"Şüphesiz ki kıyamet gününde cehennemliklerin azap itibariyle en hafif olanı, ayaklarının altına iki kor parçası konulan ve onların sıcağından beyni kaynayan kimsedir. O zanneder ki kendisinden daha şiddetli azap gören hiç kimse yoktur. Halbuki o, onlar içinde azabı en hafif olanıdır."[1]
"Yüce Allah, azabı en hafif olan kimseye 'dünyada olan her şey senin olsaydı (kendini kurtarmak için) onu fidye olarak verir miydin?' diye soracak. O: 'Evet' diye cevap verecektir. Bunun üzerine Allah Teala: 'Ben senden, sen henüz Adem'in sulbünde iken bundan çok daha kolayını istemiştim. O da, Bana şirk koşmamandı. Fakat sen şirkten başkasını kabul etmedin.' buyuracaktır."[2]
"Ademoğlunun yaktığı ateş, cehennem ateşinin yetmiş cüzünden bir parçadır."[3]
"Sizin (şu dünya) ateşiniz, cehennem ateşinin yetmiş cüz'ünden bir parçadır." Ashab:
"Ya Rasülallah, Dünya ateşi (kâfirleri, fâcirleri azap için) herhalde kâfidir" dediler. Rasülüllah:
"Cehennem ateşi (miktar ve sayıca) dünya ateşleri(nin tümü) üzerine altmış dokuz derece fazla kılındı. Bunlardan her birinin harareti, bütün dünya ateşinin harareti gibidir."[4]
"Kıyamet gününde bir kişi getirilip cehenneme atılır da cehennemde onun bağırsakları derhal karnından dışarı çıkar. Sonra o kişi (bağırsakları etrafında) değirmen merkebinin değirmende döndüğü gibi döner. Bunun üzerine cehennem halkı o kişinin başına toplanıp da: 'Ey filan! Halin nedir? Sen bize (dünyada) iyilikle emredip bizi kötülükten nehyeden (bir öğütçü) değil miydin?' derler. O da: '(Evet ben öyleydim, fakat) ben sizi ma'ruf ile emrederdim; halbuki kendim yapmazdım. Yine ben sizi münkerden nehyederdim de kendim işlerdim!' diye cevap verir."[5]
"Cehennem irininden bir kova dünyaya dökülmüş olsa, dünyadakilerin hepsi kokardı."[6]
"Cehennem, şehvetlerin perdeleriyle örtülmüştür. Oraya şehvetler (irtikâbı) ile (girilir). Cennet de nefsin hoşlanmadığı ibadetlerle korunmuştur. (Buraya da ibadet meşakkatleriyle girilir)"[7]
"(Ashabım!) Cennet, sizin her birinize nalınının tasmasından (ayakkabısının bağından) daha yakındır. Cehennem de bunun gibi (yakın)dır (Tâat cennete; ma'siyet de cehenneme yaklaştırır)."[8]
[1] Buhari, Rikak 51; Müslim, İman 363, 364; Tirmizi, Cehennem 12.
[2] Buhari, Rikak 49; Müslim, Müsafirun 51, 52.
[3] Muvatta, Cehennem 1; Müsned-i Ahmed 2/ 467.
[4] Buhari, Tecrid-i Sarih c. 9, s. 50.
[5] Buhari, Tecrid-i Sarih, c. 9, s. 51.
[6] Tirmizi, Cehennem 4; Müsned-i Ahmed, 3/ 28, 83.
[7] Buhari, Tecrid-i Sarih, c. 12, s. 195.
[8] Buhari, Tecrid-i Sarih, c. 12, s. 195. Ahmet Kalkan, Kur’an Kavram Tefsiri.