TAHARET / HADES SEBEPLERİ |
C- ABDESTİ BOZAN
DURUMLARIN BİRİNCİSİ: ÖN VETA ARKADAN BİR ŞEY ÇIKMASI
Abdesti bozan şeylerin
birincisi; -Meni dışında- önden [cinsel organdan] veya arkadan [makattan] bir
şey çıkmasıdır.
Ön ve arkadaki [necaset]
ÇıkıŞ yeri kapansa, midenin altında bir yer açılarak oradan;
(a) Mutad olan şey
[dışkı veya idrar] çıksa abdest bozulur.
Nadiren çıkan kurtçuk
vb. şeyler de -daha güçlü görüşe göre abdesti bozar.
(b) Asli delik kapalı
iken midenin üst tarafında bir delik açılsa [ve bu delikten bir şey çıksa],
veya asli delik açık
iken midenin alt tarafında bir delik açılsa [ve bu delikten bir şey çıksa]-daha
güçlü görüşe göre- abdest bozulmaz.
a. Cinselorgan veya
makattan çıkan şeylerin abdesti bozması
Abdesti bozan şeylerin
birincisi; -Meni dışında- önden [cinsel organdan] veya arkadan [makattan] bir
şey çıkmasıdır.
1. Meni dışındaki şeyler
Abdesti bozan şeylerin birincisi
hayatta olan abdestli kişinin cinselorganından bir şey çıkmasıdır.
Çıkan şey; bir nesne
veya koku, temiz veya necis, kuru veya yaş, -idrar gibi- mutad veya -kan gibi-
gayri mutad, az veya çok, isteyerek veya zorla çıkmış olsun hüküm aynıdır.
Kadının cinselorganından
çocuğun çıkması durumunda da abdest bozulur.
İki erkeklik organı olup
her ikisinden işeyen erkek veya iki kadınlık organı olup birinden işeyen
diğerinden hayız gören bir kadının da abdesti bozulur. Cinsel organın yalnızca
birinden işiyar veya hayız görüyorsa hüküm o organla sınırlıdır.
Çift cinsiyetli şahsa
gelince; şayet her iki organından bir şey çıkıyorsa, her çıkan şey abdesti
bozar. Bir organından bir şey çıkıyorsa hüküm; "asli delik açık iken
midenin altında bir deliğin açılması ve bu delikten bir şey çıkması"
durumu gibi olur. İleride bunun abdesti bozmadığı gelecektir.
Hayatta olan abdestli
kimsenin arkasından bir şey çıkması durumunda da abdest bozulur.
Bu sayılanların abdesti
bozduğu konusunda temel delil şu ayet-
tir:
> Ey iman edenler!
Namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve
-başlarınıza mesh edip- her iki topuğa kadar da ayaklarınızı yıkayın. Eğer
cünüp iseniz, iyice yıkanarak temizlenin. Hasta olursanız veya seferde
bulunursanız veya biriniz abdest bozmaktan (def-i hacetten) gelir veya
kadınlara dokunur (cinsel ilişkide bulunur) da su bulamazsanız, o zaman temiz
bir toprağa yönelin. Onunla yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin (Teyemmüm edin).
Allah, size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez. Fakat o, sizi tertemiz yapmak
ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz. [Maide,6]
Ayette geçen
"gait" kelimesi tuvalet ihtiyacı görülen alçak!çukurca mekan anlamına
gelir. Büyük tuvalet bu tür yerlerde yapıldığı için dışkıya o mekanın adı
verilmiştir.
Kadı Ebu't-Tayyib şöyle
demiştir: Şafii'nin Zeyd b. Eslem'den (radıyallahu anh) nakletliğine göre
ayetle bazı sözlerin öne, bazılarının sona bırakılması söz konusudur. Bu ayetin
açılımı şu şekildedir:
Namaz kllacağınızda
uykudan uyanırsanız veya biriniz abdest bozmaktan gelir veya kadınlara
dokunursanız yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve -başlarınıza mesh
edip- her iki topuğa kadar da ayaklanırızı yıkayın. Eğer cünüp iseniz gusledin.
Daha sonra Allah (celle
celaIühü) abdestsiz ve cünüp kimsenin hükümlerini birlikte açıklayarak şöyle
demiştir-: _
Hasta olursanız veya
seferde bulunursanız veya biriniz abdest bozmaktan gelir veya kadınlara dokunur
da su bulamazsanız, o zaman temiz bir toprağa yönelin.
Şafii bunu aktardıktan
sonra "Zeyd, Kur' an' i bilen alimlerdendi" demiştir.
Anlaşıldığı kadarıyla
Zeyd bu ayeti Nebi' den (s.a.v.) öğrendiği bir bilgiye dayanarak açıklamıştır.
Zaten ayetin bu şekilde açıklanması için de böyle bir bilgi şarttır. Zira ayetin
harfi [literal] anlamı hastalık ve yolculuğun abdesti bozan durumlar olduğunu
ifade etmektedir, oysa bu görüşü savunan kimse yoktur.
[*] - Buhar! ve
Müslim'de yer alan bir hadiste Nebi (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Mezi gören kişi
erkeklik organını yikar ve abdest alır. (Buhari, Gusül, 293; Müslim, Hayız,
778. )
[*] - Yine Buhar! ve
Müslim' de yer alan bir hadise göre; namazda iken sürekli abdestini bozduğu
hissine kapılan bir kişi hakkında Nebi (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Bir ses
işitinceye veya koku alıncaya kadar namazını bırakmasın.(Buhari, Vudu, 137;
Müslim, Hayız, 802; Ebu Davud, Taharet, 176; Nesai, Taharet, 160; İbn Mace,
Taharet, 153. )
Bununla kastedilen,
abdesti bozacak şeyi bilmektir, yoksa onu dinlemek veya koklamak değildir. Bu
hadiste abdesti bozan şeyleri bu ikisiyle sınırlamak amacı yoktur. Amaç
yellenmenin çıkıp çıkmadığı konusundaki şüphe ile abdestin gerekmeyeceğini
belirtmektir.
Ayette ve hadislerde
abdesti bozduğu belirtilen şeylere, doğal olmasa bile ön ve arkadan çıkan diğer
şeyler kıyas edilir. (Kıyas) Cinsel organa giren küçük bir çubuğun oradan
çıkması buna örnektir.
Nevevi'nin
"ön" ve "arka" şeklinde ifadeler kullanması, başka
eserlerde geçen "iki yol (seblleyn)" ifadesinden daha iyidir. Çünkü
kadında çıkış noktası; iki tanesi önde bir tanesi arkada olmak üzere üç
tanedir. Ayrıca Nevevl'nin ifadesi doğuştan iki erkeklik organına sahip olan
kimseyi de kapsar; çünkü her ikisinden çıkan şey abdesti bozar. Yine kadının
iki cinselorganının olması halinde el-Mecmu'da belirtildiği üzere ikisinden
çıkan şey de abdesti bozar.
2. Meni çıkması
[Burada iki durum söz
konusudur];
[Birinci durum]: Kişiden
kendi menisi çıkarsa [guslü gerektirmekle birlikte] abdesti bozmaz.lıoı)
Örneğin kişi makadını yere iyice yerleştirdiği durumda [şehvet uyandıran bir
şeye] bakmak veya ihtilam olmak sebebiyle kendisinden gelen meni abdesti
bozmaz. Bu durumda iki temizlikten daha büyüğü olan gusül gerekir. Gusül
"meni çıkması" özelliği sebebiyle gerekli olur. Meninin "önden
çıkmış olması" özelliğine bakarak gusülden daha küçük olan abdest gerekli
olmaz. Bu şuna benzer: Muhsan iken zina eden kişiye, bu fiilin "muhsanın
zinası" olması özelliğinden dolayı daha büyük olan had [recim cezası]
gerekli olunca "zina olma" özelliğinden dolayı gerekli olan had [sapa
vurma cezası] uygulanmaz.
Adet kanı [hayız] ve
lohusalık [nifas] ise guslün yanında abdesti de gerektirir; çünkü bunlar
abdestin sahih olmasını engeller bu sebeple gusülle birlikte bulunmazlar. Meni
çıkması ise bunlardan farklıdır. Çünkü meni akıntısı devam ederken gusül
esnasında alınan abdest sahih olur, dolayısıyla ikisi birlikte bulunabilir.
Meninin abdesti
bozmamasının etkisi şu durumlarda görülür:
> Kişi abdestsiz olsa
ve cünüplükten dolayı gusletmek durumunda olsa, cünüplükten dolayı gusledip
namaz kılsa namazın sahih olup olmayacağı konusunda görüş farklılıkları vardır.
Bizim meselemizde kişinin namazı kesin olarak sahih olur.
> Yine kişinin
gusülden önce abdest alması sünnettir. Şayet meninin abdesti bozduğu görüşünü
kabul edersek kişi abdest alırken abdestsizliği gidermeye niyet etmelidir.
Diğer görüşü . kabul edersek guslün sünnetine niyet eder. İleride bunun
ayrıntıları gelecektir.
[İkinci durum]: Kişinin bedeninden
çıkan başkasının menisi ise veya kendisinin geri dönen menisi ise, yukarıdaki
gerekçe söz konusu olmadığı için abdest bozulur.
Hocam Remli'nin
fetvalarında da yer aldığı gibi bir kadın, bedeni kuru bir çocuk doğurduğunda
da abdesti bozulur. Bu görüşü Nevevi'nin "bu durumda orucu bozulur"
görüşünden almıştır. Çünkü çocuk, kadın ve erkeğin menilerinin katılaşmış
halidir.
b. Vücutta idrar ve
dışkının normal deliği dışında nedısetin çıkışı için başka bir deli ği n
açılması
Ön ve arka çıkış yeri
kapansa, midenin altında bir yer açılarak oradan mutad olan şey çıksa abdest
bozulur.
Nadiren çıkan kurtçuk
vb. şeyler de -daha güçlü görüşe göre abdesti bozar.
1. Midenin [yani göbek
deliği hizasının] alt tarafında bir deliğin açılması
[Burada üç mesele ele
alınmaktadır]:
[Birinci' mesele]
Tuvaletin çıkış yeri
olan cinselorgan veya makat kapansa ve buradan bir şey çıkmasa, hatta kişi
ihtilam bile olmasa, onun yerine midesinin altında başka bir delik açılsa bu
delikten, çıkması mutad olan idrar vb. bir şey çıksa abdesti bozulur. Çünkü
insanın doğası gereği dışarı bırakacağı şeyler için bir çıkış yerinin olması
şarttır. Sonradan oluşan bu delik de tabii olanın yerini almıştır.
[ikinci mesele]
[Vücutta sonradan açılan
delikten kurtçuk gibi, çıkması nadir olan bir şey çıksa, abdestin bozulup
bozulmayacağı konusunda mezhep içinde iki görüş vardır]:
[Birinci görüş]: Daha
güçlü görüşe göre kurtçuk, kan vb. gibi çıkması nadir olan bir şeyin çıkması da
abdesti bozar. Çünkü sonradan açılan delik, asli deliğin yerini alır. Çıkması
nadir olan bir şeyasli delikten çıktığında nasıl abdesti bozuyorsa onun yerini
alan için de bu durum söz konusu olur.
[İkinci görüş]: Bu,
abde'sti bozmaz. Çünkü biz, zorunluluk sebebiyle bu deliği asli delik gibi
kabul ettik. Oysa mutad olmayan şeylerde bu zorunluluk söz konusu değildir.
[Üçüncü mesele]
Saymeri asli deliğin
kapanmış olmasını şart koşmuş ve "deliklerden biri kapanırsa hüküm diğer
deliğe bağlıdır, başkasına değil" demişse de esas alınması gereken
alimlerimizin çoğunluğunca benimsenen görüş şudur: "iki delikten
hangisinden bir şey çıkarsa bu, abdestin bozulması için yeterlidir."
2. Midenin [göbek deliği
hizasının] üst tarafında bir deliğin açılması
a. Midenin üst
tarafından çıkan şeyin abdeste etkisi
Asıl delik kapalı iken
midenin üst tarafında bir delik açılsa [ve bu delikten bir şey çıksa], veya
asli delik açık iken midenin alt tarafında bir delik açılsa [ve bu delikten bir
şey çıksa]-daha güçlü görüşe göre abdest bozulmaz.
[Bu konuda iki görüş vardır]:
[Birinci görüş]: Bununla
kastedilen -bazı nüshalarda yer aldığına göre- midenin alt bölümünün üst
kısmıdır. Bu durumda;
[a] - Göbek deliğinde
veya onun hizasında yahut yukarısında bir delik açılsa, asli delik kapanmış
olsa bu delikten çıkan şey abdesti bozar.
[b] - Yine midenin
altında bir delik açılsa, asli delik açık olsa, sonradan açılan delikten çıkan
şey abdesti bozmaz.
Birincisinin [a
şıkkının] gerekçesi şudur: Midenin üstünden, mideden veya hizasından çıkan şey,
tabii hali değişikliğe uğramış bir şey olamaz. Çünkü tabii hali değişince
midenin daha altına iner. Öyleyse bu çıkan şey daha çok kusmuğa benzemektedir.
ikincisinin [b şıkkının]
gerekçesi ise şudur: Asli delik açık iken sonradan oluşan deliği necaset çıkış
deliği gibi kabul etme zorunluluğu yoktur.
[ikinci görüş]: Çıkan
şey nadir bile olsa her iki durumda da abdesti bozar.
Birincisinin (a
şıkkının) gerekçesi şudur: Çünkü necasetin çıkması için bir deliğin bulunması
şarttır.
ikincisinin (b şıkkının)
gerekçesi şudur: Bu çıkan da mutad ne
caset gibidir.
b. Midenin üstünde
açılan deliğin asli deliğe benzemediği konular
Sonradan açılan delik
yalnızca "içinden çıkan şey ile abdestin
bozulmuş olması"
bakımından aslı delik gibi kabul edilir.
[Şu bakımlardan ise aralarında
farklar vardır]:
> Bu delikten çıkan
pisliği temizlemek için taş yeterli olmaz. O Bu deliğe dokunmakla abdest
bozulmaz.
> Gusül vb. gibi
cinsel ilişkiye bağlı hükümler oraya cinsel organın sokulması ile gerekli
olmaz.
> Avret mahallinin
üzerinde olan deliğe bakmak haram olmaz. Maverdı şöyle demiştir:
Bu, aslı deliğin
doğumdan sonraki dönemde kapanması durumundadır. Ancak aslı delik yaratılıştan
kapalı olsa, açık olan delikten çıkan şey ile abdest mutlak olarak bozulur. Bu
durumda kapalı delik; çift cinsiyetli şahıstaki fazladan olan organ gibi olur.
Oraya dokunmakla abdest gerekmez, oraya cinselorganı sokmak veya orayı bir
cinsel organa sokmak durumunda gusül gerekmez.
Nevevı el-Mecmu'da şöyle
demiştir: Maverdi'nin görüşünü destekleyen veya karşı çıkan bir açıklamaya
rastlamadım.
Nevevı en-Nüket
ale't-tenbih adlı eserinde ise şöyle demiştir:
Alimlerimizin
"kapanma" ifadesini kullanmaları Maverdl'nin görüşünün haklı olduğunu
ima etmektedir.
Maverdl'nin sözlerinden
şu anlaşılmaktadır: Bundan böyle hüküm açık deliğe bağlıdır. Buna göre buraya
dokunma durumunda abdest gerekli olur. Orayı bir cinsel organa sokma veya bir
cinsel organı oraya sokma durumunda gusül gerekir.
Sonraki bazı alimler
bunu uzak bir görüş saymışlarsa da hocam Remli'nin de esas aldığı üzere bu
anlaşılan anlam doğrudur. Bunu uzak sayanların görüşünü reddeden hususlardan
biri de şudur: Erkeğin cinselorganı göbeğinin üzerinde yaratılmış olsa, kişi
idrarını buradan yapsa ve bununla cinsel ilişkide bulunsa, başka cinselorganı
olmasa .bu durumda o cinselorgan hükme esas olur. "Biz yalnızca abdesti
bozma hükmü bakımından o organı dikkate alırız, bunun dışında bir hükmü
yoktur" denilemez.
"Açılan"
ifadesi ile kişinin ağız, kulak gibi tabii olarak açık olan organlarından çıkan
şeyler dışarıda bırakılmaktadır; çünkü alimlerin görüşlerinden anlaşıldığı
üzere bunlardan çıkan şeyler abdesti bozmaz.
BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN
AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN
D- ABDESTİ BOZAN DURUMLARIN İKİNCİSİ: AKLİ MELEKENİN
ORTADAN KALKMASIDIR