’ın Rasûlü! ben önceden kesivermiştim. O kestiğimden daha
gösterişli bir hayvanım daha var, onu kesersem onun keffareti olur ve kurban
yerine geçer mi?” Rasûlullah (s.a.v)’de: “Olur kes
fakat bundan sonra hiç kimse için böyle bir şey olamaz” buyurdular. (Buhârî, Iydeyn: 23; Dârimi, Adhıye: 7)
8- BAYRAM NAMAZLARI HUTBEDEN ÖNCE KILINIR
1546- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v), Ebu Bekir ve Ömer (r.anhüm) bayram
namazlarını hutbeden önce kıldırırlardı. (Buhârî,
Iydeyn: 23; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 155)
9- BAYRAM NAMAZGAHINA SÜTRE DİKMEK
1547- Yine İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v) Ramazan ve Kurban bayramlarında
namazgaha çıkarken elinde bastonunu götürdü, onu sütre olarak diker ve ona
karşı namaz kılardı.” (Buhârî, Iydeyn: 13; İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 164)
10- BAYRAM NAMAZLARI İKİŞER REKATTIR
1548- Ömer b. Hattab (r.a)’tan rivâyete göre,
şöyle demiştir: Kurban bayramı namazı iki rekattır. Ramazan bayramı namazı iki
rekattır, yolcu namazı iki rekattır. Cuma namazı iki rekattır. Rasûlullah
(s.a.v)’in dili ile bunlar noksansız böylece ikişer rekat olarak kılınırlar. (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 73)
11- BAYRAM NAMAZLARINDA HANGİ SÛRELER
OKUNUR?
1549- Ubeydullah b.
Abdullah (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Ömer bir bayram günü çıkarak
Ebu Vakıd el Leysî’ye: “Bu günde, Rasûlullah (s.a.v) namaz da hangi sûreleri
okurdu?” diye sordu. O da cevaben: “Kâf ve Kamer sûrelerini okurdu” dedi. (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 157; Müslim, Iydeyn: 3)
12- BAYRAM NAMAZINDA OKUNAN BAŞKA SÛRELER DE
VAR MI?
1550- Numan b.
Beşir (r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v), Cuma günlerinde ve iki
bayram namazında Âla ve Ğaşiye sûrelerini okurdu. Bazen Cuma ve bayram aynı
güne rastlardı da yine her ikisinde de aynı sûreleri okurdu. (Muvatta', Cuma: 9)
13- BAYRAM GÜNÜ HUTBE NAMAZDAN SONRA OKUNUR
1551- Ata (r.a)’dan
rivâyete göre, şöyle demiştir: İbn Abbas’tan işittim şöyle diyordu: Rasûlullah
(s.a.v) ile birlikte bayram namazında bulundum önce namaz kıldırdı sonra da
hutbe okudu. (Buhârî, Iydeyn: 7; Dârimi, Iydeyn:
218)
1552- Bera b. Âzib
(r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) Kurban bayramı günü
bayram hutbesini namazdan sonra okudu. (Ebû
Davud, Dahaya: 5; Buhârî, Iydeyn: 7)
14- BAYRAM HUTBESİNİ DİNLEMEK FARZ MIDIR?
1553- Abdullah b.
Saib (r.a)’ten rivâyete göre, Peygamber (s.a.v), bayram namazını kıldırdıktan
sonra: “İsteyen
gitsin isteyende oturup hutbe dinlesin” buyurdu. (Ebû Davud, Salat: 253; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 159)
15- BAYRAM HUTBESİ OKUYACAK İMAM GÜZEL
ELBİSELER GİYER Mİ?
1554- Ebu Rimse
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) bayramda hutbe
okurken gördüm, üzerinde iki parçadan oluşan yeşil bir elbise vardı.” (Ebû Davud, Libas: 19; Tirmizî, Edeb: 48)
16- PEYGAMBER (S.A.V), DEVE ÜZERİNDE HUTBE
OKUMUŞ MUDUR?
1555- Ebu Kâhil el
Ahmesî (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v)’i bir
bayram günü devesi üzerinde hutbe verirken gördüm.
17- İMAM, BAYRAM HUTBESİNİ AYAKTA MI OKUR?
1556- Simak
(r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Câbir’e: “Rasûlullah (s.a.v) hutbeyi
ayakta mı okurdu?” diye sordum. “Rasûlullah (s.a.v), hutbeyi ayakta okur. Sonra
bir süre oturur ve yine kalkardı.” diye cevap verdi. (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 158; Ebû Davud, Salat: 228)
18- RASÛLULLAH (S.A.V), BAYRAM HUTBESİ
OKURKEN KİME DAYANMIŞTI
1557- Câbir
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Bir bayram günü Rasûlullah (s.a.v) ile
beraber namazda bulundum. Hutbeden önce namaza başladı, ne ezan okudu ne de kamet
getirildi. Namazı bitirince
19- İMAM, HUTBEDE YÜZÜNÜ CEMAATE DÖNER
1558- Ebu Said el Hudrî (r.a)’den rivâyete göre,
Rasûlullah (s.a.v) Kurban ve Ramazan bayramı günleri namazgaha çıkar insanlara
namaz kıldırırdı. İkinci rekata oturduktan sonra selâm verip kalkar ve oturan
cemaatine karşı dönerdi. Eğer bir yere elçi gönderilmesi gerekiyorsa bunu
cemaatine haber verir değilse insanlara sadaka vermelerini emrederdi ve üç defa
“Sadaka
veriniz” “Sadaka veriniz” “Sadaka veriniz” derdi. Çoğunlukla kadınlar
sadaka verirlerdi. (Müslim,
Iydeyn: 1; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 158)
20- HUTBE OKURKEN SUSUP DİNLEMEK GEREKİR
1559- Ebu Hüreyre (r.a)’den
rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v): “İmam
hutbe okurken yanındaki kimseye sus dersen boş işle uğraşmış ve sevabını
azaltmış olursun” buyurdu. (Ebû Davud,
Salat: 235; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 86)
21- BAYRAM HUTBESİ NASIL OKUNUR?
1560- Câbir b.
Abdullah (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) hutbesini
şöyle yapardı: “Önce Allah’a hamd edip onu gerektiği şekilde övdükten sonra şöyle
buyururdu: “Allah’ın
hidayete erdirdiğini kimse saptıramaz, saptırdığını da kimse hidayete erdiremez.
Sözlerin en doğrusu Allah’ın Kitab’ıdır. Yolların en güzeli Muhammed’in
yoludur. Yapılan işlerin en şerlisi sonradan uydurulup ortaya çıkarılanlardır.
Her sonradan uydurulan şey ise bidattir. Her bidatte sapıklıktır. Her sapıkta Cehennemliktir.”
Daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü: “Kıyamette
ben şöyle gönderildim diyerek iki parmağını birbirine yaklaştırıp işaret
ederdi. Kıyametten bahsettiğinde yüzü kızarır, sesi yükselir, şiddeti artardı.
Sanki orduya bir tehlikeyi haber veren komutan gibi tavır içine girerek:
“Akşama ve sabaha vay o sizin başınıza geleceklere…” der ve şöyle devam
ederdi. “Mal
bırakan kimsenin mirasçısı aile fertleridir. Kim de borç ve yetimler bırakarak
ölürse onun yetimlerine bakmak bana aittir. Mü’minlerin böyle işlerine ben daha
layığım.” (Müslim, Cuma: 13; Ebû Davud,
Haraç: 15)
22- İMAM, HUTBEDE SADAKAYA TEŞVİK EDER Mİ?
1561- Ebu Said
(r.a)’ten rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v), bayram günü çıkar iki rekat namaz
kıldırır sonra hutbe verir sadaka verilmesini emrederdi sadaka verenlerin
çoğunluğu kadınlardan olurdu. Bir ihtiyacı olursa veya bir heyet göndermek
isterse onu cemaatine söyler değilse dönüp giderdi. (Müslim, Iydeyn: 1; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 158)
1562- Hasan’ı Basri
(r.a)’den rivâyete göre, İbn Abbas, Basra’da bir hutbe vererek şöyle söyledi:
“Orucunuzun zekatını ödeyiniz” bunun üzerine insanlar birbirlerine bakmaya
başladılar. Bunun üzerine Abbas: “Burada Medineli kim var?” dedi ve: “Kalkın
kardeşlerinize öğretin onlar bilmiyorlar; Rasûlullah (s.a.v), fıtır sadakasını;
küçük, büyük, hür, köle, erkek, kadın herkes için yarım sa’ buğday’dan veya bir
sa’ hurmadan veya arpadan verilmesini farz kılmıştı.” (Ebû Davud, Zekat: 20; Müsned: 1914)
1563- Bera
(r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v), Kurban bayramı
günü namazdan sonra bize hutbe okudu sonra şöyle buyurdu: “Kurban
bayramı namazımızı kılan, kurbanımızı kesen, Allah’a karşı vazifesini yerine
getirmiş olur. Bayram namazından önce kurbanını kesmiş olan kimse ise, et için
hayvan kesmiş demektir.” Bu hutbe üzerine Ebu Bürde b. Niyar: “Ey
Allah’ın Rasûlü! Ben bugün yeme içme günü olduğunu bildiğimden namaza çıkmadan
önce kestim, acele ettim. Kendim yedim, çoluk çocuğuma yedirdim, komşularıma da
dağıttım” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v): “O etlik
için kesilmiş sayılır” buyurdular. Kurban bayramı namazından önce
kestiği koyunun kurban olmadığını öğrenen Ebu Bürde: “Benim iki koyun eti kadar
eti çıkacak olan bir hayvanım var, onu kessem olur mu?” diye sorunca,
Rasûlullah (s.a.v): “Evet
fakat senden sonra hiç kimse için böyle bir durum geçerli olmaz” buyurdular.
(Buhârî, Iydeyn: 8; Ebû Davud, Dahaya: 5)
23- HUTBE NORMAL UZUNLUKTA OLMALI
1564- Câbir b.
Semure (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) ile birlikte
namaz kıldım. Namazı da hutbesi de orta uzunlukta idi. (Ebû Davud, Salat: 229; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 85)
24- İKİ HUTBE ARASINDA KONUŞMADAN OTURMAK
1565- Câbir b.
Semure (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v)’i ayakta
hutbe okurken gördüm. Birinci hutbeden sonra hiç konuşmadan biraz oturuyordu
sonra tekrar kalkıp ikinci hutbeyi okuyordu. Kim sana Rasûlullah (s.a.v)’in
oturarak hutbe verdiğini söylerse ona inanma.” (Ebû
Davud, Salat: 228; Dârimi, Salat: 200)
1566- Yine Câbir b.
Semure (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Peygamber (s.a.v), hutbeyi
ayakta okur sonra biraz oturur sonra tekrar kalkar bazı ayetler okur ve Allah’ı
zikrederdi. Hutbesi de namazı da orta uzunlukta idi. (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 85; Ebû Davud, Salat: 229)
26- İMAM HUTBEYİ BİTİRMEDEN HUTBEDEN İNER
Mİ?
1567- İbn Büreyde
(r.a), babasından naklederek şöyle diyor: Rasûlullah (s.a.v), minberde hutbe
okurken torunu Hasan ve Hüseyin geliverdiler. Üzerlerinde kırmızı elbiseler
vardı, düşe kalka yürüyorlardı. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v) hemen minberden
inip onları kucağına aldı ve: “Allah:
“Mallarınız ve evlatlarınız sizler için birer imtihan vasıtasıdır” demekle ne
kadar doğru söylemiş bu ikisinin yürürken tökezlediklerini gördüm, dayanamadım
ve inip onları kucağıma aldım” buyurdu. (Ebû
Davud, Salat: 233; Tirmizî, Menakıb: 31)
27- HUTBEDEN SONRA İMAM KADINLARA DA KONUŞUR
MU?
1568- Abdurrahman
b. Abis (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: İbn Abbas’tan işittim şöyle
diyordu: Bir adam İbn Abbas’a şöyle sormuştu: “Rasûlullah (s.a.v) ile birlikte
bayram için namazgaha çıktın mı?” O da: “Evet, eğer o Peygamber akrabam
olmasaydı küçük olduğum için Onunla beraber olmayacaktım.” Rasûlullah (s.a.v),
Kesir b. Salt’ın evinin yanına geldi, namaz kıldı ve sonra hutbe okudu. Sonra
da kadınların toplu bulunduğu yere geldi ve onlara da vaaz ve nasihatte bulundu.
Bazı şeyleri hatırlattı ve sadaka vermelerini emretti. Bunun üzerine kadınlar
ellerini yüzüklerine götürüp çıkarıp
28- BAYRAM NAMAZINDAN ÖNCE VE SONRA NAMAZ KILINIR
MI?
1569- İbn Abbas
(r.a)’tan rivâyete göre: “Peygamber (s.a.v), bir bayram günü namazgaha çıktı,
iki rekat bayram namazını kıldırdı. Ondan ne önce ne de sonra başka namaz
kılmazdı.” (Ebû Davud, Salat: 257; Dârimi,
Iydeyn: 219)
29- İMAM, NAMAZDAN SONRA KURBAN KESER Mİ?
1570- Enes b. M
1571- Abdullah b.
Ömer (r.a)’in haber verdiğine göre, Rasûlullah (s.a.v) namazgahta ya bir koç
veya bir deve kurban ederdi. (Ebû Davud, Dahaya:
9; Dârimi, Dahaya: 1)
30- CUMA VE BAYRA
1572- Numan b.
Beşir (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v), Cuma ve
bayram namazlarında Â’la ve Ğaşiye sûrelerini okurdu. Cuma ve bayram aynı güne
rastlarsa yine aynı sûreleri okurdu. (Tirmizî,
Iydeyn: 385; Ebû Davud, Salat: 242)
31- CUMA VE BAYRA
1573- İyas b. ebi
Remle (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Muaviye’nin, Zeyd b. Erkam’a:
“Bayramlarda Rasûlullah (s.a.v) ile beraber bulundun mu?” diye sorduğunu
duydum. O da: “Bulundum; sabahleyin bayram namazını kıldırdı sonra Cumaya gelmememize
müsaade etti” diye cevap verdi. (Ebû Davud,
Salat: 217; Dârimi, Iydeyn: 225)
1574- Vehb b.
Keysan (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: İbn Zübeyr zamanında bayram
namazı ile Cuma aynı güne geldi. İbn Zübeyr bayram namazı için geç vakit çıktı.
Hutbesini de bir hayli uzattı sonra indi, bayram namazını kıldı. O gün cemaate
Cuma namazını kıldırmadı. Bu durum İbn Abbas’a bildirilince İbn Abbas:
“Rasûlullah (s.a.v)’in sünnetine uymuş” dedi. (Ebû
Davud, Salat: 217)
1575- Aişe (r.anha)’dan
rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v), iki cariye Aişe’nin yanında bir bayram günü
def çalarlarken yanlarına girmiş. Ebu Bekir’de hemen onları azarlamak istemiş
fakat Rasûlullah (s.a.v): “Bırak
onları her toplumun bir bayramı vardır” buyurmuş. (Müslim, Iydeyn: 4; İbn Mâce, Nikah: 21)
33- BAYRAM GÜNÜ GÖSTERİ YAPILIR MI?
1576- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Bayram günü Sudanlılar, Peygamber
(s.a.v)’in önünde gösteri yapıyorlardı. Beni de çağırdı, omuzunun üzerinden ben
de onları seyrediyordum. Kendim ayrılmak isteyinceye kadar onları seyrettim. (Müslim, Iydeyn: 4; Müsned: 24906)
34- BAYRAM GÜNÜ MESCİDDE GÖSTERİ YAPMAK VE
KADINLARIN DA BUNU SEYRETMESİ
1577- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Mescidde gösteri yapan Habeşlileri
seyrederken Rasûlullah (s.a.v) beni elbisesi ile örtüyordu. Ben bıkıncaya kadar
onları seyrettim. Öyleyse siz genç kızların eğlenceye olan düşkünlüklerini
anlayışla karşılayın. (Müslim, Iydeyn: 4;
Müsned: 24906)
1578- Ebu Hüreyre (r.a)’den
rivâyete göre, şöyle demiştir: Habeşliler Mescidde gösteri yaparlarken Ömer
çıkageldi. Ömer onları dağıtmaya çalıştı da, Peygamber (s.a.v): “Onları bırak
Ey Ömer! Onlar, Erfide oğullarıdır” buyurdu. (Müslim,
Iydeyn: 4; Müsned: 7734)
35- BAYRAM GÜNÜ DEF ÇALINIR OYUN OYNANABİLİR
1579- Urve
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle anlatmıştır. Aişe (r.anha) şunları anlattı: “Ebu
Bekir es Sıdık yani babam yanıma çıkageldi, o anda yanımda iki cariye def çalıp
şarkı söylüyorlardı. Rasûlullah (s.a.v)’de elbiselerine bürünmüş vaziyette idi.
Yüzünü açarak Ebu Bekir’e dedi ki: “Ey Ebu
Bekir onları kendi hallerine bırak. Bu günler bayram ve Mina günleridir.”
Rasûlullah (s.a.v), o zaman Medine’de idi. (Buhârî,
Iydeyn: 25; Müslim: Iydeyn: 4)