MELEK VE İNSAN

 
 
 

CEHENNEM

 
 

      Kıyâmet olayından sonra canlıların yeniden dirilip mahşer yerinde toplanmalarına Haşir ve mahşer yerinden Cennet ya da Cehennem'e sevk edilmelerine de Neşir denir.
      İşte Neşir başlayınca, yüce Allah kâfirleri teker teker Cehennem melekleri zebânîlere teslim edecek ve şöyle emir verecek:

      "Onu tutun, (elini boynuna) bağlayın, sonra onu Cehennem'e atın." (Hâkka 30-31)

      Yüce Allah'ın emri ile Cehennem melekleri o korkunç zebânîler, kâfirleri tutup ellerini boyunlarına bağlayınca ve sonra Cehennem'e doğru sevk etmeye başlayınca, çılgınca ağlamaya ve korkunç seslerle bağırmaya başlayacaklar ama...
      Yüce Allah şöyle buyuruyor:

      "Kâfirler bölük bölük Cehennem'e sevk olunup, oraya vardıklarında, onun (Cehennem'in) kapıları açılacak ve görevliler (zebânîler) onlara diyecek ki; Rabbinizin âyetlerini okuyan ve bugünün likâsından (Cehennem azabından) sizi uyaran içinizden peygamberler gelmedi mi?
       (Kâfirler) Geldi ama, ah! Ne çare ki azap sözü kâfirlerin üzerine hak oldu diyecekler!"
(Zümer, 7)

      Cehennem melekleri zebânîler, akıllı ve bilinçli varlıklar olan insanların o yalan dünyaya aldanıp Cehennem'e gelmelerine şaşacak ve şaşkınlıklarını gidermek için,
      "Yoksa size peygamber gelmedi mi? Bugünleri haber verip sizi uyarmadı mı?" diyecekler.
      Ve sonra kâfirlere:

      "Denilecek ki; Girin Cehennem'e kapılarından, içinde ebedî kalıcı olduğunuz halde, (işte dünyada) büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür." (Zümer, 72)

      Binlerce yıl mahşer güneşinin aşırı sıcağı altında aç, susuz ayakta dikilenler ve sürekli korku ve stres içinde sonucu bekleyenler,
      Mahşer güneşinden binlerce kat daha sıcak ve mahşer yerinden binlerce kat daha kötü olan Cehennem'e sevk edilince,
      Gerçekten şok olacaklar ama korkunç zebânîler tarafından itile kakıla Cehennem'e atılacaklar.

      Cehennem'e giriş!
      Yüce Allah buyuruyor:

      "(Cehennem, kâfirleri görünce) öfkesinden infilâk edip paramparça olacak hale gelecek." (Mülk, 8)

      Yüce Allah'a inanmayan, ilâhî emirleri dinlemeyen, peygambere isyan eden ve çağdaşlık adına her çeşit ahlâksızlığı yapan kâfirlere karşı, Cehennem gayrete gelip öfkelenecek ve o anda ısısı kat kat artacak.
      Ve işte o anda Cehennem'e giren kâfirlerin...

      "Ateş (alevler) yüzlerini yakacak ve onlar orada dişleri (açıkta) sırıtıp kalacak."
(Mü'minûn, 104)

      Kâfirler, zebânîler tarafından itile kakıla ve sen beni yoldan çıkardın diye birbiri ile tartışa tartışa ceheneme girerken,
      Alevler yüzlerini yakacak, dudaklarını kavuracak ve dişleri sırıtıp açıkta kalacak.
      Alevler yüzlerini yakınca, dudakları kavrulunca ve dişleri sırıtıp meydana çıkınca, gerçekten yüzleri çok çirkin, çok korkunç olacak ve kâfirler birbirinden tiksinti duyacak.

      Kâfirlere Cehennem'de ilk ziyafet!
      Yüce Allah buyuruyor:

      "Sonra siz, ey sapıklar! İnkârcılar!
Elbette zakkum ağacından (meyvesinden) yiyeceksiniz!
Karnınızı onunla dolduracaksınız!
Üstüne de kaynayan suyu, susuz kalıp suya kanamayan devenin içişi gibi içeceksiniz!
İşte ceza günü onlara ilk ziyafet! budur."
(Vâkıa, 51-56)

      Mahşer yerinde binlerce yıl aç kalanlar, zakkum ağacını görünce dayanamayıp, onun acı, yakıcı meyvesinden abur cubur yiyip, karınlarını tıka basa dolduracaklar.
      Sonra, zakkum ağacının meyveleri etkisini gösterip içleri yanmaya başlayınca bu defa da fokur fokur kaynayan hamim suyuna koşacaklar.
      Fokur fokur kaynayan ve buharı yüzlerini yakan hamim suyunu susuz kalıp suya kanamayan devenin içtiği gibi içecekler.
      Daha sonra, hamim suyunun etkisi ile içleri yanmaya ve bağırsakları parçalanmaya başlayınca, kendilerini yerlere, ateşin üstüne atıp kıvranacaklar.

      Cehennem'deki kâfirlerin yalvarışı!
      Yüce Allah buyuruyor:

      "Onlar orada (Cehennemde) şöyle yalvaracaklar: Ey Rabbimiz! Bizleri çıkar (tekrar dünyaya gönder), yapmakta olduğumuz (günahların yerine) salih ameller yapalım.
(Yüce Allah buyuracak:) Size orada düşünecek olanın düşüneceği kadar (yeterli) ömür vermedik mi? ve size uyarıcı (peygamberler) de geldi. Şu halde (Cehennem'in azabını) tadın. Çünkü zâlimler için kurtarıcı yoktur."
(Fâtır, 37)

      Bizi buradan çıkar ve tekrar dünyaya gönder diyenlere yüce Allah:
"Size orada düşünecek olanın düşüneceği kadar (yeterli) ömür vermedik mi? ve size uyarıcı (peygamber ya da peygamber vekili) de geldi" buyuracak.
      Kâfirlerin Cehennem'den kurtulma ve tekrar dünyaya dönme istekleri kabul edilmeyince, bu defa zebânîlere şöyle yalvaracaklar.
      Yüce Allah buyuruyor:

      "Ateşte bulunanlar Cehennem zebânîlerine diyecekler ki: (Ne olur) Rabbinize dua edin de, bir gün için olsun bizden azabı hafifletsin." (Mü'min, 49)

      Tekrar dünyaya dönme ve Cehennem azabından tamamen kurtulma ümidini yitiren kâfirler, bir gün için bile olsa azaplarının hafifletilmesine de razı olacaklar ama, bu istekleri de kabul edilmeyince, ölümü isteyecekler ve bunun için zebânîlerin lideri Mâlik'e şöyle yalvaracaklar.
      Yüce Allah buyuruyor:

      "(Kâfirler) Yâ Mâlik! diye feryat edecekler. (Ne olur) Rabbin bizi öldürsün de işimizi bitirsin. (Mâlik) Diyecek ki: Siz (Cehennem'de ebedî) kalıcısınız." (Zuhruf, 77)

      "Ölümlerden ölüm beğen" diye bir ata sözümüz vardır. İşte Cehennem'deki kâfirler ölümün her çeşidine razı olacaklar ama, hiç birini bulamayacaklar,
      Yani ölemeyecekler.

      Peki sürekli yaşayacaklar mı?
      Yüce Allah buyuruyor:

      "Sonra orada (Cehennem'de) ne ölecek, ne de yaşayacak." (el-Â'lâ, 13)

      Son seçenekleri olan ölüm istekleri de kabul edilmeyen kâfirler, ölemedikleri, ölüp kurtulamadıkları gibi, Cehennem'deki yaşantılarına hayat da denilemeyeceğinden,
Yüce Allah "Ne ölecek, ne de yaşayacak" buyuruyor.

      Cehennem'deki mü'minlere gelince!
      İnandığı halde İslâm'ı yaşamayan ve günahlardan kopamayanlar, ilâhî adaletin gereği günahları kadar yanmak üzere Cehennem'e atılsalar da...
      Orada ebedî kalmayacak ve azapları, kâfirlerin azabından hafif olacak.
      Cehennem meleklerinin lideri olan Mâlik; "Ey! Filan oğlu filan, Ey! Filan kızı filan günahlarından temizlendin, Cehennem'den çık, Cennet'e git" deyince!...
      Günahı daha fazla olan mü'minler, "Ah! Bizim günahımızda daha az olsaydı, şimdi biz de çıkardık" diyecekler ve dünyada günah işlediklerine çok pişman olup kendilerini kınayacaklar.
      En son mü'min 70 bin yıl yandıktan sonra, Cehennem'den ancak emekleyerek, sürünerek çıkabilecek, ardından hiç açılmamak üzere Cehennem kapıları kapanıp mühürlenirken, işte o an kâfirlere çok zor gelecek ve Cehennem onların ebedî vatanı olacak.

bironcesi

 

 

bir sonrasi