﴿ اَلسَّلاَمُ ﴾

SELÂM

Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:

O Allah ki, O’ndan başka ilâh yoktur. Melik’tir; Kuddûs’tur; Selâm’­dır…[1]

Bir hadis-i şerifte ise Hz. Peygamber şöyle dua etmiştir: “Ey Allah’ım! Sen Selâm’sın; Selâm (esenlik) yalnız sendendir. Ey ikram ve celâl sahibi olan! Sen ne yücesin.”[2]

İbn Arabî der ki: “İslâm âlimleri, bizlerin Allah hakkındaki “Selâm” sö­zümüzün nispet anlamında olduğu ve takdirinin “selâmet, esenlik sahibi” olduğu konusunda hemfikirdirler. Ancak nispetin burada ne anlama geldiği konusunda üç farklı görüşe ileri sürmüşlerdir. Bunlar:

1- Selâm, hiçbir ayıbı olmayan, her türlü eksiklik ve kusurdan uzak olan demektir.

2- Selâm, huzur ve esenlik sahibi demektir. Yani cennetteki kullarına esenlik, mutluluk ve huzur verendir. Şu âyet bu anlamı teyit etmektedir: “Çok esirgeyen Rab’dan onlara bir de “Selâm” sözü (vardır).[3]

3- Selâm, varlıkları karanlıklardan kurtaran demektir. Bu, el-Hattâbî’nin görüşüdür.

İkinci ve üçüncü maddelerdeki anlamlara göre Selâm, Allah’ın fiilî sıfatlarından; birinci maddedeki anlama göre ise zatî sıfatlarındandır.

Selâm’ın, “kullarını esenliğe çıkaran” anlamında olduğu söylenmiştir.

İbn Kesir ise şunları söyler: “Selâm, zatında, fiillerinde ve sıfatlarında mükemmel oluşu nedeniyle her türlü eksiklikten, noksanlıktan, kusur ve ayıptan salim olan demektir.”[4]


 

[1]     Haşr, 23.

[2]     Müslim, 591.

[3]     Yasin, 58.

[4]     İbn Kesir, 8/63.