"(İmamlar) sizin için kılarlar. Doğru kılarlarsa (sevabı) sizedir. Hatalı kılarlarsa (sizin namazınızın sevabı) sizedir, hata onların aleyhlerinedir." (Buhârî, Ezan 55)
"Cemaate, Allah'ın Kitabını en iyi okuyan kimse imam olur. Eğer kırâatte (okumada) herkes eşitse, sünneti en iyi bilen; sünneti bilmede eşitseler, hicret etmede evvel olan; hicrette de eşitseler, yaşça büyük olan imam olur. Kişi misafir olduğu evin sahibine veya (emri altında çalıştığı) yöneticisine imamlık yapması; ev sahibinin baş köşesine izni olmadan da oturmasın." (Müslim, Mesâcid 290; Tirmizî,Salât 174, Edeb 24; Ebû Dâvud, Salât 61; Nesâî, İmâmet 3, 6)
"Sizden kim halka namaz kıldırırsa namazı hafif (kısa) tutsun. Zira cemaatte zayıf, sakat, hasta ve ihtiyaç sahibi vardır. Müstakil (kendi başına) kılınca dilediği kadar uzatsın." (Buhârî, Ezân 62; Müslim, Salât 186; Ebû Dâvud, Salât 127; Tirmizî, Salât 175; Nesâî, İmâmet 35; Muvattâ, Cemâat 13)
"Yedi sınıf insan vardır ki Allah onları kendi (arş'ının) gölgesinden başka hiçbir gölge bulunmayan (kıyâmet) gün(ün)de (arş'ının) gölgesinde gölgelendirecektir. (Bunlar:) Âdil imam (yönetici), Allah'a ibâdet ede ede yetişen genç, kalbi mescidlere bağlı olan kimse, Allah için sevişen, O'nun için bir yere gelen; O'nun için birbirinden ayrılan iki kimse, kendisini mevkî sahibi ve güzel bir kadın (fenâlığa) dâvet ettiği halde: 'Ben Allah'tan korkarım' diyen adam, sol elinin verdiğini sağ eli duymayacak derecede gizli sadaka veren kimse ve tenha bir yerde Allah'ı zikrederek gözleri boşanan kimsedir." (Müslim, Zekât 91, hadis no: 1031)
"(Namaz kılacaklar) üç kişi iseler, içlerinden biri imam olsun. İmamlığa en hak sahibi olan Kur'ân-ı Kerim'i en iyi okuyandır." (Müslim, Mesâcid 289; Nesâî, İmâmet 5)
"Sizin için hayırlınız ezan okusun; kurrâ olanınız (okuması iyi olanınız) da imam olsun." (Ebû Dâvud, Salât 61)
"Üç kişi vardır ki, onların namazları kulaklarından öte geçmez: Dönünceye kadar, kaçan köle; geceyi, kocası kendisine dargın olarak geçiren kadın; kavminin nefret ettiği imam." (Tirmizî, Salât 260)
"Ben, uzun tutmak arzusuyla namaza başlarım. (Namazı kıldırırken) bir çocuk ağlaması kulağıma gelir, çocuğun ağlamasından annesinin duyacağı elemi bildiğin için namazı uzatmaktan vazgeçerim." (Buhârî, Ezân 65; Müslim, Salât 189; Tirmizî, Salât 175, 276; Nesâî, İmâmet 35)