Birr’in Sosyal Hayata Yansıması

 

Birr sosyal hayata iki şekilde yansır: Birincisi sıla’dır ki bu insanlara karşılıksız mal yardımında bulunmaktır. İkincisi ise ma’ruf’tur ki bu da, söz ve davranışlarla insanların iyilikleri ve  mutlulukları, dirlik ve düzenliği için çalışmak demektir.

Mü’minler, sevdikleri şeylerden Allah yolunda harcadıkça bu  birr erdemini  kazanırlar. “Sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla birr’e (iyiliğe ) erişemezsiniz. Her ne infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir.” (3/Âl-i Imran, 92) Görüldüğü gibi birr ahlâkı toplumda ekonomik ve sosyal düzeni zorlama olmaksızın sağlayıcı, insanlar arasındaki dostluğu ve  barışı koruyacak, insanı en erdemli yapacak çok önemli bir ahlâktır. (1)

“…Birr (iyilik) ve takva (Allah’tan korku-korunma) hususunda yardımlaşın; günah ve sınırı aşma konusunda yardımlaşmayın. Gerçekten Allah (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.” (5/Mâide, 2)

Peygamberimiz (s.a.s.)  buyuruyor ki: “Sıdk (doğruluk) insanı birr’e (Allah’ı râzı edecek iyiliğe) götürür; birr de mü’mini Cennete götürür. Kişi, doğruyu söyler ve doğruyu arar da Allah (c.c.) katında doğru sözlü diye kaydedilir. Yalan da kişiyi sınırı aşmaya götürür. Haddi aşmak da (kişiyi) ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı artırır da sonunda Allah katında yalancı diye kaydedilir” (Buharî, Edeb 69, 7/30; Müslim, Birr 29, Hadis no: 2607, 4/2012; Ebu Davud, Edeb, Hadis no: 1989, 4/297; Tirmizî, Birr 46, Hadis no: 1971, 4/347; Muvatta, Kelâm 16; Kütüb-i Sitte 10/9)

Kur’an bize şöyle dua etmemizi tavsiye ediyor: “Ey Rabbimiz! Biz, ‘Rabbinize iman edin’ diye imana davet eden bir davetçiyi işittik, hemen iman ettik. Rabbimiz! Bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerinizi ört ve bizi de ‘ebrâr (Allah’ı râzı edecek iyilik sahipleri) ile birlikte öldür.” (3/Âl-i Imran, 193)