MUĞNİ’L-MUHTAC

NİKAH RÜKÜNLERİ / VELAYET

 

VELAYET HAKKININ İNTİKALİ

 

Yakın olan velide, [velayete engelolan] bu özelliklerden birilbir kısmı bulunduğu zaman velayet hakkı daha uzak olan veliye geçer.

 

214. Yakın olan velide, velayete engel yukarıdaki niteliklerden herhangi biri bulunursa artık o veli olmaktan çıkıp sanki yokmuş hükmünde kabul edilir ve velayet hakkı daha uzak olan veliye intikal eder.

 

Nevevi'nin sözünden şöyle bir anlam çıkmaktadır: "Bu konuda nesep ve vela arasında bir fark yoktur. Buna göre bir kimse bir cariyeyi azat etse ve geride küçük bir oğul ve erkek kardeş bırakarak ölse, cariyeyi evlendirme velayeti erkek kardeşe aittir."

 

"Vela ile ilgili durumda velayet hakime geçer" şeklinde görüş belirten olmuşsa bile -Kamuli bu görüşü Iraklılardan aktarmış, Bulkini de sahih kabul etmiştir- doğru olan yukarıdaki görüştür.

 

215. Velayete engelolan durum ortadan kalktığında velayet geri döner. Nitekim "bulunduğu zaman" ifadesi buna işaret etmektedir.

 

Nevevi'nin bu konuyu, "velide fısk özelliğinin bulunması", "kız ile velinin farklı dinden olması" konularından sonra zikretmesi uygun olurdu. Zira o iki durumda da velayet, daha uzak olana intikal eder.

 

216. Maverdl'nin belirttiğine göre, kıza daha uzak olan veli onu evlendirdiğinde daha yakın olan veli, kendisinin ehil hale gelmesinden sonra diğerinin evlendirdiğini iddia etse her iki velinin sözüne itibar edilmez, karı-kocanın sözüne bakılır; çünkü akit bu ikisi adına yapılmıştır, onların dışındaki birinin sözü kabul edilmez.

 

217. Maverdi, daha yakın olan velinin ehil hale gelmeSinden sonra daha uzağın evlendirmesi halinde, uzak olan veli durumu bilsin ya da bilmesin akdin sahih olmayacağını tek görüş olarak belirtmiştir.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

BAYILMA, KÖRLÜK, DİLSİZLİK, FASIKLIK VE KAFİRLİĞİN VELAYETE ETKİSİ