Kur'ân-ı Kerim'de, buraya aktarılamayacak kadar meleklerle ilgili birçok âyetler vardır. Bunlar arasında bir fikir vermesi bakımından aşağıya alınan âyet-i kerimeler önemli bilgilerle yüklüdür.
Örneğin Mekke'li müşrikler, gözlerinin önünde Hz. Peygamber (sav)'e bir melek inmediğini gerekçe göstererek O'nu sihirbazlıkla suçluyorlardı. Bunun üzerine Allah Teâlâ , onlara şu cevabı verdi.
"Eğer O'nu bir melek kılsaydık, yine de O'nu bir adam yapardık da onları düştükleri kuşkuya yine düşürürdük. " (En’am: 6/9)
Bu âyet-i kerimeden meâlen anlaşılanlar, biraz daha ayrıntılı olarak şudur: "Eğer Hz. Muhammed (sav)'e, onların görebileceği bir melek gönderseydik, onu yine adam şeklinde onlara gösterecektik. (Çünkü beşerî kapasiteyle insanoğlu, melekleri görme imkanına sahip değildir.) Hal böyle olunca da tabiatiyla onlar yine itirazda bulunacaklardı. Çünkü insan sûretinde gördükleri meleğin, gerçekten melek olduğuna birtürlü inanamayacaklardı.
Öyle ise değil bir melek göndermek, Hz. Muhammed (sav) in bizzat kendisi Allah tarafından melek kılınsaydı, insanlar O'nu göremeyeceklerdi. Binaenaleyh Allah Teâlâ yine O'nu bir adam şekline koyarak ancak insanlarla yüzyüze getirecekti. Bu da demek oluyorki: peygamberlerin dışında kalan sıradan insanlar, melekleri görebilecek özel yetilere ve onları algılayabilme gücüne sahip değildirler.
Müslüman olmuş Mekke'li arkadaşlarını yanından kovması için müşrikler Hz. Peygamber (sav)'e baskı yapınca Allah (cc) O'na şu cevabı vermesini emretti:
"Ben size demiyorum ki Allah'ın hazineleri yanımdadır; Gizliyi de bilmem; Meleğim de demiyorum. Gözleriniz hor gördü diye "Allah O'nlara iyilik yapmayacak" da demiyorum." (Hud: 11/31)
Bu âyet-i kerimede Hz. Peygamber'in ısrarla gizliyi bilmediğini ve melek olmadığını müşriklere anlatması emredilmektedir. Bundan anlaşılan şudur: Gizliyi Allah Teâlâ'dan başka hiç kimse bilemez (Gizlinin şifrelerinden, ancak Allah'ın verdiği kadarını bilmek mümkün olabilir) Ayrıca: "Ben meleğim de demiyorum." sözlerinin, "gizliyi bilmem" sözleriyle birlikte söylenmiş olması melekle gizlilik arasındaki ilişkiyi anlatmak bakımından önemlidir. [1]