İhraz ve ihya fiilleri emek olarak değerlendirilebilirse de, mülkün mücerred bu işlemlerin bedeli olmadığı da açıktır. Meselâ; 50 dönümlük değerli bir araziye ilk işgal ve on günlük bir ihya çalışması sonucu mâlik olan bir kimse, bu araziye on günlük emeği karşılığında mâlik olmuş sayılmaz. İslam, diğer hukuk sistemlerinde bulunmayan ve çalışmasının ve emeğinin karşılığı olarak kişiyi mülk sahibi kılan bir usulü getirmiştir. Bu da "mudarabe" yöntemidir.
Müdarabe emek-sermaye ortaklığıdır. Bu ortaklıkta başkasının sermayesini işleten kimse, sırf emeği karşılığında kârdan anlaşmaya göre pay alır. Maddî zarara sadece sermayedar. katlanırken; emek sahibinin zarara katlanması, yalnızca emeğinin boşa gitmesi şeklinde olur. Mudarabe, İslâm bankacılığının da esasını teşkil eder (bk. "Müdarabe" maddesi).