CEMAATLE NAMAZ |
2. CEMAATLE NAMAZIN HÜKMÜ
-Cuma namazı dışında-
farz namazlarda cemaatle namaz kılmak• müekked sünnettir.
[Zayıf] bir görüşe göre erkekler
için bu farz-ı kifayedir. Bu yüzden yerleşim biriminde İslamın şiarını
gösterecek şekilde yapılması gerekir. Şayet bir bölgedekilerin tümü bunu terk
ederse kendilerine savaş açılır.
Daha doğru görüşe göre
kadınların cemaatle namaz kılması, erkeklerinki kadar güçlü bir mendup
değildir.
Ben [Nevevi] derim ki:
İmam Şafii tarafından açıkça belirtilen ve daha sahih olan görüşe göre cemaatle
namaz kılmak farz-ı kifayedir. [Zayıf] bir görüşe göre ise farz-ı ayndır. Allah
daha iyi bilir.
A. FARZ NAMAZLARIN
CEMAATLE KILINMASININ SÜNNET OLDUĞU GÖRÜŞÜ
B. CEMAATLE NAMAZIN
FARZ-I KİFAYE OLDUĞU GÖRÜŞÜ
C. CEMAATLE NAMAZIN
FARZ-I AYN OLDUĞU GÖRÜŞÜNÜN REDDİ
A. FARZ NAMAZLARIN
CEMAATLE KILINMASININ SÜNNET OLDUĞU GÖRÜŞÜ
A. ERKEKLERİN CEMAATLE
NAMAZ KILMASI
[Cuma namazı dışındaki
farz namazlarda cemaatin hükmü nedir? Bu konuda mezhep içinde farklı görüşler
vardır]
[Birinci görüş]: Cuma
namazı dışındaki farz namazlarda cemaat -kadınlar için dahi- sünnet-i müekkededir.
Yukarıda geçen hadisler bunu göstermektedir. Cuma namazında ise cemaat farz-ı
ayndır. Bu konu kendi bölümünde incelenecektir.
[İkinci görüş]: [Zayıf]
bir görüşe göre cemaat erkekler için farz-ı kifayedir.
[*] - Çünkü Nebi
(s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Bir kasaba veya açık alanda üç kişi bulunur da
cemaat yapmazlarsa şeytan mutlaka onlara hakim olur. Öyleyse sen cemaate devam
et. Çünkü sürüden ayrılan koyunu kurt kapar. (Ebu Davud, salat, 547; Nesai,
İmamet, 846; İbn Hibban, salat, 2101)
Bu görüşe göre cemaat
farz-ı kifaye olduğundan, gerek küçük gerekse büyük köylerde bir yerde cemaatle
namaz kılmak suretiyle, büyük şehirlerde ise birden fazla yerde cemaatle namaz
kılmak suretiyle İslam'ın bu şiarının ortaya konması gerekir.
Dinin "cemaatle
namaz kılınması" yönündeki isteği az miktarda bir toplulukla bile yerine
gelir. Şayet bir bölgede insanlar evlerde cemaat yapsalar ve o bölgede
camilerde cemaatle namaz kılma şiarı görülmese farz yerine gelmemiş olur.
Bir bölge insanlarının
bütünü yukarıda belirtildiği üzere bu şiarı terk etseler devlet başkanı veya
yetkili kıldığı kimse onlara karşı savaş ilan eder, tek tek şahıslar ise savaş
edemezler. Aynı şekilde küçük veya büyük bir kasabada bir mahalle halkı bunu
toplu olarak terk ettiklerinde de hüküm böyledir.
Cemaatle namazın sünnet
olduğu görüşü kabul edilirse bunu terk etme sebebiyle bölge insanlarına karşı
savaş ilan edilmez.
B. KADINLARIN CEMAATLE
NAMAZ KILMASI
[Kadınlar cemaatle namaz
kılma konusunda erkeklerle aynı durumda mıdır? Bu konuda mezhep içinde iki
görüş vardır]
[Birinci görüş]: Daha
doğru olan görüşe göre kadınların cemaatle namaz kılmalarının mendupluğu
erkeklerinki kadar güçlü değildir. Çünkü erkeklerin kadınlara karşı ayrıcalığı
vardır. Nitekim Yüce Allah "erkeklerin kadınlar üzerinde bir derecesi
vardır" [Bakara, 228] buyurmuştur.
[İkinci görüş]: Kadınlar
hakkında da cemaatle namaz kılmak erkeklerin cemaatle kılması gibi kuvvetli bir
menduptur. Çünkü cemaatle namaz kılma konusundaki deliller [hem erkekleri hem
de kadınları kapsayacak şekilde] geneldir.
İlk görüşe göre
kadınların değil erkeklerin cemaatle namaz kılmayı terk etmeleri mekruhtur.
Kadınlar hakkında
cemaatin farz olmadığı konusunda ittifak vardır.
B. CEMAATLE NAMAZIN
FARZ-I KİFAYE OLDUĞU GÖRÜŞÜ
A. CEMAATLE NAMAZ
KİMLERE FARZDIR?
[Nevevi, Rafii
tarafından yukarıda "zayıf bir görüş" olarak verilen ikinci görüşü
daha güçlü bularak şöyle demiştir] Daha
doğru olan ve bizzat Şafii tarafından ifade edilmiş olan görüşe göre cemaatle
namaz kılmak farz-ı kifayedir.
Hür ve mukim olan,
çıplak olmayan [giyecek elbisesi bulunan] erkeklerin farz namazı cemaatle
kılması farz-ı kifayedir. Bunun delili daha önce geçen Ebu Davud ve Nesai'nin
rivayet ettikleri hadistir.
B. KİMLERİN CEMAATLE
NAMAZ KILMASI FARZ DEĞİLDİR?
> Kadınlara ise
cemaatle namaz kılmak farz değildir.
> Çift cinsiyetli
şahıslar da bu konuda kadınlar gibidir.
> Kölelere cemaatle
namaz farz değildir; çünkü onlar efendilerinin hizmetlerini yerine getirmekle
meşguldürler.
> Çıplak kimselerin
de cemaatle namaz kılmaları farz değildir; hatta onların tek başına kılmaları
cemaatle kılmalarına eşittir. Ancak çıplak kimseler kör iseler veya karanlıkta
namaz kılıyorlarsa bu durumda onların cemaat yapmaları müstehap olur.
> Bir kaza namazı
kılan kimsenin, aynı türden bir kaza kılan kimseyle cemaat yapması da farz
değildir, sünnettir.
> Bir eda namazı
kılan kimse arkasında kaza namazı kılan kimsenin cemaat yapması veya tersi
yahut farklı cinsten bir kaza namazı kılan kimsenin cemaat yapması ise sünnet
değildir.
> Adak namazında da
cemaat farz değil sünnettir.
C. CEMAATLE NAMAZIN
FARZ-I AYN OLDUĞU GÖRÜŞÜNÜN REDDİ
[Cemaatle namazın farz-ı
ayn olup olmadığı konusunda da iki görüş vardır]
[Birinci görüş]:
[Mezhepte kabul edilen görüşe göre] cemaat farz-ı ayn değildir.
[*] - Bunun delili
konunun başında Buhari ve Müslim' den aktarılan hadistir.
Bu hadiste cemaatle
namazın tek başına kılınan namazdan üstün tutulması, tek başına kılınan namazın
caiz olduğunu göstermektedir.
Bu konuda çöllerde yaşayan
kimselerle diğerleri eşittir. Ancak koyun otlatmak vb. için otlu, sulu yer
araştıranların hükmü farklıdır.
[İkinci görüş]: [Zayıf]
bir görüşe göre cemaatle namaz kılmak farz-ı ayndır.
[*] - Bunun delili şu
hadistir: Münafıklara en ağır gelen namazlar yatsı ve sabah namazıdır. Onlar bu
iki namazda olan fazileti bilselerdi sürünerek de olsa gelirlerdi. Andolsun
içimden öyle geçti ki emredeyim de namaz için kamet getirilsin, sonra bir
kişiye insanlara namazı kıldırmaslnı emredeyim, sonra odun taşıyan birkaç
adamla namaza gelmeyenlerin evlerine gidip de onlar içindeyken evlerini
yakayım. (Buhari, Husumat, 2420; Müslim, Mesacid, 1480)
Bu ikinci görüşe şu
şekilde cevap verilmiştir: Hadisin başına ve sonuna baktığımızda bunun
cemaatten geri kalan ve namaz da kılmayan münafıklarla ilgili olduğu
anlaşılmaktadır. Ayrıca Nebi (s.a.v.) onların evlerini yakmamış, yalnızca
yakmayı içinden geçirmiştir.
[Soru]: Evlerini yakmak
caiz olmasaydı, Nebi (s.a.v.) bunu içinden geçirmezdi.
[Cevap]: Nebi (s.a.v.)
kendi ictihadı ile bu kararı vermiş daha sonra vahiy inerek bunu yasaklamış
olabilir. Yahut da Nebi (s.a.v.)'in ictihadı daha sonra değişmiş olabilir. Bu,
el-Mecmu'da zikredilmiştir.
Bunda Nevevi'nin zorlama
bir yorum yaptığı anlaşılmaktadır.
BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN
AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN
3. CEMAATLE
NAMAZIN HÜKMÜNE ETKİ EDEN DURUMLAR