MUĞNİ’L-MUHTAC

NAMAZ  /  KIBLE

 

III. KABE'DE NAMAZ KILAN KİMSE İÇİN KIBLEYE DÖNME YÜKÜMLÜLÜĞÜ

 

Kabe'nin içinde namaz kılan kimse Kabe'nin duvarlarına dönse veya kapalı bulunan kapısına dönse yahut kapısı açık olmakla birlikte kapının eşiği bir zira'ın üçte ikisi yüksekliğinde ise [namazı caiz olur].

 

Kabe'nin damında [terasında] namaz kılan kişi Kabe'nin binasından bir zira'ın üçte ikisini geçen kısma dönmüşse namaz caiz olur.

 

A. KABE'NİN İÇİNDE NAMAZ KILMAK

B. KABE'NİN DAMlNDA VEYA ARSASINDA NAMAZ KILMAK

 

A. KABE'NİN İÇİNDE NAMAZ KILMAK

 

> Kabe'nin içinde farz veya nafile namaz kılan kimse;

> Kabe'nin duvarlarına dönerek namaz kılsa,

> Veya Kabe'nin kapalı bulunan kapısına dönerek namaz kılsa,

Yahut Kabe'nin açık bulunan kapısına dönerek namaz kılmakla birlikte kapının eşiği yaklaşık bir zira'ın üçte ikisi yüksekliğinde ise namaz caiz olur.

 

B. KABE'NİN DAMlNDA VEYA ARSASINDA NAMAZ KILMAK

 

Kişi Kabe'nin damında namaz kılsa veya -Allah korusun- Kabe yıkılmış olsa ve onun arsasında namaz kılsa, Kabe'nin binasından bir zira ın üçte ikilik kısmına (45 cm) dönerek namaz kılmışsa veya Kabe'ye bitişik olan bu miktardaki bir yükseltiye, örneğin orada biten bir ağaca, çiviyle çakılmış bir sopaya veya uzunluk ve genişlik olarak kendisi kadar olan bir binaya dönmüş olsa kıldığı namaz caiz olur. Çünkü bu durumda Kabe'ye veya onun bir parçası gibi olan bir şeye dönerek namaz kılmıştır. Kişinin bir kısmı bu yükseltinin dışına çıkmış olsa bile namaz geçerlidir; çünkü bedeninin bir kısmı ile yükseltiye, diğer bölümü ile Kabe'nin hava sahasına dönmüştür. Ancak yükselti, bir zira'ın üçte ikisinden az olursa ona dönerek kılınan namaz sahih olmaz. Çünkü bu miktar, namaz kılan kişinin sütre yüksekliğidir, burada da bu miktar dikkate alınmıştır. Nebi (s.a.v.)'e sütrenin yüksekliği sorulduğunda "bineğin arkasındaki yaslanma yeri yüksekliğinde" olduğunu söylemiştir. (Müslim, Salat, 1114. )

 

Alimlerin sözlerinden ilk anda şu anlaşılmaktadır: Kişi yalnızca ayakta dururken söz konusu yükseltiye dönse, örneğin Kabe'nin kapısında enine bir şekilde duran bir ziram üçte ikisi yüksekliğindeki bir tahtaya, ayakta iken göğsünü döndürse, diğer rükünlerde döndürmese namazı sahih olur.

 

Ancak bu anlaşılan anlam üzerinde dikkatli olmak gerekir; çünkü bu durumda yalnızca cenaze namazının sahih olması gerekir. Zira bu durumdaki kişi cenaze namazının tümünde [ayakta durduğundan] Kabe'ye dönmüş demektir. Diğer namazlar ise böyle değildir. Zira bu durumdaki kişi secde ederken Kabe'nin herhangi bir bölümüne dönmemektedir.

 

Kişi namaz kılarken bu yükselti yerinden kaldırılsa bunun namaza zararı olmaz; çünkü başlangıçta göz yumulmayan bir şeye devam açısından göz yumulur.(Genel kural)

Bundan farklı olarak kişi Kabe'nin arsasına konulmuş bir eşyaya veya bir bitkiye, dikili bir tahtaya dönerek namaz kılarken bunlar kaldırılsa namaz sahih olmaz; çünkü bunlar Kabe'nin bir parçası değildir.

 

[Soru]: Alimler dikili kazıkları araziye dahil saymaktadırlar. Nitekim arazi satımında bunların da akde girmesi bunu göstermektedir. Kabe'ye dikili olan sopayı niçin Kabe'den saymamışlardır?

 

[Cevap]: Adete göre insanlar arazilerine çeşitli gerekçelerle kazık dikerler, bu yüzden bunlar araziye dahil kabul edilir.

 

Kişi, arsanın dışında bir dağda bile dursa, karşısında dikili bir şey olmasa da namaz yeterli olur çünkü bu şahıs, arsanın içinde kılanın aksine Kabe'ye dönmüştür.

 

Kıblenin yakınında olan kişinin Kabe'ye döndüğünün kesin olarak bilinmesi gerekli olduğu halde, uzakta olan kişinin Kabe'ye döndüğüne dair kanaatin bulunması yeterlidir. Konunun başında geçen deliller sebebiyle kişinin Kabe'ye değil de onun bulunduğu yöne dönmesi yeterli değildir.

 

Kişi bedeninin bir kısmı ile Kabe hizasının dışına çıksa, örneğin Kabe'nin bir tarafınadoğru dönse ve bedeninin bir kısmı Kabe'ye geldiği halde bir kısmı Kabe istikametinin dışında kalsa namazı batıl olur.

 

Kabe'nin yanında uzun bir saf yapılsa ve saftakilerin bir kısmı Kabe hizasının dışına çıksa namazları geçersiz olur, çünkü Kabe'ye dönmemişlerdir. Kabe' den uzakta olanların safları ne kadar uzun olursa olsun Kabe hizasına yönelme gerçekleştiğinden bir şüphe söz konusu olmaz ve namazları geçerli olur. Çünkü hacmi küçük olan bir şeyin uzaklığı arttıkça hizası da artar; örneğin okçuların hedefleri böyledir.

 

[İtiraz]: Bu görüşe "Kabe hizasına dönme biraz eğrilik [inhiraf] ile gerçekleşir" şeklinde itiraz edilmiştir.

 

Ezrai'nin dediği üzere kişi namaz kılarken Kabe'nin köşesine dönse namaz sahih olur. Çünkü bu durumda o -bedeninin bir kısmı Kabe'nin köşesinin iki kenarından dışarıya çıkmış olsa bile- köşeye bitişik olan binaya dönmüştür.

 

Kişi yalnızca Kabe'nin Hicr kısmına dönerek namaz kılarsa bu yeterli olmaz. Çünkü Hicr'in Kabe'ye dahil olup olmadığı kesin değildir. Buranın Kabe'ye dahil kabul edilmesi, ahad rivayetlerle sabit olmuştur.

 

Kişi unutarak Kabe'ye arkasını dönse ve uzunca zaman bu şekilde kalsa namazı bozulur, çünkü bu kıbleye dönme şartına aykırıdır. Ancak arada az zaman olursa namazı bozulmaz.

 

Kişi zorla kıble istikametinden başka yere döndürülürse, çok zaman geçmeden hemen kıbleye dönmüş olsa bile namazı bozulur.

 

Kabe'nin içinde kılınan nafile namaz, dışında kılınandan daha faziletlidir. Farz namazın da, şayet Kabe'nin dışında cemaatle kılınmasına dair bir beklenti yoksa, Kabe'nin içinde kılınması daha faziletlidir. Şayet Kabe'nin dışında farz namazın cemaatle kılınması ümit ediliyorsa dışarıda kılmak daha faziletlidir; çünkü ibadetin kendisine ilişkin fazileti korumak, ibadetin mekanına ilişkin fazileti korumaktan daha iyidir. (Genel kural) Nitekim kişinin namazı evinde cemaatle kılması, camide tek başına kılmasından daha faziletlidir. Yine ev camiden daha faziletli olsa bile kişinin evinde nafile namaz kılması, camide nafile namaz kılmasından daha faziletlidir.

 

"Kabe'nin içinde kılınan namaz sahih olmaz, çünkü bu Kabe'ye saygısızlıktır" şeklindeki karşı görüş dikkate alınmamıştır; çünkü Nebi (s.a.v.)'in Kabe'nin içinde namaz kıldığına dair sahih sünnet vardır.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

IV. KIBLE YÖNÜ KONUSUNDA ARAŞTIRMA YAPMAK