Bakara, 40-48, kavram, 48-57
KUR'AN KAVRAMLARI DERSİ
ALTINCI SINAV SORULARI
1) Peygamberimiz'in bir hadisinden anlaşıldığına göre sabır, üç çeşittir. Seçeneklerden hangisi, sabrın çeşitlerinden biri değildir?
a- Başa gelen musibetlere, hastalık, âfet ve belâlara tahammül etmek
b- Dinimize ve kutsal değerlerimize yapılan saldırı ve hakaretlere sabr etmek
c- Haramlardan kaçınmada, nefsimizin arzularına karşı direnmek
d- Allah'a itaat ve ibadetlerde, bunların zorluklarına karşı sabr etmek
2) Şefaat konusunda aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
a- Sahte tanrıların, putların şefaati olmaz. Müşriklerin putlarıyla ilgili şefaat beklentileri boşunadır.
b- Kur'an'da (şahs-ı muayyen/belirli kişi -isim- olarak, kimin veya kimlerin şefaat etme izni/yetkisi alacağı belli olmadığı gibi; muayyen şahıs olarak kime veya kimlere şefaat edileceği de belirtilmemiştir.
c- Şefaate güvenip sâlih amelleri terk etmek Kur'an'da açıklanan şefaat anlayışına terstir.
d- Şefaat, sadece âhirette olur ve her şefaat güzeldir; dolayısıyla dünyevî şefaat ve kötü şefaat olmaz.
3- Kur’an’da aklı kullanmak övülmekte, kâfirlerin akıllarını kullanmadıkları belirtilmektedir. Aklını kullanmayanı müslüman kabul etmediği gibi, insan olarak bile görmez Kur’an. Kur’an’daki akıl ve vahiy anlayışından yola çıkarak aklın önemi hakkındaki aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
a- Akıl, gerçeğin yegâne kaynağıdır. Akla uymayan bir şey, gerçek (hak) olamaz. Onun için İslâm, akıl ve mantık dinidir.
b- Kur’an’a göre salt akıl, kullanılmayan potansiyel olarak kalan bir akıl, hiçbir anlam ifade etmez. O yüzden Kur’an’da “akıl” kelimesi, hep fiil olarak (aklı kullanma şeklinde) geçer.
c- İslâm’a göre, ancak akıllı kimseler Allah’ın tekliflerinden sorumludurlar. Deliler ve iyiyi kötüden ayırt edemeyen, temyiz kabiliyetinde olmayan çocuklar sorumlu değillerdir.
d- Akla nakil, yani Kur’an ve onun açıklaması olan sünnet yön verirse isabetli karar alır. Hevânın (aşırı arzu ve isteklerin) güdümündeki akıllar, doğru hükme ve hidâyete ulaşamazlar.
4- “Yapılmış olsa, meydanda bulunsa da hiçbir hükmü ve geçerliliği olmayan şey, hakkı örten perde, zulüm ve hak edilmeyen şey” anlamlarında kullanılan ve sözlükte “boş, boşa giden, doğru olmayan, hükümsüz” demek olan kelimeye Kur’an terminolojisinde ne ad verilir?
a- fâsid b- bâtıl c- günah d- yanlış
5- Bilindiği gibi “Benî İsrâil” ile ilgili Kur’ân-ı Kerim’de çok sayıda âyet vardır. Kur’an’da geçen “İsrâiloğulları” nın anlamları içinde aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
a- İsrâil, Ya’kub (a.s.)’un lakabıdır. Dolayısıyla, Ya’kub oğulları demektir.
b- İsrâil, Allah’ın kulu anlamındadır. İsrâiloğulları, yahudi ve İbranilere denilir.
c- İsrâil, bugünkü muharref Tevrat’a göre, savaşan Tanrı veya Tanrıya karşı kuvvetli demektir. Hz. Ya’kub’un -hâşâ- Tanrı ile güreşip onu yendiği(!) için bu adı aldığı iftirası atfedilmektedir.
d- İsrâil, Kitap demektir. İsrâiloğulları anlamına gelen “benî İsrâil” de “ehl-i kitap”, yani kitap ehli demektir. Kendilerine Hz. Musa’nın şahsında Tevrat indiği için bu ad verilmiştir.
6- Bakara suresi 41. âyetinde “Âyetlerimi az bir karşılık ile satmayın” buyruluyor. Allah’ın âyetlerini az bir karşılığa, dünyevî çıkarlara değişen kimliğe Bel’am denilmesi meşhurdur. A’râf suresi 175-176. âyetlerinde özellikleri anlatılan Bel’am’la ilgili olarak, seçeneklerden hangisi yanlıştır?
a- Kendisine Allah’ın âyetleri verildiği halde hevâ ve hevesine uyup azgınlaşan, kâfir ve zâlimlerin emrindeki din adamlarına Bel’am denir.
b- Bel’am, azgınlığının temel sebebi, dünyevî makam – mevkî, mal – mülk, şan – şöhret sevdası olan, dinini satıp karşılığında çok az bir şey alan Firavunların emir ve hizmetine hazır resmî din adamı tipidir.
c- Bel’am, All’h’ın âyetlerini çok az bir paraya sattığı için bu ismi almıştır. O yüzden dini ve âyetleri, büyük makam karşılığında veya çok paraya satanlara Bel’am denilmez.
d- Adam şahsiyetini kaybederek, köpek gibi bir çanak yal veya bir kemik uğruna her çeşit zillete katlandığından bu karakter, Kur’an’da köpeğe benzetilmiştir.
7- Kelime anlamı olarak; bereket, artmak, üremek ve temizlemek demek olan, malda bereket ve artışı sağlayacak yola götürdüğü, cimrilik kirlerini giderdiği ve insanın iç dünyasında bir arınma meydana getirdiği için bu anlamları içeren kelime ile ifade edilen kavram nedir?
a- salât b- zekât c- infak d- namaz
8- “İyilik, hayır işlerinde genişlik, ihsân, itaat, doğruluk, bol bol iyilik ve iyilikte bulunan” anlamlarına gelen Kur’an kavramı nedir?
a- Hayr b- ihsan c- birr d- akıl
9- “Rükû edenlerle beraber rükû edin.” (2/Bakara,
43) âyeti, rükû ile kastedilen farz namazları cemaatle kılmayı ifade
etmektedir. Kur’an’da emredilen “cemaat”, en geniş anlamda aşağıdaki
ifadelerden hangisinde doğru olarak tanımlanmıştır?
a- Aynı dine inanan, aynı kıbleye yönelen, aynı fikir ve inanç etrafında bir araya gelen insanların oluşturduğu ümmet topluluğuna cemaat denir.
b- Cemaat, rastgele, tesadüfen oluşan veya şartların bir araya getirdiği insan grubu demektir.
c- Üyelerin yaptıklarının bilincinde olsun veya olmasın, şuurlu veya şuursuz kalabalığa, bir araya gelmiş kitleye denir.
d- Cemaat, namazdan namaza bir araya gelen, o semtteki câmiye devam eden müslümanların oluşturduğu beraber namaz kılma eylemlerine ve bu toplu ibadete katılanlara denir.
10- Bilindiği gibi, Bakara sûresi, 42. âyetinde: “Hakka bâtılı karıştırmayın.” denilmektedir. Aşağıdaki seçeneklerden hangisi hakka bâtılı karıştırmak konusuna girmez?
a- Yanlış, bâtıl, küfür veya şirk türünden düşünce ve davranışları hak olarak göstermek, hakkı bâtıl ile örtmek.
b- Bâtılın hâkim olduğu bir ortamda yaşadığı halde, yaşayışında bazı hak ve doğrulara yer vermek.
c- Hak ile bâtılı birbirinden ayırmamak, karışık olarak sunmak veya yaşamak.
d- Allah’a ait mutlak doğruların yanına tahrif edilmiş olanları, bâtılları, yalan ve yanlışları da katmak.
11- Sabır konusunda aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
a- Sabır, mü’minin silâhıdır. Namazla birlikte Allah’a dua etmenin temel vesilelerinden biridir.
b- Sabır özgürlüktür; Sahte tanrıların, egemen güçlerin, zâlimlerin ve nefsin emirlerine karşı direnip teslim olmamaktır.
c- İlk sarsıntıda sabır göstermek kolaydır; Sabrın kemâli, zor olayların sonunda gösterilen sabırdır.
d- Belâ, musibet ve zorluklar, en çok peygamberlere ve sâlih amel işleyen müttakî müslümanlara gelir.
12- Sözlükte engellemek, alıkoymak, bağlamak gibi anlamlara gelen, idrâk etmek, kavrayış, zekâ bilgi edinmeye yarayan güç ve bu güçle elde edilen bilgi, düşünme, anlama ve bilgiye ulaşma yeteneğine Kur’an terminolojisinde ne ad verilir?
a- Akıl b- fikir c- âyet d- delil
13- Sözlük anlamı olarak; “bir kimsenin bağışlanmasını istemek, başkası adına yardım istemek, dua ve rica etmek olan”, terim anlamı olarak; “bir mü’minin günahlarının bağışlanması için Allah’a dua edip yalvarma”ya Kur’an kavramı olarak ne ad verilir?
a- İstiâne b- duâ c- fidye d- şefaat
14- “Âyetlerimi az bir karşılık/bedel ile satmayın” (2/Bakara, 41) ifadesinin açıklaması, seçeneklerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
a- Âyetler, vahiy ürünü olduğu için, yüksek paralar karşılığında okunmalıdır.
b- Âyetler, birinci sınıf, kaliteli çerçevelere konup yüksek ücretlerle satılmalıdır.
c- Âyetler, dünya menfaati karşılığında terk edilmemeli, çıkarlar uğruna yanlış yorumlanmamalıdır.
d- Âyetleri satın almaya kimsenin gücü yetmez; onların bedeli yüksektir, pahalıdır.
15- Aşağıdakilerden hangisi İsrâiloğullarının karakteri ve yahudileşen insanların alâmet ve özelliklerinden değildir?
a- Dünyevileşmek, maddeyi putlaştırmak, altına, buzağıya ve heykele tapmak
b-Kur’an’ın değil; Tevrat’ın hükümleriyle hükmetmek, sadece Tevrat’a ve Onun hükümlerine uymak
c- Sözlerinde durmamak, Allah’a verdikleri ahidlerini bozmak
d- İçlerinden bazılarının maymuna çevrilmelerini gerektirecek kadar maymunca taklitçilik ve şahsiyetsizlik
16- Aşağıda hak-bâtıl konusunda, seçeneklerden üçünde hakla bâtılın birbirine karışmış şeklini göreceksiniz. Hakla bâtılın karışması, hakkın ortadan kalkması demek olduğundan, doğru, yani katıksız hak olan cümle hangisidir?
a- Hak ile bâtıl, doğru ile yanlış, güzel ile çirkin, ancak vahiy ile bilinir ve vahiyle anlam kazanır. Vahiyle ispatlanmayan doğrular, mutlak doğru/kesin hak vasfını kazanamazlar.
b- Bâtıl, suyun üzerindeki köpük gibidir; hakkın asalağı olarak meydana gelir, bâtılın kendine ait gücü yoktur, o hakkın gücü ile hareket eder. Onun için bâtıl hak kadar, hatta daha fazla güçlüdür.
c- Hak ve hakikat Allah’a aittir. Onun için hak ve hukuktan bahseden herkes, Allah’tan ve O’nun hükmünden bahsediyor demektir.
d- Allah, bâtıl bir şeyi yaratmaz, sadece hakkı var eder. Bâtıl, sahte bir görüntüden ibarettir, yanılsamadır; aslında her şey sadece haktan ibarettir.
17) Tâviz ve uzlaşma anlamında kullanılan; yağ çekmek, yumuşak davranmak, uzlaşmak, müsâmaha göstermek, hoşgörü, kararsızlık göstermek, iki yüzlü davranmak, net ve açık olmamak, bâtılı ve düşmanı hoş görmek, idâre-i maslahatçılık yapmak gibi anlamlara gelen ve dolayısıyla hakka bâtılı karıştırmak deyince ilk akla gelen, Türkçe "tâviz" ve "uzlaşma" kelimelerinin Arapça karşılığı olan kavrama ne ad verilir?
a- murâkabe b- ketm c- müdâhane d- hoşgörü
18) “Zekât”la ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
a- Zekât, hicretten sonra farz kılınmış bir ibadettir. Hicretten önce hiçbir ümmete farz kılınmamıştı. Sadece Muhammed (s.a.s.) ümmetine farz kılınan zekât, başka şeriatlerde yoktur.
b- Hz. Ebu Bekir halife olarak seçildikten sonra, zekât vermeyeceklerini bildirerek isyan eden kabilelere sırf bu yüzden savaş açmıştır.
c- Zekât, kişinin diğer insanlara karşı görevleri için baş örnektir. Zekât emri, insanın topluma karşı sorumluluklarını temsil eder.
d- Zekât, her müslümana farz değil; dinen zengin sayılan kişilere farzdır. Kişi, dinen zengin sayılır sayılmaz da farz olmaz; zengin olarak bir sene yaşadıktan sonra farz olur.
19) Bilindiği gibi Bakara suresi 44. âyette: “Siz Kitab’ı okuduğunuz, gerçekleri bildiğiniz halde, insanlara iyiliği emrediyor, kendinizi unutuyor musunuz? Aklınızı kullanmıyor musunuz?” buyruluyor. Âyette geçen “insanlara iyiliği emredip kendini unutmak” ifadesiyle ilgili olarak, aşağıdaki hükümlerden hangisi yanlıştır?
a- İyiliği emredip kendini unutmak, daha çok İsrâiloğullarının ve yahudileşen tiplerin özelliğidir; çifte standartlı olmak, özü başka sözü başka olmaktır.
b- Kendini unutarak kötülük/günah işleyen kimseler, iyiliği emredemez. Kendisi tümüyle günahlardan uzaklaşmalıdır ki, iyilikleri başkalarına emredebilsin.
c- Mâruf ve münkeri (kötülük ve iyiliği) gerektiği şekliyle bilen kimsenin günahının cezası, bunları bilmeyenlerin cezasına göre daha ağır olacaktır.
d- Başkasına iyilikle emredip kendisini unutmak, akılla bağdaşmaz. Çünkü bu, bindiği dalı kesmek, başkasını selâmete çıkarıp kendini ateşe atmaktır.
20) Namazdaki rükünleri yerli yerinde yapmak anlamına gelen, namazda rükû ve rükûdan sonra ayakta durma, secde ve iki secde arasındaki oturmanın hakkını vererek, tam bir sükûnet içinde ve yerli yerinde mutmain olarak yapmaya kavram olarak ne denilir?
a- Tertîl-i Kur’an b- Ta’til-i bayram c- Ta’dîl-i erkân d- Ta’bîr-i menâm
21) Yahudilik ve yahudileşme ile ilgili olarak, aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
a- Yahudiler, başlangıçta müslüman idiler. Daha sonra dejenere olarak yahudileştiler.
b- Yahudileşmek, sadece Benî İsrâil için ve tarihte kalmış bir problem değil; tüm insanlık için ve bütün zamanlarda geçerli bir sorundur.
c- Yahudileşme eğilimi, müslümanları doğrudan ilgilendirdiği için Kur’an, 700’den fazla âyetiyle bu tehlikeye dikkat çekerek İsrâiloğullarının yahudileşme sürecini ibret olarak açıklamıştır.
d- İslâm, milâdî 571 yılında Hz. Muhammed (s.a.s.)’e gönderilmiş, yahudilikten çok farklı bir dindir. O yüzden yahudiler, müslüman olup müslümanlaşabilir ama, bir müslüman yahudi olamaz ve yahudileşemez. Yahudi özellikleri, müslümanların değil; sadece İsrailoğullarının özellikleridir.
22) Kelime anlamı olarak; “(aklın ve şeriatın gerektirdiği durumlarda) nefsi hapsetme, kendine hâkim olma, ayak direme, tahammül etme”, Kur’anî kavram olarak, “İslâm’ı nefsimize ve hayata hâkim kılma mücadelesinde iç ve dış düşmanlarımızdan gelen zorluklara göğüs gerip yılgınlık göstermeyerek aktif bir direnişte bulunma”ya kavram olarak ne ad verilir?
a- akıl b- hak c- sabır d- şükür
"Ey
İsrailoğulları, size verdiğim .......... hatırlayın (sakın onları unutmayın),
Bana verdiğiniz ......... /....... tutun ki, Ben
de size verdiğim ......../........ ........ ve sadece Benden korkun!" (2/Bakara,
40) "Elinizdekinin (Tevrat'ın) aslını ........
edici olarak indirdiğime (Kur'an'a) ....... edin! Sakın ........ /onu inkâr
edenlerin ilki olmayın! Âyetlerimi az bir karşılık ile ........, yalnız Benden
(Benim azabımdan) ..........." (2/Bakara, 41)
23) Yukarıdaki âyet meallerinde boş bırakılan yerlere, seçeneklerden sırasıyla hangi kelimeler gelmelidir?
a- nimetlerimi; ahdi/sözü; ahdi/sözü tutayım; tasdik; iman; fâsıkların; değişmeyin; sakının.
b- güzellikleri; misakı/sözü; misakı/sözü tutayım; tasdik; kabul; kâfirlerin; değişmeyin; korkun.
c- nimetimi; va'di/sözü; va'di/sözü tutayım; kabul; iman; müşriklerin; satmayın; sakının.
d- nimetimi; ahdi/sözü; ahdi/sözü tutayım; tasdik; iman; kâfirlerin; satmayın; korkun.
"Hakka bâtılı
.......... bilip dururken hakkı
......... (2/Bakara, 42) "Namazı ........ kılın, zekâtı (hakkıyla)
verin, ....... edenlerle birlikte siz de
rükû edin." (2/Bakara, 43) "Siz ......... okuduğunuz (gerçekleri
bildiğiniz) halde, insanlara ......(......) emredip kendinizi unutuyor musunuz?
.......... kullanmıyor musunuz?" (2/Bakara, 44)
24) Yukarıdaki âyet meallerinde boş bırakılan yerlere, seçeneklerden sırasıyla hangi kelimeler gelmelidir?
a- karıştırmayın; gizlemeyin; geciktirmeden; ibadet; okulda; dini (İslâm'ı); Aklınızı
b- katmayın; reddetmeyin; güzelce; rükû; Tevrat'ı; ma'rûfu (iyiliği); Bilginizi
c- karıştırmayın; gizlemeyin; dosdoğru; rükû; Kitab'ı; birr'i (iyiliği); Aklınızı
d- katmayın; unutmayın; tümüyle; secde; Kur'an'ı; ihsanı (iyiliği); Kafanızı
"Sabırla ve ......... (Allah'tan) .......... isteyin. Şüphesiz bu (sabır ve namaz), kalbi Allah'a .......... olanlardan başkasına ....... ve ....... gelir." (2/Bakara, 45)"İşte o, ....... Allah'a saygı ile ürperenler, kendilerinin herhalde ......... kavuşacaklarını ve O'na ......... düşünen ve kabullenen kimselerdir." (2/Bakara, 46)
25) Yukarıdaki âyet meallerinde boş bırakılan yerlere, seçeneklerden sırasıyla hangi kelimeler gelmelidir?
a- direnmeyle; yardım; teslim; gereksiz ve zor; vücudu; cennete; ulaşacaklarını
b- namazla; yardım; saygılı; zor ve ağır; kalbi; Rablerine; döneceklerini
c- namazla; cennet; ibadetli; zor ve yanlış; vücudu; cennete; ulaşacaklarını
d- duayla; affınızı; ibadetli; zahmetli ve zor; tüyleri; huzura; döneceklerini
"Ey .......... Özellikle size ........ nimetimi ve sizi (bir zamanlar diğer).......... üstün kıldığımı ......... " (47) “İleride gelecek bir .......... korkun ki, o günde hiçbir kimse başkası için herhangi bir........ bulunamaz. Hiç kimseden ........ kabul olunmaz ve ......... (bedel) de alınmaz. Onlara asla ........ edilmez.” (48)
26) Yukarıdaki âyet meallerinde boş bırakılan yerlere, seçeneklerden sırasıyla hangi kelimeler gelmelidir?
a- İsrâiloğulları!; verdiğim; insanlardan; hatırlayın; günden; ödemede; şefaat; fidye; yardım
b- insanlar!; sunduğum; insanlardan; hatırlayın; azaptan; ödemede; fidye; şefaat; hizmet
c- İsrâiloğulları!; verdiğim; müslümanlardan; anın; cezadan; şefaatte; para; ücret; yardım
d- müslümanlar!; verdiğim; müslümanlardan; hatırlayın; günlerden; ödemede; afda; fidye; hizmet