MUĞNİ’L-MUHTAC

HAC-UMRE / MUHSAR

 

C. İHRAMA GİREN KÖLENİN HAC-UMRE İBADETİNİ YAPMASINA EFENDİSİNİN ENGEL OLMASI

 

Köle, efendisinden izin almaksızın ihrama girdiğinde efendisi onu ihramdan çıkartabilir.

 

Nevevi ihram engellerinden üçüncüsünü ele almaya başlamıştır ki bu da köleliktir.

 

1. Köle -cariye de aynıdır- isterse kendisine ait zaman diliminde ihrama girmemiş olan kısmi köle olsun veya müdebber, mükatım, ümmü veled, azat edilmesi bir sıfata bağlanmış köle olsun, efendisinden izin almaksızın ihrama girerse efendisi onu ihramdan çıkmasını isteyerek çıkartabilir.

 

Çünkü Bendenid ve başkalarının belirttiği üzere efendinin izni olmaksızın ihrama girmek haramdır. Çünkü kölenin hac yükümlülüğü yoktur. Ayrıca efendinin, kölesini ihramlı halde bırakması, kölenin efendisine ait olan emeği-işgücünü efendiye kaybettirecektir. Çünkü efendi, kölesinden ihramlı kimsenin yapması mübah olmayan avcılık, güzel kokuyu ıslah etme ve cariye ile cinsel ilişkide bulunma fiillerini talep edebilir.

 

Köleyi satın alan kişinin de onu ihramdan çıkarması caizdir. Müşteri kölenin ihramlı olduğunu bilmeyerek almışsa onun için muhayyerlik söz konusu olmaz.

 

2. Hüküm böyle olmakla birlikte gerek efendinin, gerekse köleyi satın alan müşterinin kölenin hac-umre ibadetini tamamlamasına müsaade etmesi daha iyidir. Nitekim er-Ravda' da efendinin bunu yapması açık olarak belirtilmiştir. Müşteri de onunla aynı durumdadır. Bunu Ezrai ve başka alimler belirtmiştir.

 

3. Köle, efendisinden izin almaksızın ihrama girse sonra efendisi ibadetini devam ettirmesine izin verse daha sonra efendi ihramdan çıkarma yetkisine sahip olamaz. Bunu Maverdi ve başka alimler belirtmiştir.

 

Şu durum bundan istisna edilmiştir: Harp ülkesine mensup bir köle müslüman olsa, daha sonra efendisinden izin almaksızın ihrama girse sonra da biz onu ganimet olarak ele geçirsek, zahir olan görüşe göre bu köleyi ihramdan çıkaramayız.

 

Zerkeşi şöyle demiştir: Burada yetişkin köleden bahsedildiği açıktır. Çünkü hür olan küçük çocuğun velisinden izin almaksızın ihrama girmesini sahih kabul etsek bile köle olan çocuğun ih!amı sahih olmaz.

 

Daha önce "hür küçük çocuğun velisinden izin almaksızın ihrama girmesinin sahih olmadığı" görüşünün itimad edilecek görüş olduğunu belirtmiştik. Şu halde arada bir fark bulunmamış olmaktadır.

 

4. Nevevi'nin el-Mecmu'da "kocanın karısını ihramdan çıkarma" meselesinde alimlerimizden naklettiğine göre köle, efendinin kendisine emretmesinden önce ihramdan çıkabilir.

 

Bununla birlikte köleyi kadına kıyas etmek geçersizdir.

 

5. Alimlerin görüşlerinin gerektirdiği en yakın görüş şudur: Efendisi emretmese bile köle ihramdan çıkabilir. Hatta efendinin emretmesi halinde bunu yapması zorunludur.

İbnü'r-Rif'a bunu açık olarak belirtmiştir. Şu halde bu durumda kölenin ihramdan çıkması zorunlu olur. Bu durumda başını tıraş eder ve ihramdan çıkmaya niyet eder.

 

Bundan anlaşıldığına göre kölenin efendinin izni olmaksızın ihrama girmesi haram olsa bile bu ihram sahihtir.

 

6. Köle ihramdan çıkmazsa, efendi onun işgücünden-emeğinden istifade edebilir, günah da köleye aittir. Bundan herhangi bir şey sebebiyle ihram kendiliğinden kalkmaz.

 

Kölenin ihramının devam etmesinden anlaşıldığına göre bu duÖ rumda iken köle bir av hayvanını boğazlasa -bunu kendisine efendisi ~ bile emretmiş olsa- helalolmaz. Hocamız Zekeriya el-Ensari ve başkaları bu şekilde fetva vermiş olduğu halde çağırnızdaki alimlerden kimileri buna muhalefet etmiştir.

 

7. Günah olan bir şeyden çıkmak-terk etmek zorunlu olmakla birlikte efendinin emrinin olmadığı durumda kölenin ihramdan çıkmasının zorunlu değildir; çünkü kölenin yaptığı şey neticede bir ibadetle meşgulolmaktır, üstelik efendinin ihramın devam etmesine razı olması da mümkündür.

 

8. Köle, efendisinin izniyle ihrama girmiş olsa ne efendi, onu ihramdan çıkarabilir, ne de köle kendisi çıkabilir. Köleyi satın alan müşteri de onu ihramdan çıkaramaz. Çünkü müşteri bunu bilmeyerek satın almışsa akdi bozma seçeneğini uygulayabilir.

 

9. Kölesinin ihrama girmesine izin vermiş olan efendi, köle henüz ihrama girmeden önce iznini geri alabilir. Efendinin iznini geri aldığını bilmeksizin köle ihrama girse efendi onu ihramdan çıkarabilir. Efendi kölesine izin verdiğini inkar etse onun sözü kabul edilir.

EI-Abab adlı eserde şöyle denilmiştir: "Efendinin iznini geri aldığına dair sözünün kabul edilmesi tereddüdlü bir hükümdür". Efendinin sözünün kabul edilmesi zahir olan görüştür. Yani efendi izninden geri döndüğü vakti bildirmediğinde böyledir. Aksi takdirde bunun ric'at konusundaki ihtilaf gibi değerlendirilmesi zahir olan görüştür.

 

10. Efendi, kölesinin umre yapmasına izin verdiği halde köle hac için ihrama girse efendi onu ihramdan çıkarabilir. Ancak efendi kölesinin hac yapmasına izin verse, köle de umre için ihrama girse efendi ihramdan çıkaramaz; çünkü umre haccın altındadır.

 

11. Efendi kölesinin temettu haccı yapmasına izin verse efendi umre ile hac arasında verdiği izinden geri dönebilir. Bu umre ihramına girmeden önce izninden dönmesi gibidir.

 

12. Köle hac ve umreden herhangi birine başladığında efendi bu ihramdan kölesini çıkaramaz.

 

13. Efendi kölesine temettu haccı, hac veya ifrad için izin verdiği halde köle kıran haccı için ihrama girse kölesini ihramdan çıkaramaz; çünkü izin verdiği ibadet kırana eşit veya onun da ötesindedir.

 

[Soru]  Temettu haccına izin vermesi durumunda yukarıdaki hüküm -Ezrai'nin de dediği üzere- problemli olmaktadır. İbn Kecc şöyle demiştir: "Çünkü efendi şöyle diyebilir: Bentemettu haccı için ihrama girmene izin verdim, bu izni verirken senin hacca başlamana engel olmayı istiyordum".

 

[Cevap]  Köle, efendisinin izin verdiği şeye başlamış olduğundan efendinin onu ihramdan çıkarması imkansız hale gelmiştir.

 

14. Efendi kölesinin belirli bir zamanda ihrama girmesine ızm verdiği halde köle o zamandan önce ihrama girse, o zaman gelmediği sürece efendi buna engelolabilir.

 

EI-Abab'ta şöyle denilmiştir: Efendi kölesinin ihrama girmesine dair genel izin verse ve daha sonra bu izni belirli bir ibadete yönlendirse, köle ise bunu başka bir ibadete yönlendirse hangisinin görüşü kabul edilir? Bu konuda iki görüş vardır.

 

Şayet efendinin talep ettiği ibadet diğerinden daha düşük ise efendinin görüşünün kabul edilmesi daha uygun olan görüştür.

 

Not:

1. Kölenin hacda bulunmayı adaması sahihtir ve bunu kölelik zamanında yapması durumunda adak yerine gelmiş olur.

 

2. Kısmı köle, kendisine ayrılmış olan zaman diliminde ihrama girse ve bu zaman dilimi hac-umre için yeterli olsa o kişi hür kimse gibidir. Bunu, Darimi zikretmiş ve el-Bahr adlı eserde mezhebimiz alimlerinden nakledilip tavakkuf edilmiştir. Efendinin köleyi ihramdan çıkarma hakkı yoktur.

 

3. Alimlerin "köle" ifadesini genel nitelikli olarak kullanmaları yaygın durum göz önünde bulundurularak söylenmiştir. İbnü'l-Mukrı er-Ravd adlı eserinde efendinin mükatep kölesini ihramdan çıkarmasını "mükatebin hac-umresini yapmak için yolculuk etmesinin gerekli olduğu durum" ile sınırlamıştır. Yani ödeme gücü bulunduğu halde kitabet bedelinin bir taksidini ödeme zamanının hac-umrede iken girmesidir. Bununla birlikte bu hüküm problemlidir; efendinin mükatebiyi ihramdan çıkaramaması sadece yolculuğuna engelolması gerekirdi.

 

Burada en uygun olanı şöyle demektir: Mükatebin efendisinden izinsiz olarak ihrama girdiği durumda efendi kölesini ihramdan çıkarma hakkına sahiptir. Çünkü mükatebin bir dirhem bile borcu kaldığı sürece köledir. Bu, efendinin teberruda bulunmasına benzer.

 

4. Köle hac-umresini cinsel ilişkide bulunarak bozsa -ihrama girmesine efendi izin vermiş olsa bile- efendinin kaza için ona izin vermesi gerekmez. Çünkü efendi ibadetin bozulmasına izin vermiş değildir.

 

5. Hac-umre için ihrama girmiş köle; elbise giyme k veya haccı kaçırmak suretiyle kurban kesmesi gerekli olsa -efendinin izniyle ihrama girmiş olsa bile- bu kurban efendi üzerine gerekli olmaz. Hatta kölesi adına kurban kesmiş olsa bile bu yeterli olmaz; çünkü kölenin yapması gereken şeyoruç olduğundan efendinin onun adına kurban kesmesi sahih olmaz.

Köle oruç tuttuğunda efendisine hizmet konusunda zayıf düşüyorsa efendi daha öne ihrama izin vermiş olsa bile oruç tutmasına engelolabilir. Çünkü efendi ihramın gerektirdiği şeylere izin vermemiştir. Ancak köle üzerine temettu veya kıran haccı sebebiyle oruç gerekli olsa efendi buna engelolamaz; çünkü bu durumda efendi o haccın gereğine de izin vermiştir.

 

6. Efendi kölesinin ölümünden sonra onun adına [hac-umreden kaynaklanan] kurbanı kesse, kölenin keffareti yerine getirme durumu söz konusu olmayacağı için bu ca.iz olur.

 

7. Efendi kölenin orucu bitmeden önce onu azat etse ve köle kurban kesebilecek durumda olsa -eda haline kıyas edilerek- kurbanı kesmesi gerekir.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

D. İHRAMA GİREN KADININ HAC-UMRE İBADETİNİ YAPMASINA KOCASININ ENGEL OLMASI