20- GÜNDÜZ VE
GECE KILINAN NAFİLE NAMAZLAR
1- NAFİLE
NAMAZLARI EVDE KILMAYA TEŞVİK
2- GECE
NAMAZI (VİTR VE TEHECCÜD)
3- RAMAZAN
ORUCU TUTANIN GÜNAHLARI AFFEDİLİR Mİ?
4- RAMAZAN
AYINDA KILINAN TERAVİH NAMAZI
6- GECE
NAMAZININ DEĞERİ VE KIYMETİ
8- GECE
NAMAZINA HANGİ SAATTE KALKILIR?
9- GECE
NAMAZINA BAŞLANMADAN NE OKUNUR?
10- PEYGAMBER
(S.A.V) GECE KALKINCA DİŞLERİNİ MİSVAKLAR MIYDI?
11- GECELEYİN
KALKINCA DİŞLER MİSVAKLANMALI MI?
12- GECE
NAMAZINA BAŞLARKEN NELER OKUNUR?
13-
RASÛLULLAH (S.A.V)’İN GECE NAMAZI NASILDI?
14- DAVUD
PEYGAMBER (S.A.V)’İN GECE NAMAZI NASILDI?
15- MUSA
(A.S) DA NAMAZ KILAR MIYDI?
17- GECELERİ
DEĞERLENDİRME İLE ALAKALI DEĞİŞİK RİVAYETLER
18- DEĞİŞİK
NAFİLE NAMAZ ŞEKİLLERİ
19- NAFİLE
NAMAZLAR OTURARAK DA KILINIR MI?
20-
RASÛLULLAH (S.A.V), OTURARAK DA NAMAZ KILAR MIYDI?
21- HANGİ
ŞEKİLDE KILINAN NAMAZ, DAHA DEĞERLİDİR?
22- OTURARAK
NAMAZ NASIL KILINIR?
23- GECE
NAMAZINDA SESLİ Mİ OKUNUR?
25- GECE
NAMAZINDA KIYAM RÜKÛ’ VE SECDELER DENK Mİ OLUR?
26- GECE
NAMAZI KAÇ REKAT OLARAK KILINIR?
27- VİTİR
NAMAZI MUTLAKA KILINMALI MI?
28- VİTİR
UYKUDAN ÖNCE Mİ KILINMALI?
29- BİR
GECEDE İKİ VİTİR YASAKTIR
31- VİTİR,
SABAH NAMAZINDAN ÖNCE KILINMALI
32- SABAH
NAMAZINDAN SONRA VİTİR KILINIR MI?
33- BİNİT
ÜZERİNDE VİTİR KILINIR MI?
34- VİTİR
NAMAZI KAÇ REKATTIR?
35- VİTİR
NAMAZI NASIL TEK HALE GETİRİLİR?
36- VİTİR
NAMAZI ÜÇ REKAT OLARAKTA KILINIR MI?
37- VİTİR
NAMAZINDA NELER OKUNUR?
38- ÜÇ
REKATLIK VİTİR NAMAZINDA NELER OKUNUR?
39- GECE
NAMAZLARI İLE ALAKALI DEĞİŞİK RİVAYETLER
40- VİTİR
NAMAZI HAKKINDA DEĞİŞİK RİVAYETLER
41- VİTİR
NAMAZI İLE İLGİLİ DEĞİŞİK RİVAYETLER
44- ONBİR
REKAT OLARAK TA VİTİR KILINIR MI?
45- ON ÜÇ
REKAT OLARAK TA VİTİR KILINIR MI?
46- VİTİR
NAMAZINDA NE OKUNUR?
47- VİTİR
NAMAZINDA NELER OKUNUR?
48- VİTİR
NAMAZI İLE ALAKALI DEĞİŞİK RİVAYETLER
49- VİTİR
NAMAZI HAKKINDA DEĞİŞİK RİVAYETLER
50- VİTİR
HAKKINDA DEĞİŞİK RİVAYETLER
51- VİTİR
NAMAZIN DA KUNUT DUASI
52- VİTİR
NAMAZINDA DUA EDERKEN ELLER KALKAR MI?
53- VİTİR
NAMAZININ SECDESİNDE NE KADAR DURULUR?
54- VİTİR
NAMAZINDA OKUNAN SÛRE VE DUALAR
55-
RASÛLULLAH (S.A.V)’İN GECE NAMAZI NASILDI?
56- SABAH
NAMAZININ SÜNNETİNE DEVAM ETMEK
57- SABAH
NAMAZININ SÜNNETİ EVDE Mİ KILINIR?
58- SABAH
NAMAZININ İKİ REKAT SÜNNETİNDEN SONRA NE YAPILIR?
59- GECE
NAMAZINI TERKEDEN KINANIR MI?
60- SABAH
NAMAZININ SÜNNETİ HAKKINDA RİVAYETLER
61- GECE
NAMAZINDA DEVAM EDEN UYANAMAZ İSE NE OLUR?
62- GECE
NAMAZINA NİYET EDEREK YATAN UYANAMAZ İSE NE OLUR?
63- GECE
NAMAZINI BİR SEBEPLE KILAMAYAN NE YAPAR?
64- GECE
YAPACAĞI BİR İBADETİ YAPAMAYAN NE YAPAR?
65- FARZ
NAMAZLARIN ÖNCESİ VE SONRASINDA KILINAN SÜNNET (NAFİLE) LER KAÇ REKATTIR?
66- FARZ
NAMAZLARDAN ÖNCE VE SONRA KILINAN SÜNNETLER
20- GÜNDÜZ VE GECE
KILINAN NAFİLE NAMAZLAR
1- NAFİLE NAMAZLARI EVDE KILMAYA TEŞVİK
1580- Abdullah b.
Ömer (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu:
“Nafile
namazları evlerinizde kılınız ki evleriniz namaz kılınmayan kabirlere
benzemesin.” (Tirmizî, Salat: 331; Ebû
Davud, Salat: 205)
1581- Zeyd b. Sabit
(r.a)’ten rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) Mescidde hasırdan bir hücre yaptırdı
ve geceleri teheccüd namazını orada kılardı. Pek çok kişi de geceleri Peygamber
(s.a.v) ile birlikte kılmak için orada toplanmışlardı. Bunun üzerine Peygamber
(s.a.v) bu işe engel olmak için oraya gelmemişti, insanlar; Peygamber (s.a.v)
uyudu zannederek O’nu evinden çıkarıp oraya getirmek için öksürmeye başladılar.
Bu öksürmeler üzerine Rasûlullah (s.a.v): “Size ne
oluyor, ne yapıyorsunuz. Bu namazın size farz olmasından korktum, eğer farz
olursa kılamazsınız. Onun için ey ashabım, bu gece namazı olan teheccüdü
evlerinizde kılınız. Çünkü farz namazlar hariç kişinin kıldığı namazların en
değerlisi evinde kıldığı namazdır” buyurdular. (Buhârî, Ezan: 81; Müslim: Salatül Müsafirin: 29)
1582- Sa’d b. İshak
b. Ka’b b. Ucre (r.a), babasından ve dedesinden naklederek şöyle diyor:
Rasûlullah (s.a.v) akşam namazını Abduleşhel oğullarının mescidinde kılmıştı.
Namazdan sonra cemaat nafile kılmak için kalkıştılar. Bunun üzerine Peygamber
(s.a.v) şöyle buyurdu: “Bu namazı
evlerinizde kılmanız gerekir” (Tirmizî,
Salat: 331)
2- GECE NAMAZI (VİTR VE TEHECCÜD)
1583- Sa’d b. Hişam
(r.a) anlatıyor: İbn Abbas’la karşılaştım ve ona Rasûlullah (s.a.v)’in vitir
namazını nasıl kıldığını sordum. O da: “Sana Rasûlullah (s.a.v)’in vitir
namazını yeryüzünde en iyi bilen birini haber vereyim mi?” dedi. Ben de: “Evet”
dedim. O da: “Aişe’dir, git ona sor ve verdiği cevapları bana da bildir” dedi.
Ona giderken yolda Hakim b. Eflah’a rastladım, onu da götürmek istedim. Fakat,
O: “Ben gitmem çünkü ben ona şu iki gurup arasında cereyan eden olaylarla
ilgili bir şey söylememesini istemiştim fakat dinlemedi” dedi. Bunun üzerine
gelmesi için yemin verdim o da benimle geldi. Aişe’nin yanına girince; Aişe, Hakim’e:
“Yanındaki kim?” diye sordu. Ben de: “Sa’d b. Hişam” dedim. “Hangi Hişam?”
dedi. Ben de: “Amir’in oğlu” deyince; Amir’e rahmet okudu ve: “Amir ne iyi
insandı” dedi. Ben de: “Ey Mü’minlerin annesi bana, Rasûlullah (s.a.v)’in
ahlâkından bahset” dedim. O da: “Sen, Kur’an okumuyor musun?” dedi. Ben de:
“Evet” dedim. O da: “Rasûlullah (s.a.v)’in ahlâkı Kur’an’dı” dedi. Tam
kalkacağım sırada Rasûlullah (s.a.v)’in gece kıldığı namazı aklıma geldi ve:
“Ey Mü’minlerin annesi bana Rasûlullah (s.a.v)’in gece namazından haber ver”
dedim. “Müzemmil sûresini okumuyor musun?” dedi. Ben de: “Evet” dedim. O da
şöyle dedi: “Allah, bu sûrenin başında gece namazını farz kılmıştı bu yüzden
Peygamber (s.a.v) ve ashabı bir yıla yakın bu namaza devam etmişlerdi. Bu namaz
da ayakları şişerdi. Sonunda Allah, on iki ay geçince bu sûrenin son ayetini
indirdi. Böylece farz olan bu teheccüd namazı nafile olmuş oldu. Yine tam
kalkacağım sırada, Rasûlullah (s.a.v)’in vitri nasıl kıldığı hatırıma geldi ve:
“Ey Mü’minlerin annesi, Rasûlullah (s.a.v)’in vitir namazından bahseder misin?”
dedim. O’da şöyle buyurdu: “Biz, misvak ve abdest suyunu hazırlardık, Allah; O’nun
ne zaman kalkmasını isterse o zaman gece namazı için O’nu kaldırırdı. O da
dişlerini misvaklar, abdest alır ve hiç oturmaksızın sekiz rekat namaz kılardı.
Sekizinci rekatta oturur, Allah’ı zikreder, dua eder ve bize işittirecek
derecede sesli selâm verirdi. Sonra oturduğu yerden iki rekat daha kılar selâm
verir sonra tek bir rekat daha kılardı. Böylece on bir rekat kılmış olurdu.
Evladım! Rasûlullah (s.a.v), yaslanıp ta biraz şişmanlayınca yedi rekat vitir
kılar sonra oturduğu yerden iki rekat daha kılar ve selâm verirdi. Böylece
kıldığı rekat sayısı dokuz olmuş olurdu. Evladım! Rasûlullah (s.a.v), bir
namazı kılmaya başladığında onu devamlı kılmayı severdi. Onun gece namaz
kılmasına uyku, hastalık ve ağrı gibi bir şey engel olursa gündüz onun yerine
on iki rekat kılardı. Rasûlullah (s.a.v)’in bir gecede Kur’an’ın tamamını
okuduğunu, bir geceyi tamamı ile ibadetle geçirdiğini, Ramazan dışında hiçbir
ayın tamamını oruçla geçirdiğini bilmem. Ben tekrar İbn Abbas’a geldim,
anlatılanları ona aktardım. O da: “Doğru söylemiş eğer sizinle birlikte ben de
gelseydim ağzına girercesine dikkatlice dinlerdim” dedi. (Müslim, Salatül Müsafirin: 18; Dârimi, Salat: 166)
3- RAMAZAN ORUCU TUTANIN GÜNAHLARI AFFEDİLİR
Mİ?
1584- Ebu Hüreyre (r.a)’den
rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Kim Ramazan
orucunu (ve gecesinde kılınan teravih namazını) inanarak
ve sadece Allah rızası için yaparsa geçmiş günahları affedilir.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 25; Ebû Davud, Salat: 318)
1585- Ebu Hüreyre (r.a)’den
rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Kim Ramazan
orucunu ve gecesinde kılınan teravih namazını inanarak ve sadece Allah rızası
için yaparsa geçmiş günahları affedilir.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 25; Ebû Davud, Salat: 318)
4- RAMAZAN AYINDA KILINAN TERAVİH NAMAZI
1586- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v), bir gece mescidde teravih
namazını kıldı, cemaatte O’nunla birlikte kıldı. Ertesi gece kıldığında cemaat
daha da çoğalmıştı, üçüncü ve dördüncü gecelerde cemaat bir hayli çoğalmıştı
fakat Rasûlullah (s.a.v) odasından dışarı çıkmadı. Sabahleyin ise şöyle
buyurdu: “Geldiğinizi
duydum fakat bu namazın size farz oluvereceğinden korktuğum için çıkmadım.”
Bu olay Ramazan ayında olmuştu. (Buhârî, ezan:
80; Müslim, Salatül Müsafirin: 29)
1587- Ebu Zer
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) ile birlikte Ramazanda
oruç tuttuk, ayın sonundan yedi gün kalıncaya kadar bize gece namazı
kıldırmadı. Son yedinci gece, gecenin üçte biri süresince bize gece namazı
kıldırdı, son altıncı gece yine kıldırmadı, son beşinci gecede gece yarısına
kadar namaz kıldırdı. Ben: “Ey Allah’ın Rasûlü! Bu gecenin diğer yarısında da
bize nafile namaz kıldırsanız” dedim. Şöyle buyurdular: “İmam
namazı bitirinceye kadar onunla namaz kılan kimseye Allah; tüm geceyi namazla
geçirmiş gibi sevap verir.” Daha sonra ay sonuna üç gün kalıncaya kadar
bize namaz kıldırmadı, üçüncü gece tüm aile fertlerini ve hanımlarını da
toplayıp bize namaz kıldırmıştı ki namazın uzamasından dolayı felahı
kaçıracağımızdan korkmuştuk. “Felah nedir?” diye sordum. “Sahurdur”
diye cevap verdi. (Ebû Davud, Salat: 318;
Tirmizî, Savm: 81)
1588- Nuaym b.
Ziyad ebu Talha (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Numan b. Beşir’in,
Hımıs’ta minberde şöyle dediğini duymuştum: Rasûlullah (s.a.v) ile beraber
Ramazan ayının yirmi üçüncü gecesi gecenin ilk üçte birine kadar gece namazı
(teravih) kıldık. Yirmi beşinci gecesi de yine gece yarısına kadar kıldık.
Yirmi yedinci gece kıldığımız namazı o derece uzattı ki felahı kaçıracağımızı
zannettik. O zamanlarda sahura felah ismi verilirdi. (Tirmizî, Savm: 81; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 173)
1589- Ebu Hüreyre (r.a)’den
rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Sizden
biriniz uyuduğu zaman şeytan onun boyun köküne üç düğüm vurur ve her düğümde
uzun geceler boyu uyu der. Eğer o kimse uyanır ve Allah’ı zikrederse, düğümün
biri çözülür. Abdest alırsa, ikinci düğüm çözülür. Eğer namazı da kılarsa tüm
düğümler çözülmüş olur ve o kişi böylece sabaha tertemiz bir kalp ve enerjik
olarak çıkar aksi takdirde yorgun ve sıkıntılı olarak sabaha ulaşır.” (Ebû Davud, Salat: 307; İbn Mâce, İkametü’s Salat:
174)
1590- Abdullah
(r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v)’in yanında bir
adamın gece sabaha kadar uyuduğu söylendi. Rasûlullah (s.a.v) o kimse için
şöyle söyledi: “Şeytan o kimsenin kulaklarına işemiştir.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 174; Müslim, Salatül
Müsafirin: 28)
1591- Abdullah
(r.a)’tan rivâyete göre, bir adam: “Ey Allah’ın Rasûlü! Falan kimse namaz
kılmaksızın sabaha kadar uyudu” demişti de Rasûlullah (s.a.v): “O’nun
kulaklarına şeytan işemiştir” buyurdu. (İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 174; Müslim, Salatül Müsafirin: 28)
1592- Ebu Hüreyre
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Gece
kalkıp namaz kılan, hanımını da kaldıran, kalkmazsa yüzüne su serperek onu
uyandıran adama; Allah merhamet etsin. Gece kalkıp namaz kılan, kocasını da
uyandıran uyanmazsa yüzüne su serperek onu uyandıran kadına da; Allah merhamet
etsin.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 175;
Müslim, Salatül Müsafirin: 27)
1593- Ali b. Ebi T
1594- Ali b. ebi T
6- GECE NAMAZININ DEĞERİ VE KIYMETİ
1595- Ebu Hüreyre
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle buyurmuştur: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Ramazandan
sonra oruçların en faziletlisi Allah’ın ayı olan Muharrem’de tutulan oruçtur.
Farz namazlardan sonra en değerli namaz gece namazıdır.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 18; İbn Mâce, Sıyam: 43)
1596- Humeyd b.
Abdurrahman (r.a) şöyle diyordu: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Farz
namazlardan sonra en faziletli namaz, gece namazıdır. Ramazandan sonra en
faziletli oruç Muharrem ayında tutulan oruçtur.” Bu hadisi Şu’be b.
Haccac mürsel olarak rivâyet etmiştir. (Müslim,
Salatül Müsafirin: 18; İbn Mâce, Sıyam: 43)
1597- Ebu Zer
(r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Üç grup
insan vardır ki, Allah onları sever; 1- Bir kimse tanımadığı bir topluma gider,
Allah’ın adını vererek onlardan bir şeyler ister, onlar da vermezler ise, fakat
o guruptan bir kişi gizlice geri kalıp o kimseye Allah rızası için kendisinden
başka kimse bilmeyecek şekilde gizlice verirse, Allah bu kişiyi sever. 2- Gece
yolculuğa çıkıp ta konaklayan bir gurup arasında hiçbir şeyin uykuya denk
olmayacağı bir zamanda ve herkesin yatıp uyuduğu bir anda kalkıp Allah’a
yalvarıp yakaran ve O’nun ayetlerini okuyan kimse 3- Bir müfrezeye katılıp
müfrezenin bozguna uğradığı bir zaman şehid oluncaya veya feth gerçekleşinceye
kadar tek başına savaşmaya çalışan kişi.” (Tirmizî,
Sıfatül Cenne: 25; Müsned: 20550)
8- GECE NAMAZINA HANGİ SAATTE KALKILIR?
1598- Mesruk
(r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Aişe’ye; “Rasûlullah (s.a.v)’in en çok
sevdiği amel hangisidir?” diye sordum. “Devamlı yapılanlardı” dedi. “Gece
namazını ne zaman kılardı?” dedim. “Horozun sesini duyduğu zaman” dedi. (Ebû Davud, Salat: 312; Müslim, Salatül Müsafirin: 17)
9- GECE NAMAZINA BAŞLANMADAN NE OKUNUR?
1599- Asım b.
Humeyd (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Aişe’ye; “Rasûlullah (s.a.v)
gece namazından önce neleri okurdu?” diye sordum. O da şöyle cevap verdi: “Daha
önce hiç kimsenin sormadığı bir şeyi sordun. Rasûlullah (s.a.v), on defa tekbir
getirir, on defa elhamdülillah der, on defa sübhanellah der, on defa da lâ ilâhe
illallah der, on defa da istiğfar edip, şöyle derdi: “Allah’ım!
Beni affet, Beni doğru yolunda kıl, Beni rızıklandır, Bana afiyet ver, kıyamet
günü yerimin dar olmasından Sana sığınırım Allah’ım.” (Ebû Davud, Salat: 316; Müsned: 23950)
1600- Rabia b. Ka’b
el Eslemi (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v)’in
odasında geceledim, gece namazı için kalktığında; Uzun uzun “Sübhanellahi
Rabbil âlemîn ve Sübhanellahi ve Bihamdihî” dediğini duyuyordum.” (İbn Mâce, Dua: 16; Müsned: 15979)
1601- İbn Abbas
(r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) teheccüd için
kalktığında şöyle dua ederdi: “Allah’ım!
Hamd Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve ikisinde bulunan her şeyin nûru Sensin,
Hamd senin içindir. Göklerde ve yeryüzünde bulunan her şeyin idaresi senin
elindedir. Hamd Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve her ikisi arasında bulunan
her şeyin sahibi sensin. Yine eksiksiz övgüler Sana mahsustur. Sen haksın,
va’din haktır. Cennet haktır, Cehennem haktır, kıyamet haktır. Peygamberlerin
hepsi hak ve doğru yoldadır. Muhammed’de hak yoldadır. Sana boyun eğdim, Sana
güvenip dayandım, Sana iman ettim.” Kuteybe sözünü şöyle devam ettirdi
diyor: “Senin
gönderdiğin delillerle mücadele ettim, hakkı ve gerçekleri inkar edenleri Sana
havale ettim. Yaptığım ve yapacağım gizli ve açık günahlarımı affet. Öne
geçiren de Sensin. Geri bırakan da Sensin. Senden başka ilâh yoktur. Güç ve
kuvvetimiz ancak senin yardımınladır.” (Buhârî,
Teheccüd: 1; Müslim, Salatül Müsafirin: 26)
1602- Abdullah b. Abbas (r.a)
anlatıyor: “Bir gece mü’minlerin annesi teyzem Meymune’nin yanında kalmıştım.
Ben, Rasûlullah (s.a.v) ve teyzem bir yastıkta yatmıştık. Rasûlullah (s.a.v)
gece yarısına kadar uyudu, gece yarısından biraz önce miydi sonra mıydı pek
bilemiyorum. Rasûlullah (s.a.v) uyandı, oturur vaziyete geldi, elleri ile
yüzünü ovuşturdu ve Âl-i İmrân sûresinin son on ayetini okuduktan sonra kalktı,
asılı duran su tulumundan güzelce bir abdest aldı ve namaza durdu. Abdullah b.
Abbas diyor ki: Ben de kalkıp aynı şeyleri yaptıktan sonra gidip yanına durdum.
Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v) sağ elini başıma koyarak sağ kulağımı büker
gibi yaptı ve iki rekat sonra tekrar iki rekat sonra tekrar iki rekat sonra
yine iki rekat yine iki rekat sonra iki rekat daha kılıp vitri kıldı. Sonra
biraz uzandı, müezzin gelip sabah namazı için çağırdığında ise hafif iki rekat
daha kıldı.” (Buhârî, Teheccüd: 10; Muvatta',
Teheccüd: 2)
10- PEYGAMBER (S.A.V) GECE KALKINCA
DİŞLERİNİ MİSVAKLAR MIYDI?
1603- Huzeyfe (r.a)’den rivâyete göre, “Rasûlullah
(s.a.v) gece teheccüd için kalktığında dişlerini misvaklardı.” (İbn Mâce, Tahara: 7; Buhârî,
Teheccüd: 10)
1604- Ebu Vail
(r.a), Huzeyfe’den rivâyet ederek şöyle diyor: “Rasûlullah (s.a.v) gece
teheccüd için kalktığında ağzını misvaklardı.” (İbn
Mâce, Tahara: 7; Buhârî, Teheccüd: 10)
11- GECELEYİN KALKINCA DİŞLER MİSVAKLANMALI
MI?
1605- Huzeyfe
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Gece namaz için kalktığımızda ağzımızı
misvaklamamız emredilmişti.” (İbn Mâce, Tahara:
7; Buhârî, Teheccüd: 10)
1606- Şakîk
(r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: “Gece namaz için kalktığımızda
ağzımızı misvaklamamız emredilmişti.” (İbn Mâce,
Tahara: 7; Buhârî, Teheccüd: 10)
12- GECE NAMAZINA BAŞLARKEN NELER OKUNUR?
1607- Ebu Seleme b.
Abdurrahman (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Aişe’ye; Rasûlullah
(s.a.v)’in gece namazına nasıl başladığını sordum. O da şu cevabı verdi:
“Namaza şöyle başlardı: “Allah’ım! Ey Cebrail’in, Mikail’in ve İsrafil’in Rabbi,
gökleri ve yeri yaratan! Görüneni ve görünmeyeni her şeyi bilen, kullarının
arasında gerçek hükmü veren sensin. Allah’ım! Beni daima hidayette kıl, Sen
dilediğine dosdoğru yolu gösterensin.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 26; Tirmizî, Tefsirül Kur’an: 10)
1608- Humeyd b.
Abdurrahman b. Avf (r.a)’tan rivâyete göre, Peygamberin ashabından bir adam
şöyle anlatmıştır: “Rasûlullah (s.a.v) ile birlikte bir yolculuktaydım, namazı
nasıl kıldığını görmek için gözetlemeye başladım. Yatsı namazını kıldıktan
sonra gecenin uzun bir bölümünü yatarak geçirdi. Sonra uyandı ve ufka bakarak
Al-i İmran sûresinin 191-194. ayetlerini okudu. Sonra elini yatağına uzatıp
oradan misvağını aldı, yanındaki kaptan bir bardağa su koyarak dişlerini
misvakladı ve kalkıp namaza durdu. Namazdaki duruşu uyuduğu kadardı sonra yatıp
uyudu, bu yatması da namaz kıldığı süre kadardı. Sonra tekrar uyandı, ilk
önceki yaptıklarını aynen yaptı ve okuduklarını da aynen okudu. Rasûlullah
(s.a.v) fecirden önce üç sefer aynen böyle yaptı.” (Sadece
Nesâi rivâyet etmiştir.)
13- RASÛLULLAH (S.A.V)’İN GECE NAMAZI
NASILDI?
1609- Enes
(r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v)’i geceleyin
namazda görmek istediğimizde mutlaka O’nu namazda görürdük, uyurken görmek
istediğimiz zamanda da mutlaka uyurken görürdük.” (Buhârî,
Savm: 52; Tirmizî, Savm: 57)
1610- Ya’la b.
Memlek (r.a), Ümmü Seleme’ye; Rasûlullah (s.a.v)’in gece namazından sormuştu da
o da şöyle cevap vermişti: “O, yatsıyı kılar. Sonra, Allah’ı tesbih eder ve
gecede Allah’ın dilediği kadar gece namazı kılardı. Bundan sonra tekrar yatar
namaz kıldığı süre kadar uyuduktan sonra tekrar uyanır uyuduğu süre kadar
tekrar namaz kılardı, son kıldığı namaz sabaha karşı olurdu.” (Ebû Davud, Salat: 316; Tirmizî, Fedailül Kur’an: 23)
1611- Ya’la b.
Memlek (r.a) Peygamber (s.a.v)’in hanımlarından Ümmü Seleme’ye; Rasûlullah
(s.a.v)’in nasıl Kur’an okuduğunu ve ne zamanlar namaz kıldığını sordu. O da
dedi ki: “Siz O’nun namazı gibi namaz kılamazsınız. O namaz kılar sonra namaz
kıldığı süre kadar uyur. Sonra uyuduğu süre kadar tekrar namaz kılardı sonra
tekrar namaz kıldığı süre kadar uyur böylece sabah olurdu. Okuması ise şöyle
idi. Kur’an’ı açık açık harf harf ağır bir şekilde okurdu.” (Ebû Davud, Salat: 316; Tirmizî, Fedailül Kur’an: 23)
14- DAVUD PEYGAMBER (S.A.V)’İN GECE NAMAZI NASILDI?
1612- Abdullah b.
Amr b. As (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle
buyurdu: “Allah’ın
en çok sevdiği oruç Davud (a.s)’ın tuttuğu oruçtur. O bir gün oruç tutar bir
günde iftar ederdi. Yine Allah’ın en çok sevdiği namaz Davud (a.s)’ın kıldığı
gibi kılınan namazdır. O gece yarısına kadar uyur gecenin üçte birini namazla
geçirir ve geri kalan altıda birinde ise tekrar uyurdu.” (Buhârî, Savm: 54; Müslim, Sıyam: 35)
15- MUSA (A.S) DA NAMAZ KILAR MIYDI?
1613- Enes b. M
1614- Enes
(r.a)’ten rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Musa (a.s)’a
vardım, kırmızı bir kum tepesinin yanında namaz kılıyordu.” (Müslim, Fedail: 42; Müsned: 19687)
1615- Enes
(r.a)’ten rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Musa
(a.s)’ın kabrine uğradım, kabrinde namaz kılıyordu.” (Müslim, Fedail: 42; Müsned: 19687)
1616- Enes
(r.a)’ten rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “İsra
gecesi Musa (a.s)’a uğradım; kabrinde namaz kılıyordu.” (Müslim, Fedail: 42; Müsned: 19687)
1617- Enes
(r.a)’ten rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v) İsra gecesi Musa (a.s)’a uğramıştı
da o kabrinde namaz kılıyordu.” (Müslim, Fedail:
42; Müsned: 19687)
1618- Enes
(r.a)’ten aktarıldığına göre, Rasûlullah (s.a.v)’in ashabından bazı kimselerin
haber verdiğine göre, “Peygamber (s.a.v), Musa (a.s)’a uğramıştı da o kabrinde
namaz kılıyordu.” (Müslim, Fedail: 42; Müsned:
19687)
1619- Yine Enes
(r.a)’ten aktarılıp Rasûlullah (s.a.v)’in ashabından bazı kimselerin bize
bildirdiğine göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “İsra
gecesi Musa (a.s)’a uğradım, kabrinde namaz kılıyordu.” (Müslim, Fedail: 42; Müsned: 19687)
1620- Abdullah b.
Habbab b. Eret (r.a), Rasûlullah (s.a.v) ile birlikte Bedir savaşında bulunan
babasından naklediyor: Babam tüm gece boyu sabaha kadar Rasûlullah (s.a.v)’in
nasıl namaz kıldığını öğrenmek için gözetlemiş. Rasûlullah (s.a.v) selâmını
verince babam Peygamber (s.a.v)’in yanına gelerek: “Ey Allah’ın Rasûlü! anam
babam sana feda olsun. Bu gece şimdiye kadar hiç görmediğim bir şekilde namaz
kıldınız” deyince; Rasûlullah (s.a.v): “Evet o
korku ve Ümit namazıydı. Rabbimden üç şey istedim ikisini verdi birini vermedi.
Rabbimden bizden önceki ümmetler gibi bizi helak etmemesini istedim, onu kabul
etti. Düşmanlarımızın bize g
17- GECELERİ DEĞERLENDİRME İLE ALAKALI
DEĞİŞİK RİVAYETLER
1621- Mesruk
(r.a)’tan rivâyete göre, Aişe (r.anha) şöyle demiştir: “Ramazan’ın son on günü
girince, Rasûlullah (s.a.v) geceleri iyi değerlendirmeye çalışır aile
fertlerini de uyandırır ve geceyi değerlendirmede işi sıkı tutardı.” (Buhârî, Teravih: 6; İbn Mâce, Sıyam: 57)
1622- Ebu İshak (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle
demiştir: Samimi bir arkadaşım olan Esved b. Yezid’e vardım ve; Ey Ebu Amr,
Rasûlullah (s.a.v)’in namazı ile ilgili Mü’minlerin anası Aişe’nin sana
anlattıklarını bana da anlat dedim. O da onun söylediğini söyledi: “Gecenin
ilk kısmında uyur son kısmını ise değerlendirirdi.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 21;
İbn Mâce, İkametü’s Salat: 182)
1623- Aişe (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle
demiştir: Rasûlullah (s.a.v)’in bir gecede Kur’an’ı hatmettiğini bilmiyorum.
Sabaha kadar namaz kıldığını da bilmiyorum. Ramazan ayı dışında hiçbir ayın
tamamını oruçla geçirdiğini de bilmiyorum. (Müslim, Salatül Müsafirin: 18; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 178)
1624- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Peygamber (s.a.v) yanıma geldi, o
sırada yanımda bir kadın vardı. Rasûlullah (s.a.v): “Bu
kimdir?” diye sordu. Bu falan kadındır, hiç uyumadan sabahlara kadar
namaz kılar dedim. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v): “Sus!
gücünüz yettiğince ibadet edin. Allah’a yemin olsun ki siz ibadetten
usanmadıkça Allah sevap vermekten usanmaz. Fakat Allah katında en değerli
ibadet sahibinin (az da olsa) devamlı
yaptığı ibadettir.” (Buhârî, Savm: 51;
İbn Mâce, Zühd: 28)
1625- Enes b. M
1626- Muğire b.
Şu’be (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) geceleri
ayakları şişinceye kadar namaz kılardı. Kendisine şöyle denildi: “Allah
yaptığın ve yapacağın günahları affetmesine rağmen bu şekilde niçin namaz
kılıyorsun?” Rasûlullah (s.a.v): “Şükreden
bir kul olmayayım mı?” buyurdu. (Buhârî,
Teheccüd: 6; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 200)
1627- Ebu Hüreyre (r.a)’den
rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) ayakları yarılıncaya kadar
namaz kılardı.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 200)
18- DEĞİŞİK NAFİLE NAMAZ ŞEKİLLERİ
1628- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) geceleri uzun
uzun namaz kılardı. Namazı ayakta kılıyorsa rükû’u da ayakta yapar, namazını
oturarak kılıyorsa rükû’unu da oturduğu yerden yapardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 16; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 140)
1629- Yine Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) gece
namazlarını hem oturarak hem de ayakta kılardı. Namaza ayakta başlarsa rükû’unu
da ayakta yapar, Oturarak başlamışsa rükû’unu da oturduğu yerden yapardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 16; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 140)
1630- Aişe
(r.a)’den rivâyete göre, “Peygamber (s.a.v), nafile namazları oturarak kılarken
kıraati de oturarak yapardı. Okuduğu ayetlerin bitmesine otuz kırk ayet kalınca
oturduğu yerden kalkar ve ayakta tamamlardı. Sonra rükû’ ve secdelerini yapar
birinci rekatı bitirmiş olurdu. İkinci rekatı da aynı şekilde yapardı.” (Buhârî, Taksirü’s Salat: 20; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 140)
1631- Yine Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Yaşlanıncaya kadar Rasûlullah
(s.a.v)’i oturduğu yerde namaz kılarken görmedim. Fakat yaşlandığında oturduğu
yerden nafile namazlarını kılar, okuyacağı ayetlerin bitmesine otuz kırk ayet
kalınca ayağa kalkar, onları da ayakta okurdu ve sonra rükû’a giderdi.” (Buhârî, Taksirü’s Salat: 20; Müslim, Salatül
Müsafirin: 16)
1632- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) nafile
namazlarında kıraati oturduğu yerden okurdu. Bir insanın kırk ayet
okuyabileceği kadar bir zaman kalınca kalkıp rükû’ yapardı.” (Buhârî, Taksirü’s Salat: 20; Müslim, Salatül
Müsafirin: 16)
1633- Sa’d b. Hişam
b. Âmir (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Medine’ye geldim, Aişe’nin yanına
vardım. “Sen kimsin” dedi. Ben de: “Sa’d b. Hişam b. Âmir’im” dedim. “Allah,
babana rahmet etsin” dedi. Ben: “Rasûlullah (s.a.v)’in namazlarından bahset”
dedim. Rasûlullah (s.a.v)’in namazları şöyle şöyle idi diye anlattı. Ben de: “O
halde devam et anlatmaya” dedim. O da şöyle devam etti: “Rasûlullah (s.a.v)
yatsı namazını kıldıktan sonra yatar uyurdu. Gece yarısı olunca kalkar, tuvalet
ve temizlik ihtiyacını giderir, abdest alır ve mescide girerdi. Orada sekiz
rekat namaz kılardı. Bana öyle geliyor ki bu kıldığı namazın kıyamı, rükû’u ve
secdeleri aynı uzunlukta olurdu sonra bir rekat daha vitir kılarak kıldığı
namaz sayısını tek hale getirirdi. Sonra oturduğu yerden iki rekat daha kılar
ve yanı üzerine yatardı. Bazen uyuklamadan önce bazen da uyuklayınca
19- NAFİLE NAMAZLAR OTURARAK DA KILINIR MI?
1634- Aişe (r.anha)’dan rivâyete
göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) oruçlu iken yüzümden (öpmekten)
çekinirdi. Hayatının son anlarında kıldığı nafile namazlarını, oturarak kılardı,
sadece farzları ayakta kılardı. Onun en çok sevdiği amel azda olsa devamlı
olanıydı.” (İbn Mâce, Zühd: 28; Buhârî, Rikak:
18)
1635- Ümmü Seleme
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v)’in vefatından
önce farzların dışında kıldığı namazların çoğunu oturarak kılardı.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 140)
1636- Yine Ümmü
Seleme (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v)’in
vefatına yakın dönemlerde farzın dışındaki kıldığı namazların çoğunluğu
oturarak idi. O’nun en çok sevdiği amel az da olsa devamlı olanıydı.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 140; Müsned: 25333)
1637- Ümmü Seleme
(r.anha) naklediyor: “Canım kudret elinde olan Allah’a yemin olsun ki
Rasûlullah (s.a.v), vefatına yakın kıldığı namazların çoğu farzlar dışında
oturarak idi. O’nun en çok sevdiği amel azda olsa devamlı olanıydı.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 140; Müsned: 25333)
1638- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), vefatına yakın
son zamanlarında nafile namazları oturarak kılardı.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 140; Buhârî, Taksirü’s Salat: 20)
1639- Abdullah b.
Şakik (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Aişe (r.anha)’ya sordum;
“Rasûlullah (s.a.v) oturduğu yerden namaz kılar mıydı?” O da: “Evet, insanlar O’nu
yorduktan (ihtiyarladıktan) sonra” diye cevap verdi. (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 140; Müslim, Salatül Müsafirin: 16)
1640- Hafsa
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Vefatından bir yıl öncesine kadar
Rasûlullah (s.a.v)’in oturarak namaz kıldığını görmedim. Son zamanlarında
namazını oturarak kılar ve okuduklarını da ağır ağır okurdu. Sanki okuduğu sûre
olduğundan daha uzunmuş gibi görünürdü.” (İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 140; Müslim, Salatül Müsafirin: 16)
20- RASÛLULLAH (S.A.V), OTURARAK DA NAMAZ
KILAR MIYDI?
1641- Abdullah b.
Amr (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v)’i oturarak
namaz kılarken gördüm. Bunun üzerine: “Ey Allah’ın Rasûlü! Oturarak kılınan
namazın ayakta kılınandan yarı yarıya sevabının az olduğu sizden bana
aktarılmıştı, halbuki Siz oturarak kılıyorsunuz?” dedim. Bunun üzerine: “Evet
öyledir ama Ben, sizden biri gibi değilim” buyurdular. (Ebû Davud, Salat: 179; Dârimi, Salat: 108)
21- HANGİ ŞEKİLDE KILINAN NAMAZ, DAHA
DEĞERLİDİR?
1642- İmran b.
Husayn (r.a) dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v)’e oturarak
namaz kılmanın durumunu sordum, şöyle buyurdular: “Ayakta
kılmak en faziletlisidir. Oturarak namaz kılana ayakta kılan kimsenin yarısı
kadar sevap yazılır. Yattığı yerde kılanın sevabı ise oturarak kılan kimsenin
yarısı kadardır.” (Ebû Davud, Salat: 179;
İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123)
22- OTURARAK NAMAZ NASIL KILINIR?
1643- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v)’i bağdaş kurmuş
vaziyette namaz kılarken gördüm. (Sadece Nesâi
rivâyet etmiştir.)
23- GECE NAMAZINDA SESLİ Mİ OKUNUR?
1644- Abdullah b.
ebi Kays (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Aişe (r.anha)’ya; Rasûlullah
(s.a.v)’in gece namazında sesli mi yoksa gizli mi okuduğunu sordum. “Her iki
şekilde de okumuştur, bazen gizli bazen da sesli” diye cevap verdi. (Müsned: 24005)
1645- Ukbe b. Âmir
(r.a)’in naklettiğine göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Kur’an’ı
sessiz okuyanın durumu ise gizlice sadaka veren kimse gibidir. Kur’an’ı sesli
okuyanın durumu sadakasını açıkça veren kimse gibidir.” (Ebû Davud, Salat: 315; Tirmizî, Fedailül Kur’an: 21)
25- GECE NAMAZINDA KIYAM RÜKÛ’ VE SECDELER
DENK Mİ OLUR?
1646- Huzeyfe
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) ile beraber bir
gece tehecüd namazı kılmıştım. Fatiha sûresinden sonra okumaya Bakara
sûresinden başladı, yüz ayet okuyunca rükû’ yapar, dedim. Yapmadı devam etti.
İki yüz ayet okuyunca rükû’ yapar dedim. Yine devam etti yapmadı. Bir rekatta
Bakara sûresinin tamamını okuyacak, dedim. Yine devam etti ve Bakara’dan sonra Nisâ
sûresini okumaya başladı, onu da bitirdi Al’i İmran sûresine geçti, ağır ağır
onu da okudu. Tesbih ayetine gelince Allah’ı tesbih eder, istek ayetlerine
gelince Allah’tan istekte bulunur, sığınma emreden bir ayete geldiğinde de
Allah’a sığınırdı sonra rükû’a gitti ve “Sübhaneke Rabbiyel Azim” dedi rükû’u
da kıyamı gibi uzun sürdü sonra başını kaldırdı ve “Semiallahü limen hamideh”
dedi ve buradaki duruşu da rükû’daki duruşu kadar uzundu sonra secdeye vardı. Secdede
“Sübhane Rabbiyel a’la” diyordu ki secdesinin uzunluğu da rükû’u kadardı.” (Ebû Davud, Salat: 152; Müslim, Salatül Müsafirin: 27)
1647- Yine Huzeyfe
(r.a)’den rivâyete göre, Huzeyfe bizzat kendisi Ramazan ayında Rasûlullah
(s.a.v) ile birlikte namaz kılmıştı. Rükû’da; “Sübhane Rabbiyel Azim” diyordu.
Rükû’unu da kıyamda durduğu gibi uzunca yaptı Celse’yi de aynı şekilde uzatarak
“Rabbiğfirli, Rabbiğfirli” diyordu, ve ayakta olduğu süre kadar uzattı sonra
secdeye vardı “sübhane Rabbiyel a’la” diyerek, secdesini de ayakta kaldığı süre
kadar uzatmıştı. Bu şekilde tam dört rekat kılmıştı ki
26- GECE NAMAZI KAÇ REKAT OLARAK KILINIR?
1648- İbn Ömer
(r.a) Rasûlullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu naklediyor: “Gece ve
gündüz kılınan nafileler ikişer rekat olarak kılınır.” (Dârimi, Salat: 154; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 172)
1649- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, bir adam Rasûlullah (s.a.v)’e; gece namazının
şeklinden sormuştu. O da: “İkişer
ikişer kıl, sabah namazının vakti girmesinden korktuğunda ise tek rekat kılarak
vitir namazını da kılmış ol” buyurdu. (Buhârî,
Vitir: 1; Müslim, Salatül Müsafirin: 20)
1650- Sâlim
(r.a)’in babasından rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Gece
namazı ikişer ikişer rekattır. Sabah vaktinin girmesinden korktuğun zaman bir
rekat vitir kılıver.” (Buhârî, Vitir: 1;
Müslim, Salatül Müsafirin: 20)
1651- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) minberde iken gece
namazından sorulduğunu duydum, şöyle buyurdu: “Gece
namazı ikişer ikişer rekattır. Sabah namazının vaktinin gireceğinden korkarsan
vitiri tek kıl.” (Buhârî,
Vitir: 1; Müslim, Salatül Müsafirin: 20)
1652- İbn Ömer
(r.a)’in haber verdiğine göre, bir adam; Rasûlullah (s.a.v)’e gece namazının
nasıl kılınacağını sorduğunda şöyle buyurdu: “Gece
namazı ikişer ikişer rekattır sabah namazı vaktinin girmesinden korkarsanız
vitir namazını tek olarak kılıverin” (Buhârî,
Vitir: 1; Müslim, Salatül Müsafirin: 20)
1653- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Gece
namazı ikişer ikişer rekat olarak kılınır. Sabah vakti gireceğinden korkarsınız
vitir namazını bir rekat olarak kılınız.” (Buhârî,
Vitir: 1; Müslim, Salatül Müsafirin: 20)
1654- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Müslümanlardan biri Rasûlullah
(s.a.v)’e gece namazının şeklinden sormuştu. O da şöyle buyurdu: “Gece
namazı ikişer ikişer rekattır. Sabahın olmasından korkarsanız vitir namazını
bir rekat olarak kılınız.” (Buhârî,
Vitir: 1; Müslim, Salatül Müsafirin: 20)
1655- Abdullah b.
Ömer (r.a)’in haber verdiğine göre, bir adam Rasûlullah (s.a.v)’e gece
namazının şeklinden sormuştu. O da şu cevabı verdi: “Gece
namazı ikişer ikişer rekattır. Sabah vakti girmesinden korktuğunuzda vitir
namazını bir rekat olarak kılıverin.” (Buhârî,
Vitir: 1; Müslim, Salatül Müsafirin: 20)
1656- Abdullah b.
Ömer (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Bir adam kalktı ve: “Ey Allah’ın
Rasûlü! Gece namazı nasıl kılınır?” diye sordu. Rasûlullah (s.a.v) de şöyle
buyurdu: “Gece
namazını ikişer ikişer rekattır. Sabah vaktinin girmesinden korktuğunuzda vitir
namazını tek rekat olarak kılın.” (Buhârî,
Vitir: 1; Müslim, Salatül Müsafirin: 20)
27- VİTİR NAMAZI MUTLAKA KILINMALI MI?
1657- Ali (r.a)’den
rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) vitir namazını kıldıktan
sonra şöyle buyurdu: “Ey Kur’an
ehli, vitir namazını kılınız çünkü Allah tektir tek olanı sever.” (Ebû Davud, Salat: 336; Tirmizî, Vitir: 333)
1658- Ali (r.a) den
rivâyete göre, şöyle demiştir: Vitir namazı diğer farz namazlar gibi Allah
tarafından emredilmemiştir. Fakat o namaz Rasûlullah (s.a.v)’in devam
edegeldiği bir sünnettir. (İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 114; Dârimi, Salat: 209)
28- VİTİR UYKUDAN ÖNCE Mİ KILINMALI?
1659- Ebu Hüreyre (r.a)’den
rivâyete göre, şöyle demiştir: “Dostum
Rasûlullah (s.a.v), bana üç şeyi tavsiye etti: 1- Vitir namazından sonra
uyumayı, 2- Kameri ayların üç gününde oruç tutmayı, 3- Ve kuşluk namazı kılmayı.”
(Ebû Davud, Salat: 336; Tirmizî, Vitir: 334)
1660- Yine Ebu Hüreyre
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Dostum
Rasûlullah (s.a.v) bana üç şeyi tavsiye etmişti. 1- Gecenin ilk vaktinde
yatmadan önce vitir namazı kılmak 2- Sabah namazının iki rekat sünneti 3- Ve
her kameri aydan üç gün oruç tutmak.” (Ebû
Davud, Salat: 336; Tirmizî, Vitir: 334)
29- BİR GECEDE İKİ VİTİR YASAKTIR
1661- Kays b. Talk
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Babam Talk b. Ali, bir Ramazan gününde
bizi ziyaret etmişti. Ve bizde akşamladı. O gece bize gece namazını ve vitir
namazını kıldırdı. Sonra da mescide giderek arkadaşlarına namaz kıldırdı. sıra
vitir namazına gelince bir adamı öne geçirerek ona şöyle dedi: Vitir namazını
bunlara kıldırıver çünkü Ben Rasûlullah (s.a.v) den: “Bir
gecede iki vitir kılınmaz” diye duydum. (Ebû
Davud, Salat: 344; Tirmizî, Vitir: 344)
1662- Esved b.
Yezid (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Aişe’ye; Rasûlullah (s.a.v)’in
namazlarından sordum şöyle cevap verdi: “Gecenin başında uyur sonra kalkar
namaz kılar seher vakti olunca da vitri kılardı. Sonra yatağına gelir ihtiyaç
duyarsa hanımıyla birlikte olur. Sabah ezanını duyunca; cünüpse gusleder.
Değilse abdest alıp namaza çıkardı.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 17; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 182)
1663- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah
(s.a.v), vitir namazını gecenin başında, ortasında, sonunda kılardı. Son
dönemlerinde ise vitri sabah namazına yakın kılardı.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 121; Tirmizî, Vitir: 335)
1664- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Gece teheccüd kılan kimsenin son
kıldığı namaz vitir olsun çünkü Rasûlullah (s.a.v) böyle emrederdi.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 20; Ebû Davud, Salat: 316)
31- VİTİR, SABAH NAMAZINDAN ÖNCE KILINMALI
1665- Ebu Said el
Hudrî (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v)’e vitir
namazından soruldu da; O’da: “Vitir
namazını şafak sökmeden kılınız” buyurdu.
(İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123; Dârimi, Salat: 211)
1666- Ebu Said (r.a)
Rasûlullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu naklediyor: “Vitir
namazını tan yeri ağarmadan kılınız.” (İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 123; Dârimi, Salat: 211)
32- SABAH NAMAZINDAN SONRA VİTİR KILINIR MI?
1667- İbrahim b.
Muhammed b. Münteşir (r.a), babasından naklediyor: Muhammed b. Münteşir Amr b.
Şurahbil’in mescidinde idi. Namaz için kamet getirildi. Herkes Amr’ı
bekliyordu. Nihayet geldi ve: “Vitir kılıyordum onun için geciktim” dedi.
Cemaat, Abdullah’a: “Ezandan sonra vitir kılınır mı?” diye sordu. O da: “Evet,
kametten sonra bile kılınabilir” dedi ve Peygamber (s.a.v)’in uyuya kaldığını
ve güneş doğunca uyanıp namaz kıldığından bahsetti. (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir.)
33- BİNİT ÜZERİNDE VİTİR KILINIR MI?
1668- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre; “Rasûlullah (s.a.v) biniti üzerinde vitir namazını
kılardı” dedi. (İbn Mâce,
İkametü’s Salat: 127; Tirmizî, Salat: 345)
1669- Nafi
(r.a)’den rivâyete göre, İbn Ömer, devesi üzerinde vitir kılar ve Rasûlullah
(s.a.v)’in de böyle yaptığını söylerdi. (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 127; Tirmizî, Salat: 345)
1670- Said b. Yesar
(r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: İbn Ömer bana Rasûlullah (s.a.v)’in
devesi üzerinde vitir kıldığını söyledi. (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 127; Tirmizî, Salat: 345)
34- VİTİR NAMAZI KAÇ REKATTIR?
1671- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Vitir
gecenin sonunda kılınan tek rekattır.” (İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 127; Tirmizî, Salat: 336)
1672- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Vitir
gecenin sonunda kılınan bir rekatlık bir namazdır.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 127; Tirmizî, Salat: 336)
1673- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, Bir bedevi, Rasûlullah (s.a.v)’e; gece namazı ile
ilgili bir soru sordu da, Rasûlullah (s.a.v) şöyle cevap verdi: “Gece
namazı ikişer ikişer rekattır gecenin sonunda da vitir bir rekat olarak
kılınır.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat:
127; Tirmizî, Salat: 336)
35- VİTİR NAMAZI NASIL TEK HALE GETİRİLİR?
1674- Abdullah b. Ömer (r.a), Rasûlullah
(s.a.v)’in şöyle buyurduğunu naklediyor: “Gece
namazını ikişer ikişer kıl, bitirmek istediğinde tek rekat kıl ki böylece tüm
kıldıkların tek olmuş olsun.” (Dârimi, Salat: 210; Tirmizî, Salat: 336)
1675- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Gece
namazı ikişer ikişer kılınır, vitir ise tek bir rekattır.” (Dârimi, Salat: 210; Tirmizî, Salat: 336)
1676- Abdullah b.
Ömer (r.a)’den rivâyete göre, bir adam, Rasûlullah (s.a.v)’e gece namazından
sormuştu da; Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Gece
namazı ikişer ikişer rekat kılınır. Sabah vaktinin girmesinden korkarsanız tek
rekat vitir kılınız ki; böylece tüm kıldıklarınız tekleşmiş olur.” (Dârimi, Salat: 210; Tirmizî, Salat: 336)
1677- İbn Ömer
(r.a), Rasûlullah (s.a.v)’den şöyle buyururken işittiğini naklediyor: “Gece
namazı iki rekat iki rekat olarak kılınır. Sabah vaktinin girmesinden
korkarsanız tek rekat vitir namazı kılarak tüm kıldıklarınızı tekleştirmiş
olursunuz.” (Dârimi, Salat: 210; Tirmizî, Salat: 336)
1678- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) gece namazı olarak on bir rekat
kılardı. Bunlardan bir rekatı vitir namazı idi. Namazdan sonra da sağ yanı
üzerine uzanır yatardı. (Müslim, Salatül
Müsafirin: 16; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 126)
36- VİTİR NAMAZI ÜÇ REKAT OLARAKTA KILINIR
MI?
1679- Ebu Seleme b.
Abdurrahman (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Mü’minlerin annesi Aişe’ye
Rasûlullah (s.a.v)’in Ramazanda kıldığı namazlardan sordum, şöyle anlattı:
Rasûlullah (s.a.v) Ramazanda ve diğer zamanlarda geceleri on bir rekattan fazla
namaz kılmazdı. Dört rekat kılar onun güzelliğinden ve uzunluğundan sorma! Yine
dört rekat kılar onun güzelliğinden ve uzunluğundan sorma! Daha sonra da üç
rekat kılardı. Aişe diyor ki: “Ey Allah’ın Rasûlü! Vitir namazını kılmadan önce
uyuyor musunuz?” diye sordum. O da “Ey Âişe,
gözüm uyur fakat kalbim uyumaz” buyurdu. (Müslim,
Salatül Müsafirin: 17; Tirmizî, Salat: 325)
1680- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) vitir namazının ikinci rekatında
selâm vermezdi. (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir.)
37- VİTİR NAMAZINDA NELER OKUNUR?
1681- Übey b. Ka’b
(r.a)’tan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) vitir namazını üç rekat olarak
kılar ilk rekatında A’lâ sûresini, ikinci rekatında ise Kâfirûn sûresini üçüncü
rekatta ise İhlâs sûresini okurdu. Rükû’dan önce kunut dualarını yapardı. Namazı
bitirdiğinde ise üç defa “Sübhanel melikil kuddüs” derdi ve son
söylediğini ise biraz uzatırdı. (Tirmizî, Vitir:
340; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 115)
1682- Übey b. Ka’b
(r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), vitir namazının
birinci rekatında A’lâ sûresini; ikinci rekatında, Kâfirûn sûresini; üçüncü
rekatında ise İhlâs sûresini okurdu.” (Tirmizî,
Vitir: 340; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 115)
1683- Übey b. Ka’b
(r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), vitir namazının
ilk rekatında A’lâ sûresini; ikinci rekatında Kâfirûn sûresini; üçüncü
rekatında ise İhlâs sûresini okur ve sadece üçüncü rekatın sonunda selâm verir,
selâmdan sonra da üç sefer “Sübhanel
melikil kuddus” derdi.” (Tirmizî, Vitir:
340; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 115)
38- ÜÇ REKATLIK VİTİR NAMAZINDA NELER
OKUNUR?
1684- İbn Abbas
(r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), vitir namazını üç
rekat olarak kılar, birinci rekatta A’lâ; ikinci rekatta Kâfirûn; üçüncü
rekatta ise İhlâs sûresini okurdu.” (Tirmizî,
Vitir: 340; Dârimi, Salat: 212)
1685- İbn Abbas
(r.a)’tan rivâyete göre: “Bizzat kendisi vitir namazını üç rekat olarak kılar;
ilk rekatta A’lâ; ikinci de Kâfirûn; üçüncü de ise İhlâs sûresini okurdu.” (Tirmizî, Vitir: 340; Dârimi, Salat: 212)
39- GECE NAMAZLARI İLE ALAKALI DEĞİŞİK
RİVAYETLER
1686- Muhammed b.
Ali (r.a)’nin babasından ve dedesinden aktardığına göre, “Rasûlullah (s.a.v),
gece kalktı, dişlerini fırçaladı sonra iki rekat namaz kıldı. Sonra uyudu,
sonra tekrar kalktı dişlerini fırçaladı, sonra abdest alıp ikişer rekattan altı
rekat daha namaz kıldı. Sonra üç rekatlık vitir namazını kıldıktan sonra (sabah
namazının) iki rekat sünnetini kıldı.” (Müslim,
Tahara: 15; Ebû Davud, Tahara: 30)
1687- Muhammed b.
Ali b. Abdullah b. Abbas (r.a), babasından ve dedesinden aktararak şöyle
demiştir: “Bir gece Rasûlullah (s.a.v)’in yanında idim; kalktı, abdest alıp
dişlerini fırçaladı. Fırçalarken de Ali İmran surasi 190. ayetini okuyordu.
Sonra iki rekat namaz kıldı, sonra dönüp uyudu, horlamasını (nefes alışını) bile
duydum. Tekrar kalktı, abdest aldı, misvak kullandı ve iki rekat daha namaz
kıldı sonra tekrar uyudu. Sonra kalkıp abdest alıp misvak kullanıp iki rekat
daha kıldı sonra arkasından da üç rekat olarak vitri kılmıştı.” (Ebû Davud, Tahara: 30; Müslim, Tahara: 15)
1688- İbn Abbas
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v), geceleyin sekiz
rekat namaz kılar üç rekat da vitir eklerdi. Sabah namazının farzından önce de
yine iki rekat (sabahın) sünnetini kılardı. (Ebû
Davud, Salat: 316; Müslim, Salatül Müsafirin: 17)
1689- Ümmü Seleme
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) on üç rekat
olarak vitir kılardı. Yaşlanıp (halden düşünce) şişmanlayınca (olması lazım
siyer ve hadis bilgilerine göre) yedi rekat olarak vitir kılmaya başladı.” (Tirmizî, Vitir: 335; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123)
1690- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), geceleyin
dokuz rekat vitir kılardı, yaşlanıp (halden düşünce) şişmanlayınca (olması
lazım siyer ve hadis bilgilerine göre) yedi rekat kılmaya başladı.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123; Müslim, Salatül
Müsafirin: 16)
40- VİTİR NAMAZI HAKKINDA DEĞİŞİK RİVAYETLER
1691- Ebu Eyyub
(r.a)’tan rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Vitir namazı
haktır; dileyen yedi, dileyen beş, dileyen üç, dileyen de bir rekat olarak
kılsın.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123;
Dârimi, Salat: 210)
1692- Ebu Eyyub
(r.a)’tan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Vitir
namazı haktır; arzu eden beş, dileyen üç, isteyen de bir rekat olarak kılsın.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123; Dârimi, Salat: 210)
1693- Ebu Eyyub el
Ensari (r.a) şöyle diyor: “Vitir
namazı kılmak haktır. Kim beş rekat kılmaktan hoşlanırsa beş kılsın, kim de üç
kılmayı severse o da üç kılsın, bir rekat kılmak isteyen de bir olarak
kılıversin.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat:
123; Dârimi, Salat: 210)
1694- Ebu Eyyub
(r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Vitri
dileyen yedi rekat kılsın, dileyen beş kılsın, dileyen üç kılsın, dileyen de
bir rekat olarak kılsın, dileyen de ima ile kılıversin.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123; Dârimi, Salat: 210)
41- VİTİR NAMAZI İLE İLGİLİ DEĞİŞİK
RİVAYETLER
1695- Ümmü Seleme
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), vitir namazını
beş ve yedi rekat olarak kılardı, rekatlar arasında ne konuşur ne de selâm
verirdi.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123)
1696- Yine Ümmü
Seleme (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), vitir
namazını beş ve yedi rekat olarak kılar ve aralarında hiç selâm vermezdi.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 124)
1697- Mi’ksem
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Vitir namazı yedi rekattır, beş
rekattan aşağıda olmaz.” Ravilerden biri bu sözü İbrahim’e aktarınca; “Senin bu
haberi işittiğin kimse bunu nereden duymuş?” diye sordu. O da: “Bilmiyorum”
dedi. Bunun üzerine Ravilerden Hakem şöyle söylüyor: “Bu sözün delilini buldum;
Mi’ksem’e bu sözleri kimden duydun?” dedim. O da: “Güvenilir kişiler olan Aişe
ve Meymune’den” dedi. (İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 124; Müsned: 22941)
1698- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre: “Peygamber (s.a.v), vitir namazını beş rekat olarak
kılar ve namazı bitirinceye kadar hiç teşehhüde oturmazdı.” (Dârimi, Salat: 210; Müsned: 22941)
1699- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) yaşlanıp
etlenince, vitir namazını yedi rekat olarak kılardı ve en son rekatta teşehhüd
için otururdu. Yine oturduğu yerden iki rekat daha kılardı ve böylece dokuz
rekat olmuş olurdu.” Yavrucuğum Rasûlullah (s.a.v) bir namaza başladığı zaman
onu devamlı kılmayı severdi. (İbn Mâce,
İkametü’s Salat: 123; Müslim, Salatül Müsafirin: 18)
1700- Yine Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), vitir namazını
dokuz rekat olarak kıldığında sekizinci rekatta otururdu ve Allah’a hamd edip O’nu
zikredip, dua ettikten sonra selâm vermeden ayağa kalkar ve dokuzuncu rekatı da
kılardı. Dokuzuncu rekatın teşehhüdüne oturunca Allah’ı zikreder, dua eder ve
bize duyuracak şekilde selâm verirdi. Sonra da oturduğu yerden iki rekat daha
kılardı. Yaşlanıp zayıf düştüğü zaman yedi rekat olarak vitir kılar sadece
altıncı rekatta teşehhüde oturur, selâm vermeden kalkarak yedinci rekatı da
kılar; sonra selâm verirdi. Sonra oturduğu yerde iki rekat daha kılardı.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123; Müslim, Salatül
Müsafirin: 18)
1701- Sa’d b. Hişam
(r.a), Aişe’nin şöyle söylediğini aktarıyor: “Biz Rasûlullah (s.a.v)’in misvak
ve abdest suyunu hazırlardık. Allah ta O’nu dilediği zaman da uyandırır ve
namaz için kaldırırdı. O da hemen dişlerini misvaklar, abdest alır ve dokuz
rekat vitir kılardı. Sadece sekizinci rekatta oturur. Allah’a hamdeder, Peygamberine
salevat getirir, dua eder ve selâm vermeden dokuzuncu rekata kalkardı.
Dokuzuncu rekatı kıldıktan sonra oturur -sekizinci rekatın teşehhüdünde
okuduklarını okuyarak- Allah’a hamdedip peygamberine salevat getirip dualar
eder ve bize duyuracak şekilde selâm verir, oturduğu yerde iki rekat daha
kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 18; Ebû
Davud, Salat: 316)
1702- Sa’d b. Hişam
b. Amir (r.a), İbn Abbas’a giderek, Rasûlullah (s.a.v)’in nasıl vitir kıldığını
sordu. Gelince de bize haber verdi. İbn Abbas demişti ki: “Yeryüzünde
Rasûlullah (s.a.v)’in nasıl vitir kıldığını en iyi bilen birini size haber
vereyim mi?” Sa’d: “Kimdir o” dedi. İbn Abbas: “Aişe’dir” dedi. Hemen Aişe’nin
yanına gittik, selâm verdik ve yanına girdik; “Rasûlullah (s.a.v)’in vitir
namazından bize bahseder misin?” dedik. O da şöyle dedi: “Biz O’nun misvak ve
abdest suyunu hazırlardık. Allah dilediği zaman Onu uyandırır, O da dişlerini
misvaklar, abdest alır sonra dokuz rekat vitir kılardı. Sekizinci rekata kadar
hiç teşehhüde oturmazdı, sekizinci rekatın teşehhüdünde Allah’a hamd eder, O’nu
zikreder ve dua eder, selâm vermeksizin dokuzuncu rekata kalkar onu da kılar
teşehhüde oturur, Allah’a hamd eder, O’nu zikreder ve dua eder ve bize
duyuracak şekilde selâm verir ve oturduğu yerde iki rekat daha namaz kılardı.
Böylece on bir rekat kılmış olurdu. Yavrucuğum! Rasûlullah (s.a.v), yaşlanıp
şişmanladığı zaman vitiri yedi rekat olarak kılar sonra oturduğu yerden iki
rekat daha kılardı ki, böylece dokuz rekat olmuş olurdu. Yavrucuğum! Rasûlullah
(s.a.v) bir namaza başladığı zaman ona devam etmeyi severdi.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 18; Ebû Davud, Salat: 316)
1703- Sa’d b. Hişam
(r.a), Aişe (r.anha)’dan şöyle işittiğini naklediyor: “Rasûlullah (s.a.v),
dokuz rekat vitir kılar, sonra oturduğu yerden iki rekat daha kılardı.
Zayıflayıp ihtiyarlayınca vitiri yedi rekat olarak kılar, oturduğu yerden iki
rekat daha kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin:
18; Ebû Davud, Salat: 316)
1704- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v), dokuz rekat vitir kılar, sonra
da oturduğu yerden iki rekat daha kılardı.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 18; Ebû Davud, Salat: 316)
1705- Sa’d b. Hişam
(r.a), mü’minlerin annesi Aişe’ye gelerek Rasûlullah (s.a.v)’in namazından
sormuştu da; O da şöyle buyurdu: “O, geceleyin sekiz rekat namaz kılar; tek bir
rekat daha kılarak kıldıklarını tek hale getirirdi. Sonra oturduğu yerden iki
rekat daha kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin:
18; Ebû Davud, Salat: 316)
1706- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) geceleri dokuz
rekat namaz kılardı.” (Müslim, Salatül
Müsafirin: 18; Ebû Davud, Salat: 316)
44- ONBİR REKAT OLARAK TA VİTİR KILINIR MI?
1707- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, “Peygamber (s.a.v), geceleri on bir rekat olarak
vitir kılar, son rekatıyla kıldıklarını tek hale getirirdi. Sonra da sağ yanı
üzerine yatardı.” (Dârimi, Salat: 210; Muvatta',
Teheccüd: 2)
45- ON ÜÇ REKAT OLARAK TA VİTİR KILINIR MI?
1708- Ümmü Seleme
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), on üç rekat
olarak vitir kılardı. İhtiyarlayıp zayıflayınca, dokuz rekat olarak kılmaya
başladı.” (Tirmizî, Vitir:
335; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 123)
46- VİTİR NAMAZINDA NE OKUNUR?
1709- Ebu
Micles (r.a)’den rivâyete göre, Ebu Musa, Mekke ile Medine arasında idi. Yatsı
namazını iki rekat olarak kıldı, sonra kalkıp bir rekat da vitir kıldı. Vitir
namazında Nisâ sûresinden yüz ayet kadar okudu ve şöyle dedi: “Rasûlullah
(s.a.v)’in yaptığını ben de aynen yapıp, O’nun yolundan ayrılmak istemedim ve
böylece O’nun okuduğunu ben de okudum.” (Müsned: 18925)
47- VİTİR NAMAZINDA NELER OKUNUR?
1710- Übey b. Ka’b
(r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), vitir namazını üç
rekat olarak kılar, ilk rekatta A’lâ sûresini; ikinci rekatta Kâfirûn sûresini
okur; üçünçü rekatta da İhlâs sûresini okur ve selâm verince de üç defa: “Sübhanel
Melikil Kuddûs” derdi.” (Tirmizî, Vitir:
341; Ebû Davud, Salat: 241)
1711- Übey b. Ka’b
(r.a)‘tan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), kıldığı vitir
namazının rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okurdu.” (Tirmizî, Vitir: 341; Ebû Davud, Salat: 241)
1712- İbn
Abdurrahman, İbn Ebza (r.a)‘nın babasından naklederek şöyle diyor: “Rasûlullah
(s.a.v), vitir namazın da A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okurdu.” (Müsned: 14812)
48- VİTİR NAMAZI İLE ALAKALI DEĞİŞİK
RİVAYETLER
1713- İbn
Abdurrahman, İbn Ebza (r.a)‘nın babasından rivâyete göre, şöyle demiştir:
“Rasûlullah (s.a.v), vitir namazının rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini
okur, selâm verdikten sonra da üç defa “Sübhanel
Melikil Kuddûs” der, üçüncüde sesini biraz yükseltirdi.” (Müsned: 14812)
1714- Abdurrahman
(r.a)’dan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v), vitir namazının rekatlarında A’lâ,
Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur, selâm verdikten sonra da üç defa “Sübhanel
Melikil Kuddûs” der, üçüncüde sesini biraz yükseltirdi.” (Müsned: 14812)
1715- Abdurrahman
b. Ebza (r.a), babasından naklederek şöyle diyor: “Rasûlullah (s.a.v), vitir
namazının rekatlarında; A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur, selâm verdikten
sonra da üç defa: “Sübhanel
Melikil Kuddûs” der üçüncüde sesini biraz uzatırdı.” (Müsned: 14812)
1716- Yine
Abdurrahman b. Ebza (r.a), babasından aktararak şöyle demiştir: “Rasûlullah
(s.a.v) vitir namazının rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okurdu.”
(Müsned: 14812)
1717- Yine İbn Ebza
(r.a), babasından naklederek şöyle diyor: “Rasûlullah (s.a.v), vitir namazının
rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur, selâm verdikten sonra da
üç defa “Sübhanel
Melikil Kuddûs” derdi. (Müsned: 14812)
49- VİTİR NAMAZI HAKKINDA DEĞİŞİK RİVAYETLER
1718- İbn Ebza
(r.a), babasından naklederek şöyle diyor: “Rasûlullah (s.a.v) vitir namazının
rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okurdu.” (Müsned: 14812)
1719- Said b. Abdurrahman b. Ebza
(r.a), babasından naklederek, Rasûlullah (s.a.v)’in vitir namazının
rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okuduğunu bize söyledi.
Abdurrahman b. Ebza (r.a), babasından naklederek şöyle diyor: “Rasûlullah
(s.a.v), vitir namazının rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur
namazını bitirince de üç defa: “Sübhanel
Melikil Kuddûs” derdi. (Müsned: 14812)
50- VİTİR HAKKINDA DEĞİŞİK RİVAYETLER
1720- Abdurrahman b. Ebza (r.a) babasından naklederek şöyle diyor: Rasûlullah (s.a.v) vitir namazının rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur namazını bitirince de üç defa “Sübhanallah Melikil Kuddûs” derdi. (Müsned: 14812)
1721- Yine
Abdurrahman b. Ebza (r.a)‘dan rivâyete göre, vitir namazının rekatlarında A’lâ,
Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur namazını bitirince de üç defa: “Sübhanel
Melikil Kuddûs” der üçüncüsünü biraz uzatırdı. (Müsned: 14812)
1722- Yine
Abdurrahman b. Ebza (r.a)‘dan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v), vitir
namazında A’lâ sûresini okurdu.” (Müsned: 14812)
1723- İmrân b.
Husayn (r.a)’dan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v) vitir namazında A’lâ
sûresini okurdu.” (Sadece Nesâi rivâyet
etmiştir.)
1724- İmrân b.
Husayn (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), öğle
namazını kıldı, bir adam da namaz da A’lâ sûresini okumuştu. Namazı bitirince: “A’lâ
sûresini kim okudu?” diye sordu. Bir adam: “Ben okudum” deyince; “Bazılarınız
sesli okumakla zihnimi karıştırıyorsunuz” buyurdular. (Ebû Davud, Salat: 138; Müslim, Salat: 12)
51- VİTİR NAMAZIN DA KUNUT DUASI
1725- Hasan
(r.a)‘den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), bana vitir
namazında Kunut duası olarak okumam için şu duayı öğretti: “Allah’ım!
Hidayet ettiğin kimselerle birlikte bana da hidayet et. Beni de afiyette
kıldığın kimseler içerisine al. Beni de velisi olduğun kimselerden eyle.
Verdiklerini bereketli kıl. Hüküm verdiğin şeylerin bazısının şerrinden beni
koru. Sen hükmedersin, Sana hükmolunmaz. Senin velisi olduğun kimse zelil
olmaz. Kutsalsın ve yüceler yücesisin Ey Rabbimiz.” (Tirmizî, Vitir: 341; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 117)
1726- Hasan b. Ali
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Vitir namazında okumam için
Rasûlullah (s.a.v) bana şu duayı öğretti: “Allah’ım!
Hidayet ettiğin kimselerle birlikte bana da hidayet et. Beni de afiyette
kıldığın kimseler içerisine al. Beni de velisi olduğun kimselerden eyle.
Verdiklerini bereketli kıl. Hüküm verdiğin şeylerin bazısının şerrinden beni
koru. Sen hükmedersin, Sana hükmolunmaz. Senin velisi olduğun kimse zelil
olmaz. Kutsalsın ve yüceler yücesisin Ey Rabbimiz! Peygamberin Muhammed
(s.a.v)’e salat olsun…” (Tirmizî, Vitir:
341; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 117)
1727- Ali b. ebi T
52- VİTİR NAMAZINDA DUA EDERKEN ELLER KALKAR
MI?
1728- Enes
(r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) yağmur duası
dışında ellerini fazlaca kaldırmazdı.” Şu’be, Sabit’e: “Sen, bunu Enes’ten
bizzat duydun mu?” dedi. O da: “Evet” manasında “Subhanallah” dedi. Şu’be
tekrar: “Duydun mu?” deyince, Enes yine: “Sübhanallah” dedi. (Buhârî, İstiska: 21; Müslim, İstiska: 1)
53- VİTİR NAMAZININ SECDESİNDE NE KADAR
DURULUR?
1729- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), yatsı namazı
ile sabah namazı arasında on bir rekat namaz kılardı. Sabah namazının iki rekat
sünneti bunun dışındadır. Bu namazların (veya vitrin) secdelerini sizin elli
ayet okuyacağınız kadar bir zaman süresinde yapardı.” (Ebû Davud, Salat: 341; Muvatta', Teheccüd: 2)
54- VİTİR NAMAZINDA OKUNAN SÛRE VE DUALAR
1730- Abdurrahman
İbn Ebza (r.a)’nın babasından rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah
(s.a.v), vitir namazının rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur, selâm
verdikten sonra da üç defa “Sübhanel
Melikil Kuddûs” der üçüncüde sesini biraz yükseltirdi. (Tirmizî, Vitir: 341; Ebû Davud, Salat: 241)
1731- Yine
Abdurrahman b. Ebza (r.a)’dan rivâyete göre, “Rasûlullah (s.a.v), vitir
namazının her bir rekatında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur, namazını
bitirince de üç defa: “Sübhanel
Melikil Kuddûs” der üçüncüsünü biraz uzatırdı.” (Tirmizî, Vitir: 341; Ebû Davud, Salat: 241)
1732- Yine
Abdurrahman b. Ebza (r.a)’dan rivâyete göre, vitir namazının her bir rekatında
A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur, namazını bitirip ayrıldığında ise, üç
defa “Sübhanel
Melikil Kuddûs” der ve sesini yükseltirdi. (Tirmizî,
Vitir: 341; Ebû Davud, Salat: 241)
1733- Abdurrahman
b. Ebza (r.a), babasından naklederek şöyle diyor: “Rasûlullah (s.a.v), vitir
namazının rekatlarında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini okur, selâm verdikten
sonra da üç defa: “Sübhanel
Melikil Kuddûs” der üçüncüsünde sesini yükseltir ve sonra kalkardı.” (Tirmizî, Vitir: 341; Ebû Davud, Salat: 241)
1734- Abdurrahman b. Ebza (r.a)‘ın babasından rivâyete
göre, vitir namazının her bir rekatında A’lâ, Kâfirûn ve İhlâs sûrelerini
okurdu. Namazını bitirince, “Subhanel
Melikil Kuddûs” derdi. (Tirmizî, Vitir: 341; Ebû Davud, Salat: 241)
55- RASÛLULLAH (S.A.V)’İN GECE NAMAZI
NASILDI?
1735- Ebu Seleme b.
Abdurrahman, Aişe’ye; Rasûlullah (s.a.v)’in gece namazıyla ilgili bir soru
sormuştu da, O’da şöyle demişti: “Geceleyin on üç rekat namaz kılardı ki, bunun
dokuz rekatını ayakta kılar ve vitir yapardı. Sonra iki rekat daha oturduğu
yerden kılardı. Rükû’ edeceğinde kalkıp rükû’unu yapar, sonra da secde yapardı.
Vitir namazından sonra böylece yapardı. Sabah ezanını duyunca kalkıp iki rekat
kısa bir namaz daha kılardı ki, bu namaz, sabah namazının sünnetiydi.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 17; Ebû Davud, Salat:
316)
56- SABAH NAMAZININ SÜNNETİNE DEVAM ETMEK
1736- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre: “Peygamber (s.a.v) öğleden önceki dört rekatı ve
sabah namazından önceki iki rekatı terk etmezdi.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 14; Ebû Davud, Salat: 290)
1737- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) öğle namazından
önceki dört rekatı ve sabah namazından önceki iki rekatı terk etmezdi.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; Ebû Davud, Salat: 290)
1738- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Sabah
namazının iki rekat sünneti dünyadan ve içindekilerden daha hayırlıdır.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; Tirmizî, Salat: 308)
57- SABAH NAMAZININ SÜNNETİ EVDE Mİ KILINIR?
1739- Hafsa
(r.anha)’dan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v) sabah ezanı okunduğunda namaza
çıkmadan önce evinde kısaca iki rekat namaz kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1740- İbn Ömer
(r.a), Hafsa’dan naklederek şöyle diyor: “Rasûlullah (s.a.v), şafak söküp
ortalık aydınlandığı zaman iki rekat namaz kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
58- SABAH NAMAZININ İKİ REKAT SÜNNETİNDEN
SONRA NE YAPILIR?
1741- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), müezzin sabah
ezanını bitirdikten sonra kalkar ve iki rekat kısaca namaz kılardı bunu
kılarken şafak sökmüş olurdu. Daha sonra da sağ yanı üzerine uzanırdı.” (Ebû Davud, Salat: 293; Dârimi, Salat: 148)
59- GECE NAMAZINI TERKEDEN KINANIR MI?
1742- Abdullah b.
Amr (r.a)‘den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) bana şöyle
demişti: “Falan
gibi olma o gece namazlarına devam ederdi sonradan bunu terk etti.” (Buhârî, Cuma: 17; Müslim, Sıyam: 17)
1743- Yine Abdullah
b. Amr (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle
buyurmuştur: “Ey
Abdullah falan kimse gibi olma! O gece namazlarına devam ederdi sonradan bunu
terk etti.” (Buhârî, Cuma: 17; Müslim,
Sıyam: 17)
60- SABAH NAMAZININ SÜNNETİ HAKKINDA
RİVAYETLER
1744- Hafsa
(r.anha)’dan rivâyete göre: “Peygamber (s.a.v), sabah namazının sünnetini kısa
olarak kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14;
İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1745- Hafsa
(r.anha)’dan rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v) sabah ezanı ile kameti arasında
kısa iki rekat kılardı.” (Müslim, Salatül
Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1746- Hafsa
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), sabah ezanı
ile sabah namazının farzı arasında hafifçe iki rekat sünnet kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 101)
1747- Hafsa
(r.anha)’dan rivâyete göre, “Peygamber (s.a.v), sabah namazının ezanı ile
kameti arasında, hafifçe iki rekat sabah namazının sünnetini kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 101)
1748- Hafsa
(r.anha)’dan aktarıldığına göre: “Rasûlullah (s.a.v), sabah namazının ezanı ile
kameti arasında kısa iki rekat namaz kılardı.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1749- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Hafsa’nın haber verdiğine göre,
Rasûlullah (s.a.v) sabah namazından önce iki rekat namaz kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 101)
1750- Hafsa
(r.anha)’nın haber verdiğine göre, “Rasûlullah (s.a.v) sabah namazı için ezan
okunduğunda sabahın farzından önce iki rekat namaz kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 101)
1751- Mü’minlerin
annesi Hafsa (r.anha)’nın haber verdiğine göre, “Rasûlullah (s.a.v), müezzinin
sabah ezanını okuyup bitirmesinden sonra kısa iki rekat namaz kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 101)
1752- Mü’minlerin
annesi Hafsa (r.anha)’nın haber verdiğine göre, “Rasûlullah (s.a.v), sabah
namazı için müezzin ezan okuyup bitirdikten sonra sabah olunca, farz kılınmadan
önce kısa iki rekat namaz kılardı.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1753- Abdullah b.
Ömer (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Kardeşim Hafsa’nın bana haber
verdiğine göre, Rasûlullah (s.a.v), sabah namazının farzından önce kısacık iki
rekat sünnet kılardı.” (Müslim, Salatül
Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1754- Hafsa
(r.anha)’dan rivâyete göre, “Rasûlullah (s.a.v), fecir vakti girince iki rekat
sabah namazının sünnetini kılardı.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1755- Hafsa
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v), tan yeri
ağardığında sadece hafif olarak iki rekat kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1756- Hafsa
(r.anha)’dan rivâyete göre, “Rasûlullah (s.a.v), sabah ezanı okunduğunda farza
durmadan önce iki rekat kısaca sünnet kılardı.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1757- İbn Ömer
(r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Kardeşim Hafsa’nın haber verdiğine
göre, “Rasûlullah (s.a.v), sabah namazının farzından önce tanyeri ağarmış olduğu
halde iki rekat sünnet kılardı.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1758- Hafsa
(r.anha)’nın haber verdiğine göre: “Rasûlullah (s.a.v), fecir aydınlandığı
zaman iki rekat sabah namazının sünnetini kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1759- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, “Rasûlullah (s.a.v) sabah ezanıyla kameti arasında
iki rekat kısaca sünneti kılardı.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1760- Ebu Seleme (r.a),
Aişe’ye Rasûlullah (s.a.v)’in gece namazı hakkında bir soru sordu. O da şöyle
dedi: “Geceleri on üç rekat namaz kılardı. Sekiz rekat kılar, dokuzuncu rekatı
vitir olarak kılardı, daha sonra oturduğu yerden iki rekat daha kılardı ki; bu
kıldığı rekatta rükû’a varmak istediğinde kalkarak rükû’unu da yapardı. Daha
sonra sabah namazının ezanı ve kameti arasında iki rekat sabah namazının
sünnetini kılardı.” (Müslim, Salatül Müsafirin:
14; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 101)
1761- İbn Abbas
(r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v) sabah namazının
sünnetini ezanı duyduğunda kısa bir şekilde kılardı.” (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir.)
1762- Saib b. Yezid
(r.a)’ten rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v)’in yanında Şüreyh el Hadramî’den
bahsedildi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “O
Kur’an’ı yastık edinmez.” (Müsned: 15166)
61- GECE NAMAZINDA DEVAM EDEN UYANAMAZ İSE
NE OLUR?
1763- Aişe
(r.anha)’dan haber verildiğine göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Gece
namazını devamlı kılan bir kimseye; uyanamadığı zamanda da alacağı sevap aynen
yazılır. Onun o geceki uykusu kendisine verilmiş bir sadakadır.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 28; Ebû Davud, Salat: 309)
1764- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Devamlı
gece namazı kılan bir kimse bazen uyuyakalıp bu namazı kılamaz ise, onun o
geceki uykusu aziz ve celil olan Allah’ın o kimseye verdiği bir sadakasıdır.
Namazından kazanacağı sevap o kimseye o günlerde de mutlaka yazılır.” (Ebû Davud, Salat: 309; Müslim, Salatül Müsafirin: 28)
62- GECE NAMAZINA NİYET EDEREK YATAN
UYANAMAZ İSE NE OLUR?
1765- Ebu’d Derda
(r.a), Rasûlullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu naklediyor: “Gece
namazını kılmak üzere niyetlenip yatan kimse sabaha kadar uyanamaz ise niyetine
göre sevap kazanır. Onun uykusu Aziz ve Celil olan Rabbinin ona bir ikram ve sadakasıdır.”
(Tirmizî, Salat: 327; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 177)
63- GECE NAMAZINI BİR SEBEPLE KILAMAYAN NE
YAPAR?
1766- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre:
“Rasûlullah (s.a.v) bir gece namazını uyku veya ağrı sebebi ile kılamaz ise
gündüzleyin onun yerine on iki rekat namaz kılardı.” (İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 177; Dârimi, Salat: 167)
64- GECE YAPACAĞI BİR İBADETİ YAPAMAYAN NE
YAPAR?
1767- Ömer b.
Hattab (r.a), Rasûlullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu naklediyor: “Gece
kılacağı namazı veya okuyacağı Kur’an’ı uyuyakaldığı için yapamayanlar, sabah
namazı ile öğle namazı arasında yaparlar ve böylece kendilerine gece yapmış
gibi sevap yazılır.” (Ebû
Davud, Salat: 309; Dârimi, Salat: 167)
1768- Ömer b.
Hattab (r.a) şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Her kim,
gece yapacağı ibadet ve kulluğu uyuya kalır da yapamaz ise, bunu sabah namazı
ile öğle namazı arasında yaparsa gece yapmış gibi sevap yazılır.” (Ebû Davud, Salat: 309; Dârimi, Salat: 167)
1769- Ömer b.
Hattab (r.a), şöyle demiştir: “Her kim
gece yapacağı ibadet ve kulluğu güneşin doğuşundan öğle namazına kadarki vakit
içerisinde yaparsa, o saatte yapacağını aynen alır sevabından hiçbir şey
eksilmez ve o sevaba kavuşmuş olur.” (Ebû
Davud, Salat: 309; Dârimi, Salat: 167)
1770- Humeyd b.
Abdurrahman (r.a)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle demiştir: “Her kim
gece yapması gereken kulluğundan birini değişik bir sebeple yapamaz ise öğleden
önce bunu yapsın. O, gece namazı ve ibadeti yerine geçer.” (Dârimi, Salat: 167)
65- FARZ NAMAZLARIN ÖNCESİ VE SONRASINDA
KILINAN SÜNNET (NAFİLE) LER KAÇ REKATTIR?
1771- Aişe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Gece ve
gündüz farzların dışında kılınması gereken on iki rekatı kılanlar Cennete
girerler. Dört rekat öğleden önce, iki rekat öğleden sonra, akşamdan sonra iki
rekat, yatsıdan sonra iki rekat, sabah namazından önce iki rekat.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 15; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 100)
1772- Aişe
(r.anha), Rasûlullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu naklediyor: “Kim farz
namazların öncesinde ve sonrasında kılınması gereken on iki rekata devam
ederse, Aziz ve Celil olan Allah, onun için Cennette bir ev yapar. Bu on iki
rekat şöyledir: Öğleden önce dört, öğleden sonra iki, akşamdan sonra iki,
yatsıdan sonra iki, sabah namazından önce iki rekattır.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 100; Tirmizî, Salat: 306)
1773- Ebu Süfyan
(r.a)’ın kızı Ümmü Habibe (r.anha)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v)’in
şöyle söylediğini duydum demiştir: “Bir günün
gece ve gündüzünde farzların dışında kılınması gereken on iki rekatı kim
kılarsa, Allah o kimseye Cennette bir köşk inşa eder.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 15; İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 100)
1774- İbn Cüreyc
(r.a) şöyle demiştir: Ata’ya sordum: “Cuma’dan önce on iki rekat namaz
kıldığını duydum, bunu neye göre yapıyorsun?” O da şöyle haber verdi: “Ümmü
Habibe, Anbese b. Ebu Süfyan’a; Rasûlullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu
aktarmıştır: “Bir günün
gece ve gündüzünde farz namazların dışında her kim on iki rekat namaz kılarsa,
Allah o kimseye Cennette bir köşk ikram eder.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 15; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 100)
1775- Ümmü Habibe
(r.anha), Rasûlullah (s.a.v)’den şöyle buyurduğunu işitmiştir: “Kim bir
gün boyunca, farz namazlar dışında on iki rekat namaz kılarsa, Allah’ta ona
Cennette bir köşk inşa eder.” (Müslim,
Salatül Müsafirin: 15; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 100)
1776- Ya’la b.
Ümeyye (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Taif’e geldim ve Anbese b. Ebu
Süfyan’ın yanına vardım. Ölüm döşeğinde idi. Onu halsiz ve bitkin gördüm ve:
“İyisin” dedim. O da şöyle dedi: “Kardeşim Ümmü Habibe, bana Rasûlullah
(s.a.v)’in şöyle söylediğini haber vermiştir: “Kim gece
ve gündüzde farz namazlar dışında on iki rekat namaz kılarsa, Aziz ve Celil
olan Allah, ona Cennette bir köşk inşa eder.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 15; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 100)
1777- Ebu Süfyan
(r.a)’ın kızı Ümmü Habibe’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Kim
öğleden önce on iki rekat namaz kılarsa; Allah o kimseye Cennette bir ev inşa
eder.” (Müslim, Salatül Müsafirin: 15;
İbn Mâce, İkametü’s Salat: 100)
1778- Ümmü Habibe
(r.anha)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “On iki
rekat namazı kim kılarsa; Allah o kimse için Cennette bir köşk inşa eder;
Öğleden önce dört, sonra iki rekat, ikindiden önce iki rekat, akşamdan sonra
iki rekat ve sabahtan önce iki rekat.” (İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1779- Ümmü Habibe (r.anha)’den rivâyete göre,
şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Kim on
iki rekat namaz kılarsa, Allah’ta o kimseye Cennette bir köşk inşa eder. Dört
rekat öğleden önce, iki rekat öğleden sonra, ikindiden önce iki rekat, akşamdan
sonra iki rekat, sabahtan önce iki rekat.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 100;
Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1780- Ümmü Habibe
(r.anha) şöyle demiştir: “Bir gün
ve gecede farz namazlar dışında kim on iki rekat sünnet (nafile) namaz kılarsa,
Allah o kimse için Cennette bir köşk inşa eder. Dört rekat öğleden önce, iki
rekat öğleden sonra, iki rekat ikindiden önce, iki rekat akşamdan sonra, iki
rekat sabahtan önce.” (İbn Mâce,
İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
66- FARZ NAMAZLARDAN ÖNCE VE SONRA KILINAN
SÜNNETLER
1781- Ümmü Habibe
(r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Her kim
bir gün boyunca on iki rekat sünnet namazı kılarsa, Allah ta o kimse için
Cennette bir köşk inşa eder.” (İbn Mâce,
İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1782- Ümmü Habibe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Bir gün
ve gecede her kim farz namazlar dışında on iki rekat namaz kılarsa, Allah o
kimseye Cennette bir köşk inşa eder.” (İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1783- Yine Ümmü
Habibe (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Kim bir
gece ve gündüz içersinde farzlar dışında on iki rekat namaz kılarsa, Allah ta o
kimse için Cennette bir köşk inşa eder.” (İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1784- Ümmü Habibe
(r.anha) şöyle aktarmıştır: “Kim bir
günde on iki rekat namaz kılarsa, ona Cennette bir köşk inşa edilir.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül
Müsafirin: 15)
1785- Ümmü Habibe
(r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Kim bir
gün boyunca, farz namazlar dışında on iki rekat namaz kılarsa, Allah ta o
kimseye Cennette bir köşk inşa eder.” (İbn
Mâce, İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1786- Ümmü Habibe
(r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Bir gün
ve gece içerisinde kim on iki rekat namaz kılarsa, Allah’ta o kimseye Cennette
bir köşk inşa eder.” (İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1787- Ümmü Habibe
(r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Kim bir
gece ve gündüz içerisinde on iki rekat namaz kılarsa o kimseye Cennette bir
köşk inşa edilir.” (İbn Mâce, İkametü’s
Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1788- Ebu Hüreyre (r.a)’den
rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: “Her kim
bir günde farz namazlar dışında on iki rekat namaz kılarsa, Allah o kimse için
Cennette bir ev inşa eder.” (İbn Mâce,
İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1789- Hassan b.
Atıyye (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Anbese, rahatsızlığından dolayı
kıvranmaya başlamıştı. Ne olduğu sorulunca şöyle dedi: Rasûlullah (s.a.v)’in
hanımı Ümmü Habibe’nin, Rasûlullah (s.a.v)’den şöyle bir hadis naklettiğini
duydum: “Kim
öğleden önce dört sonra dört rekat namaz kılarsa Allah o kimsenin vücudunu Cehennem
ateşine haram kılar.” Ben bu haberi duyduğumdan beri bu namazı hiç terk
etmemiştim.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat:
100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1790- Anbese b. ebi
Süfyan (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Kız kardeşim Ümmü Habibe
anlattı. Rasûlullah (s.a.v)’in hanımı Ümmü Habibe’ye sevgilisi Ebu Kasım
(s.a.v) şöyle buyurdu: “Öğleden
sonra dört rekat namaz kılan her mü’minin yüzüne Allah, ebediyen Cehennem
ateşini dokundurmaz.” (İbn Mâce,
İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1791- Ümmü Habibe
(r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Kim
öğleden önce dört, sonrada dört rekat namaz kılarsa, Allah o kimseye Cehennem
ateşini haram kılar.” (
1792- Ümmü Habibe
(r.anha), Rasûlullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu naklediyor: “Öğle
namazından önce ve sonra dört rekat namaz kılan kimseye, Allah Cehennem ateşini
haram kılar.” (İbn Mâce, İkametü’s Salat:
100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)
1793- Muhammed b.
Ebu Süfyan (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Ölüm kendisine yaklaşınca
kıvranmaya başladı ve şöyle dedi: Ebu Süfyan’ın kızı, kızkardeşim Ümmü Habibe
şöyle aktarmıştı: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Her kim
öğleden önce dört sonra da dört rekat namaz kılmayı alışkanlık h
1794- Ümmü Habibe
(r.anha)’dan rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: “Kim, öğle
namazından önce dört, sonra da dört rekat namaz kılarsa; Allah, ona Cehennem
ateşini dokundurmaz.” (İbn Mâce,
İkametü’s Salat: 100; Müslim, Salatül Müsafirin: 15)