Bâtıl: Doğru olmayan, yanlış, boş ve geçersiz olan demektir. Hakkın karşıtı olan bâtıl, Allah’ın indinde geçerli tek din olan İslâm’ın dışında veya ona muhâlif olan her şey için kullanılır. Kur’an’da, hakkın yanında bâtılın hiçbir yerinin olamaycağı, zira hakkın gelmesiyle bâtılın zâil olacağı, ortadan kalkacağı ve bâtılın zâten yok olmaya mahkûm olduğu belirtilir (17/İsrâ, 81; 21/Enbiyâ, 18). Tasavvuf anlayışına göre bâtıl inkâr olunamaz. Çünkü eşya zıddıyla kaimdir. Onun için bâtıla da hak nazarıyla bakmak gerekir. “zehî hayâl-i muhâl, zehî tasavvur-ı bâtıl” (Anonim). Bâtıl Dinler: İnsanlar tarafından ortaya atılan, beşerî dinlerdir. İnsanın uydurmasına dayanan bu dünya görüşü ve hayat anlayışları, hak dine alternatif olarak ortaya konulan bazen din olarak, bazen felsefe veya ideoloji olarak ortaya konulan görüşlerdir. Başlangıcından itibaren vahye dayanmayan tüm din ve ideolojiler, dünya görüşlari ve yaşama biçimleri birer bâtıl dindirler. Adına din denilmeyen kapitalizm, komünizm, materyalizm, laiklik ve demokrasi de birer bâtıl din kabul edilmelidir. Bâtıl İnanç: Doğru olmayan, dinin temel yapısının dışında olan ve genellikle eski geleneklerin veya diğer inanç sistemlerinin bir uzantısı olarak kabul edilen şeylerdir. Bâtıl inançların temelinde yanlış tabiat bilgileri, mantık dışı düşünceler, yanlış korkular ve tutkuların etkileri vardır. Falcılık, yıldız veya rüya yorumları, kehânette bulunma, gizemli tedavi biçimleri, cin korkusu, büyü, sayı sembolleri bâtıl inancın tipik tezâhürleridir. Gerçek dinî inancın kaybolduğu yerde bâtıl inanç bunun yerine geçer.