2. Allah Rızası İçin Sever

 

Bir müslümanın en belirgin vasıflarından birisi kardeş ve arkadaşlarına karşı menfaat duygusundan arınmış, çıkardan uzak ve her türlü şâibeden temizlenmiş bir sevgi beslemesidir. Çünkü müslümanı müslüman kardeşine bağlayan bağ; rengi, dili ve cinsi ne olursa olsun, iman bağıdır. Bu durum, vahiy ve hadis-i şeriften kaynaklanmaktadır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de:

“Mü’minler ancak kardeştir.” (Hucurat: 49/10) buyurulmaktadır.

İman kardeşliği, gönül bağlarının en kuvvetlisi, kalb yakınlığının en güçlüsü ve ruhî bağların en yücesidir. Bu eşsiz kardeşliğin temizlik, derinlik ve devamında hayretler uyandıran bir sevgi şeklinin ortaya çıkması şaşılacak bir hadise değildir. Çünkü bu sevgiyi İslâm, “Allah için sevgi” diye isimlendirmiştir. Sevgisinde sadık olan müslüman imanın tatlılığını hisseder. Peygamberimiz şöyle buyurur:

“Üç şey vardır ki insanda onlar bulunursa iman ona yerleşir: Allah ve Rasul’ünün o kimseye herşeyden daha sevimli olması, müslüman kardeşini sadece Allah için sevmesi ve ateşe atılmaktan nasıl korkuyorsa Allah kendini kurtardıktan sonra tekrar küfre dönmekten korkması.”[1]

Birçok hadis-i şerif Allah için birbirini sevenlerin makamının kıyamet gününde yüceliğini açıklamaktadır. Bu hadislerden biri, Allah’ın gölgesinden başka gölgenin bulunmadığı o günde Allah’ın gölgeleyeceği yedi kimseyi belirten hadistir. Bu yedi kişiden biri, Allah için birbirini sevmiş ve bu sevgi üzerine birleşip bu sevgiyle ayrılan iki kimsedir.[2]

Allah için birbirini sevenlere şeref olarak Allah’ın kıyamet günü haşr meydanında onlarla ilgilenmesi yetmektedir. Allah-u Teâlâ buyuruyor ki:

“Benim için birbirini sevenler nerede? Gölgemden başka gölge bulunmayan bugün onları ben gölgeleyeceğim”[3]

Şiddet, korku ve dehşet gününde Allah için birbirlerini sevenlerin layık olduğu mükafat gerçekten ne güzeldir. Çünkü çıkar ve tamahların dolu olduğu bir dünyada sırf Allah için sevmek, ulaşılması zor bir mertebedir. Bu mertebeye ise ancak, Allah rızası yanında dünya hayatına önem vermemiş, ruhları yücelmiş ve nefisleri arınmış kimseler çıkabilir. Böyle bir sevgi, insanı Allah’ın seveceği bir mertebeye çıkarır. Bu yüksek aydınlık mertebede Rasulullah (sav), bu sevginin yol açacağı tesiri bildiği için, insanlar arasında sevginin yayılması içini bunun açığa vurulmasını emretmiştir. [4]

 


 

[1] Buhari, Müslim.

[2] Buhari, Müslim.

[3] Müslim.

[4] Feyzullah Birışık, % Kaç Müslümanım, Karınca Yayınları: 56-57.