Peygamberin Makamı Olarak ‘Vesile’:

 

‘Vesile’ aynı zamanda Cennet’te bir makamın adıdır.  Peygamberimiz şöyle buyurdu: “Bana salavat getirdiğiniz zaman, Vesile’yi de teyiniz.” Denildi ki, ‘Vesile nedir ya Rasûlellah?’ Buyurdu ki; “O  Cennette yüce bir makamdır ki o yalnızca bir kula verilecektir. O kulun ben olmasını umit ederim.” (Ah. b.Hanbel, Tirmizí, nak. Ibni Kesir, 1 /514) Bir başka hadiste şöyle buyuruluyor: “Müezzini işittiğiniz zaman siz de onun söylediklerini söyleyiniz, sonra da bana salat okuyunuz. Kim bana bir salat okursa, Allah ona on salat verir (rahmet eder). Sonra benim için ‘vesile’ isteyiniz ki  o, Cennette, yalnızca Allah’ın bir kuluna verilecek bir makamdır. O kulun ben olmasını dilerim. Kim bana vesile isterse ona şefaat edilir.” (Müslim, Salat 7, Hadis no 384, 1/288; Ebu Davud, Salat Hadis no: 523, 1/144)

Ezan’dan sonra okunulan salevat, Peygamberimize ‘vesile’ isteme duasıdır. Bir hadiste şöyle buyuruluyor:

“Kim müezzini işittiği zaman; ‘Allahümme rabbe hazihi’d  da’veti’t tâmmeti ve’s salâti’l kâimeti, âti Muhammeden el-vesilete ve’l fazílete ve’d deracete’r  rafîate ve’b'as’hu makamen mahmûden ellezi ve’adteh.’  (Ey Allahım, ey bu tam davetin sahibi, ikame edilen namazın sahibi, Muhammed’e vesile ve fazilet ver; onu, kendisine söz verdiğin yüce makama ulaştır’ derse, Kıyamet gününde ona şefaat edilir.” (Ibn Mace, Ez’an 4, Hadis no: 722, 1/239; Buharí, Tirmizí, Nesâí, nak. Muh. Ibni Kesir, 1 /513) [1]


 

[1] Ahmet Kalkan, İslam Akaidi: 466.