Zeyd'in bu cevabı, bizzat Hz. Peygamber'e çok dokundu. Zeyd'in elinden tutup, Kabe önüne götürdü ve herkesin yanında O'nu azad ettiğini ve kendisine evlatlık olarak aldığını ilan etti. Bu son cümle konumuzu ilgilendirir. Bu olayda şu ana kadar belirttiğimiz özelliklerin yanında. Kabe önünde, kölelerin azad edildiğini ve evlatlıklar alındığını görüyoruz.

     Hz. Muhammed Peygamberlik görevini alınca, bunu ilan ediyor ve tek olan Allah'a tapmayı, ellerinden ne iyilik, ne de kötülük gelen putlara tapmamayı söylüyor. Fakat bilindiği gibi müslümanlara karşı hemen zulüm ve işkence başlıyor; müslümanların Kabe önünde ibadet etmeleri, Mekke'li müşrikler tarafından yasaklanıyor. Başlangıçta, Hz. Peygamber ve müslümanlar günde iki defa (sabah, ikindi) Kabe’ye gidiyorlar, ibadetlerini yapıyorlardı. Mîraç'tan sonra ise namaz, günde beş vakit olarak kılınmaya başlanmıştır.

     Mekke'lilerin zulmü müslümanlara, Kabe önünde namaz kılmayı yasakladığında Hz. Peygamber, ashabından biri olan Erkam'ın evinde namaz kılmaya başladı. Erkam'ın evi Kabe'ye yakın, Safa tepesinde idi. Hz. Ömer müslümanlığı kabul edince, Hz. Peygamber'le bu evde karşılaşmıştı.

     Darü'n-Nedve'de yapılan başka bir merasim de şuydu: Herhangi bir kız buluğa erdiği zaman Darü'n-Nedve'ye getiriliyor ve ona yeni bir elbise 

giydiriliyordu. Bunun manası şuydu:. «Bu kız artık buluğa erdi. Bununla evlenmek isteyen evlenebilir». Bu merasim herkesin gözü önünde cereyan etmekteydi.

     Hz. Peygamberimize ait şöyle bir olay nakledilir. Hz. Hatice, Zeyd b. Harise'yi köle olarak satın alıp Hz. Peygamber'e hediye ettikten sonra, Zeyd'in babası, yani Harise Mekke'ye gelip, oğlunun Hz. Peygamber'de olduğunu öğrenmiş ve O'nu satın almak istemişti.

     Hz. Peygamber, Zeyd'in başından geçenleri yani O'nun çalınıp satıldığını, kendisinin büyük bir kabile reisinin oğlu olduğunu öğrendiğinde üzülmüş, bunun için de onlara iyilik yapmak istemişti.

     Hz. Peygamber, Harise'ye şöyle dedi: «Zeyd'e karşılık sizden para alma yerine, Zeyd'i getirip kendisine soralım. Sizinle gelmek isterse, bedelsiz olarak gelsin, serbesttir. Gelmek istemezse istediğini yapsın». Zeyd getirilir ve sorulduğunda babasını tanır, «Bu babamdır» der. Hz. Peygamber Zeyd'e: «Babanla gitmek istiyor musun?»dedi. Zeyd; «Hayır» dedi ve ilave etti. «Ben sende öyle bir kibarlık gördüm ki, bu seni babama tercih ettirdi, bunun için, senin yanında köle olmayı, kabilemde şef olmaya tercih ederim.» Bunun üzerine babası üzülerek ve fakat oğluna iyi muamele yapıldığından emin olarak kabilesine döndü. §

 

Ana Sayfa