3) Sâlih Kimselerin Duası ile Allah’a Tevessül:

 

Kul, şiddetli bir sıkıntıya veya büyük bir musibete rastgeldiğinde tek başına Allah’a yönelmeye yüz bulamayıp takva ehli gördüğü, Kitap ve sünnette ilim sahibi bildiği bir kimseden durumunun düzelmesi için Allah’a dua etmesini talep edebilir.[1] Bu çeşit tevessül, Kitap ve sünnetten delillerin işaret ettiği gibi meşrudur. Kitaptaki deliller şunlardır.

«Rabbimiz! Bizi ve bizi imanda geçmiş bulunan kardeşlerimizi bağışla! Kalplerimizde iman edenlere karşı kin bırakma. Rabbimiz! Sen Rauf’sun, Rahim’sin.» (Haşr, 59/10)

Yine oğullarının Yakub’a aleyhi’s-selâm dediği gibi!

«Dediler ki: Ey Babamız! Bizim için bağışlanma dile. Bizler günahkâr olduk. Dedi ki: Sizler için Rabbimden bağışlanma dileyeceğim. O, Gafur’ dur, Rahim’dir.» (Yusuf, 12/98)

Sünnetteki deliller de şunlardır.

«Müslümanın, gıyabında kardeşi için yapmış olduğu dua kabul görür. Kardeşi için her hayır duasında başında dikilen bir müvekkel melek, «Âmin ve bir misli de senin için olsun,» der.»[2]

Ve Enes b Mâlik’ten radıyallahu anh edilen şu rivayettir: «Ömer b. Hattab, kıtlık vakti Abbâs b. Abdulmuttalib radıyallahu anhüma ile istiska’ya (yağmur duasına çıkınca) demiştir ki: «Allahım! Sana Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem ile tevessülde bulunurduk, Sen de bize su indirirdin. Şimdiyse Peygamberimizin amcası ile sana tevessülde bulunuyoruz. Bize su indir.» Enes radıyallahu anh der ki: «Gerçekten yağmur inmiştir.»[3]

Hz. Ömer’in radıyallahu anh sözündeki anlam şudur: Bizler Peygamberimizi sallallahu aleyhi ve sellem kast ederek ondan dua istiyor, bu dua ile de Allah’a yakınlık umuyorduk. Şimdiyse Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem Rabbine kavuşmuş olduğundan bizim için duada bulunması mümkün değildir. Bu nedenle hayatta bulunan amcasından bizim için duada bulunmasını talep ediyoruz.

Meşru tevessülün çeşitleri bunlardır. Bunların dışındaki tevessül çeşitleri ise herhangi bir delile dayanmış değildir.

Meşru tevessül çeşitlerinin hükümleri farklıdır.

a) Vacip: Allahın isimleri, sıfatları, iman ve tevhid ile tevessül.

b) Müstehab: Sâlih ameller ve sâlih kimselerin duası ile tevessül.

Buradan hareketle, darlık ve musibet bid’at ve ma’siyetleri terk edip Allah’tan korkarak, ondan hayz ederek ve ona taatte bulunarak meşru vesilelerle Allah’a tevessülde bulunmanın her Müslümanın görevi olduğunu söyleyebiliriz.

«İşte dosdoğru yolum budur. Ona tâbi olun. Başka yollara uymayın. Bu yollar sizi onun yolundan ayırır. Allah sakınasınız diye size böyle emreder.» (En’âm, 6/153)

«Rabbinizden size indirilene tâbi olun. Ondan başkasına dost edinip uymayın. Ne kadar az ögüt alıyorsunuz.» (A’raf, 7/3)

«Farkında olmaksızın, ansızın size azap gelmeden önce Rabbinizden size indirilenin en güzeline tâbi olun.» (Zümer, 39/55)


 

[1] Tevessül - Çeşitleri ve Hükümleri, Elbanî

[2] Müslim, (2733.)

[3] Buhârî, (964.)