Allah’a güzel isimleri ve yüce sıfatlarıyla tevessül, mü’min kul için en yararlı, en büyük ve en hayırlı vesilelerdendir. Zira mü’min kul, duasında boş çıkmaz ve Rabbinin icabetinden mahrum kalmaz.
Bu konudaki delillerden biri şu âyettir.
«Güzel isimler Allah’ındır. Onlarla Allah’a dua edin ve Allah’ın isimlerinde ilhada sapanları bırakın. Onlar, yaptıklarının karşılığını göreceklerdir.» (A’raf, 7/180)
Sünnetteki delil ise Allah Resûlü’nün sallallahu aleyhi ve sellem şu sözüdür.
«Tasası çoğalan desin ki: «Allahım! Şüphesiz ben senin Kulunum. Kulunun ve ezriyenin oğluyum. Alnım (kaderim) elindedir. Hakkımda senin hükmün geçerlidir. Hakkımda kazâ buyurduğun adalettir. Nefsini isimlendirdiğin, bir yarattığına bildirdiğin kitabında indirdiğin veya katındaki gayb ilmine sakladığın tüm isimlerinde Sen’den Kur’ân’ı kalbimin baharı, göğsümün nuru, hüznümün gidericisi, tasamın gidişi kılmanı isterim» desin. Allah, bu kimsenin hüznünü ve tasasını giderir ve yerine sevinç verir.»[1]
Yine bu delillerin biri, Allah Resûlü’nün teşehhüdde «Doğurmayan, doğurulmuş olmayan, bir dengi bulunmayan Ehad ve Samed Allah! Senden günahlarımı bağışlamanı dilerim. Şüphesiz seni Gafursun, Rahim’sin” diyen birine işittiğinde «Bağışlandı, bağışlandı» diye üç kere söylemesidir.[2]
Allah Resûlü’nün dularından biri de şudur «Ey Hayy, ey Kayyûm! Rahmetinden imdat dilerim.»[3]
Bu ve benzeri hadîsler, Allah’ın isimlerinden veya sıfatlarından biriyle tevessülde bulunmanın meşruluğunu gösterir. Bu şekilde tevessül, Allah’ın sevip razı geldiği işlerden olduğu için Allah Resûlü böyle yapmıştır. Bize düşen Allah Resûlü’nün dua ettiği şekilde dua etmektir. Bu, kendi uydurduğumuz dualardan bin kere daha hayırlıdır.[4] Sahabe, Tâbiûn ve Etbau’t-Tâbiîn bu şekilde dua etmişler, âlimler ve müctehid imamlar katında da böyle olagelmiştir. İnşallah kıyamete dek böyle de sürecektir. Müslüman, duasından önce isteğine uygun düşen ismi anmalıdır. Örneğin rahmet istiyorsa Rahman ismini, bağışlanma istiyorsa Gafur ismini anması uygun düşer.
Müslüman kardeş! Bu şer’î dualar uydurduğumuz dualardan çok daha hayırlıdır. Zira biz Allah Resûlü’ne sallallahu aleyhi ve sellem tâbi olmakla emrolunduk
«Resûl size neyi verdiyse alın, sizi neden alıkoyduysa ondan da sakının.» (Haşr, 59/7)