d) Semavi Kitapların ikinci Derecedeki Gerçekleri İle ilgili Yanlış Düşüncelerden Kaynaklanan Küfür Suçları: 

 

Gerek Kur'ân-ı Kerim, gerekse ondan önceki semâvî kitaplar, ibadet ve insan yaşamını ilgilendiren konulardan başka birçok bilgiler daha sunmuş­lardır. Elbette bunlar da Allah Teala'nın verdiği bilgiler olmak bakımından son derece önemli ve inanılması gereken gerçeklerdir.

Bunların bazıları, aynı zamanda çeşitli bilimler için birer ipuçları­dır. Nitekim bu konulu âyetler, son zamanlarda özellikle yabancı bilim adam­la­rının dikkatini çekmiştir.

Bu âyetlerin ortaya koyduğu gerçekler özellikle ibadet ve ruhani ya­şamla yakından ilgili olmadığı için skolastik düşünce sahipleri tarafın­dan pek önemsenmemiş, hatta bu gerçekleri inkâr etmek, İslam Dini'nden çık­mak için yeterli bir neden oluşturmasına rağmen bu nokta üze­rinde hiç du­r­ulmamıştır. Ne ilginçtir ki günümüzün “modern dü­şünceli ve aydın din adam­ları” (!) olarak bilinen ilahiyatçılar da kendi alanlarını ilgilen­dirdiği kada­rıyla bu noktaya pek önem vermemişler­dir.

Örneğin, Ra'd Suresi'nin dördüncü âyetinde Allah Teâlâ (mealen): Yeryüzünde bitişik toprak parçaları, (ya da kıtalar) üzüm bağları, ekin­ler, ve hurmalıklar bulunduğunu hepsinin de aynı su ile sulandığını, ancak yi­yimde bazılarını diğer bazılarına üstün kıldığını ifade buyur­maktadır. Aslında bu âyetin olağanüstü önem taşıyan hayat ve tabiat sırlarıyla yüklü olduğuna büyük ihtimal vermek gerekir. Bununla bir­likte hiç kül­tür al­mamış sıradan bir insanın anlayış düzeyine indirge­nerek bu bilgiler global bir anlatım yöntemiyle verilmiştir. Burada ge­neldeki ihtimallerin tam ter­sine, eğitimsiz insanlardan çok okumuş ve kültürlü insanın bu âyet karşı­sında gereken ciddiyeti göstermemesi akla gelmektedir. Çünkü ukalalık ve küstahlık daha çok yarı okumu­şun, ya da başka bir deyimle okumuş cahilin kapıldığı psikozlardandır. Dolayısıyla yukarıdaki ve ben­zeri âyetler sözko­nusu olduğu zaman cid­diyetini koruyamayan “Bu da bir şey mi (!)”, “Bunu bilmeyecek ne var ?” gibi sözler sarfederek kendilerini bir şey sananlar ka­firden başka hiç bir şey olamazlar. [1]


 

[1] Ferit Aydın, İslam’da İnanç Sistemi, Kahraman Yayınları: 116-117.