"Şu mescidimdeki namaz efdaldir." (Bir başka rivâyette:) "Bu mescidimdeki bir namaz, Mescid-i Harâm hâriç bütün mescidlerde kılınan bin namazdan daha hayırlıdır." (Buhârî, Fazlu's-Salât 1; Müslim, Hacc 505; Tirmizî, Salât 243; Nesâî, Mesâcid 7; Muvattâ, Kıble 9)
Ebû Zer'den şöyle rivâyet edilmiştir: "Rasûlullah (s.a.s.)'a yeryüzünde inşâ edilen ilk mescidin hangisi olduğunu sordum: "Mescid-i Harâm" olduğunu söyledi. Ben: "Sonra hangisi?" dedim. "Mescid-i Aksâ" diye cevap verdi. Ben: "İkisi arasında kaç yıl fark var?" dedim. "Kırk yıl" dedi ve ilâve etti: Yeryüzü (tümüyle) bir mesciddir, öyleyse nerede namaz vaktine ulaşırsan namazını (orada) kıl, çünkü fazîlet ondadır (namaz vaktinin girdiği ilk andadır)." (Buhârî, Enbiyâ 8, 40; Müslim, Mesâcid 2, hadis no: 520; Nesâî, Mesâcid 3, hadis no: 2, 32); İbn Mâce İkamet, Mesâcid 7, hadis no: 753)
Hz. Dâvud'un oğlu Süleyman, Beytu'l-Makdis'in (Mescid-i Aksâ) inşaatını tamamlayınca Allah'tan üç şey talep etti: 'Allah'ın hükmüne muvâfık düşecek şekilde hüküm vermek, kendinden sonra kimseye nasip olmayacak bir mülk/saltanat, bu mescide sırf namaz kılmak niyetiyle gelenlerin günahlarından temizlenerek annelerinden doğdukları gündeki gibi olmaları.' İlk ikisi verilmiştir; üçüncüsünün de verildiğini ümit ediyorum." (Kütüb-i Sitte Terc. c. 17, s. 103)