Kadının Mahrem Olmayan Erkekle Tokalaşması

 

Kadının mahremlerinden olmayan bir erkekle tokalaşması haramdır. Fetva davet ve irşad dairesi genel başkanı Şeyh Abdülaziz b. Abdullah b. Bâz, İslamî Davet Kurulunun bastığı Fetvalarında[1] şunları söylemektedir: “Mahrem olmayan kadınlarla tokalaşmak mutlak olarak caiz değildir; kadınların genç ya da yaşlı olmaları arasında fark yoktur. Tokalaşan erkeğin de genç ya da yaşlı olması fark etmez. Çünkü bu durumda her iki taraf için de fitne tehlikesi vardır. Resulullah sallallahu aleyhi vesellem’den gelen şu rivayet sahihtir: “Resulullah sallallahu aleyhi vesellem’in eli asla bir kadının eline değmemiştir; o kadınlarla ancak sözlü olarak beyatleşirdi.” Kadının erkekle arada bir engel bulunduğu halde tokalaşması ile bir engel bulunmaksızın tokalaşması arasında da fark yoktur. Çünkü bu husustaki deliller geneldir. Ayrıca fitneye götüren bu yolun kapalı tutulması da gerekmektedir…”

Şeyh Muhammed Emin eş-Şankitî, Advau’l-Beyân adlı tefsirinde[2] şunları söylemektedir: “Şunu bil ki yabancı bir erkeğin kendisi için yabancı olan bir kadın ile tokalaşması caiz değildir. Onun bedeninin böyle bir kadının bedeninin herhangi bir yerine temas etmesi de caiz değildir. Buna dair bir takım deliller şöyledir:

1- Peygamber sallallahu aleyhi vesellem’ın “Ben kadınlarla tokalaşmam” dediği sabittir. Yüce Allah da: “Andolsun sizin için Allah’ın Resulunde uyulacak güzel bir örnek vardır” (el-Ahzab, 33/21) buyurmaktadır. O halde ona uyarak kadınlarla tokalaşmamamız gerekir. Az önceki hadisi gerekli açıklamalar ile birlikte Hac Sûresi tefsirinde söz konusu etmiş bulunmaktayız. Bu hadisi ihramlı halde iken ve bunun dışındaki hallerde erkeklere asfura boyanmış kıyafetleri giyinmenin yasaklığına delil olarak zikretmiştir. el-Ahzab suresinde bu, hicap ayetiyle ilgili olarak da onu söz konusu ediyoruz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem’in bey’at zamanında kadınlar ile musafaha etmemesi (tokalaşmaması) erkeğin kadın ile tokalaşmayacağına ve onun bedeninin herhangi bir bölümünü kadının bedenine değmemesi gerektiğine açık bir delildir. Çünkü dokunmanın en hafif çeşidi tokalaşmaktır. Tokalaşmanın gerektiği bir vakit olan beyatleşme vaktinde Peygamber sallallahu aleyhi vesellem’in tokalaşmayı terketmesi, caiz olmadığının delilidir. Kimse de ona muhalefet edemez. Çünkü o sözleri, fiilleri ve takriri ile ümmeti için şeriat koyandır.

2- Daha önce açıkladığımız üzere kadın bütünüyle avrettir. Onun hicaba bürünmesi gerekir. Gözü haramdan koruma emrini ancak fitneye düşmek korkusundan vermiştir. Şüphesiz bedenin bedene değmesi gözle bakmaya nisbetle insanın duygularını galeyana getirmekte ve fitneye çağırmakta daha güçlü bir etkendir. İnsaflı herkes bunun doğruluğunu çok iyi bilir.

3- Böyle bir iş yabancı bir kadından zevk almaya sebeptir. Çünkü günümüzde takva azalmış, emanet diye bir şey kalmamış, şüpheli hallerden uzak durmak (vera) görülmez olmuştur. Bizlere defalarca nakledildiğine göre avamdan olan bir takım kocalar baldızlarını ağızlarından öpmekte ve icma ile haram olan bu öpüşmeyi selamlaşmak diye adlandırarak: Ona selam ver demekte ve bununla onu öpmeyi kasdetmektedirler. Herhangi bir şüphenin söz konusu olmadığı gerçek şu ki; bütün fitnelerden, şüpheli hallerden ve sebeplerinden uzak kalmak gerekir. Bunların en büyüklerinden birisi de erkeğin kendisi için yabancı olan bir kadının bedenine herhangi bir şekilde dokunmasıdır. Harama götüren bir yolun ise kapatılması gerekmektedir…”

 


 

[1] I, 85.

[2] VI, 602-603.