Salı, 6 Cemaziyelevvel 1447

HATİCE BİNTİ HUVEYLİD Radıyallahu anha

Hatice Radıyallahu anha Kureyş’in Benî Esed kolundan Huveylid bin Esed’in kızıdır. Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem’in ilk hanımı ve ona iman eden ilk Müslümandır. İslamiyet’ten önce güzel ahlakı ve iffeti sebebiyle “Tâhire” lakabıyla anılan Hatice Radıyallahu anha İslamiyet sonrası dönemlerde ise Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem’in en büyük ve en faziletli hanımı olması sebebiyle “Kübrâ” sıfatıyla anılmıştır.

Daha önce iki evlilik yapmış ve bu evliliklerden üç çocuğu olmuştur. Ticaretle meşgul olan Hatice Radıyallahu anhâ, Şam’a göndereceği bir ticaret kervanının başına güvenilir bir kimse ararken, çevresindekilerin tavsiyesiyle Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem ile ortaklık yapmaya karar verdi. Şam dönüşünde, O’nun dürüstlüğüne, ahlâkına ve ticaretteki başarısına hayran kaldı ve kendi isteğiyle evlenme teklifinde bulundu.

Bu evlilik sırasında Hatice Radıyallahu anhâ dul ve iki çocuk annesi olarak kırk yaşında, Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem ise yirmi beş yaşındaydı. Bu kutlu evlilikten Kasım, Zeyneb, Rukıyye, Ümmü Gülsüm, Fâtıma ve Abdullah dünyaya geldi.

Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem’e vahiy geldiğinde, ona ilk iman eden, bütün varlığıyla destek olan, her türlü zorluğa sabreden ve malını Allah yolunda harcamaktan çekinmeyen kişi Hatice Radıyallahu anhâ’dır.

Resulullah (s.a.v.) onun hakkında şöyle buyurmuştur:

Ya Aişe Rabbime yemin ederim ki, bana ondan daha hayırlısını vermedi.
Efendimiz bu iyiliğin sebeplerini ise, “İnsanlar inkâr ederken o bana inandı, herkes beni yalanlarken o “Sen doğrusun çekinme devam et” dedi. Herkes beni yalnızlığa terk ederken o bana sadece imanı ve sevgisiyle değil malıyla da destek oldu. Bu uğurda maddi varlığını feda etmekten geri durmadı. Bana her şartta sahip çıktı. Üstelik benim bütün çocuklarım da ondan oldu.” diyerek açıkladı.”
(Ahmed b. Hanbel el-Müsned VI. 117, 118)

Bu sözler, Hatice Radıyallahu anhâ’nın Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem nezdindeki yerini ve değerini göstermektedir.

Vahyin ilk günlerinde Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem büyük bir korku ve heyecan içindeyken, Hatice Radıyallahu anhâ onu şöyle teskin etmiştir:

“Sana müjdeler olsun! Allah’a yemin ederim ki, Allah seni hiçbir zaman utandırmaz. Çünkü sen akrabana bakarsın, doğru sözlüsün, işini görmekten aciz olanların yükünü taşır, fakire verir, misafiri en iyi şekilde ağırlarsın ve hak yolunda halka yardım edersin.”

Bu sözler, onun vakur, akıllı ve feraset sahibi bir kadın olduğunu göstermektedir. Hatice Radıyallahu anhâ, vahyin ilk gününden vefatına kadar Allah Resulü’nün en zor anlarında yanında olmuş, ona hem maddi hem manevi destek vermiştir. Herkes düşmanlık ederken o dost olmuş, her sıkıntıda Allah Resulü’ne moral ve güç kaynağı olmuştur.

Eğer Allah Resulü kendi yaşında genç bir kadınla evlenseydi, belki de Hatice Radıyallahu anhâ kadar metanetli, anlayışlı ve destekçi bir eş bulamayacaktı.

Vefatı ve Allah Resulü’nün Hüznü

Yaklaşık yirmi beş yıl süren huzurlu bir evlilikten sonra, Hatice Radıyallahu anhâ hicretten üç yıl önce, altmış beş yaşında vefat etti. Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem onun vefatına çok üzülmüş, o yıl “Hüzün Yılı” olarak anılmıştır.

Bu Evlilikten Alınacak Dersler

Sevgi, sadakat ve fedakârlık:

Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem’in Hatice Radıyallahu anhâ ile yaptığı bu evlilik, sevgi, sadakat ve fedakârlığın en güzel örneğidir. Hatice Radıyallahu anhâ, nübüvvetin ilk gününden vefatına kadar imanıyla, cesaretiyle ve mallarını Allah yolunda harcamasıyla ümmete örnek olmuştur.

İslâmî birliktelik modeli:

Bu evlilik, zengin bir kadının, ilmi ve daveti olan bir erkekle kurduğu ideal bir İslâmî birlikteliği temsil eder. Her iki taraf da İslâm’ın yayılması, yaşanması ve hâkim olması için ailece mücadelede örnek oluşlardır.

Kadın ve erkeğin birbirine destek olması:

Hatice Radıyallahu anhâ’nın evliliğinden alınacak en büyük ders, bir mümin kadının iman, akıl ve fedakârlıkla eşine nasıl destek olması gerektiğidir. Böyle bir evlilikte kadın ve erkek, sadece dünya huzuru için değil, Allah’ın rızası için birbirine dayanır, birbirini tamamlar.

Müsennif VELİOĞLU 

KADININ İZZETİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.