İ’TİKAF |
1. İTİKAFlN MESCİTTE
YAPILMASI
İtikafın rükünleri
dörttür: Mescid, beklemek, niyet etmek, itikaf edecek olan kişi.
Nevevi bunların ilki ile
başlayarak şöyle demiştir:
1. İTİKAFlN MESCİTTE
YAPILMASI
İtikaf yalnızca mescitte
yapılırsa sahih olur. Cuma namazının kılındığı bir mescitte itikaf yapılması
daha iyidir.
A. MESCİTTE
YAPILMASININ HÜKMÜ
B. KADININ EvİNDE
İTİKAF YAPMASI
C. MESCİD-İ HARAM,
MESCİD-İ NEBEVİ VE MESCİD-İ AKSA'DA İTİKAF YAPMAYI ADAMAK
A. MESCİTTE
YAPILMASININ HÜKMÜ
İtikaf yalnızca mescitte
yapılırsa sahih olur. Bunun deli li Buhari ve Müslim'in rivayet
ettiği(395) hadislere
uymak ve icmadır.(Buhari, İtikaf, 2025; Müslim, İtikaf, 2773)
Ayrıca Allah (c.c.)
şöyle buyurmuştur: Mescitlerde itikaf yaparken onlarla ilişkide bulunmayın.
[Bakara, 187]
Burada itikafta olan
kimsenin cinsel ilişkide bulunmasının yasak olmasının şartını "itikaf
yapanın mescitte olması" şeklinde anlamak caiz değildir; çünkü itikaf
yapan kişi mescidin dışında bile olsa ilişkide bulunması yasaktır. Yine itikaf
yapmayan kişinin de mescitte cinsel ilişkide bulunması yasaktır. Şu halde
geriye tek seçenek olarak şu kalmaktadır: Bu ayette mescidin zikredilmesi
itikafın sahih olmasının şartıdır.
Tahiyyetü'l-mescid
namazının kılınması, itikaf yapmak ve tavaf dışında hiçbir ibadet için mescide
ihtiyaç duyulmaz.
Mescidin tavanı ile
başka bir yeri arasında fark yoktur.
Mescidin açık bölümünde
de itikaf yapmak sahihtir; çünkü bu bölge de mescide dahildir.
Bir bölümü şayi hisseli
olarak vakfedilmiş mescidde cünüp bir kimsenin kalması ihtiyaten haram kabul
edilmekle birlikte bu mescitte itikaf yapılması caiz değildir.
Arazisi kiralanmış,
binası da mescit olarak vakfedilmiş bir mescitte de itikaf yapmak sahih
değildir. Böyle bir mescitte itikaf yapmak için başvurulması gereken yol [çözüm
şekli] şudur: Kişi burada kendisine oturacak bir yer vb. yapar, daha sonra bunu
mescid olarak vakfeder. İşte bu durumda -nasıl ki mescidin tarasında ve
duvarlarında itikaf yapmak sahih oluyorsa- itikaf yapmak sahih olur. "Kişi
mescidde oturacak bir alan yapmamış olsa bile itikafı sahih olur" diyen
Zerkeşi'nin ifadesine aldanma!
Geçen açıklamalardan
anlaşıldığına göre taşınır bir malın mescit olarak vakfedilmesi sahih değildir.
Bazı son dönem alimlerinin bunun sahih olduğuna dair fetva vermelerine aldanma!
İtikafın Cuma namazı
kılınan bir mescitte yapılması -ki bu mescide dair meseleler Cuma bahsinde
geçmişti- başka bir mescitte yapılmasından daha iyidir. Böylelikle;
[a] - İtikafın böyle bir
yerde yapılmasını farz görenlerin görüş ayrıhğından kurtulunmuş olunur.
[b] - Cuma kılınan
mescitte cemaat çok olur.
[c] - Cuma namazı kılmak
için mescitten çıkmaya gerek olmaz. Kişi, içinde Cuma gününün de yer aldığı
peşpeşe birkaç gün boyunca itikaf yapmayı adamışsa, Cuma namazının farz olduğu
şahıslardan ise ve itikafa niyet ederken Cuma namazı için çıkmayı şart
koşmamışsa Cuma namazı kılınan bir camide itikaf yapması farz olur. Çünkü Cuma
namazı için çıkmak itikafın peşpeşe olma özelliğini ortadan kaldırır. Zira bu
kişi Cuma namazı kılınan bir mescitte itikaf yapmamakla kusurlu davranmıştır.
Bundan -Ezral'nin de
dediği üzere- şu da anlaşılır:
[1] - Şayet Cuma namazı
camide değil de şehrin binaları arasında kılınıyorsa, itikaf yapan kişinin Cuma
kılmak üzere oraya gitmesi durumunda "itikafın kesintisiz olarak mescitte
yapılması" geçersiz hale gelmez.
[2] - Yine kişinin
itikaf yaptığı şehir, halkının Cuma namazı kılamayacağı kadar küçük olsa, kişinin
itikaf adağında bulunup itikaf yapmasından sonra orada bir cami ve cemaat
oluşsa [küçük mescitte yaptığı itikafı geçersiz hale gelmez.]
Kişi itikafa niyet
ederken "Cuma namazı için mescitten çıkmayı" istisna etse, şehirde
Cuma namazı kılınan iki cami olsa, kişi bu ikisinden birinin yanından geçip
diğerine geçse, şayet gittiği cami Cuma namazının ilk olarak kılındığı cami ise
bunun zararı olmaz. Şayet aynı vakitte namaz kılıyorlarsa -Kaffal'in
fetvalarında belirttiğine göreitikaf batıl olur.
İtikafın kesintisiz
olması şart koşulmazsa kişinin Cuma namazı kılınan mescitte itikafa girmesi de
şart koşulmaz. Küçük mescitle Cuma namazı kılınan mescit "içinde cünüp
olarak kalmanın haram olması ve diğer bazı hükümleri" açısından eşit olduğundan
küçük mescitlerde itikaf yapması da caiz olur.
"Mescitte itikaf
yapmanın daha faziletli olması" hükmünden "kişinin Cuma namazı
kılınan cami dışında bir mescidi itikaf için belirlemesi" hükmü de istisna
edilir. Belirlenen yerde itikaf yapmak -kişi Cuma namazı için başka camiye
çıkma ihtiyacı duymuyorsa- Cuma namazı kılınan camide itikaf yapmasından daha
iyidir.
B. KADININ EvİNDE
İTİKAF YAPMASI
İmam Şafii (r.a.)'nin
yeni görüşüne göre kadının evindeki mescitte -yani namaz kılmak üzere hazırlanıp
ayrılmış bölümde- itikaf yapması sahih olmaz.
[Kadının, evinde mescit
olarak ayrılmış bölümde itikaf yapması sahih olur mu? Bu konuda İmam Şafii
(r.a.)'ye ait iki görüş bulunmaktadır:]
[Birinci görüş]
İmam Şafii (r.a.)'nin
yeni görüşüne göre kadının evinde namaz kılmak üzere hazırlanıp ayrılmış
mescitte itikaf yapması sahih değildir. Çünkü burası mescit değildir. Nitekim
burası değiştirilebileceği gibi, cünüp olan kimsenin orada durması da caizdir.
Ayrıca Hz. Peygamber (s.a.v.)'in hanımları mescitte itikaf yaparlardı. Şayet
evde yapmaları yeterli olsaydı evde yapmaları daha uygun olurdu.
[ikinci görüş]
İmam Şafii (r.a.)'nin
eski görüşüne göre kadının evindeki mescitte itikaf yapması sahihtir. Çünkü
mescit nasıl erkeklerin namaz kıldığı alansa evdeki namaza ayrılan bölüm de
kadının namaz kıldığı alandır.
İlk görüşte olanlar buna
şu şekilde cevap vermiştir: ltikatın aksine namazın özelolarak bir yerde
kılınması söz konusu değildir.
Çift cinsiyetli şahıs bu
konuda erkek gibidir.
Kadının evinde itikaf
yapmasını sahih gören görüş kabul edildiğinde görüş ayrılığından kurtulmak için
kadının mescitte itikaf yapması daha faziletli olur.
C. MESCİD-İ HARAM,
MESCİD-İ NEBEVİ VE MESCİD-İ AKSA'DA İTİKAF YAPMAYI ADAMAK
Kişi itikaf adağında
bulunurken [itikaf yapmak için] "mescid-i haram"ı belidese orada
yapması gerekli olur.
Daha güçlü olan görüşe
göre Medine mescidi ve Mescid-i Aksa da böyledir. Mescid-i haram, bu iki mescid
yerine geçer. Aksi ise söz konusu değildir.
Medine mescidi Mescid-i
Aksa yerine geçer, aksi söz konusu değildir.
1. MESCİD-İ HARAM'DA
İTİKAF YAPMAYI ADAMAK
2. MESCİD-İ NEBEVİ'DE VE
MESCİD-İ AKSA'DA İTİKAF YAPMAYI ADAMAK
3. BU ÜÇ MESCİD İTİKAF
YAPMA KONUSUNDA BİRBİRİ YERİNE GEÇER Mİ?
1. MESCİD-İ HARAM'DA
İTİKAF YAPMAYI ADAMAK
İtikaf adağında bulunan
kişi mescid-i haramda itikaf yapmayı adamış olsa orada itikaf yapması gerekli
olur, başka bir mescid onun yerine geçmez. Çünkü hac ve umre gibi ibadetler o
mescide bağlıdır, ayrıca orada namaza kat kat sevap verilmesi sebebiyle oranın
fazileti başka yerden daha fazladır.
[*] - Hz. Peygamber
(s.a.v.) şöyle buyurmuştur: O Şu benim mescidimde kılınan bir namaz -mescidi
haram dışında- başka bir mescitte kılınan bin namazdan daha faziletlidir.
Mescid-i haramda kılınan bir namaz şu benim mescidimde kılınan yüz namazdan
daha faziletlidir. (Buhari, Fadlü's-salat fi mescidi Mekke ve'l-Medine, 1190;
Müslim, Hac, 3361. )
Adak yapılınca içinde
itikaf yapılması zorunlu olan, daha fazla faziletin söz konusu olduğu
"mescid-i haram"neresidir? Bu konuda alimler ihtilaf etmiştir:
> Bir görüşe göre bu,
Kabe ile onun etrafında tavaf yapılan mescittir. Nevevi el-Mecmu'da
"kıbleye dönme" konusunda bunu tek görüş olarak zikretmiştir.
> Bir görüşe göre
Kabe ve Hicr bölgesidir. El-Beyan yazarının [İmran!'nin] tercih ettiği görüş
budur.
> Bir görüşe göre
harem bölgenin bütünüdür. El-Beyan yazarının hocası Şerıf el-Osman!' den
naklettiği görüş budur. İnsanın gönlü bu görüşe daha çok meyletmektedir.
Kişi Kabe'de veya
Beytü'l-haram'da itikaf yapmayı adamış olsa ne olur? Nevevi bunun hükmünü
zikretmemiştir.
El-Beyan'da şöyle
denilmiştir: Bu durumda Kabe' de ve ona izafe edilen hicr bölgesinde itikaf
yapılması zorunlu hale gelir.
İsnevi el-Mühimmatta
"uygun olan görüş budur" demiştir. Ancak bazı son dönem alimlerinin
belirttiği üzere bu görüş "sevabın katlanması Kabe ve hicr bölgesine
özgüdür" diyenlerin görüşüne göre uygun olur. El-Beyan yazarı da bu
görüştedir. Sevabın katlanmasını burayla sınırlı görmeyenlere göre bu bölgede
itikaf yapılmasını zorunlu görmek gerekmez.
Cüveyni bu konuyu açık
olarak ele almış ve hocasından şu görüşü aktarmıştır:
Kişi Kabe'de namaz
kılmayı adasa ve mescidin etrafında namaz kılsa adağının gereğini yapmış olur.
Rafii bunu
"adaklar" konusunda nakletmiştir.
3. BU ÜÇ MESCİD İTİKAF
YAPMA KONUSUNDA BİRBİRİ YERİNE GEÇER Mİ?
1. [Mescid-i Nebevı ve
Mescid-i Aksa'da itikaf yapmayı adamış olan kişinin bu mescitlerde itikaf
yapması zorunlu mudur? Bu konuda İmam Şafii (r.a.)'ye ait iki görüş bulunmaktadır:]
[Birinci görüş]
İmam Şafii (r.a.)'nin
daha güçlü görüşüne göre kişi itikaf yapma konusunda adakta bulunurken
"Medine mescidi" veya "mescid-i Aksa" da itikaf yapmayı
adamış olsa buralarda itikaf yapması zorunlu olur, bu ikisi dışında başka bir
mescidde itikaf yapması yeterli olmaz. Çünkü bu ikisi, ziyaret için kendisine
yolculuk yapılan mescitlerden olduğundan mescid-i harama benzemektedir.
[İkinci görüş]
Bu mescitlerde itikaf
yapmak zorunlu değildir; çünkü bu iki mescidin hac ve umre ile ilgisi
olmadığından diğer mescitlere benzemektedir.
NevevI'nin sözünden şu
anlaşılmaktadır:
[1] - Kişi itikafta
bulunmak için belirtilen üç mescit dışında başka bir mescidi belidese itikafını
orada yapması gerekmez. Daha doğru görüşe göre hüküm böyledir. Ancak kişinin
belirlediği mescitte itikaf yapması başka mescitte yapmasından daha iyidir.
[2] - Yine Nevevi'nin
"itikaf" sözcüğünü kullanmış olmasından şu anlaşılmaktadır:
"Kişi üç mescitte namaz kılmayı adasa buralarda namaz kılması
gerekmez". Bu anlaşılan anlam kastedilmemiştir, aksine bu mescitlerde
namaz kılmanın gerekli olması görüşü daha doğrudur. İmam Şafii (r.a.) ve
mezhebimizin alimleri bunu açık olarak ifade etmişlerdir.
3. BU ÜÇ MESCİD İTİKAF
YAPMA KONUSUNDA BİRBİRİ YERİNE GEÇER Mİ?
1. Mescid- haram;
mescid-i nebevi ve mescid-i aksanın yerine geçer. Çünkü mescid-i haram diğer
iki mescitten daha üstündür ve hac-umre ibadeti bu mescitte yapılmaktadır.
2. Bunun [yani bir
önceki maddenin] aksi ise geçerli değildir. Yani [kişi mescid-i haramda itikaf
yapmayı adamışsa] mescid-i nebevi ve mescid-i aksa mescidi haram yerine geçmez.
Çünkü diğer iki mescidin fazileti mescidi haramdan daha düşüktür.
3. Medine mescidi
[Mescid-i Nebevi] mescid-i aksa yerine geçer; çünkü medine mescidi daha faziletlidir.
Çünkü orada kılınan namazın [mescidi haram hariç] başka mescitte kılınan bin
namazdan daha faziletli olduğu sahih olarak rivayet edilmiştir. Rivayete göre
mescid-i aksada kılınan bir namaz ise başka mescitte kılınan beşyüz namazdan
daha faziletlidir.
Bunu İbn Abdilberr
rivayet etmiş, Bezzar da senedinin hasen olduğunu söylemiştir. Bir başka
rivayete göre ise mescid-i aksada kılınan namaz da başka mescitte kılınan bin
namazdan daha faziletlidir. Bu son rivayete göre mescid-i aksada kılınan
namazIa mescid-i nebevide kılınan namaz birbirine eşit olmaktadır.
4. [Bir önceki maddenin]
aksi geçerli değildir. [Yani mescid-i aksa, Mescid-i Nebevi yerine geçmez].
5. Nevevi itikaf
zamanını belirleme meselesi hakkında herhangi bir şey söylememiştir.
Doğru olan görüşe göre
adak yapılırken belirlenen itikaf zamanı geçerlidir. Kişi bu vakitten önce
itikaf yapsa sahih olmaz. Şayet daha sonra itikaf yaparsa bu kaza olur. Kasten
bunu yapmışsa günahkar olur.
6. İtikaf adağını yerine
getirme bakımından mescidin bütün bölümleri birbirine eşittir.
Alimlerin çoğunluğunun
sözünden şu anlaşılır: Kişi itikaf yapmak üzere mescidin bir köşesini tayin
etse -burada itikaf yapması başka yerden daha faziletli olmakla birlikte- orada
yapması zorunlu değildir.
BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN
AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN