MUĞNİ’L-MUHTAC

TAHARET  /  ABDEST’İN FARZLARI

 

F- ABDESTİN ALTINCI FARZI: TERTİBE [SIRAYA] UYMAK

 

Abdestin farzlarının altıncısı, bu şekilde [farzlardaki sıralamada yer aldığı şekilde] tertibe riayet etmektir.

 

a. Tertibe riayetin farz olup olmadığı konusundaki görüşler

 

[Abdestte tertibe riayetin farz olup olmadığı konusunda iki görüş vardır]

 

[Birinci görüş]: Abdestin farzlarının altıncısı bu sıralamaya uymaktır. Yani abdestin farzları konusunun başından itibaren sayıldığı üzere; niyete bitişik olarak yüzü yıkamak, sonra kolları yıkamak, sonra başı meshetmek, sonra ayakları yıkamaktır.

 

[*] - Çünkü alınması emredilen abdestin nasıl alınacağını açıklayan Nebi'in (s.a.v.) fiili böyledir.

 

Bunu Müslim ve diğer hadisçiler rivayet etmiştir.

 

[*] - Ayrıca Nebi (s.a.v.) hac sırasında [Safa-Merve arasındaki sa'yin hangisinden başlayacağını soran lara] şöyle buyurmuştur: Allah'ın başladığından başlayın. (Ahmed, Müsned, III, 394; Beyhakı, Taharet, I, 85. )

 

(Allah "Safa ve Merve Allah'ın şiarlarındandır" [Bakara, 158] buyurduğundan Nebi (s.a.v.) de sa'y işleminin Safa'dan başlamasını emretmiştir. Bu, Allah'ın kitabında zikrettiği sıranın esas alınmasını gösteren bir karınedir.)

 

 

Bunu Nesa! sahih bir senetle rivayet etmiştir. [Hadis her ne kadar hac konusu ile ilgili olsa da] dikkate alınacak olan olayın özelliği değil sözün genelliğidir.(Genel kural)

 

Ayrıca Allah (celle celalühü) yıkanması gereken organların arasında meshedilmesi gereken organa yer vermiştir. Araplar ancak bir anlam ifade etmek üzere aynı cinsten olan şeylerin arasına başka bir şey sokarlar. Burada bu anlam sıralamaya uymanın zorunluluğu olup, bunun mendupluğu değildir. Çünkü hadiste emir kipi kullanılmıştır. Ayrıca ayet, farz olan abdesti açıklamaktadır.

 

[İkinci görüş]: Bir görüşe göre ise sıralamaya uymak farz değildir, şart olan sıralamayı tersine çevirmemektir.

 

Bu görüş esas alındığında kişi abdest alırken dört şahıstan yardım alsa; her biri onun organlarını birer kere yıkasa, kişi de abdeste niyet etse abdest sahih olur.

 

İlk görüşe göre ise, kişinin unutarak abdesti tersine alması durumunda olduğu gibi bu durumda kişinin yalnızca yüzünü yıkaması yeterli olur. Diğer şahıslar bu kişiye bundan sonra üç kere daha abdest aldırırlarsa abdesti yeterli olur. Bu, kişinin dört defa abdesti tersine almasına benzer ki bu durumda her bir organ ın bir defa yıkanmış olması sebebiyle abdest yeterli olur. (Kıyas)

 

b. Suya dal an kimsenin abdestinde tertip

 

Abdestsiz kişi yıkansa;

 

Daha doğru olan görüşe göre şayet suya dalmak ve orada beklemek gibi bir tertibi varsaymak mümkünse abdest sahih olur, aksi takdirde sahih olmaz.

 

Ben [Nevevi] derim ki: Daha doğru olan görüşe göre bekleme söz konusu olmaksızın abdest sahih olur. Allah daha iyi bilir.

 

Abdesti olmayan bir kimse;

> abdestsizliğini giderme vb. bir niyetle yıkansa,

> veya yanılarak [abdest alma niyetiyle değil de] cünüplük vb. durumları gidermek amacıyla yıkansa,

ve [bu yıkanma esnasında] tertibe riayet etse bu yeterli olur. Yine bu niyetle suya daldığında da abdesti yeterli olur.

 

[Bu konuda iki görüş vardır]

 

[Birinci görüş]: Daha doğru olan görüşe göre tertibe riayet edildiğini varsaymak mümkün ise örneğin kişinin suya dalıp tertip miktarınca orada beklediğini düşünmek mümkün ise abdesti sahih olur. Çünkü tertip bununla yerine gelmiş olur. Örneğin kişİ niyet etmiş olarak suya girdiğinde su yüzüne değdiğinde yüzdeki abdestsizlik, sonra kolları yıkarken kollardaki abdestsizlik kalkar. Böylece diğer organlara kadar devam eder.

 

[İkinci görüş]: Diğer görüşe göre abdest sahıh olmaz, çünku buradaki tertibe uygunluk gerçek değil varsayıma dayalıdır [takdirı! sanal]. Bu sebepledir ki galiz necaset durumunda miktarı çok olan suya dalmak, yıkanması gereken sayının sağlandığı anlamına gelmemektedir. (Örneğin köpeğin yalaması sebebiyle bedenini yedi kere yıkaması gereken bir şahıs, bol miktarda suya dalsa bu dalış yedi yıkama yerine geçmez. (çev.))

 

Aksi takdirde, yani tertibi varsaymak mümkün olmadığında, örneğin kişi suya dalar dalmaz sudan çıktığında veya el-Muharrer'de belirtildiği üzere aşağı tarafları yukarılardan önce yıkadığında bu abdest sahıh olmaz. Çünkü tertibe riayet abdestin farzlarındandır. Yahut da "farz, farz olmayan bir şeyi yapmakla sdkıt olmaz" . (Genel kural)

 

İkinci görüşün delili ise ,?udur: Gusül, abdestten daha geniş kapsamlı bir temizliktir. Bu sebepledir ki Nevevi şöyle demiştir:

 

Ben [NevevI] derim ki: Daha doğru olan görüşe göre bekleme söz konusu olmaksızın abdest sahıh olur. Allah daha iyi bilir.

 

Çünkü gusül için bu yeterli olduğuna göre abdestsizliği gidermek için haydi haydi yeterli olur. Ayrıca zaman çok kısa bile olsa bu kısa anlarda tertibe riayet edildiği varsayılabilir.

 

Bu, suyu üzerine boşaltmak suretiyle tertibe zıt olarak yıkanmadığında geçerlidir. Aksi takdirde -daha önce geçtiği üzere- kişinin yalnızca yüzünü yıkaması yerine gelmiş olur.

 

Kişinin suya dalması ise mutlak olarak yeterlidir.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

ABDESTİN FARZLARINDA UNUTMA VE YANILMALARA İLİŞKİN HÜKÜMLER