﴿ اَلْوَدُودُ ﴾

VEDÛD

Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:

Gerçekten benim Rabb’im, esirgeyendir, sevendir.[1]

O, çok bağışlayandır, çok sevendir.[2]

Vedûd’ün iki anlamı vardır. Bunlar:

1- Fail vezninde seven anlamındadır. Yani Allah, peygamberleri, nebileri, dostlarını ve inanan kullarını sever.

2- Mef’ul vezninde sevilen anlamındadır. Yani Allah, sevilmeyi hak edendir. O, kulun bütün sevdiklerinden daha üstün bir sevgiyi hak eder. Hatta O, kulun kendi gözünden, kulağından ve nefsinden daha sevimlidir.[3]

Vud (sevgi) burada merhamete daha yakın bir anlam ifade eder. ancak aralarında fark vardır. Merhamet, zayıf olan birine acımayı ve merhamet et­meyi çağrıştırır. Vud (sevgi) ise, bu çağrışımı yapmaz. Aksine sevginin bir sonucu olarak başlangıçtan itibaren nimet vermeyi gerektirir.

Allah mutlak Vedûd (seven)’dür. O’nun iyilik ve ihsanı, kullarına ve dostlarına kesintisiz olarak ulaşır. Yüce Allah bu gerçeği şöyle ifade eder: “İman edenler ve salih amellerde bulunanlar ise, Rahmân (olan Allah), onlar için bir sevgi kılacaktır.[4]

Allah, marifeti ile dostlar tarafından, af ve merhameti ile günahkarlar ta­rafından, rızık vermesiyle de bütün canlılar tarafından sevilendir.[5]


 

[1]      Hud, 90.

[2]      Burûc, 14.

[3]      İbn Kayyim, “Celâü’l-efhâm”, s. 28.

[4]      Meryem, 96. Bkz. Râzî, a.g.e., s.  274.

[5]      Râzî, a.g.e., s.  274.