Kurdun Bir Çobanla Konuşması ve Hz. Peygamber’in Peygamberliğini Haber Vermesi

      

- Kurt bir koyunu kaptı. Çoban kurdu kovalayarak koyunu geri aldı. Kurt kuyruğu üzerinde oturarak

“Ey çoban! Allah’tan korkmaz mısın, benim rızkımı, Allah’ın bana gönderdiği rızkı benden aldın?” dedi. Çoban

“Hayret, bir kurt benimle insanların konuştuğu gibi konuşuyor” dedi. Kurtsa

“Bundan daha hayret verici olanı sana söyleyeyim mi? Muhammed adında birisi Yesrib’de halka, geçmişten haber veriyor” dedi. Bunun üzerine çoban Medine’ye yanıncaya kadar koyunlarını sürdü. Koyunları Medine’nin bir zaviyesinde bıraktı, sonra Rasûlullah’a gelerek durumu haber verdi. Hz. Peygamber insanların toplanmasını emrettikten sonra çobana

“Bu insanlara olayı anlat!” dedi. O da başından geçenleri söyledi. Hz. Peygamber

“Çoban doğru söylüyor, Muhammed’in nefsini elinde tutan Allah’a yemin ederim ki, yırtıcı hayvanlar insanlarla konuşmadıkça, kişi ile bastonunun başındaki püskül kişiyle konuşmadıkça, ayakkabısının bağları onunla konuşmadıkça, aile efradı kendisi yokken ne yapmışsa onu uyluğundan dinlemedikçe kıyamet kopmaz” buyurdu.[1]

- Ebu Süfyan ile Saffan bir kurt gördüler. Kurt bir geyik yakalamıştı. Geyik haremin hududlarına girdiğinde kurt geyiği bıraktı. Ebu Süfyan ile Saffan bu duruma hayret ettiler. Bunun üzenine kurt onlara

“Bundan daha hayret vericisi Abdullah’ın oğlu Muhammed’dir, o Medine’de sizi cennete davet eder, siz de onu ateşe davet ediyorsunuz” dedi. Ebu Süfyan

“Lat ve Uzza ile yemin ederim ki sen bunu Mekke’de söylersen bütün Mekkeliler Mekke’yi bırakıp hicret edeceklerdir“ dedi.[2]


 

[1] Bidaye, VI/143 (İmam Ahmed, Ebu Said el-Hudri’den).

[2] Bidaye, VI/146.

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu’s-Sahabe, Akçağ Yayınları: 4/363.