﴿ اَلْقَوِيُّ - اَلْمَتِينُ ﴾
KAVÎ
- METÎN
Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
“Şüphesiz Allah, güç sahibidir, azizdir.”[1]
“Hiç şüphesiz, rızık veren, metin kuvvet sahibi olan Allah’tır.”[2]
el-Hattâbî der ki: “Kavî, Kâdir (gücü yeten) anlamında olabileceği gibi, her hangi bir şekilde acizliğin kendisine Hâkim olamadığı tam ve mutlak güç sahibi anlamında da olabilir. Allah’ın dışındaki varlıklar her ne kadar güç sahibi olarak nitelenseler de, bunların gücü sınırlı ve sonludur. Birçok şeylere güçleri yetmez.”[3]
el-Halîmî, Metîn ismi hakkında der ki: “Metîn, güç ve kuvveti azalmayan, güçsüz düşmeyendir. Bu durum yalnız Allah için geçerlidir. O’nun dışındaki bütün varlıklar, zamanla güçlerini kaybeder ve zayıf düşerler. Bu değişim, Allah için imkansız varlıklar için mümkündür.”
İbn Abbas, âyette geçen “Metîn” sözcüğünü “Şedîd” (çetin, zorlu) şeklinde açıklamıştır.[4]
Allah’ın isimlerini açıklamaya çalışanlar “Zü’l-kuvveti’l-metîn” (metin kuvvet sahibi olan) ifadesini tam ve mükemmel güç olarak açıklamışlardır. Aynı kök kelimeden türeyen metanet de, tam ve eksiksiz güç anlamındadır. Buna göre “el-kuvvetu’l-metîn”, güç ve kuvvetin sonudur, ötesi yoktur. Kavî, kendi üzerinde eser ve iz kabul etmez. Aksine yarattıkları üzerinde iz ve etki bırakır.
el-Hattâbî der ki: “Metîn, ilahlık ve birlik sıfatlarında durumu pek açık olandır. Buna göre “Zü’l-kuvveti’l-metîn”, açık kuvvet sahibi demektir.”[5]