Kulun Ceberutlukla Nitelendirilmemesi

Kulun ceberûtlukla nitelendirilmesi hoş karşılanmamıştır. Çünkü Allah Teâlâ, kendi güç ve kuvvetiyle (ceberûtluğu) bütün ceberûtları (zorba/dik­ta­tör) yenmiş ve ululuğu ile onlara üstün gelmiştir. Hiçbir iktidar sahibinin hükmü O’na uygulanamaz. Bütün varlıklar ve iktidar sahipleri O’na boyun eğer. Hiç kimse O’na emir veremez. Herkes O’nun emirlerine uymak zorun­da­dır. Allah, emredilen değil; emir verendir. O, mağlup değil; gâlip olandır. Yüce Allah bu özelliğini bize şöyle haber vermektedir: “O, yaptıklarından so­rulmaz, oysa onlar sorguya çekilirler. [1]

Bütün insanlar, mükemmel değil; eksik nitelik sahibidirler. En küçük şey­den bile etkilenirler. Kurtçukların yiyeceği olurlar. Sinekler bile onları rahatsız eder. Açlık ve tokluğun esaretindedirler. Böyle niteliklere sahip olanlara ulu­luk ve yücelik nasıl yakışır?[2]

Yüce Allah, kulları arasında kendilerini cebbâr (üstün güç sahibi, zorba) ola­rak niteleyenleri şöyle kötülemiştir:

İşte Allah, her mütekebbir zorbanın kalbini böyle damgalar. [3]

Bir başka âyette Allah, Peygamberine şöyle buyurur:

Sen onların üzerinde bir zorba da değilsin. [4] Yani onları iman etmeye zorlayacak ve baskı altına alacak değilsin.

Tirmizî’de ve diğer hadis kitaplarında geçen bir hadis-i şerifte Hz. Peygam­ber şöyle buyurmuştur: “Yeryüzünde büyüklenen ve zorbalık yapan­lar kıya­met gününde insanların, üzerlerine bastığı karıncalar gibi diriltilir­ler.”[5]


 

[1]     Enbiya, 23.

[2]     Râzî, a.g.e., s. 194.

[3]     Mü’min, 35.

[4]     Kâf, 45.

[5]     Tirmizî, 2492; İbn Kayyim, a.g.e., s. 231.